Elif Didem Danacıoğlu


İş dünyası yeni yıla çok daha temkinli giriyor. İş dünyası, hükümetten reel sektörün paraya ulaşmasının önündeki engellerin kaldırmasını beklediklerini vurguladı.


2018 yılı zorlu gelişmelere sahne olarak geride kalırken, 2019 yılında reel sektörün ortak paydası olan finansmana erişimde iyileşme sağlanması hedefleniyor. Türkiye ekonomisi son yıllarda yaşanan global sıkıntılara rağmen önemli bir büyüme trendi yakaladı. Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,6 büyüdü, iş dünyası 2018 adına motivasyon kaynağı olarak ifade edildi. 2018 yılının sonlarına gelinde işdünyası, toparlanma yılı olarak gördü. Busa iş dünyası temsilcileri, 2019 yılından umutlu görüşlerini sürdürüyor. Dövizdeki dalgalanma gibi riskler devam etmekle birlikte iş dünyası, yeni yıla ilişkin daha da ihracat, üretim ve istihdama yoğunlaşmış durumda. İyimserliğin en önemli kaynağı hükümetin açıkladığı teşvik ve destekler olarak yorumlanıyor. 2018 yılından ayrılırken ve 2019 yılına girerken Bursa iş dünyası temsilcilerinin, yerel yönetimlerin ve ekonominin önde gelen önemli isimlerine başvurduk ve değerlendirmelerini aldık. Görüşler, 2019'u, Türkiye'nin uzun vadeli ekonomik potansiyelini güçlendirecek, ihracatı geliştirecek, yapısal reformlara odaklanma yılı olarak değerlendirildiği yönünde.Yılın sonuna yaklaştığımızda, dünyada ve Türkiye'de yaşanan ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan iş dünyası, 2018'e başlarken oldukça iyimser beklentilere sahip olduklarını ifade etti. Dünya ekonomisi ise, yeni yıla çok daha temkinli giriyor. İhracatın artarak devam edeceğini belirten iş dünyası, "Ekonomideki kısa dönemli toparlanmaların rehavetine kapılmadan son derece özenli davranmamız gereken günler yaşıyoruz. diyen iş dünyası, Türkiye'nin geçtiğimiz aylarda çok ciddi bir finansal stres döneminden geçtiğini ifade etti.


Yakup Canbolat - Bursa Valisi
"Bursalı iş insanlarının azmi ve cesaretleriyle ekonomide katma değer ve istihdam oluşturuyor. Bursa iş dünyasının değerli temcilerinin ülke ekonomisine sağladığı katkıların artarak devam edeceğine inanıyorum.


Alinur Aktaş- Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı
"Bursa'da göreve başladığımızda kendimize, ‘yeşili ve görseli daha zenginleşmiş, estetik kaygıların öne çıktığı, kenti temsil eden yapıların ortaya çıktığı ve en önemlisi de trafiği rahatlamış bir Bursa' hedefi koymuştuk. Bu hedef doğrultusunda en öncelikli sorun olan ulaşıma ağırlık verdik ve hazırladığımız ulaşım acil eylem planı kapsamında akıllı kavşak uygulamaları ve yol genişletme gibi küçük dokunuşlarla özellikle kent merkezinde hissedilir bir rahatlama sağladık. Yine 2018 yılı boyunca toplumun tüm kesimleriyle temas eden uygulamalarımız oldu. Türkiye'nin dördüncü büyük şehrine yaraşır projeleri ve standartları ortaya çıkarmak için gecemizi gündüzümüze katarak çalıştık. Bütün amacımız, görevimiz nihayete erdiğinde hayırla yad edilmek. Bunun için de elimizden gelen tüm gayreti ortaya koyuyor ve üzerimize düşen sorumluluğu yerine getiriyoruz. 2019 yılında da hedeflerimizden ödün vermeden Bursa'nın gelişiminin önündeki engelleri kaldırmaya, uygulayacağımız projelerle şehrimizin gelişim ve değişimini yönlendirmeye devam edeceğiz. Özellikle ulaşım master planının devreye alınmasıyla birlikte halkımız bugüne kadar yapılmamış projelerin bir bir hayata geçtiğini görecek.


Mustafa Dündar Osmangazi Belediye Başkanı
"Osmangazi Meydanı Bursa halkının uzun yıllardır beklediği bir projeydi. Defalarca söylediğimiz gibi bizim bölge için bir hayalimiz var, projemiz sadece bir meydan projesi değil. Hedefimiz, meydanın kuzeyindeki Ulubatlı Hasan Bulvarı'na batçık yaparak alt ve üst mahalleleri birleştirip bir yaya aksı oluşturabilmek. Projemiz ihale aşamasında, 2019 yılının dikkat çeken şehircilik projesi ‘Osmangazi Meydanı' olacak. Bursa gibi büyük bir kente yakışmayan, çöküntü alanı haline gelmiş bölgeye kazandıracağımız meydan ile örnek bir şehircilik yatırımını hayata geçirmiş olacağız.


Mustafa Bozbey Nilüfer Belediye Başkanı
"Nilüfer Belediyesi olarak biz; demokrasi, özgürlük, katılımcılık, sosyal belediyecilik, eşitlik ve vicdan olarak belirlediğimiz odak noktalarımızdan da ilham alarak, Nilüfer'i, yaşanabilir bir kent haline getirmek için canla başla çalışıyoruz. Bugüne geldiğimizde, bunu büyük ölçüde başardığımıza inanıyorum. Artık Bursa sınırlarını aşan, ülkeye hatta dünyaya yayılan bir Nilüfer örneği söz konusu. İlçe olarak değerlendirildiğinde il ve büyükşehir belediyelerinin dahi yapamadığı hizmetleri yapan bir kurum haline geldik. 2018 yılında Bursa'ya yine çok önemli bir ödülü taşıdık. İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV), "İnsani Gelişme Endeksi raporuna göre "Çok Yüksek İnsani Gelişme grubunda, geçen yıla göre bir basamak daha da yükselerek 5. sırada yer alan Nilüfer Belediyesi'ni ödüllendirdi. İnanıyorum ki, Nilüfer'de yaşayan herkes bu ayrıcalığı yaşıyor, Nilüfer örneğinden gurur duyuyor, Türkiye'nin ya da dünyanın hangi köşesine giderse gitsin "Nilüferliyim dediğinde, aldığı övgülerle onurlanıyor. 2019'da da aynı istekle çalışmaya devam edeceğiz.




İsmail Hakkı Edebali – Yıldırım Belediye Başkanı
"Yıldırım ailesi olarak dolu dolu bir yılı geride bırakırken, yeni yılı ise yeni umut ve hedeflerle karşılamaya hazırlanıyoruz. 2018 için Yıldırım'ın ‘altın çağı'nın ilk dönemi olarak belirlemiştik. Bu doğrultuda Türkiye'nin en büyük spor kompleksini ilçemize kazandırdık.  Kentsel dönüşüm hamlemiz kapsamında tamamen kendi öz kaynaklarımızla Mevlana-Ulus bölgemizde 815 konut ve 12 bin metrekarelik ticari alan ürettik. Sular Vadisi Doğa Parkı'nı tamamladık. ‘İdeal Şehir Yıldırım' hedefi yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.  2019 da tüm yatırımlarımız artarak devam edeceğiz. 2019'un Yıldırım, Bursa, Türkiye ve tüm insanlık adına hayırlı olmasını temenni ediyorum

Abdullah Bayrak - BOSİAD Başkanı
"Türkiye, 2018'e iyi bir başlangıç yaptı. 2018'in ilk çeyreğinde yüzde 7,2, ikinci çeyreğinde ise yüzde 5,3'lik büyüme işlerin yolunda gittiğinin göstergesiydi. Ancak dış etkenlerle birlikte dövizde yaşanan hızlı yükselişle birlikte ekonomide sıkıntılı bir sürece girdik. Bu nedenle 2019'un bu telafinin yapılacağı bir yıl olacağını düşünüyorum. Hükümetin açıkladığı Yeni Ekonomi Programı ve ikinci 100 günlük eylem planında yer alan üretimi teşvik edecek uygulamaların hayata geçmesiyle toparlanmanın hızlı olacağına inancım tam.Ben BOSİAD Başkanı olduktan sonra çeşitli dönemlerde verdiğim demeçlerde sürekli bir tek şeye vurgu yaptım. Üretim ve sanayiciye güven. Sanayici güvenli bir ortamda üretime teşvik edildiği sürece Türkiye'nin yeniden hızlı büyüme rakamlarına ulaşmaması için bir sebep yok.


Baran Çelik – OİB YKB
"Türkiye ihracatının lideri otomotiv endüstrisi açısından oldukça iyi bir yıl geçirdiğimizi söyleyebiliyoruz. Otomotiv endüstrisi olarak 2019 yılı için temel hedefimiz 2018 yılında ulaşılan ihracat rakamının üzerinde bir ihracata imza atmaktır. AB pazarındaki büyüme yavaşlamaktadır. Brexit süreci ve küresel ticaret savaşları önümüzde risk faktörü olarak durmaktadır. 2019 yılının özellikle ilk yarısında parite kaynaklı ihracat kaybı yaşanması da muhtemeldir. İran'a yönelik ambargoların yeniden devreye alınması bu ülkeye yönelik ihracatımıza olumsuz yansımaktadır. Dolayısıyla bugünden bakıldığında 2019 yılı için önümüzde bazı zorluklar gözükmektedir. Diğer taraftan Rusya, Kuzey Afrika gibi alternatif pazarlara ihracat artışımızın devam etmesini bekliyoruz. Öncelikli hedefimiz tüm zorlukları aşarak 2019 yılını da ihracat artışı ile kapatmaktır.


Özer Matlı - BTB YKB ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi
"Dünyada çok önemli değişimlerin yaşandığını ve korumacılık önlemlerinin arttığını görüyoruz. Önümüzdeki yıl küresel düzeyde belirsizlik ve risklerin devam edeceği, ticaret savaşlarının küresel büyümeyi etkileyeceği bir dönemi yaşayacağız. Tüm dünyada bunlar yaşanırken elbette ki bu gelişmelerin ülkemize etkileri de kaçınılmaz olacaktır. 2019`da Türkiye'nin kabul edilebilir büyüme hızının eskiden olduğu gibi yüzde 5-7 seviyelerinde değil de yüzde 3 ila 5 arasında olması muhtemeldir. Çok hızlı ve yüksek büyüme dönemlerinden kontrollü büyümeye geçiş süreçleri özellikle reel sektör açısından zorlu olabilir. Firmalarımızın bu duruma hazırlıklı olması ve süreci çok iyi planlayıp, yönetmesi gerekecektir. İnanıyorum ki; kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları tüm aktörler gündemlerinde ilk sıraya verimlilik, kaynakların daha etkin kullanımı ve tasarruf gibi hususları alırsa, birlik ve beraberlik içerisinde bu süreci çok daha kolay atlatabiliriz. Bundan dolayı; 2019`u toparlanma ve dönüşüm yılı olarak kabul etmek daha doğru olacaktır.


Pınar Taşdelen Engin - UTİB YKB
"Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği olarak 2019 yılı ihracat hedefimizi 1 milyar 650 milyon dolar olarak belirledik. Türkiye tekstil ihracatından %15 ile %20 arası bir pay almayı hedefliyoruz.Bildiğiniz üzere 2018 yılında Dünya siyasetinde ve dolayısıyla da ticaretinde geçmiş dönemlere göre daha çekişmeli ve son derece çalkantılı yeni bir döneme girdik. Bu bağlamda Avrupa pazarını, Brexit sürecini, Kuzey Amerika'daki gelişmeleri, özellikle ABD'nin ülkemizle ve diğer ülke ve Birliklerle olan ilişkilerindeki revizyon sürecini çok yakından takip etmemiz ve iyi okumamız gerekiyor. ABD hükümeti güncel olarak Çin'den gerçekleştirdiği tekstil ithalatına kapsamlı ilave vergi uygulaması getiriyor. 200 milyar dolarlık ithalatı kapsayan bu vergilendirme uygulaması tekstil sektörünü de kapsıyor. Dolayısıyla Türkiye için ABD pazarında yeni fırsatlar doğabilir. Diğer yandan Rusya ile düzelen ikili ilişkiler sonucunda ticaretimizin 2019 yılında da yüksek oranlarla artmaya devam edeceğini öngörüyoruz.  Uluslararası ticaret kazan kazan prensibine dayandığı için, ülkeler arasındaki siyasi gerilimlerin nötralize edilmesinde özellikle 2. Dünya savaşından bu yana önemli bir rol üstleniyor. Bizler de hem yurt içi hem de yurt dışında gerçekleştirdiğimiz ve uluslararası nitelik taşıyan pek çok etkinlikle bu sürece katkıda bulunuyoruz.


Prof. Dr. Yusuf Ulcay Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü
"Türkiye Cumhuriyeti, ekonomi alanında 2023 hedeflerine koşar adımlarla ilerlerken katma değerli üretim konusuna özel önem vermektedir. Hükümetimiz bu anlamda 2018 yılı ve öncesinde ciddi teşvik ve destek politikalarını hayata geçirmiş ve geçirmeye de devam etmektedir. Her yıl dünya ortalamasının üzerinde bir büyüme sağlayan ülkemiz, 2018 yılında da aynı hızla devam ederken, yaz aylarında dış güçlerin baskısıyla başlayan ekonomik sarsıntıdan kaynaklanan kısa bir kesinti yaşamıştır. Bu kesintinin ekonomimize verdiği zararlar hepimizin malumudur. Ancak yine 2018 yılının son aylarında açıklanan rakamlar da çarkların aynı kararlılıkla dönmeye devam edeceğinin önemli bir göstergesi olmuştur.Hedeflere gidilen yolda önümüze çıkacak engellerin gücümüzü kesmemesi gerekiyor. Ülkemizin başlattığı yerli üretim ve ileri teknoloji hamlesinin ekonomimizi orta vadede önemli ölçüde rahatlatacağını düşünüyorum. Bu noktada üniversite-sanayi işbirliğinin son derece önem taşıdığının altını çizmek istiyorum. İleri teknoloji ve Ar-Ge konusunda yapacağımız her yatırımın bizlere geri dönüşünün misliyle olacağı gerçeğinin unutmamak gerekiyor. Toplam bütçeden araştırma ve geliştirme alanında ayırılacak her kuruş, yakın gelecekte gayri safi milli hasıla ortalamamızın yükselmesini sağlayacaktır. Geride bırakacağımız yılda hedeflerimizden zorunlu olarak bir nebze sapmalar yaşamış olsak da 2019 yılında üniversite-sanayi işbirliğini arttırarak ve hedefe daha fazla odaklanarak aradaki açığı kapatabiliriz. Bunun için hepimizin daha çok çalışması gerekiyor.


Ersan Özsoy - DOSAB YKB
"2018 yılında ekonomide yeni dengeler oluştu. Yazın sonlarına doğru fırlayan kurlar, daha yüksek faiz oranları, yeniden yükselen enflasyon, artan maliyetler, azalan yatırımlar, gündemimizde en çok yer tutan konular oldu. Kur, faiz ve enflasyon gibi temel göstergelerdeki yeni dengeler, ülke ekonomisinin bir süre düşük büyüme ve yüksek enflasyon ile mücadele edeceğini gösteriyor. Hükümetimizin açıkladığı önlem ve programlarda önümüzdeki yıllar ekonomide dengelenme dönemi olarak adlandırılıyor. Sanayiciler olarak 2019'da; öngörülebilir ve oynak olmayan bir kur seviyesi, daha düşük finansman maliyeti, bankacılık ve finans sektörünün özde desteğiyle zor süreçten başarıyla çıkacak bir reel sektör, enflasyonun gerilediği, yapısal sorunların gerçekçi çözümlerle çözüleceği politikaların uygulandığı günler bekliyoruz.

Ergun Hadi Türkay – BUSİAD YKB
"2018 yılı enflasyonun yükselmesiyle başta iş dünyası olmak üzere, tüm toplum olarak istenmeyen bir durum oldu. Dövizin yaşadığı türbülans ile ufak ufak karşımıza çıkacak sorunları, toplu olarak yaşamamıza neden oldu. Aslında iyi de oldu. İhracatçı kazandı. Tüketim daraldı. Hak etmediğimiz hayatı yaşıyorduk. Üretimi tekrar hatırladık.Et yok ithal et, ilaç yok ithal et dönemi yaşarken, artık hayvancılığı ve ilaç sanayi gibi alanları desteklemek zorunda olduğumuzu hatırladık. Şirketlerimizi, kendi insanımızı desteklemek zorundayız.2019 yılı 2018'de yaşadığımız olumsuzlukları düzeltme yılı olacak. 2020'de tekrar ileri gidebiliriz.

Remzi Topuk - Tokgözler A.Ş. YKB
"2018 zorlu bir yıl oldu. Kendi açımızdan 2018 yılına girerken koyduğumuz hedefler çerçevesinde yılı tamamlıyoruz. Gelecek yılda hedeflerimizi revize etmek zorundayız.

Cüneyt Şener -BTSO Başkan Yard.
"2018 yılı ülkemiz açısından sıkıntılı geçti. Özellikle son 6 ayda kurların ve maliyetlerin yüksek artışından dolayı sarsıntıya yol açtı. 2019 yılı sanayiciler açısından daha ümitli olduğumuz bir yıl. İhracat odaklı çalışmaların temposunu arttırdığımız bir yıl olacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki süreçte de ihracat odaklı büyüme ile daha hızlı bir gelişme bekliyoruz. 2019 yılından ümitliyim, ülkemiz açısından daha yoğun bir toparlanma bekliyorum.


İbrahim Öztürk - DOSABSİAD YKB
"Önümüzdeki süreçte mutlaka katma değerli ürünlere yönelmeli ve ihracat ile üretim gücümüzü arttırmalıyız. Bu şekilde yaparsak büyüme rakamlarını daha da yukarılara taşır ve sürdürülebilir kılarız. Gelecek adına bizlere umut olan bu rakamlar, motivasyonumuzu daha da arttıracak ve 2019'un daha iyi geçmesi için var gücüyle çalışacak iş dünyasına büyük bir şevk olacaktır.

Ali Uğur – BTSO Meclis Başkanı
"Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkesini seven iş insanları olarak hep birlikte çalışmalı, ülkemizin ekonomisine canlılık ve güç kazandırmaya devam etmeliyiz.

İbrahim Burkay BTSO YKB
"İş dünyası olarak 2019 yılında da yeni başarılara ulaşmaya, ülkemizin hedeflerinde en önemli aktör olmaya devam edeceğiz.Yeni yılda öncelikle ekonomide dengelenmenin sağlanması ve bu amaçla ekonomik büyümenin 2019 yılında sürmesini bekliyoruz. Cari açıkta gerileme 2019 yılında da sürecek ve Merkez Bankası'nın para politikası enflasyonu ile finansal istikrarı gözetecektir. Yeni yılda reel sektörde maliyetler, fiyat yönetimi, stok yönetimi ve işletme sermayesi yönetimi ile alacak yönetimi çok önemli olacaktır.Sadece kentimizde değil ülke ekonomimizde de yeni bir sıçramanın temelini oluşturan projelerimize ara vermeden sürdüreceğiz. "İş dünyası olarak 2019 yılında da yeni başarılara ulaşmaya, ülkemizin hedeflerinde en önemli aktör olmaya devam edeceğiz.Yeni yılda öncelikle ekonomide dengelenmenin sağlanması ve bu amaçla ekonomik büyümenin 2019 yılında sürmesini bekliyoruz. Cari açıkta gerileme 2019 yılında da sürecek ve Merkez Bankası'nın para politikası enflasyonu ile finansal istikrarı gözetecektir. Yeni yılda reel sektörde maliyetler, fiyat yönetimi, stok yönetimi ve işletme sermayesi yönetimi ile alacak yönetimi çok önemli olacaktır.Sadece kentimizde değil ülke ekonomimizde de yeni bir sıçramanın temelini oluşturan projelerimize ara vermeden sürdüreceğiz.

Dr. Özcan Akan Bursa İl Sağlık Müdürü
"2018 yılı sağlık yatırımları açısından önemli bir yıl oldu. Gemlik Devlet Hastanemiz ve Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanemize bağlı Kalp ve Damar Hastanesi hizmete girerken, Büyükorhan'da Entegre Hastanemizin temeli atıldı. Kestel ve Yenişehir ilçelerimizde hastanelerimizin inşaatı bu yıl içerisinde tamamlanmış olup, 2019 yılının ilk çeyreğinde hizmete gireceklerdir. 2019 yılında ayrıca Bursa Şehir Hastanesi, Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi ve Büyükorhan İlçe Devlet hastanesi hizmete girecek. Bunların yanında geleceğin vizyon projesi olarak gördüğümüz Sağlıklı Hayat Merkezlerinden Mustafakemalpaşa, Mudanya ve Orhangazi Sağlıklı Hayat merkezlerini bu sene içerisinde hizmete aldık. Yine Nilüfer, Karacabey, İnegöl, Yıldırım, Osmangazi ve Gürsu ilçelerimizde de Sağlıklı Hayat Merkezlerinin temelini attık. Bu merkezlerimizde 2019 yılının ilk çeyreğinde hizmete girecektir. Tüm bu sağlık yatırımları tamamlandığında ilimiz sağlık hizmetleri açısından 2020 yılında en iyi sağlık hizmeti sunan illerin başında gelecektir. Bu vesileyle 2019 yılının ülkemiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sağlıklı, huzurlu, barış içerisinde bir yıl olmasını umut ediyorum.


Ömer Faruk Korun HOSAB YKB
"Sanayi sektörü, yurt içi hasılanın bir birleşeni olup milli gelir büyümesinin ve ekonominin en önemli itici güçlerindendir. İstihdama önemli bir katkı sağlayan sanayi sektörü büyümeye de ciddi bir ivme kazandırır. Hükümetimizin aldığı tedbirlerle, ekonomide dengeleme sürecinin 2019 yılı ile birlikte başlayacağını umut ediyoruz.

Yunus Aydın Uludağ OSB Başkanı
"2018 yılında Türk ekonomisini en çok etkileyen konulardan biri Türk lirasının değer kaybıdır. Bu durum başta faiz olmak üzere girdi fiyatlarını etkiledi ve enflasyonu yükseltti. Türk ekonomisi güven kaybı yaşamaya başladı. Döviz kurundaki ani değişiklikler sonucunda piyasa daraldı . Bütün bunların sonucunda 2019 zor bir yıl olacağa benziyor.


Osman Arslan TÜMSİAD Bursa Şubesi YKB
"2019'da Türkiye ekonomisi için kilit bazı kavramlar var. Bunlar; tasarruf, üretim, ihracat ve daha çok çalışmak. Evet, 2019'da çok daha fazla çalışmalı, daha çok üretmeli, ihracat rakamlarını artırmalıyız. Bütün bunlar beraberinde istihdamı da artıracaktır. En büyük isteğimiz, Türkiye'nin milli üretime verdiği önemi artırarak devam ettirmesidir. Tarım alanında üretimi artırıcı teşvikler üretimi destekleyecek, enflasyonu düşürecektir. Milli Savunma ‘da yerli sanayinin önemi her geçen gün artıyor. Dolayısı ile sanayi alanında daha çok milli üretim ve ihracata yönelik çalışmalar hız kesmeden devam etmelidir. Bunun işaretlerini 2018'de de gördük. Tüm bunların ışığında diyebiliriz ki, 2019 ekonomide taşların biraz daha yerine oturduğu bir yıl olacaktır.


Ramazan Kaya - MARSİFED YKB
"Enflasyon 2019 yılı mart ayına doğru tepe yaptıktan sonra, gevşemeye başlayacaktır. İlk altı ay durgunluğun devam edeceğini düşünüyorum. Dolasıyla stagflasyonist bir ortamda olacağız. Hem enflasyon, hem de durgunlukla mücadele edeceğiz. Bu dönemde işsizlik rakamlarının da %13'lerin üzerine çıkacağını tahmin ediyorum. Yılın ikinci yarısından sonra toparlanma başlayacaktır. Hem büyüme oranlarımızın arttığı, hem de enflasyonun düştüğünü görebiliriz. Tabi önemli olan bu stagflasyon dönemini kısa tutabilmek ve buradan çıkabilmektir.Bu süreçte konjonktür'ün de bize yardım etmesi gerekir. Ülkemizin şansına emtia fiyatlarında bir gerileme başlamıştır. Petrol fiyatları 80$'ları gördükten sonra 53$ lara kadar inmiştir. 31 Mart yerel seçimler sonrası ülkemiz 4 yıl süreliğine seçim atmosferinden de çıkmış olacaktır. Buda önemli bir avantajdır.Dış siyasetteki gelişmelerde, özellikle Türkiye-ABD ilişkilerinde çok hızlı bir şekilde iyileşme ve normalleşme yaşanmış olması da, ülkemiz açısından başka bir avantaj olarak görebiliriz. Avrupa Birliği ülkeleriyle olan ilişkilerimizde bir toparlanma sürecine girmiştir. Bunlar 2019 yılına umutlu bakmamızı sağlıyor, fakat 0-2 arasında büyüme öngördüğümüz zor bir yıl bizi bekliyor.

Levent Akyapak - Akyapak Makine YKB
"Hem ülkemizde, hem de dünyada ekonominin yanında  politik gelişmelerin de konuşulduğu bir yılı daha geride bırakıyoruz.Komşularımızla yaşanan gelişmeler, Avrupa, Amerika  ile ilişkiler derken ardı ardına yaşanan tüm bu olumsuzlukların yarattığı belirsizlik ortamı, iş dünyasını gerçekten tedirgin etti. 2019 yılında da  ülkemizdeki ekonomik seyrin ne kadar sert olacağı ve ne kadar süreceğini tam manasıyla kestirmek zor. Döviz kurlarının her an olası değişikliğine dair risk var ve bu riske karşı biz üreticiler tedbirli olmak zorundayız.  Büyüme beklentisinin %2,3 e kadar gerilemesi alışılagelen bir durum değilken, bu büyümenin ihracatın pozitif katkısı ile gerçekleşecek olmasından memnunuz. Ekonomik hedefler ve hedeflere ulaşma yolunda atılması gereken adımlarda sürekli ihracata vurgu yapılıyor. Evet, bu zorlu dönemden çıkışımızın anahtarı daha çok ihracat yapmak. Bu ihracatı yapabilmek için de üretim odaklı bir büyümenin hedeflenmesi  gerekiyor. Katma değeri yüksek üretim alanlarına yönelmeliyiz. Çok kaliteli ürünleri ucuza satan bir Türkiye'yi arzu etmiyoruz. Bunun için de yorulmadan marka, tasarım, inovasyon, AR-GE ve teknolojiden bahsetmeliyiz, kendimizi geliştirmeliyiz. Ülkemiz toplam makine ihracatının %10 ‘unu Bursa'nın karşıladığı düşünüldüğünde, bu potansiyelin açığa çıkarılarak desteklenmesi gerektiğini de sözlerime eklemek isterim. Ürün ve hizmet üretenin maliyetini düşürmek için devletimizce yapılan çalışmalar çok önemli. Verimin, büyümenin ve teknolojinin artması için biz  iş insanlarına da düşen vazifelerin bilincindeyiz. Ülkesini ve milletini seven sanayiciler olarak yeni yılda umudumuzu muhafaza ederek, çalışmaya üretmeye devam edeceğiz.

Yüksel Acar - BUYSAD YKB
"2018 yılında yemek sektörü yılın 2.yarısından itibaren Türk Lirasında yaşanan aşırı değer kaybı ve gıda başta olmak üzere hammadde ve enerji maliyetlerindeki anormal artışlar nedeniyle çok zor bir dönemden geçti. Tüm sektörlerin etkilendiği ve artan maliyetler ile zorlandığı bu dönemde sektörümüz ne yazık ki, maliyetlerindeki artışı müşterilerine yansıtamadığı gibi Türk sanayisinin genelinde yaşanan nakit sıkıntısı nedeniyle de alacakların tahsilatında sarsıcı sıkıntılara maruz kaldı. Yemek sektörü 2019 yılına umutlu giriyor. Ekonomideki dengelenme,Türk Lirasında değerlenme,enerji fiyatlarında indirim açıklaması ve açıklanan devlet teşvikleri 2019 yılı için umutları arttırdı.2018 yılının son çeyreğinde uygulanan ÖTV ve KDV indirimleri ve kampanyalar ile kısmen canlanan tüketici taleplerini,benzer uygulamaların 2019 yılında da devam etmesi halinde asgari ücretin enflasyon üzerindeki artışın da sağlayacağı katkı ile koruyacaktır.Sanayinin kapasitesini koruması yemek sektörünün de kapasitesini korumasına katkı sağlayacaktır. 2019 yılında şirketlerin yatırım yapabilmeleri için faiz indirimi olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Şu anda ekonominin maruz kaldığı yüksek faiz yatırımların ve büyümenin önündeki en önemli sorundur. 2019 yılının işçisinden işverenine herkes için umutlu ve hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Uğur Pehlivanküçük UPK Otomotiv YKB
"2019 yılının en az 2018 yılı kadar zor bir yıl olacağını düşünüyoruz. Türkiye'nin seçim sürecine girmesi, bölgedeki jeopolitik konum ve riskler, Avrupa'nın durgunluğu, bankaların  sanayiciye yaklaşımları bizi biraz karamsar ve temkinli olmaya itti. Bütçe yaparken hedef koyarken iddialı olmaktan çok gerçekçi olmayı tercih ettik. Firma olarak biz kendimizi ve ciromuzu ilk etapta sağlama almayı sonrasında makul düzeyde artırmayı hedefliyoruz.  2019 yılına ilişkin herhangi bir yatırım planımız yok. Yatırım planlarımızı erteledik. Proje olarak Amerika pazarında büyümek üzerine ciddi bir çalışmamız olacak. Çok sınırlarda yaşanılan sanayiciyi biraz ürküten ciddi kararlar  almaktan korkulan bir yıl oldu. Euro bazında değişimler bizi inanılmaz bir kur farkından doğan fiktif vergi yüküne soktu. Tedarikçilerimizde sıkıntılar had safhaya ulaştı. Kur gevşeyince şimdi ödediğimiz vergilerin önemli kısmı boşa çıktı. En sıkıntılı zamanımızda elimizdeki nakit para ile kur farkından şişen abartılı Geçici vergiler ödedik. Şimdi de Gelecek yıl bunları Kamudan nasıl alırız, alabilir miyiz diye düşünmek durumundayız. KDV iade süreci tüm açıklamalara rağmen çok ağır işliyor. Zor bir yıl oldu Euro bazında hedeflerimizi yakalasak da çok ciddi sıkıntılar yaşadık.


Şinasi Güneş – Bemis Elektrik A.Ş. YKB
"2018 yılı malumunuz iyi geçmedi, özellikle ikinci yarısı oldukça zordu farklı uzun ve derin endişe yaratan bir krizdi, kim için? döviz borcuyla ve taahhütte yakalanan kişi ve firmalar çok zor durumda kaldılar hatta battılar, konkortado ilan edenlerin çoğu kendini korumaya aldı ancak tedakçilerini madur ederek ekonomiye zarar verdiler. Ayrıca kamu kurumlarının ödemeleri durdurması nedeniyle ciddi maduriyetler yaşandı. Elbette krizi fırsata çevirenlerde oldu, krizden dolayı parasına para kazandıranlarda az değil. Bizde hamdolsun Bemis olarak, krizi fırsata çevirme noktasında fena değiliz çok şükür. Bu krizdende güçlenerek çıkmayı planlıyoruz. Birkez daha anladıkki, Türkiye'de ani dalgalanmalar her zaman olabilir dolayısıyla bundan sonra daha dikkatli olacağız ve dış ticarete daha fazla önem vereceğiz. Yaptığımız verimlilik çalışmaları ile maliyetlerimizi düşürmeye döviz kurlarının sağladığı avantajıda kullanarak ihracatımızı arttırmayı sürdüreceğiz. Önümüzdeki yıl yani 2019,  4. aya kadar rutin geçeceğini ancak yılın ikinci yarısının iyi olacağını düşünüyorum. Tedbirli olmak kaydıyla ve piyasaların hareketlenmesine de hazır olmak şartıyla pozisyon almamız gerektiğini öneriyorum, tedbir alınması gerektiği gibi olası fırsatlara yani piyasaların açılması halinde talebi karşılamak üzere mümkün olduğunca hazırlıklı olmak da gerekir.Ayakta kalmayı başaranların güçlenerek yoluna devam edecekleri de  bir gerçek, daha önceki krizlerde olduğu gibi. Yeni yılın tüm dünyaya barış, huzur, sağlık ve bereket getirmesini diliyorum.


İpek Yalçın - BUİKAD YKB
"2018; hem dünya hem de ülke olarak önemli gelişmelerle karşılaştığımız bir yıl oldu. Suriye'de yaşanan çatışmalar, terör olayları ve bölgemizde yaşanan diğer gelişmelerle dünyada önemli değişimlerin yaşandı. Ülkemizde de piyasalardaki dalgalanmalar ve zorlu koşullar sebebiyle, belirsizlikler artarak devam etti. 2018, ekonomik görünüm açısından, küresel piyasalar için de çalkantıların arttığı bir yıl olurken, ülkemizde de kurdaki artış, sektörel daralmalar ın göze çarptığı bir tablo sergiledi. Akabinde hem devlet hem de kurumlar tarafından alınan reform kararları ve ekonomik tasarruf paketlerinin sonuçlarını 2019'da göreceğimizi ümit ediyorum. Bunun yanı sıra global iş dünyası da ciddi bir dönüşüm geçiriyor. Yeni teknolojik dönüşüm ile, alıştığımız ekonomik düzenin ve temel üretim anlayışlarımız da kökten değişecek. Bu sebeple önümüzdeki dönemde nitelikli iş gücünün öneminin daha da artacak. Dünyadaki dönüşüme ve gelişime ayak uyduracak, hatta bu değişime yön verecek nesiller yetişitirmemiz şart. Teknoloji ve insan kaynağı gücünü doğru kullanabilen ülkeler yakın gelecekte önemli bir rol oynayacaklar. BUİKAD' ın misyonu çerçevesinde yürüttüğümüz tüm projelerin öncelikli hedefi, kadının istihdama katılım oranlarının artması açısından olumlu bir yıl oldu. 2019 için temennim, terörün son bulduğu, demokrasinin hakim olduğu, eğitim başta olmak üzere, her alanda ihtiyaç duyulan reformların hız kazandığı, çağdaş medeniyet normlarına daha çok yaklaştığımız; ülkemize olan inancımızla üreterek katma değer yaratmaya devam edeceğimiz ve her zorluğun üstünden ‘biz' olarak geldiğimiz bir yıl olmasıdır.

Hüseyin Levent Sevin - Bursa Beton Genel Müdür Yardımcısı
"Önümüzdeki yerel seçimler akabinde kentin batısındaki ve yakınındaki sanayi bölgeleri ile birlikte inşaat sektörünün tekrar hız kazanmasını bekleyebiliriz. Batıda ileri teknoloji odaklı yeni sanayileşme süreciyle beraber, planlı, günlük yaşantısını kendi içinde sürdürebilecek yeni kentler olarak planlanan Uydukent projeleri inşaat sektörü için olumlu gelişmeler arasındadır. 2018 yılında yavaşlayan kentsel dönüşüm projeleri ve konut stok fazlalılığından olumsuz etkilenen inşaat sektörünün 2019 yılında OSB ve sanayi siteleri ile tekrar canlanacağını ümit ediyoruz. Kasım ayında konut satışları oranında yaşanan azalmanın önümüzdeki dönemde yapılacak yeni kampanyalar ve düzenlemelerle artmasını bekliyoruz. Yerel seçim sonrasında hükümetin yatırım ve eylem planları 2019 yılının konut piyasası performansında etkili olacaktır.2018 yılının ilk yarısında inşaat sektörü 2017 yılındaki hızı ile gelişmeye devam etti. Artan müşteri taleplerinin, firmalar tarafından karşılanamaması durumu mevcuttu. Yılın ikinci yarısından itibaren ise inşaat sektörünün önemli ölçüde hız kaybettiğini söyleyebiliriz.Konut inşaatları ve yeni projeler ile birlikte kentsel dönüşüm projelerinin azalışı ve yeni planlamaların yapılamaması,inşaat sektöründeki yavaşlamanın yıl sonuna kadar devam etmesine neden oldu.

Levent Bilek – Bilekler Makina YKB
"2018 yılı toparlama ile geçti. Nitekim büyüme oranları kendimize güvenimizi arttırdı. Global pazarlarda yaşanan dalgalanmalara ve belirsizliklere rağmen, yatırım planlarımızda revizyona gitmedik. Planlarımızı tüm koşulları göz önüne alarak yaptık ve en iyi şekilde uygulamaya devam ediyoruz. Uluslararası gelişmelerin olumsuz ortam oluşturma beklentisi bile ekonominin ilerlemesini durduramadı. Tüm olumsuzluklara rağmen ülke insanımız mutlu olmayı ve pozitif büyüme oranları ile ilgili beklentisini yüksek tutmuştur. 2019 yılı beklentilerine gelince; büyümeyi sürdürebilir kılmak zorundayız. 2019 yılı faaliyette bulunduğumuz sektörlerde hem ülkemize hem iş ortaklarımıza hem de bulunduğumuz coğrafyalardaki toplumsal refaha katkıda bulunmaya, değer yaratmaya devam edeceğimiz bir yıl olacaktır. Ekonomi yönetimimizin büyümeyi desteklemeye yönelik etkin politikalarını sürdürmeye devam edeceklerine olan inancımızla, 2019 yılında yatırım ve ihracat destekli ekonomimizin büyüyeceğini tahmin ediyorum.

Özkan İrman - Minteks Şirketler Grubu Başkanı
"Nedenlerinin herkesçe malum olduğu ekonomik krizin mutlaka bir sonu olacaktır. Ancak reel sektör çok yoruldu. Herkes işini döndürmenin peşinde. Yani kar zamanı değil, ar zamanı. Umutla güzel günleri bekliyoruz. Piyasaların canlandığı, arzın talebe yetişemediği o güzel günleri...

Erdal Elbay – KalDer Bursa Şubesi YKB
"2018, ülkemiz açısından ekonominin yıla damga vurduğu bir dönem oldu. Kur ve enflasyon oranlarında yaşanan istenmeyen gelişmeler, ülkemize yönelik küresel ekonomik saldırı politikaları nedeniyle; hem iş dünyasının hem de devletimizin sorunların birlikte üstesinden gelmek için bir çok aksiyon aldığı bir yıldı. Bu dönemde ortaya çıkan milli ve yerli üretimin öne çıkarılması ve desteklenmesi girişimi önemli bir adım oldu. Ülkemiz geçmişte de pek çok istenmeyen olaylar yaşadı ve her zaman kenetlenerek üstesinden geldi. Bundan sonra da amacımız ülke kalkınmasını üst seviyelere çıkarmak olmalıdır. Ülkeme ve geleceğine olan inancım sonsuz. Sanayisi, tarımı, tarihi, turizmi ile çok zengin kaynaklara sahip olan Bursa bu gelişmelerde önemli roller üstlenmeye devam edecek. 2019'un ülkemiz ve dünyada güzel bir yıl olarak geçmesini dilerim.

Barış Gül – PERYÖN Güney Marmara Başkanı
"2018 yılında yaşanılan süreç iş dünyası için sıkıntılı durumlar ortaya çıkarsa da, hükümetin aldığı kararlar 2019 yılında hem istihdam açısından, hem de işveren açısından olumlu olacaktır. İş gücündeki rakamsal artışın yanı sıra, niteliğe de önem verilmesi üzerinde durulması gereken bir konudur. Bunun için tüm paydaşların, gerek eğitim, gerekse de teşvikler konusunda ortak akılla hareket etmeleri gerekmektedir.

Hasan Moral – Moral Tekstil YKÜ
"2018 ikinci yarısında ekonomimiz önemli bir sarsıntı geçirdi. 2019 yılının ilk çeyreğinde de bunun etkilerinin devam edeceğini öngörüyorum. Faiz ve enflasyon oranlarının düşmesi ile ekonomide 2.çeyrekten itibaren hareketlenme yaşanacağı beklentisi var. İhracaat rakamlarının olumlu seyri bizleri umutlandıran bir tablo ; iç piyasanın da hareketlenmesi ile birlikte 2019 2.yarısından itibaren ekonominin olağan seyrine geri döneceğini beklentisindeyim.

Ersoy Tabaklar - TÜGİAD Bursa Şubesi YKB
"Ülkemiz çok zor bir dönemden geçti. Türkiye ekonomisinin kuvvetli olduğunu görebiliyoruz. 2018 yılında ekonomimizin en önemli makro sorununun enflasyon olduğunu söyleyebiliriz. Önümüzdeki dönemde Türkiye ekonomisindeki olası gelişmeler yalnızca ekonomi politikası tarafından değil aynı zamanda dış politika ve daha da önemlisi küresel ekonomik oyuncuların kararları ile şekillenecektir. 2019 yılında Türkiye'nin en önemli büyüme kalemi ise ihracat olacaktır.


İlker Oral – Sinta A.Ş. YKB Vekili
"2018 yılı; büyümenin durgunluğa doğru ciddi ivme kaybına uğradığı, enflasyonun diğer yükselen piyasa ekonomilerine nazaran oldukça yüksek olduğu bir yıl oldu. Büyümenin dengelenmesi ve enflasyonun düşüş eğilimine girmesi amacıyla Yeni Ekonomi Programı ve ardından alınan politika önlemlerinin 2019 yılının ortalarından itibaren olumlu yansımasını bekliyorum. Yapısal reformların hayata geçirilmesiyle; sağlıklı ve sürdürülebilir büyüme için daha fazla katma değer yaratan, nitelikli üretim yapan, Türkiye'yi bir üst lige taşıyacak yeni bir büyüme modeline daha rahat geçilebileceğini düşünüyorum.İnşaat sektörü 2018 birinci çeyrekte %6,7'lik iyi bir büyüme yakalasa da, %7,2'lik Türkiye büyümesinin gerisinde kaldı. 2019'un özellikle ilk yarısının inşaat sektörü için zor geçeceğini tahmin ediyorum. Ancak alınan tedbirlerin sonuç vermesi ile sektörün atağa kalkacağını düşünüyorum.

Erdem Kaya - Uluslararası Patent Birliği Yönetim Kurulu Başkanı
"Patent başvurusunda, 2018 yılının 10 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8,7 artış var.Bu ilk bakışta geçmiş yıllara göre biraz düşük oran gibi gözükebilir ama bunun önemli sebepleri var. 2017'de patent başvurularında organik olmayan, Türkiye'nin güzide kuruluşlarından bazı şirketlerin ve üniversitelerin ciddi bir başvuru yapmasından kaynaklı bir artış olmuştu. 2017'deki patent başvurusundaki artış 2016'ya göre yüzde 33'ten fazlaydı. Bu sene bu oran düştü ama geçen seneki organik olmayan artışa rağmen yine de yüzde 8,7 artış olması olumlu. Değişen Sınai Mülkiyet Kanunu sonrasında yaşanan uyum veya geçiş süreci nedeniyle patent başvurularında azalma olacağı bekleniyordu. Tüm bunlar dikkate aldığında bu ortama rağmen bir artış yakalanmış durumda. Yıl bittiğinde bu yüzde 8,7 artış daha da artacaktır. Çünkü genelde şirketler kasım ve aralık aylarında daha çok başvuru yapıyorlar. Son aylarda ciddi başvuruların olmasını bekliyoruz. 2019 ve 2020'de belli bir kıvama gelmiş çekirdek teknolojiler, kabuklarını kıracak ve ortalığa saçılacak


Ahmet Özkayan - Ermaksan Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü
"Tabi ülke olarak, 2018 yılının özellikle ağustos ayından itibaren zorlu bir ekonomik süreçten geçiyoruz. Bu zorlu koşullara rağmen sorumluluk alıp, taşın altına elini koyan sanayicilerimiz sayesinde, 2019 yılında ekonomimiz daha da toparlanacaktır.Yaşanan bu olumsuz süreçler, yerli ve milli üretimin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Nihayetinde Türkiye, büyümek ve ilerlemek için üretmeye mecbur. Teknolojiye dönüş olmadığı, katma değeri yüksek ürünler üretilmediği müddetçe, ülke olarak dışa bağımlılıktan kurtulamayız.Bunun için de yerli üretime, AR-GE'ye, teknolojiye, bilime yatırım yapmamız gerekiyor. Gelinen noktada, ülkemizde seçimler öncesindeki belirsizliğin de ortadan kalkmasıyla birlikte, önümüzdeki dönemde çok daha iyi başarıların elde edileceğine inanıyoruz.Bununla birlikte, teknolojik gelişimin en hızlı yaşandığı sektörlerin başında ise makine sektörü geliyor. Sektörümüz, dünya ölçeğindeki büyüme ivmesini hızla sürdürürken, Türkiye'de de aynı ölçüde gelişimine devam ediyor.Öte yandan, 2019 yılında ekonomik açıdan genel anlamda bir daralma bekleniyor, bu yüzden yeni pazarlara ulaşmak ve pazar dinamiklerinin yakın takibi çok önemli.

Ali Hakan Süalp İnsu Teknik Genel Müdürü
"2018 yılında ülkemizde ekonomik olarak birtakım sıkıntılar yaşandı. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanma, iş dünyasını oldukça etkiledi.Bunun dışında, küresel ekonomik gelişmeler ve siyasi alanda yaşanan gerilimler bazı zorluklara neden oldu. Yaşanan gelişmelere bağlı olarak, 2019'da kolay olmayacak bir yıl bizi bekliyor diyebiliriz. Ancak biz büyümeye ve kendimizi sürekli geliştirmeye 2019 yılında da devam edeceğiz.

İskender Ulusay - Aktaş Holding İcra Kurulu Başkanı
"Gelecek yıl, sanayi üretimindeki rakamların daha iyi olacağı beklentisi içindeyiz.Bununla birlikte, 2018 yılı sadece ülkemiz açısından değil yakın coğrafyamız ve dünya genelinde yaşanan çeşitli ekonomik sıkıntılara tanıklık ettiğimiz, zorlu geçen bir yıl oldu. Buna rağmen şirket olarak 2018 yılını hedeflediğimiz ve planladığımız ölçüde geçirdik. Sektörümüzün, küresel düzeydeki ekonomik dalgalanmalara rağmen ülkemizdeki lokomotif sektör olma rolünü sürdürmeye devam ettiğini görüyoruz. Bütünsel olarak otomotiv sanayi, farklı sektörleri de besleyerek ülkemiz ekonomisine 2018 yılında da ciddi katkılar sağladı, sağlamaya da devam ediyor.

Nuri Coşkun İrfan – Evinoks YKB
"2019 yılı ilk çeyreğinde bir yerel seçim var, burada seçim ekonomisi uygulanırsa maalesef 2019 ikinci çeyreğinden itibaren mevcut duruma bir de bu yük eklenirse işler zora girer. TL'nin son aylardaki değer kazanmasına karşılık üretim verilerindeki azalma ve işsizlik oranlarındaki artışın bir müddet daha devam edeceğini düşünüyoruz. Ayrıca, Çin- Avrupa ve USA gibi büyük ekonomiler de de tekrar bir resesyon riskinden bahsedilmektedir ki,oluşursa işimiz çok daha zorlaşır.2018 yılı bizim için yurt içindeki son dönemdeki yaşanan gelişmeler rağmen iyi bir yıldı. 2018 yılı başında öngördüğümüz %50 büyüme hedefini aşıp %69 a ulaşmış durumdayız. Avrupa merkezli bir şirketle 2020 de başlayacak üretim için, bir milyon Euroluk yatırım yaptık . Avrupa merkezli global marka için 5+5 yıllık bir anlaşma ile, belirli bir ürün grubunun tümünün Türkiye' de üretilmesi için bir anlaşma yaptık ve Ar- Ge merkezimizde bir özel ekip kuruldu, bir yıldır tasarımından -patentlerine ve uluslararası belgeleme çalışmalarıda dahil üretimine kadar ki tüm aşamaları bünyemizdeki ekibimiz yürütmektedir. 2020 yılı itibariyle üretim başlayacak ve mevcut ihracatımız en az ikiye katlanacaktır.Yalın üretim çalışmalarının devam ettiği bir yıl oldu. Yurt dışı bayiliklerinde yeni anlaşmaları yaptık Amsterdam yakınında ve ABD'de, New York'a ilave olarak Miami''de de yeni showroom kurduk.

Mehmet Albayrak - İMO Bursa Şubesi Bşk
"Türkiye'nin lokomotifi inşaatın, ülkedeki döviz kurundaki dalgalanmalar ve faiz oranlarındaki artıştan en çok etkilenen sektör olduğunu söyledi. Sektörün, geçen yılın rakamlarını yakalamak için inşaat yapı maliyetlerinin artışına karşı fiyatlarda indirim yoluna gitti, enflasyonla mücadele kampanyaları kapsamındaki indirimler satışlarda hareketlilik getirdi.Mevcut projeler maliyet artışlarından daha fazla etkilenmeden bitirilmeye çalışılıyor. Konut satış istatistikleri sektörün durumunu okumakta bize yardımcı oluyor. Son aylarda yaşanan dalgalanmanın ardından alınan kısmi önlemlerle ekim ayının konut satışlarında bir hareketlenme oldu. Bursa, 2018 Ekim ayında 5 bin 481 konut satışı ile Türkiye'de 5'inci sırada. Geçtiğimiz yılın ekim ayında 4 bin 295 konut satışı yapılmıştı, aşağı doğru giden bir ivme içindeyken bu artış inşaat firmalarımız için umut verici oldu. Bu sadece Bursa özelinde değil, genel olarak da umut verici.


Sezai Sezer - Profil Sanayi A.Ş YKB
"Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), tarafından yapılan açıklamaya göre, 2018 yılı Ekim ayı ‘Sanayi Üretim Endeksi' rakamlarına baktığımızda, sanayi üretiminin bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,7 azaldığını gördük. Bir sanayici olarak bu durum elbette bizi üzmüştür. Bu veriden hareketle ülkemizde katma değeri yüksek üretim modellerine geçilmesi gerektiğini, Ar-Ge destekli üretime odaklanılması gerektiğini vurgulamak isteriz. Düşüşün özellikle bu yılın üçüncü çeyreğinde yaşadığımız döviz kurlarındaki aşırı dalgalanmadan kaynaklandığını düşünüyoruz. Katma değeri yüksek üretim yaparak ve ihracata odaklanarak bu daralmanın orta ve uzun vadede aşılacağına inanıyoruz. Bu süreçte, ekonomi yönetiminin mevcut tabloya göre alacağı önlemler ve mali disipline uyulması da önemli olacaktır.Profil Sanayi A.Ş olarak, 2019 yılından beklentimiz oldukça yüksek. Kurdaki dalgalanmanın durmuş olmasını olumlu bir gelişme olarak görüyoruz. Yeni yılda şirket olarak katma değeri yüksek üretime odaklanıyoruz. Ar-Ge Birimimizde geliştireceğimiz projeler ile daha yüksek getirisi olan üretime odaklanıyoruz. Bu yönde, özellikle PRS markası ile pazara sunduğumuz Aftermarket ürünlerinin gerek iç piyasada, gerekse dış pazarda daha etkin satılması girişimlerimiz var. Bunun için yeni bir tesis kurduk. Yeni tesisimizde üretim ve istihdamımızı artırmayı hedefliyoruz. Yine ana konumuz olan parça üretiminde de yeni projelerle atılım yapmayı amaçlıyoruz.


Anıl Yücetürk - Maysan Mando Genel Müdürü
"2018 yılı, siyasi ve ekonomik açıdan konjonktürel düzeyde yaşanan etkilerden ve özellikle dövizde yaşanan dalgalanmalardan dolayı iş dünyası açısından oldukça zorlu geçti.Ağustos ayıyla birlikte artan döviz kuru iç piyasada zorluklara neden olsa da global ölçekte faaliyet gösteren firmalar için avantajları da beraberinde getirdi. Tabi otomotiv sektörü, tüm dünyada ekonomi pastasından en çok payı alan sektör olma özelliğini koruyor. Ülkemizde de sektör, yan sanayinin de katkılarıyla her geçen gün büyümeye ve gelişmeye devam ediyor.Teknoloji ve dijitalleşmenin öne çıktığı sektörümüzün, gelecekte de bu büyüme ivmesini sürdüreceğine inanıyorum.

Dr. Can Fuat Gürlesel - Ekonomist
"Yeni ekonomi programının da uygulanması ile ekonomide kontrollü bir yavaşlama hedefi sürmektedir. Ancak 2018 yılı üçüncü çeyreğinde ekonomide hızlı bir yavaşlama yaşanmıştır ve muhtemelen 2018 yılının son çeyreğinde ve 2019 yılının en azından ilk iki çeyreğinde ekonomide küçülme olasılığı çok artmıştır. Bu küçülmeden en çok reel sektör olumsuz etkilenecektir. Reel sektör şu anda iki önemli sıkıntı ile karşı karşıyadır. Bunlardan ilki mali yapılar hasar görmüş ve yükselen enflasyon, faizler ve kurlar ile işleri sağlıklı yürütme olanağı azalmıştır. Diğer yandan hem finansal sıkışıklık yaşanmakta hem de yeni kredi kullanılamamaktadır. Şimdi bunlara iç talepte keskin gerileme eklenmektedir. Reel sektörün bu koşullarda ekonomide dengelenmeyi bekleyecek gücü kalmayacaktır.Bu nedenle ekonomide dengelenme ile reel sektörün sıkıntıları arasında daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir denge yeniden kurulmalıdır.

İlhan Ersözlü - Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü
"Bursa'nın dünyaya açılan penceresi olan Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. olarak 2019 yılının Bursalı sanayicimizin, ihracatçımızın beklentilerinin karşılandığı bir yıl olmasını diliyoruz.Bursa'dan aldığımız güç ile yeni yılda da çalışmalarımıza devam ederek ilimizin tanıtımına, ekonomik dinamiklerine, sosyal ve kültürel hayatına katkı sağlamaya devam edeceğiz.

Hasan Altınsu - Altınsu Tekstil YKB
"Tekstil sektörü durağan bir dönemden geçiyor. 2018 yılının ilk 7 ayı hareketli geçti. 2019 yılının 1. ve 2. çeyreğinin hareketli geçeceğini 3.ve 4. çeyreğin ise durağanlığını koruyacağını düşünüyorum. Koleksiyonunu zengin tutan firmalar kazanacaktır. Fakat çok rahat bir yıl olabileceğini düşünmüyorum. Burada da dünya ticaret savaşlarının boyutu çok önemli.

Nilüfer Çevikel – Nil-San Tekstil YKB
"Siyasi hareketler piyasalarda bir takim iniş çıkışlara sebep olmakta ve bu ticari savaşlarda taraf olmaktan ziyade TL para biriminin değerlendirilmesi,ihracatta kg birim fiyatının 1.36'lardan yukarı çekilmesi gibi fayda sağlayıcı işler yapılır ve gerek hukuki alt yapının iyilestirilmesi ve gerekse güvenilirliğin arttırılması ile ilgili calışmalar yapılırsa daha iyi piyasa kosullarında iş yapabileceğimizi düşünüyorum.

Naci Güncü – KTSO YKB
"2018 yılı ülkemizin sanayi ve teknolojik ürün imalatına yönelik ihtiyacının yanı sıra, tarımsal üretime de olan gereksinimlerini ortaya koymuştur. Seçimlerin ardından açıklanan Yeni Ekonomik Plan ve Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu 100 günlük eylem planları tarımsal kalkınmanın önünü açmıştır. 2019 yılında, verilen teşviklerle beraber tarımsal üretimin daha da artacağına olan inancımız tamdır. Bizler de bu konuda her zaman üreticimizin yanında olarak, onlara katkı sağlayacağız.Tarım ürünleri ithalat politikasının yeniden gözden geçirilerek, yerli üreticiyi koruyacak şekilde revize edilmesi, Yerli üreticiye verilen desteklerin artırılarak kendi kendine yeten bir ülke olmamız için çalışmalar yürütülmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.

İbrahim Gülmez – Haksan Otomotiv YKB
"2018 yılı sektörümüz açısından büyüme yılı oldu. 2019 yılında da büyümenin devam edeceğini düşünüyoruz. Otomotiv endüstrisi açısından oldukça iyi bir yıl geçirdiğimizi söyleyebiliyoruz.Hedefimiz 2019 yılını da ihracat artışı ile kapatmaktır.

Yalçın Toy- KSİAD YKB
"2018 yıl zor ama başarıyla geçtiğimiz bir yıl oldu. Devlet desteklerinin önemli rolü var. Teşvikler artarak devam edeceğini ve 2019 yılı sürdürülebir büyümesine devam edecektir.

Mustafa Gürses MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı
"2018 yılında dövizdeki dalgalanmanın olumsuz etkileriyle karşılaştık, fakat hükümetimizin aldığı tedbirlerle olumluya dönüşler başladı. 2018 yılı ihracatta rekor kırdığımız bir yıl oldu. 2019 yılında verimliliğe, katma değere, istihdama, ihracata ve üretime odaklanmalıyız.

Berat Tunakan BALKANTÜRKSİAD YKB
"Hükümetimizin ve ekonomi yönetiminin almış olduğu önlemler ve uygulamaya giren tedbirler sayesinde toparlanma sürecine girdik ve böylece sıkıntılar büyük ölçüde atlatıldı.


Dr. Ahmet Özkul Özel Hayat Hastanesi YKB
"2018 yılını dövizdeki dalgalanmadan dolayı ülke ekonomimiz açısından zorlu bir yıl olarak geride bırakıyoruz.Ekonomide yaşanan başarılı sürdürülebilirliğin 2019 yılında da devam etmesini öngörüyoruz.

Dr. Mustafa Hatipoğlu BUTEKOM Genel Müdürü
"Tekstil, kauçuk, otomotiv, makine ve plastik sanayilerine yönelik Ar-Ge çalışmaları yapmaya devam eden BUTEKOM, vizyonunu büyütmeye devam ediyor. 2019 yılında da yatırımlarımız devam edecek. Sanayide daha fazla faaliyetler yapmayı planlıyoruz.

Sayı: 1181 - Sayı'nın Kapağı