İTÜ’den bir sınıf arkadaşımın, ‘’İstanbul Boğazı’nı hakikaten tanıyor muyuz?’’ sorusunu sorarak aktardığı bilgileri, ben de aynı soruyu sorarak sizinle paylaşıyorum, bakalım tanıyormuş muyuz?

Biz 5 yıl süren üniversite eğitimimizi İTÜ’nün Taşkışla binasında geçirdik, sınıflarımızdan yazıyla, kışıyla yıl boyunca İstanbul Boğazı’nın, uzaktan da olsa çeşitli güzel görüntülerini izledik, durduk. Taşkışla’nın yakınındaki Gümüşsuyu yurdumuzdaki Rahmetli Teoman Özalp Başkan’la beş yıl beraber kaldığımız yatak odamızdan da izlediğimiz boğazın gece ışıltıları ruhumuzu aydınlattı. Gelin şimdi yukarıda bahsettiğim iletiye göz atalım, boğazın ışıltılarını beraber izleyelim;

İstanbul Boğazı’nın kuzey sınırı Karadeniz kısmındaki Anadolu Feneri ile Rumeli Fenerini birleştiren hattır. Güney sınırı ise Marmara Denizi kısmındaki Ahırkapı Fenerini Kadıköy İnceburnu Fenerine birleştiren hattır. İstanbul Boğazı’nın kuş uçuşu uzunluğu 29,9 km’dir.

Boğaz’da 12 keskin kıvrım olması nedeniyle Avrupa yakasının sahil uzunluğu 55 km, Anadolu yakasının sahil uzunluğu ise 35 km’dir.

Boğaz’ın en dar yeri 698 m. olup Anadolu Hisarı ile Rumeli Hisarı arasıdır. Boğazın en geniş yeri ise 3,6 km olup Anadolu feneri ile Rumeli fenerini birleştiren hattır. Boğazın en derin yeri 110 m. olup Bebek ile Kandilli arasıdır. Boğazın ortalama derinliği 60 m. olup, derinlik güneyden kuzeye çıkıldıkça artış gösterir. Boğazın iki yakasındaki en yüksek mevkii deniz seviyesinden 252 m. yükseklikle Büyük Çamlıca Tepesi’dir.

Boğaz’da etrafı sularla çevrili 2 kara parçası mevcuttur, biri Salacak sahilinin 100 m. açığındaki Kız Kulesi, diğeri Bebek sahilinin 165 m. açığındaki Kuruçeşme adasıdır. Boğazın Avrupa yakasında Sarıyer, Beşiktaş, Fatih, Beyoğlu ilçeleri, Anadolu yakasında ise Üsküdar, Beykoz, Kadıköy ilçeleri mevcuttur. Boğaz’ın Avrupa yakasında 14, Anadolu yakasında da 14 Şehir Hatları Vapur İskelesi mevcuttur.

Boğazda tarihi değerleri yüksek 3 adet saray (Dolmabahçe, Çırağan ve Beylerbeyi) ve 3 adet de kasır (Beykoz, Küçüksu, Adile Sultan) mevcuttur. Boğaz kıyısında 6 tarihi cami mevcuttur, bunların 3’ü Anadolu yakasında (Şemsipaşa, Beylerbeyi, Vaniköy) diğer 3’ü Rumeli yakasındadır (Dolmabahçe, Ortaköy, Bebek). Boğazın her iki yakasında toplam 360 adet yalı mevcuttur. Boğazda 3 adet köprü mevcuttur;

15 Temmuz Şehitler Köprüsü, 30 Ekim 1973’te açıldı, ayaklar arası 1,074 m., deniz seviyesinden yüksekliği 64 m., genişliği 33 m.

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 3 Temmuz 1988’de açıldı, ayaklar arası 1,090 m., deniz seviyesinden yüksekliği 64 m., genişliği 39 m.

Yavuz Sultan Selim Köprüsü, 29 Ağustos 2016’da açıldı, ayaklar arası 1,408 m., deniz seviyesinden yüksekliği 73 m., genişliği 59 m.

Boğazdan yılda ortalama olarak 10,000 petrol taşıyan olmak üzere 55,000 adet gemi geçiş yapmaktadır.

Karadeniz’deki tuzluluk %16-18 iken, bu oran Marmara Denizi’nde %35-36 seviyesindedir. Bu nedenle Boğaz suyunun en tuzlu bölümü Marmara Denizine yakın Üsküdar açıkları, en düşük tuzlu bölümü de Karadeniz’e yakın Beykoz açıklarıdır. Kışın Marmara Denizi’nden Boğaz’a giren suyun miktarı arttığı için kış mevsiminde Boğaz suyunun tuzluluk oranı artar, Kasım ayında en üst seviyeye ulaşır, Temmuz ayında da en alt seviyeye iner. Karadeniz’den Marmara’ya yılda 660 milyar m3 su akar.

İstanbul Boğazı Karadeniz’den alçak, Marmara Denizinden yüksek konumdadır. Bu nedenle Karadeniz’den Marmara’ya sürekli yüzey akıntısı vardır. Yüzey akıntıları Boğaz’ın orta kesimlerinde en şiddetlidir, Kandilli açıklarında başlar, güneye doğru saatte 5 km. hızla güçlü biçimde devam eder. Marmara’nın suyu Karadeniz’inken iki kat daha tuzlu olduğu için özgül ağırlığı da fazladır, bu fazlalık boğazda dip akıntısı oluşturur. Bu akıntı 15-20 m. derinlikte başlar, 45 m’ye kadar iner.

Boğaziçi’nin yıllık ortalama sıcaklığı 13 C derece civarındadır, nem oranı da %70-80 arasında değişir, bu da Türkiye’de görülen en yüksek değerdir. Boğaz’ın en fırtınalı olduğu dönemi Ocak ayı, en sisli olduğu dönem ise Mart-Nisan aylarıdır.

Gerçekten, tanıyor muymuşuz güzel Boğaziçi’mizi???