Yaşadığımız iklim krizi, afetler, hastalıklar alınacak önlemleri ve mevcut durumda nerde olduğumuzu sorgulatmaya başlattı. Bu süreçte gözler ilk önce yaşamımızı idame ettirdiğimiz şehirlerdeki yerel yönetimlere çevrildi. Karar verme ve plan yapma yetkileri olan yerel yönetimler, yaptıkları plan ve projelerle yaşadığımız çevreyi doğrudan etkilemektedir. Tüm dünyada verilen ekolojik mücadelenin etkisinin daha kalıcı olması için ise yerel ekolojik faaliyetlerin güçlenmesi gerektiği aşikardır.
Bu alanda araştırma yaparken bir çalışma raporuna denk geldim. Bu hafta sizlere bu çalışmadan bahsetmek istiyorum. Çalışma, bir dernek tarafından 2020 yılında “BÜYÜKŞEHİRLERİN YEŞİL BELEDİYE KARNESİ PROJE RAPORU” olarak sunulmuş. Amacı ise ““İklim krizinin etkisini azaltmak ve uyum sağlamak adına Türkiye yerelinde yönetimler ne yapıyor?” ve “İklim krizi kaynaklı derinleşen ekolojik afetlere yerel yönetimler nasıl hazırlanıyor?” sorularına cevap bulmak üzere oluşturulmuş. 
Türkiye’nin en yoğun nüfuslu on büyükşehir belediyesinin (Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Konya, Şanlıurfa) “Yeşil Belediye Karnesi” hazırlanmış. 
Çalışmada, yerel yönetimlerin mevcut durumlarını ölçebilmek için Yeşil Kentler Göstergesi’nin (Green Cities Indicators) 12 ana başlığı ele alınmış. Bu başlıklar; Çevre Yönetimi, Enerji, Ulaşım, İklim Krizi Etki Azaltma ve Uyum, Hava, Su, Atık, Arazi Kullanımı, Gürültü-Görüntü-Elektromanyetik-Işık, Biyoçeşitlilik olarak belirlenerek her bir başlık için evet/hayır şeklinde cevaplanacak sorular sorulmuş. 
Bursa’nın karnesine baktığımızda 100 puan üzerinden tüm başlıklar için genel puanı 59 olarak belirlenmiş. Bursa Büyükşehir Belediyesi “Atık” başlığında %85 oranında başarı göstermiştir. Diğer büyükşehir belediyelerinin bu başlıktaki genel ortalaması ise %64’tür. En düşük oran ise “Ulaşım” başlığında %31 oranında başarı göstermiştir. Diğer belediyelerin bu başlıktaki genel ortalaması ise %51’dir.

Bu başlıklar arasından en kritik olan göstergelerin diğer illerle olan kıyaslamasına baktığımızda biyoçeşitlilik açısından ortalamanın altında kalırken, iklim krizine uyum başlığında büyükşehir belediyelerinden Bursa’nın uyum ve eylem planları ile ön plana çıkmakta olduğu raporda belirtilmiştir. 


  
İklim Haber ve KONDA işbirliğinde gerçekleştirilen Türkiye’de İklim Değişikliği ve Çevre Sorunları Algısı 2020 araştırmasının sonuçları göre ise Türkiye’de her iki kişiden birinin iklim krizinin virüsten daha büyük bir kriz olduğunu düşündüğünü, her on kişiden yedisinin de iklim değişikliği için endişeli olduğunu ortaya koymuştur. Ankete katılanların %89’u pandemi sonrası ekonomik toparlanmanın ancak tarım ve yenilenebilir enerjiye yaptığı yatırımlarla olacağını düşünmektedir. Ormanların kesilmesini %56’sı doğru bulmazken, %75’i iklim krizine karşı yeşil alanların korunması gerektiğini dile getirmiştir. 
Sonuç olarak değerlendirmek gerekirse, yapılan araştırma raporları yeşil belediyecilik anlayışının geliştirilmesi ve buna uygun politikaların oluşturularak çevresel, sosyal ve ekonomik anlamda sürdürülebilir ve dirençli kentler oluşturmamız gerektiğini ortaya koyuyor.