Hafta içinde airporthaber.com sitesinde “HEAŞ yönetimi DHMİ’ye geçti” başlıklı bir haber yayınlandı. Haberde uzun süredir DHMİ’ye devredileceği söylenen HEAŞ şirketi yönetim kurulu için yapılan yeni atamalar açıklanarak, yönetimin ‘fiilen’ DHMİ’ye geçtiği belirtiliyordu. Kısaca HEAŞ denilen Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri A.Ş, adındaki bu şirket Sabiha Gökçen Havalimanı’nın meydan otoritesi, sahibi veya kiralayıcısı konumundadır. Şirketin bağlı olduğu kurum ise Turgut Özal’ın kurduğu eski adı Savunma Sanayii Müsteşarlığı olan ve şimdilerde Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Savunma Sanayii Başkanlığı’dır.

Sabiha Gökçen Havalimanı, 1987 yılında Savunma Sanayii Müsteşarlığı İcra Komitesi kararıyla “İleri Teknoloji Endüstri Parkı ve Havaalanı Projesi (İTEP)” kapsamında Pendik sınırları içinde “Mükemmeliyet Merkezi” olarak yapılan Teknokentin ilk aşaması olarak hayata geçirildi. Havalimanı, yıllık 3 milyon dış hat, 500 bin iç hat yolcu ve 90 bin ton da kargo kapasiteli olarak planlandı ve Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre Ocak 2000 tarihinde sermayesinin yüzde 96,4’ü Savunma Sanayii Başkanlığı’na ait olarak birçok kamu kurumunun ortaklığıyla kuruldu. Bu ortakların toplam 3,6’lık payı daha sonra, Türk Hava Kurumu ve Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’na geçti. 08 Ocak 2001 tarihinde trafiğe açılan, İstanbul’un ikinci, Anadolu yakasının ilk, Türkiye’nin ilk özel işletilen havalimanı olan Sabiha Gökçen Havalimanı, (SAW) Temmuz 2007’deki ihaleyle, 1 Mayıs 2008’den geçerli olmak üzere 20 yıl süreyle Limak-GMR-Malaysia Airports 3’lü konsorsiyumunun İSG (İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Yapım Yatırım ve İşletim A.Ş.) adlı şirketine devretti ve HEAŞ da Sabiha Gökçen Havalimanı Meydan Otoritesi olarak kaldı.

(Limak ve GMR daha sonra ortaklıktan ayrıldı ve işletmeci olarak halen sadece Malaysiya Airport Şirketi kaldı).

Sabiha Gökçen Havalimanı, 2021 yılında Avrupa’nın 6’ıncı büyük havalimanı olma başarısı gösterirken Türkiye uçak yolcu trafiğinin 1/5’ini gerçekleştirdi ve en çok iç hat yolcu ağırlayan meydan oldu.

Covid-19 pandemisine rağmen, 2021 yılı bilançosuna göre %35 büyüme gösteren HEAŞ, 2021 yılında, 236 milyon TL kâr elde etmeyi de başardı.

Metro bağlantısından sonra ikinci pistin ve planlanan yeni terminalin açılmasıyla kapasitesi yüzde 100 artacak olan Sabiha Gökçe Meydanı’nın yolcu ve uçak kapasitesi ile karlılığı da artacak.

DHMİ’nin Sabiha Gökçen Havalimanı ile ilişkilendirilmesi konusu aylar önce de gündeme gelmiş, ama hiç kimse renk vermemişti. HEAŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Hüseyin Sağlam’ın bu görevinden ayrılıp bağlı kuruluş Vatanjet Yönetim Kurulu üyesi olarak göreve devam edeceğini belirten tweeti konuyu gündeme getirdi.

21 Mayıs 2021’de yapılan Genel Kurulda HEAŞ’ın Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçilen Serdar Demirel’in yerine, son değişiklikle DHMİ Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Çakmak, Yönetim Kurulu Başkan Vekilliğine Savunma Sanayii Başkanlığı İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Muhsin Tamer Özdemir, (Yeniden atandı) Yönetim Kurulu Üyeliklerine de Cumhurbaşkanlığı Hava Ulaştırma Daire Başkanı Çetin Orhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 1. Bölge Müdürü Serdar Yücel, DHMİ İnşaat ve Emlak Dairesi Başkanı Selçuk Karadeniz seçildi daha doğrusu atandı diyebiliriz.

2020’den bu yana Şirketin Genel Müdürlüğü’nü yapan Hüseyin Sağlam da dört ay önce koltuğunu Güvenlik Müdürü Mustafa Karakuş’a bırakmıştı.

Tüm bu değişikliklerin ne anlama geldiğini, gelişmelerin perde arkasını öğrenmek için HEAŞ, Savunma Sanayii Başkanlığı ve DHMİ çevrelerinde yaptığım temaslar Sabiha Gökçen Havalimanı’nın sahibi konumundaki HEAŞ şirketinin daha iyi yönetilmesi (Şirket bence iyi yönetiliyor olmalı ki kar edebiliyordu) ve DHMi’nin havalimanı işletme tecrübesinden (DHMİ’nin başarısı ve atanan kişilerin havalimanı tecrübeleri de tartışmaya açıktır) yararlanması için bu atamaların yapıldığını söylediler.

Havalimanının hisselerinin DHMi’ye fiilen değil de ‘resmen’ devredilmesi için bir Cumhurbaşkanı Kararnamesi hazırlandığını belirten ilgili kaynaklar, havalimanının işletme süresinin de 2027’de dolacağını, fakat ihalenin bu tarihten önce yapılacağını söylediler. Havalimanının mülkiyetinin DHMi’ye devredilmesinin bir başka nedeni de Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nin 2008’de yaptığı ihalede yaşanan bürokratik sorunların ve asker kökenli yöneticilerin vesayetinin tamamen ortadan kaldırılması olduğu belirtiliyor.

Metrosu biten ve ikinci pisti de hizmete girecek olan Sabiha Gökçen Meydanı’nın halen işletmeciliğini yapan ve hisselerin tamamına sahip Malezyalı, Malaysia Airports Holdings Berhad’a (MAHB) tekrar verilip verilmeyeceği konusunda henüz kesin bir karar alınmadığı, işletme hakkının başkasına da verilebileceği ileri sürülüyor. Sabiha Gökçen ile ilgili olarak yapılacak önemli değişiklikler, yakın bir tarihte kamuoyunun bilgisine sunulabilir. Bekleyelim görelim.