İklim değişikliği tartışılıyor, genel kanı bir tarafa uz­manlar iklim değişikliğinin uzun vadeli verilerle ka­nıtlanabileceğini iddia ediyor. İklim değişiyor mu, uzun vadeli bir trendde bir anomali mi yaşanıyor bunun ce­vabını gelecek nesiller verecek gibi görünüyor.

Şu bir gerçek ki; artık sürdürülebilir bir gelişme için dengeli bir tüketim ve üretim tercih edilmelidir.

Çevreciler “Fordist üretime” çok mesafeli durmuştur. Üretimin bantlar yardımıyla seri bir şekilde yapılması anlayışı, yakalanan üretim kapasitesinin karşılanması için tüketimin teşvik edilmesini getirmiştir. Çevreciler, işte bu nedenden bireylerin ihtiyacı olmayan şeyleri tü­ketmesinin manipüle edilmesinin küresel dengesizlikleri berabe­rinde getirdiğini savla­maktadırlar. Tüketimin tüketimi getirdiği ve sonunda Hedonik bir seviyeye ulaştığı söyle­nir. Aslına bakarsanız küresel ısınmanın, tü­ketimin tüketmek gü­düsüyle yapılmasıyla başladığı verilerle gös­terilebilmektedir.

Burada iklim değişikliği korkusuna bağlı reflekslerin, “Küresel Kredi Balonu”nu patlatabileceği görüşümüzü çok önce paylaşmıştık.

Bugün üretimi bazı maliyetler üzerinden dizginleme­nin tercih edildiği görülmektedir. Karbon emisyonu­nun azaltımı için vergilerin devreye girdiğini biliyoruz.

Başlayan bu uygulamaların tüketim üzerinde bir etki yarattığı söylenemez. Tam tersi maliyetlerin artmasına rağmen tüketici bir şekilde tüketmektedir.

Aslında burada insanoğlu bir dilemmayla karşı kar­şıya gelmektedir. Özellikle 2008’de “Kredi Balonu”nun ilk sönümlenmeye başlamasıyla dünyayı bir korku sar­mıştır. Varlık fiyatlarında yakalanan seviyenin devamı­nın sağlanması için karşılıksız para basımı sürecini halen yaşıyoruz. Ekonomide “Helikopterden para atmak” olarak adlandırılan bu sürecin tüketimi hangi boyutlara taşıdığı bilinmektedir.

Diyeceğimiz, bedava dağıtılan paranın etkisinin ver­gilerle ortadan kaldırılması söz konusu değildir.

Eğer gerçekten iklimin değiştiğinden çekiniliyor ve korkuluyorsa para basımı süreci sonlandırılmalıdır. Tabi bu durum küresel ölçekte yaşatılmaya çalışılan zombi şirketlerin sonunu getirecektir.

Gelinen noktada, tüketimi rayından çıkaran ekono­mik teşviklerin devamı mı, yoksa eğer gerçekse küresel iklim değişikliğinin sonuçlarına katlanmak mı karar ve­rilmelidir?