Geçtiğimiz hafta Ankara’da Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde düzenlenen etkinlikte, AISE isimli, Brüksel merkezli, Avrupa’da temizlik ve bakım ürünleri sektörünü temsil eden derneğin temsilcilerinin katıldığı sunumda; Avrupa’nın küresel alandaki rekabet gücünü kaybetmesini engellemek için attığı adımlar ve özellikle bunların tüketicinin son kullanıcı olarak ulaştığı kimyasal maddeler hakkındaki yasal düzenlemelerle olan ilişkisi konuşuldu. Bu köşemizde 3 Şubat 2025’te yazdığım yazıda da Avrupa’nın yeni Rekabetçilik Pusulası planından bahsetmiştik. Konu, o yazının kimya ürünleri özelindeki gelişmeleri.
Avrupa Birliği, özellikle sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi ve yeşil dönüşüm programları kapsamında oldukça iyi niyetli adımlar atarken, “Regulatory Tsunami” yani “Mevzuat Tsunamisi” dedikleri bir sürecin içinde kendisini buldu. Bu durumu düzeltmek için mevzuat basitleştirmeleri sürecini duyurdular ve sektör sektör de ayırarak basitleştirme torba kanunlarını (omnibus) yayınlamaya başladılar. Basitleştirmeden kastımız maalesef deregülasyon yani yükümlülükleri azaltma değil; uyumluluk kriterlerini daha anlaşılabilir hale getirme ve bazı hallerde farklı düzenlemeler getirme.
Türk üreticileri en çok etkileyecek değişikliklerden bahsedelim. Yüzey-aktif madde veya deterjan sektöründe kimyasal tedarikçi sınıfındaysanız ve AB’ye satışınız varsa, AB temsilcisi atama zorunluluğu geliyor. Bu temsilcinin bayi veya başka bir dağıtıcı kavramından ayrı olduğunu belirtelim. Sektörde AB pazarına ürün ihraç eden üreticiler için AB dışında örneğin Türkiye’de üretim yapılınca, AB pazarına sürüldüğünde bir “yetkili temsilci” atama zorunluluğu eskiden yoktu, ancak yeni teklifle birlikte yürürlüğe konulacak gibi duruyor. Ancak hala müzakere halinde. Ayrıca ürün pasaportu kurallarında kapsamlı değişiklikler mevcut. Formülasyon koşullarında değişiklikler, içerik bildirimi, etiketlerin AB dil gereklilikleri, dijital altyapılar gibi kurallarda AB’ye satışı olan kimya üreticilerimiz için çeşitli değişiklikler geliyor.
AB, kimyasal ürünler sektöründe oldukça güçlü bir birlik; zira 29 bin şirket 1.2 milyon kişiye doğrudan ve 19 milyon kişiye tedarik zinciri kapsamında iş yaratıyor. Buraya elbette Türk üreticilerin en başta dikkat etmesi gereken 1-2 konuyu yazdık, ancak yeni torba kanun teklifi oldukça kapsamlı ve pozitif yönleri de var. İlgililer aşağıdaki “Avrupa Birliği kimya sanayisini güçlendirme planı” başlıklı linkten gelişmeleri takip edebilirler.
Plan for stronger EU chemical industry: https://commission.europa.eu/news-and-media/news/plan-stronger-eu-chemical-industry-2025-07-08_en