Peyzaj mimarlığının yalnızca park ve bahçelerle sınırlı olmadığını belirten Sevim, mesleğin kentsel dönüşümden iklim değişikliğiyle mücadeleye, karbon ayak izinin azaltılmasından halk sağlığını koruyan yeşil kuşaklara kadar birçok alanda stratejik rol üstlendiğine dikkat çekti.
“Toprağı, suyu, bitkiyi ve insanı birlikte düşünebilen; doğanın dilini okuyabilen peyzaj mimarları, aslında geleceği yeniden şekillendiren profesyonellerdir” diyen Sevim, her projenin hem çevresel hem toplumsal fayda üretecek şekilde ele alınması gerektiğinin altını çizdi.
Akfidan Peyzaj olarak sürdürülebilirlik ilkesini tüm projelerinin merkezine yerleştirdiklerini söyleyen Sevim, “Doğaya saygılı her çizim, yaşam kalitesine yapılan bir yatırımdır. Bu anlayışla; iklim dostu uygulamalar, yerel ekosistemle uyumlu tasarımlar ve karbon salınımını azaltmaya yönelik performans bazlı projeler geliştiriyoruz. Projelerimizle hem doğal varlıkları koruyor hem de kent estetiğine katkı sunuyoruz” ifadelerini kullandı.
