RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Evke, Ekohaber Gazetesi’ne yaptığı değerlendirmede, derneğin yalnızca iş dünyasının sorunlarını dile getiren bir yapı değil; aynı zamanda çözüm üreten, proje geliştiren ve sürdürülebilir büyümeyi destekleyen aktif bir sivil toplum kuruluşu olduğunu vurguladı. Evke, “Bizim amacımız; üyelerimiz arasında ekonomik dayanışmayı artırmak, iş birliği kültürünü güçlendirmek ve ülke ekonomisine katma değer yaratmaktır” değerlendirmesinde bulundu.
RUMELİSİAD’ın faaliyetleri hakkında genel bir bilgi verir misiniz?
RUMELİSİAD, Rumeli ve Balkan kökenli sanayici ve iş insanlarını bir araya getiren güçlü bir iş dünyası platformudur. Amacımız hem üyelerimiz arasında ekonomik ve sosyal dayanışmayı artırmak hem de ülkemizin kalkınmasına somut katkılar sunmaktır. Derneğimiz, düzenlediği ekonomi panelleri, sektörel buluşmalar, girişimcilik etkinlikleri, uluslararası iş forumları ve Balkan ekonomi zirveleri ile iş dünyasının nabzını tutuyor.
Bu kapsamda geçtiğimiz dönemde Karadağ’da düzenlenen 1. Rumeli İş Forumu büyük bir ilgi gördü. Önümüzdeki hafta ise 2.Kosova İş Forumu ile Balkan coğrafyasındaki iş dünyasıyla bağlarımızı daha da güçlendireceğiz.
Biz sadece iş dünyasının sorunlarını dile getiren bir yapı değiliz; aynı zamanda çözüm üretmeye, projeler geliştirmeye, üyelerimizin rekabet gücünü artırmaya ve sürdürülebilir büyümeyi desteklemeye odaklanan aktif bir STK’yız.
“Üreten Türkiye vizyonuna katkı sunmak için çalışıyoruz”
Son dönemde ekonomik göstergelerde yaşanan dalgalanmalar iş dünyasını nasıl etkiliyor? Özellikle üretim, ihracat ve yatırım açısından üyelerinizin gündeminde hangi başlıklar öne çıkıyor?
Ekonomideki dalgalanmalar elbette iş dünyasının tüm dinamiklerini etkiliyor. Üretim maliyetlerinin yükselmesi, enerji fiyatlarındaki oynaklık ve finansmana erişim zorlukları, üyelerimizin gündeminde en üst sırada yer alıyor. Buna rağmen iş insanlarımız, ihracat pazarlarında yeni fırsatlar arayarak dirençli bir duruş sergiliyor.
Yatırımcılarımız özellikle teknolojik yatırımlar, yeşil dönüşüm, sürdürülebilirlik odaklı çalıştaylar ve sempozyumlar aracılığıyla üretim süreçlerinde verimliliği artıracak çözümlere yöneliyor. Enflasyonist ortama rağmen “üreten Türkiye” vizyonuna katkı sunmak için kararlılıkla çalışıyoruz.
“Bursa, Türkiye’nin lokomotifi konumunda yer alıyor”
Bursa sanayisinin bugün en önemli fırsatları ve riskleri neler? Şehrin üretim yapısında nasıl bir dönüşüm süreci yaşanıyor?
Bursa sanayisi, Türkiye’nin lokomotiflerinden biri konumunda. Otomotiv, tekstil, makine, gıda ve kimya sektörlerinde güçlü bir altyapımız var. Fırsatlar açısından baktığımızda yeşil dönüşüm ve dijital sanayi uygulamaları bize yeni bir rekabet avantajı sağlıyor.
Bu dönüşüm sürecine katkı sağlamak amacıyla, RUMELİSİAD Akademi çatısı altında düzenlediğimiz eğitim programları, mesleki eğitim projeleri, kariyer günleri ve pilot okullarımız aracılığıyla nitelikli iş gücüne destek oluyoruz.
Aynı zamanda karbon ayak izinin azaltılması için orman oluşumu projeleri yürütüyoruz. Böylece hem çevresel hem de ekonomik sürdürülebilirliği yerelden başlatıyoruz.
Kısacası, dönüşümün eşiğindeyiz — bu süreci doğru yöneten şehirler geleceğin sanayi merkezleri olacak.
RUMELİ kökenli iş insanları, Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlıyor. Bu bağlamda derneğiniz, Balkan coğrafyasıyla ticari, kültürel veya ekonomik ilişkileri nasıl geliştiriyor?
Rumeli ve Balkan coğrafyası, bizim kültürel kimliğimizin ve tarihimizin çok önemli bir parçası. Biz RUMELİSİAD olarak bu köklerle bağımızı korumakla kalmıyor, aynı zamanda ekonomik iş birliklerine dönüştürmeye çalışıyoruz.
Bu vizyonla, Kuzey Makedonya, Kosova, Bulgaristan, Bosna Hersek ve diğer Balkan ülkelerinde iş forumları, ticaret heyetleri ve ekonomi zirveleri düzenliyoruz. Karşılıklı yatırım fırsatlarını değerlendiriyor, genç girişimcilerimize uluslararası bağlantılar kurma fırsatı sağlıyoruz.
Aynı zamanda kültürel etkinliklerle geçmişle bağ kurarken, genç nesillere bu kökleri aktaracak ortak projelere de imza atıyoruz. Hedefimiz, Türkiye ile Balkanlar arasında ekonomik ve sosyal köprü oluşturmak.
Sivil toplum kuruluşlarının iş dünyasındaki rolü her geçen gün güçleniyor. RUMELİSİAD’ın diğer kurumlarla, odalarla ve organize sanayi bölgeleriyle yürüttüğü iş birliklerinden biraz bahseder misiniz?
Biz iş dünyasının içinde, sorunları sahada gören bir yapıyız. Dolayısıyla çözüm ortaklarımızla iş birliği içinde çalışmayı önemsiyoruz.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), organize sanayi bölgeleri ve üniversiteler ile ortak projeler yürütüyoruz. Özellikle mesleki eğitim, yeşil üretim, dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik çalıştayları ve girişimcilik ekosistemi konularında ortak platformlar oluşturuyoruz.
Bu sinerji, hem üyelerimizin hem de şehrimizin rekabet kapasitesini güçlendiriyor.
“Çevre dostu üretim teknolojilerini önemsiyoruz”
Yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik kavramları artık sanayinin öncelikli gündemleri arasında. Dernek olarak bu alanlarda farkındalık yaratmak veya dönüşüme katkı sunmak adına ne tür çalışmalar planlıyorsunuz?
Sanayicimizin dünyadaki dönüşüme ayak uydurması artık bir tercih değil, zorunluluk. Biz de bu bilinçle hareket ediyoruz.
RUMELİSİAD olarak çevre dostu üretim teknolojileri, karbon ayak izinin azaltılması, karbon ormanları oluşturma girişimleri, enerji verimliliği projeleri, yeşil finansman modelleri, AB Yeşil Mutabakat uyum süreçleri ve Endüstri 5.0 eğitim seminerleri gibi başlıklarda farkındalık çalışmaları yürütüyoruz.
Ayrıca RUMELİSİAD Akademi aracılığıyla sürdürülebilir üretim, dijital beceriler ve çevresel dönüşüm konularında eğitim programları ve sempozyumlar düzenliyoruz. Bu dönüşüm sürecinin paydaşı olmak yerine öncüsü olmayı hedefliyoruz.
Eklemek istediklerinizi ilave edebilir misiniz?
Her zorluk, aynı zamanda yeni fırsatları da beraberinde getirir. Türkiye güçlü bir üretim ülkesi ve bu gücü sürdürülebilir bir yapıya dönüştürmek bizim elimizde.
RUMELİSİAD olarak; sadece bugünü değil, geleceği de düşünen bir vizyonla hareket ediyoruz.
Birlikte üretmeye, birlikte büyümeye ve değer yaratmaya devam edeceğiz.
