MÜSİADda en verimli dönem
MÜSİAD Bursa Şubesi, 130 kayıtlı üyesine ait 250 şirket ve binlerce çalışanıyla kentin en güçlü sivil toplum örgütlerinden birisi haline geldi.
MÜSİAD Bursa, Başkan Özkul ile en verimli dönemini yaşıyor. Sosyal etkinlikler hız kazandı, yerel-merkezi idare ile güçlü işbirliği sağlandı.
Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi, genel merkezden iki yıl sonra 1992 yılında kuruldu. Kendine has bir güç birliği platformu olan Şube, bugün 130 üyesinin sahip olduğu 250 civarındaki şirketle Bursa ekonomisinde hatırı sayılır bir konuma ulaştı. Şube, bir yandan Dr. Ahmet Özkul başkanlığındaki yönetim, bir yandan da uygun siyasal konjonktür nedeniyle en başarılı yıllarını yaşıyor.
ISO 9001:2000 Kalite Belgesi sahibi olan MÜSİAD Bursa, vizyonunu şöyle tanımlıyor: "Genelde sivil toplum kuruluşu, özelde sanayici ve işadamları derneği olarak; hakkın ve hukukun, barışın ve güvenin, adaletin ve fırsat eşitliğinin, refahın ve mutluluğun, serbest rekabete dayalı ekonomik sistemin sağlandığı; tarihe ve topluma mal olmuş yerel ve evrensel değerlerin korunup, gözetildiği, kendi içinde bütün, bölgesinde etkin, dünyada saygın bir Türkiye oluşturma mücadelesine katkıda bulunmak."
Derneğin Yönetim Kurulu, Dr. Ahmet Özkul, Erol Bodur, Şahin Bayrak, Tuncay Üstün, Cemil Tekin, Musa Kahya, Avni Günaydın, A. Kemal Tuna, Yılmaz Çakmak, İlhan Arslan, N. Ziya Mescioğlu, Aydın Demirci, Hüseyin Kaptan, Selami Toplutaş ve Mutlu Olağaner'den oluşuyor.
Mehmet Kaleli başkanlığındaki Genç MÜSİAD Bursa'nın Yönetim Kurulu ise şöyle:
Ömer Köse, Kamil Özkan, Ercan Kaptan, Metin Kavak, Mesut Boz, Ercan Kaptan, Ahmet Kaptan, Zerrin Şener, Mustafa Cüneyt Aksu, Mustafa Karakoç, Mustafa Kabahel, Zeynep Demir, Asude Arıcı, Murat Arslan, Hasan Erdem, Emine Demir.
Hızlı değişim
Son 15 yılda en düzenli çalışan SİAD'lardan birisi olan MÜSİAD Bursa Şubesi, zamanla kendi içinde değişerek liberal özellikleri ön plana çıkardı. Başkan Dr. Ahmet Özkul, derneğin, değişen siyasal konjonktürden nasıl etkilendiğini gayet net bir şekilde açıkladı.
MÜSİAD Bursa Şubesi, elbette bir şube ve çalışmaları genel merkezce yönlendiriliyor. Çerçeve, Bülten ve Sektör ismindeki yayınlarla üyelerini tanıtıyor, güncel konularda görüşlerini açıklıyor. Ayrıca 'Türkiye Ekonomisi 2006' ile kapsamlı araştırma raporları yayımlıyor. Derneğin son açıklamalarından birisinde, ara malları ithalatının, tüm ithalatın yüzde 71'ini oluşturmasına işaret edilirken, ihracatın ithal girdilerle yürümesine, yerli malı kullanımının azalmasına tepki gösterildi. Açıklamada, "Bazıları hem Çin mallarından şikayet ediyor gibi görünüyor, hem de oradan yığınla ithalat yapmaktan geri durmuyor!" ifadesi dikkat çekti. Dernek, üyelerine global rekabette başarı için 'küçük olsun benim olsun'dan vazgeçmeyi tavsiye etti.
Etkinlikler
MÜSİAD Bursa, sosyal sorumluluk faaliyetleri kapsamında Kızılay ile 13 Temmuz'da imzaladığı Ortak Çalışma Protokolü çerçevesinde 20 Eylül'de merkez ve bütün şubelerde kan bağışı kampanyası başlattı. 'Kan Kardeşim Olur musun?' sloganıyla başlatılan kampanyada çok sayıda üye Kızılay'a kan verdi.
MÜSİAD'ın bu yıl ki en büyük etkinliği, '11. MÜSİAD Uluslararası Ticaret Fuarı ve 10. Uluslararası İş Forumu', 22-26 Kasım'da İstanbul-CNR Fuar Merkezi'nde yapılacak. Fuarda MUMAC (otomotiv, makine, yedek parça), MUTEX (tekstil, deri), MUCON (mobilya ve yapı) ve MUFOPACK (yiyecek, içecek) bölümleri yer alacak.
'Diyalog ile talepler yerine geliyor'
EKOhaber: 2006, Dernek faaliyetleri açısından nasıl bir yıl oldu?
Ahmet Özkul: MÜSİAD Bursa, ekonomik tabanlı sivil toplum kuruluşu olarak öncelikle şube. Bizde genel merkezin çalışmaları ve bunun 26-27 şubeye yansıması var. İstanbul'daki MÜSİAD Fuarı ve Uluslararası İş Forumu'na 55 ülkeden yaklaşık bin 500 işadamı katılacak. Bunlar önemli etkinlikler. Ayrıca MÜSİAD Genel Merkezi iki ayda bir Genel İdare Kurulu toplantısı yapıyor ve toplantıların her birisi bir şubede gerçekleştiriliyor. Burada bilgi aktarımı ve bağlantılar kurma imkanı oluyor. Ayrıca o şehirde de sosyal ve ekonomik bir hareketlilik meydana geliyor. Geçtiğimiz ay Trabzon'da, bir önceki toplantıda ise Erzurum'daydık. Trabzon'da fındık ve çayın ele alındığı panel ile açık oturumlar yapıldı. Sorunlar, öneriler en üst düzeyde ilgililere iletildi. Gidildi, gezildi, alışveriş yapıldı. Ayrıca bir otobüs dolusu işadamı Doğu Karadeniz gezisi düzenledi. Bizi Trabzon Havaalanı'nda karşılayan otobüsle bir hafta boyunca, Sarp, Ayder, Uzungöl, Maçka, Sürmene ve Gümüşhane Karaca mağaralarını gezdik. Şube olarak 2006 yılında Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ile Turizm Bakanı Atilla Koç'un katıldığı toplantılar yaptık. İcranın içindeki insanlara iş dünyasındaki sıkıntıları, görüş ve önerileri birinci elden ulaştırma imkanı bulduk. Düşüncelerimiz dosyalar halinde aktarıldı. Biz aynı zamanda BTSO üyesiyiz. Oda yönetiminde, meclis ve komitelerinde de görevlerimiz var. BTSO bizim ortak fayda kuruluşumuz. Sorun ve önerilerimizi onlara da aktarma imkanı buluyoruz.
Ayrıca, sivil toplum kuruluşu olarak üyelerimiz arasında aile toplantıları yapıyoruz. Bu yıl Uludağ'daydık. Daha önce Kuzuluk, Armutlu, Oylat ve Gönen'de toplandık. Ailece dinlenme ve tanışmaAile içi iletişim, çocuk eğitimi ve iş ile ilgili eğitimlerin de düzenlendiği bu toplantılar, yeni bir düzey yakalanmasına katkıda bulunuyor.
EKOhaber: Gelecek yıl için hedefleriniz nelerdir?
Ahmet Özkul: 2007de aynı tarz çalışmalarımız devam edecek. TOBB ve İTO Başkanlarının katılacağı toplantılar planlıyoruz. Bunlar, kamuoyuna bir mesaj vermedir. Üyelerimizin bilgilendirilmesini sağlıyoruz. Hem sosyal hem de iş hayatı ile ilgili konularda yeni projeler üretiyoruz.
EKOhaber: Yerel ve merkezi yönetimle ilişkileriniz?
Ahmet Özkul: İşadamlarının elbette yerel yönetimlerle de ilişkisi var. Organize sanayi bölgelerinin belirlenmesi, arsaların oluşturulması, enerji fiyatları, emlak vergileri ile ilgili konulardaki iş dünyasının taleplerini yerel yönetimlere iletiyoruz. Bu çerçevede geçen yıl yerel yöneticilerle sabah toplantıları yaptık. Yerel yöneticilerimizle işadamları arasında görüşme, fikir alışverişi ortamları yarattık. İsteklerimizin yerel yöneticilere ulaştırılmasını sağladık. Ayrıca merkezi yönetimin bir teşkilatı olan Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü, Bölge Çalışma Müdürlüğü ile diğer il müdürleri ve işadamları ile sabah kahvaltılı toplantılar yaptık. Uygulamanın içindeki işadamlarının yaşadıklarını, icranın içindeki devlet yetkililerine anlatmak imkanı oldu. Biz sorunlarımızı, onlar da yaptıklarını anlattı.
Merkezi yönetim ile ilişkilere de çok büyük önem veriyoruz. İş hayatının içindeyiz. İş hayatı ile ilgili yeni kanun ve yönetmelikler, vergi ve KDVler... Çok önemli konular. MÜSİAD Genel Merkezi, ekonomi ile ilgili 2006 Raporu'nu hazırladı, Meclis Başkanı ile Maliye Bakanı'na takdim etti. Orada biz de vardık. Bu raporla birlikte iş dünyasının dilekleri yerine getirildi. Mesela raporda, KDV'nin düşürülmesi gerektiği konusu vardı. Israrla söylenmiş, takip edilmişti. Yine OSB'lerde belediyelerin tapu ve enerji konusunda ağırlığı vardı. Bu konuda da işadamları ile MÜSİAD'ın dilekleri olmuştu. Bunların da yerine getirildiğini daha sonraki dönemde hep birlikte yaşadık. Bu diyalogların yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Talepte bulununca yerine getiriliyor. Yani önemli olan, diyalog kurmak. 'Şurası olmadı, şuna karşıyım' lafından ziyade düşünce, öneri ve proje ile gidince çözüm alınabiliyor.
EKOhaber: MÜSİAD'ın hükümet ve yerel yönetimle ilişkileri AKP döneminde daha mı rahat oldu?
Ahmet Özkul: İnsanlar hep böyle görüyor, böyle düşünüyor. Biz bütün partilere eşit mesafede olmaya özen gösteriyoruz. İster A, ister B partisi olsun işadamlarının mutlaka siyasi iktidarla ilişkileri olacak. Biz bu gözle bakıyoruz. Her türlü sosyal etkinliğin içindeki kişiler olarak Bursa milletvekilleri ile diyaloglarımız var, hep vardı. Bu anlamda bir sıkıntı yaşamıyoruz. AKP yönetimi problemli bir dönem olmadı. İşadamının ne gibi problemi varsa çözme mücadelesi içindeler. Normal, makul ve yasal çerçevede isteklerimizi dile getirdiğimizde anlayış görüyoruz. Hem diyalogları götürme konusunda hem de çözüm noktasında bir sıkıntı yaşamadık. Olaylara işadamı olarak baktığımız zaman, işadamının siyasi partisi olmaz, olmamalı. Bu, SİAD için de böyle, siyasi partiler için de böyle."
MÜSİAD Bursa Şubesi, 130 kayıtlı üyesine ait 250 şirket ve binlerce çalışanıyla kentin en güçlü sivil toplum örgütlerinden birisi haline geldi.
MÜSİAD Bursa, Başkan Özkul ile en verimli dönemini yaşıyor. Sosyal etkinlikler hız kazandı, yerel-merkezi idare ile güçlü işbirliği sağlandı.
Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi, genel merkezden iki yıl sonra 1992 yılında kuruldu. Kendine has bir güç birliği platformu olan Şube, bugün 130 üyesinin sahip olduğu 250 civarındaki şirketle Bursa ekonomisinde hatırı sayılır bir konuma ulaştı. Şube, bir yandan Dr. Ahmet Özkul başkanlığındaki yönetim, bir yandan da uygun siyasal konjonktür nedeniyle en başarılı yıllarını yaşıyor.
ISO 9001:2000 Kalite Belgesi sahibi olan MÜSİAD Bursa, vizyonunu şöyle tanımlıyor: "Genelde sivil toplum kuruluşu, özelde sanayici ve işadamları derneği olarak; hakkın ve hukukun, barışın ve güvenin, adaletin ve fırsat eşitliğinin, refahın ve mutluluğun, serbest rekabete dayalı ekonomik sistemin sağlandığı; tarihe ve topluma mal olmuş yerel ve evrensel değerlerin korunup, gözetildiği, kendi içinde bütün, bölgesinde etkin, dünyada saygın bir Türkiye oluşturma mücadelesine katkıda bulunmak."
Derneğin Yönetim Kurulu, Dr. Ahmet Özkul, Erol Bodur, Şahin Bayrak, Tuncay Üstün, Cemil Tekin, Musa Kahya, Avni Günaydın, A. Kemal Tuna, Yılmaz Çakmak, İlhan Arslan, N. Ziya Mescioğlu, Aydın Demirci, Hüseyin Kaptan, Selami Toplutaş ve Mutlu Olağaner'den oluşuyor.
Mehmet Kaleli başkanlığındaki Genç MÜSİAD Bursa'nın Yönetim Kurulu ise şöyle:
Ömer Köse, Kamil Özkan, Ercan Kaptan, Metin Kavak, Mesut Boz, Ercan Kaptan, Ahmet Kaptan, Zerrin Şener, Mustafa Cüneyt Aksu, Mustafa Karakoç, Mustafa Kabahel, Zeynep Demir, Asude Arıcı, Murat Arslan, Hasan Erdem, Emine Demir.
Hızlı değişim
Son 15 yılda en düzenli çalışan SİAD'lardan birisi olan MÜSİAD Bursa Şubesi, zamanla kendi içinde değişerek liberal özellikleri ön plana çıkardı. Başkan Dr. Ahmet Özkul, derneğin, değişen siyasal konjonktürden nasıl etkilendiğini gayet net bir şekilde açıkladı.
MÜSİAD Bursa Şubesi, elbette bir şube ve çalışmaları genel merkezce yönlendiriliyor. Çerçeve, Bülten ve Sektör ismindeki yayınlarla üyelerini tanıtıyor, güncel konularda görüşlerini açıklıyor. Ayrıca 'Türkiye Ekonomisi 2006' ile kapsamlı araştırma raporları yayımlıyor. Derneğin son açıklamalarından birisinde, ara malları ithalatının, tüm ithalatın yüzde 71'ini oluşturmasına işaret edilirken, ihracatın ithal girdilerle yürümesine, yerli malı kullanımının azalmasına tepki gösterildi. Açıklamada, "Bazıları hem Çin mallarından şikayet ediyor gibi görünüyor, hem de oradan yığınla ithalat yapmaktan geri durmuyor!" ifadesi dikkat çekti. Dernek, üyelerine global rekabette başarı için 'küçük olsun benim olsun'dan vazgeçmeyi tavsiye etti.
Etkinlikler
MÜSİAD Bursa, sosyal sorumluluk faaliyetleri kapsamında Kızılay ile 13 Temmuz'da imzaladığı Ortak Çalışma Protokolü çerçevesinde 20 Eylül'de merkez ve bütün şubelerde kan bağışı kampanyası başlattı. 'Kan Kardeşim Olur musun?' sloganıyla başlatılan kampanyada çok sayıda üye Kızılay'a kan verdi.
MÜSİAD'ın bu yıl ki en büyük etkinliği, '11. MÜSİAD Uluslararası Ticaret Fuarı ve 10. Uluslararası İş Forumu', 22-26 Kasım'da İstanbul-CNR Fuar Merkezi'nde yapılacak. Fuarda MUMAC (otomotiv, makine, yedek parça), MUTEX (tekstil, deri), MUCON (mobilya ve yapı) ve MUFOPACK (yiyecek, içecek) bölümleri yer alacak.
'Diyalog ile talepler yerine geliyor'
EKOhaber: 2006, Dernek faaliyetleri açısından nasıl bir yıl oldu?
Ahmet Özkul: MÜSİAD Bursa, ekonomik tabanlı sivil toplum kuruluşu olarak öncelikle şube. Bizde genel merkezin çalışmaları ve bunun 26-27 şubeye yansıması var. İstanbul'daki MÜSİAD Fuarı ve Uluslararası İş Forumu'na 55 ülkeden yaklaşık bin 500 işadamı katılacak. Bunlar önemli etkinlikler. Ayrıca MÜSİAD Genel Merkezi iki ayda bir Genel İdare Kurulu toplantısı yapıyor ve toplantıların her birisi bir şubede gerçekleştiriliyor. Burada bilgi aktarımı ve bağlantılar kurma imkanı oluyor. Ayrıca o şehirde de sosyal ve ekonomik bir hareketlilik meydana geliyor. Geçtiğimiz ay Trabzon'da, bir önceki toplantıda ise Erzurum'daydık. Trabzon'da fındık ve çayın ele alındığı panel ile açık oturumlar yapıldı. Sorunlar, öneriler en üst düzeyde ilgililere iletildi. Gidildi, gezildi, alışveriş yapıldı. Ayrıca bir otobüs dolusu işadamı Doğu Karadeniz gezisi düzenledi. Bizi Trabzon Havaalanı'nda karşılayan otobüsle bir hafta boyunca, Sarp, Ayder, Uzungöl, Maçka, Sürmene ve Gümüşhane Karaca mağaralarını gezdik. Şube olarak 2006 yılında Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ile Turizm Bakanı Atilla Koç'un katıldığı toplantılar yaptık. İcranın içindeki insanlara iş dünyasındaki sıkıntıları, görüş ve önerileri birinci elden ulaştırma imkanı bulduk. Düşüncelerimiz dosyalar halinde aktarıldı. Biz aynı zamanda BTSO üyesiyiz. Oda yönetiminde, meclis ve komitelerinde de görevlerimiz var. BTSO bizim ortak fayda kuruluşumuz. Sorun ve önerilerimizi onlara da aktarma imkanı buluyoruz.
Ayrıca, sivil toplum kuruluşu olarak üyelerimiz arasında aile toplantıları yapıyoruz. Bu yıl Uludağ'daydık. Daha önce Kuzuluk, Armutlu, Oylat ve Gönen'de toplandık. Ailece dinlenme ve tanışmaAile içi iletişim, çocuk eğitimi ve iş ile ilgili eğitimlerin de düzenlendiği bu toplantılar, yeni bir düzey yakalanmasına katkıda bulunuyor.
EKOhaber: Gelecek yıl için hedefleriniz nelerdir?
Ahmet Özkul: 2007de aynı tarz çalışmalarımız devam edecek. TOBB ve İTO Başkanlarının katılacağı toplantılar planlıyoruz. Bunlar, kamuoyuna bir mesaj vermedir. Üyelerimizin bilgilendirilmesini sağlıyoruz. Hem sosyal hem de iş hayatı ile ilgili konularda yeni projeler üretiyoruz.
EKOhaber: Yerel ve merkezi yönetimle ilişkileriniz?
Ahmet Özkul: İşadamlarının elbette yerel yönetimlerle de ilişkisi var. Organize sanayi bölgelerinin belirlenmesi, arsaların oluşturulması, enerji fiyatları, emlak vergileri ile ilgili konulardaki iş dünyasının taleplerini yerel yönetimlere iletiyoruz. Bu çerçevede geçen yıl yerel yöneticilerle sabah toplantıları yaptık. Yerel yöneticilerimizle işadamları arasında görüşme, fikir alışverişi ortamları yarattık. İsteklerimizin yerel yöneticilere ulaştırılmasını sağladık. Ayrıca merkezi yönetimin bir teşkilatı olan Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü, Bölge Çalışma Müdürlüğü ile diğer il müdürleri ve işadamları ile sabah kahvaltılı toplantılar yaptık. Uygulamanın içindeki işadamlarının yaşadıklarını, icranın içindeki devlet yetkililerine anlatmak imkanı oldu. Biz sorunlarımızı, onlar da yaptıklarını anlattı.
Merkezi yönetim ile ilişkilere de çok büyük önem veriyoruz. İş hayatının içindeyiz. İş hayatı ile ilgili yeni kanun ve yönetmelikler, vergi ve KDVler... Çok önemli konular. MÜSİAD Genel Merkezi, ekonomi ile ilgili 2006 Raporu'nu hazırladı, Meclis Başkanı ile Maliye Bakanı'na takdim etti. Orada biz de vardık. Bu raporla birlikte iş dünyasının dilekleri yerine getirildi. Mesela raporda, KDV'nin düşürülmesi gerektiği konusu vardı. Israrla söylenmiş, takip edilmişti. Yine OSB'lerde belediyelerin tapu ve enerji konusunda ağırlığı vardı. Bu konuda da işadamları ile MÜSİAD'ın dilekleri olmuştu. Bunların da yerine getirildiğini daha sonraki dönemde hep birlikte yaşadık. Bu diyalogların yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Talepte bulununca yerine getiriliyor. Yani önemli olan, diyalog kurmak. 'Şurası olmadı, şuna karşıyım' lafından ziyade düşünce, öneri ve proje ile gidince çözüm alınabiliyor.
EKOhaber: MÜSİAD'ın hükümet ve yerel yönetimle ilişkileri AKP döneminde daha mı rahat oldu?
Ahmet Özkul: İnsanlar hep böyle görüyor, böyle düşünüyor. Biz bütün partilere eşit mesafede olmaya özen gösteriyoruz. İster A, ister B partisi olsun işadamlarının mutlaka siyasi iktidarla ilişkileri olacak. Biz bu gözle bakıyoruz. Her türlü sosyal etkinliğin içindeki kişiler olarak Bursa milletvekilleri ile diyaloglarımız var, hep vardı. Bu anlamda bir sıkıntı yaşamıyoruz. AKP yönetimi problemli bir dönem olmadı. İşadamının ne gibi problemi varsa çözme mücadelesi içindeler. Normal, makul ve yasal çerçevede isteklerimizi dile getirdiğimizde anlayış görüyoruz. Hem diyalogları götürme konusunda hem de çözüm noktasında bir sıkıntı yaşamadık. Olaylara işadamı olarak baktığımız zaman, işadamının siyasi partisi olmaz, olmamalı. Bu, SİAD için de böyle, siyasi partiler için de böyle."
Sayı: 544 - Sayı'nın Kapağı
