Tarih boyunca birçok insanlık suçunun işlendiğine şahit oluyoruz. Dikkatli bakıldığında bu suçların sosyal ve ekonomik sıkıntılara eşlik etmiş olduğu görülecektir. Gerçekleştirilen eziyet ve katliamlar incelendiğinde insanoğlunun dünyanın en acımasız canlısı olduğu sonucuna varılacaktır.
Milyonlarca insan katledilirken, işkencelere maruz kalırken bu duruma nasıl kayıtsız kalındığı her zaman sorgulanmıştır. Suçu işleyen kişi ve grupların dışında buna göz yuman bir dünyanın olduğunu anlamak imkansız gibi görünmektedir.
Tüm trajediler de böyle olmuştur; birilerine eziyet edilirken diğerleri kendi sorunlarıyla boğuştuğu için sadece uzaktan ah-vah etmiştir…
Bugün Gazze’ de yaşanan insanlık suçuna karşı durumumuz tam olarak bu şekildedir.
İnsanlar katledilirken dünya kendi sorunlarına dalmış, medya üzerinden protesto yaparak stres atmaktadır.
Gazze en önemli örnektir; dünyanın dört bir yanında katliamlar, hukuk dışı uygulamalar ve eziyetler devam etmektedir. Nasıl zamanında Almanya, Ruanda, Bosna, Kamboçya’ da akıl almaz olaylar cereyan ederken kayıtsız kalan insanlar bugün eleştiriliyorsa ileride bizler de eleştirileceğiz.
Dijital çağda yaşadığımız için, bazı insanlar bir yerde topluca insanlık dışı uygulamalara maruz kalırken, hemen yanı başındaki diğer insanların ise tüketim yarışında olduğu görsel olarak kayıtlara geçmektedir.
“İnsanlıktan bu kadar mı çıkmışlar ?” denecektir belki de.
İçeri döndüğümüzde eline güç geçenin güçsüz üzerinde dilediğini gerçekleştirebildiği bir toplum olmuşuzdur baştan beri. Bu durumu kanıksadığımız için mi, bilinmez; her geçen gün daha bencil bir toplum hâline geliyoruz maalesef.
Tüm bu fotoğraf bize insanoğlunun duygu nasırlaşmasında önemli bir mesafeyi aldığını göstermektedir. Bu durumun toplumsal olarak önemli bir patalojiye işaret ettiği söylenebilir.