Çevre Yapı Arıtma Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Çağlar Özçelikler, hem bireysel hem kurumsal ölçekte su ayak izinin önemine dikkat çekerek, işletmelerin sürdürülebilirlik stratejilerinde bu verinin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı. Su ayak izinin, bir bireyin, kuruluşun veya ürünün doğrudan ve dolaylı olarak tükettiği tatlı su miktarını ifade ettiğini belirten Özçelikler, bir ürünün üretimi sırasında kullanılan tüm su miktarını kapsadığını, tarımdan sanayiye, hammaddeden nihai ürüne kadar olan süreçlerin dahil olduğunu söyledi. Çağlar Özçelikler “Bir tişört üretmek için ortalama 2 bin 500 litre su kullanılıyor. Bir hamburgerin su ayak izi ise 2 bin 400 litreyi bulabiliyor. Bu rakamlar, görünmeyen ama gezegenimizi etkileyen büyük bir su tüketiminin işaretidir” dedi. Kuraklık, su stresi ve iklim değişikliği gibi problemlerle karşı karşıya olduğumuz bir dönemde, su ayak izinin ölçülmesi ve yönetilmesi hem çevresel hem ekonomik açıdan hayati önem taşıdığını, özellikle sanayi tesisleri ve yerel yönetimlerin bu konuda proaktif rol alması gerektiğini ifade eden Özçelikler, “Endüstriyel tesislerde suyun verimli kullanımı, sadece çevreye değil, işletmenin maliyetlerine de olumlu yansır. Yerel yönetimler içinse bu konu halk sağlığı ve doğal kaynakların korunması açısından stratejik bir önceliktir” şeklinde konuştu.
Gelecek için sorumluluk alma zamanı
Çevre Yapı Arıtma Sistemleri olarak bugüne kadar birçok yerel yönetim ve özel sektöre su arıtma tesisleri kurduklarını, gerektiğinde bu tesislerin işletmesini de üstlendiklerini ifade eden Özçelikler, sözlerini “Su ayak izimizi küçültmek, çocuklarımıza bırakacağımız en değerli mirastır. Biz, bu miras için bugünden sorumluluk alıyoruz” diyerek tamamladı.