Geçen Hafta 26 Nisan’da Fikri Mülkiyet Gününü kutladık. Neden Fikri Mülkiyet Günü, deden 26 Nisan? 
WIPO Sözleşmesi, 26 Nisan 1970 yılında yürürlüğe girmiştir.  2000 yılında, bu güne atıfta bulunarak 26 Nisan, Dünya Fikri Mülkiyet Günü ilan edilmiştir.  Bu günün belirlenmesinin en büyük sebebi, Dünya Fikri Mülkiyet Organizasyonu’nun (“WIPO”) üye devletleri tarafından, genel fikri mülkiyet anlayışını artırmak olmuştur. Yapılan etkinlikler ve çalışmalarla bu bilincin arttırılması, farkındalık yaratılması ve önemsenmesi ön planda tutulmuştur.
Gazetemizde de bununla ilgili çok güzel bir sayfa hazırlandı. Sektör temsilcilerinden görüş alınırken Bursa’da 2020 yılında başvuru yapan ilk sıradaki firma isimleri açıklandı.   Bu listelerde de görüldüğü gibi Bursamızın sanayisini elinde tutan otomotiv, mobilya ve tekstil sektörü yine öncelikli. Patent başvurularında da üniversiteler listelerde yer alıyor. 
Dünya Fikri Mülkiyet Günü her yıl farklı bir temayla kutlanıyor. 2021 için de ‘Fikri Mülkiyet ve KOBİ’ler: Fikirlerinizi Kazanca Dönüştürün’ teması belirlenerek, bu yıl, küçük ve orta ölçekli işletmelere (KOBİ’ler) ithaf edildi.  WIPO böylelikle, bu yıl KOBİ’lerin ekonomideki kritik rolünü daha güçlü, daha rekabetçi işletmeler olduğuna dikkat çekmeye çalışmıştır. Dünya Fikri Mülkiyet Günü dolayısıyla Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT), Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) iş birliğiyle “KOBİ’lerde Fikri Mülkiyet Yönetiminin Kalitesinin Artırılması” başlıklı uluslararası video seminer gerçekleştirilmiş ve burada da KOBİ’lerin önemine değinmiştir. 
Dünya çapında yapılan araştırmalarda da ortaya koyulmaktadır ki; yapılan başvurularda KOBİ’lerin oranı büyük işletmelere göre çok daha yüksektir. Bununla birlikte KOBİ’lerin tamamının sadece yüzde 9’u sınai mülkiyet hakkına sahiptir. Yani daha çok KOBİ sınai mülkiyet tesciline önem verse ve yaptırsa bu konuda sayısız katma değer sağlayacaklardır. Türkiye’de 3,5 milyon KOBİ olduğu tahmin edilmekte. Fikri mülkiyet onlar için fikirlerini ürüne dönüştürmede, rekabet ve büyümede önemli bir yardımcı olabilir.  EUIPO tarafından yapılan bir başka çalışma, tescilli fikri mülkiyet haklarına sahip olan KOBİ’lerin, olmayan KOBİ’lere göre çalışan başına neredeyse yüzde 32 daha yüksek gelire sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Ve KOBİ çalışanlarının fikri veya sınai mülkiyet hakkına sahip olması bireysel gelirlerinin çok büyük bir oranda artışına destek olacaktır. KOBİ’lerde sınai ve fikri mülkiyet tesciline önemin, bununla ilgili başvuruların artması hem kendilerine hem de çalışanlarına çok yüksek ekonomik getiri sağlayacaktır. Burada gerçekten bilincin arttırılması, özgün çalışmaların yapılması, tescilin öncelikli tutulması ile sağlanan hak sahipliği pek çok ürün için tekel sağlayacak ve KOBİ’lerin rekabet gücünü arttıracaktır.
Tescili sadece tanınan veya cirosu yüksek olan firmaların yaptırdığı bilgisi yanlıştır; tek kişinin çalıştığı bir şirket de sınai mülkiyet tescili yaptırabilir, bunu üretmese bile satarak çok yüksek gelirler elde edebilir. Bu yüzden kendimize özgü ürünler üretmek için ekstra çaba sarf etmeliyiz. İyi haftalar dilerim.