AYDIN DAĞTEKİN

Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre, Türkiye'de işsizlik oranı, Şubat 2024’te bir önceki aya göre 0,3 puan azalarak yüzde 8,7'ye geriledi. İşsiz sayısı, bu dönemde 109 bin kişi azalarak 3 milyon 78 bin oldu. Genç nüfusta işsizlik oranı da 0,8 puan düştü.

Enflasyonla mücadele kapsamında ekonomide parasal sıkılaşma tedbirlerinin uygulandığı bir dönemde, istihdam cephesinden gelen bu olumlu verileri Bursa iş dünyasına sorduk. İş dünyası temsilcileri, TÜİK’in istihdam verilerine temkinli yaklaşmakla birlikte, işsizlikteki düşüşü olumlu karşıladıklarını, işsizliğin azalmaya devam etmesinin ise özel sektörün desteklenmesine, yatırım ikliminin iyileştirilmesine ve üretimin artırılmasına bağlı olduğuna işaret ettiler. Sanayici ve iş insanları derneklerinin başkanları, konuyla ilgili olarak şu görüşleri dile getirdi:

BOSİAD YKB Rasim Çağan:

Hayalden gerçeğe… Hayalden gerçeğe…

Büyük resme bakılmalı

Türkiye’de işsizlik oranını incelerken daha bütüncül bir resme bakmak gerekiyor. İki tür işsizlik oranı var “Geniş tanımlı işsizlik oranı” ve “gerçek işsizlerin” sayısı. Gerçek işsizlerin oranı, 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı Mayıs 2023’ten beri tek haneli oranda seyrediyor ve 0.1 puan azalarak yüzde 8.8 seviyesine düştü. Ancak daha büyük resme bakar ve zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel iş gücü ve işsizlerden oluşan “Geniş tanımlı işsizlik oranı” incelendiğinde ise bu rakamın yüzde 24.7 seviyesine yükseldiğini görebiliriz. İşsizden kastedilen, çalışma çağında olup iş aramak için son 4 hafta içinde aktif iş arama kanallarından en az birini kullanmış ve 2 hafta içinde iş başı yapabilecek durumda olanlardır. Yanlış eğitim politikaları sonucu, ihtiyacımız olan mavi yaka iş gücünü değil, üniversiteli sayımızı arttırdık. Arz talep dengesini bozduk. Asıl bakmamız gereken; ‘potansiyel iş gücümüzdeki işsizlik durumumuz nedir?’ Bu rakam da yüzde 24.7 rakamına yükselmiş ve bir önceki aya göre yüzde 2.1 artmıştır. Görmek isteğimize değil, gerçeklere bakmamız gerekiyor.

DOSABSİAD YKB Nilüfer Çevikel:

İstihdam dostu stratejiler büyük önem taşıyor

TÜİK'in son verilerine göre yüzde 49,3'e ulaşan istihdam oranımız, ülke tarihimizin en yüksek seviyelerinde. Ekonomi yönetimi tarafından kararlılıkla uygulanmaya çalışılan Orta Vadeli Program beklentileri doğrultusundan olumlu bir tablo olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle kısa ve orta vadede ekonomik büyümeyi ve finansal istikrarı devam ettirecek politikaların yanı sıra, başta gençler ve kadınlar olmak üzere iş gücü potansiyelini harekete geçirecek mesleki gelişim odaklı istihdam dostu stratejilerin güçlü bir şekilde hayata geçirilmesi çok büyük değer taşıyor. Turizm ve tarım gibi sektörlerdeki geçici istihdam katkısını da göz önüne alarak, kalıcı çözümlerle nitelikli insan kaynağı konusundaki yapısal sorunların çözülmesi gerektiğini göz ardı etmemeliyiz. İşsizlik sorununun ülke olarak gündemimizden çıkması için mesleki eğitimlere ve kalifiye eleman yetiştirmeye daha fazla odaklanılması gerektiğini düşünüyorum. Meslek kazandırma eğitimlerinin güncel iş taleplerine uygun hale getirilmesi, işsizlik oranlarının uzun vadede kalıcı olarak düşmesine ve istihdamın artmasına katkı sağlayacaktır. Üniversitelerimiz ile birlikte bu bağlamda meslek liselerinin ve mesleki eğitim merkezlerinin önemi giderek artıyor diyebiliriz. Bu doğrultuda, işsizlik verilerinde önümüzdeki süreçte yine olumlu bir seyir bekliyorum.

Sorunlara çözüm bulundukça, istihdamın artacağına ve işsizlik oranlarının düşeceğine inancım tam. Markalaşmanın iş dünyasında giderek daha fazla önem kazandığı göz önüne alındığında, işsizlik oranlarının azalması sadece iş gücü arzı değil, aynı zamanda iş dünyasının rekabet gücünün artırılması için de önem taşımaktadır. Bu nedenle, nitelikli iş gücü yetiştirme çabalarının yanı sıra işletmelerin markalaşma ve yenilikçilik konusunda desteklenmesi de gereklidir. Ayrıca, teknolojik gelişmelerin de işsizlik üzerinde etkisi olacak ve bu bağlamda iş dünyasının sürekli değişen dinamiklerine adapte olabilen bireylerin istihdam edilme imkanı artacaktır. Özellikle teknolojik ilerlemeler, fiziksel güce dayalı işlerin yerini daha çok zihinsel ve teknik becerilere dayalı işlere bırakmaktadır. Bu nedenle, eğitim ve yenilikçilik üzerindeki çalışmalarımızın işsizlikle mücadelede kritik öneme sahip olduğu kanaatindeyim.

BARSİAD YKB Arif Demirören:

Tarım ve turizm de istihdam artışında etkili

Geçtiğimiz yıl yaşadığımız deprem felaketi ve küresel resesyon beklentilerine rağmen yüzde 4.5 büyüyen Türkiye ekonomisi, 2024'ün ilk istihdam verilerine göre güçlü performansına devam ediyor. Ekonomik büyümenin devam etmesi, yeni yatırım ve iş fırsatlarını da beraberinde getirecektir. Mevsimsel etkilerin belirleyici olduğu turizm, tarım gibi sektörlerin canlanması da istihdam oranını yükselten faktörler arasındadır. Orta Vadeli Program doğrultusunda ekonomik istikrarı devam ettiren politikaların kararlılıkla devam ettirilmesinin yanı sıra, özellikle gençlerimiz ve kadınlarımız başta olmak üzere iş gücü potansiyelini artıracak politikaların devam etmesi, bu performansımızı daha da pozitif noktalara getirecektir. Kamu ve özel sektör birlikteliğini genişleterek, ekonomik büyüme ve istikrar için gerek yatırım, ihracat ve istihdamı teşvik edecek ve sürdürülebilirliği daha da güçlendirecek politikalarla Türkiye’mizin yüksek enflasyonla mücadele ile birlikte büyümesini kararlı bir şekilde devam ettireceğine inanıyorum. Devlet politikası haline gelen yerli ve milli ekonomi adımlarının sağlamlaştırılmasıyla nitelikli işgücü gereksinimine yönelik mesleki gelişim adımlarını da, aynı doğrultuda hızlandırmayı da başarmamız gerekiyor.

İMSİAD Başkanı Şeref Demir:

Paydaşlar arasında işbirliği ve koordinasyon önemli

İşsizliğin azalması, genellikle ekonominin canlanması, işgücü piyasasındaki talebin artması veya mevsimsel etkiler gibi faktörlere bağlı olabilir. Daha fazla istihdamın sağlanması ve işsizlik oranlarının düşmesi ekonominin iyiye doğru gittiğinin emaresi olarak görülebilir. İşsizliğin kalıcı olarak düşmesi ve sorun olmaktan çıkması için öncelikle makroekonomik istikrarın sağlanması ve ekonomik büyümenin sürdürülebilir hale getirilmesi gereklidir. Bunun için hükümet, iş dünyası ve diğer paydaşlar arasında işbirliği ve koordinasyon önemlidir. Yatırımların artırılması, girişimcilik ortamının iyileştirilmesi, eğitim ve mesleki becerilerin geliştirilmesi gibi politikalar işsizlikle mücadelede etkili olabilir. İşsizlik verilerindeki seyir, ekonominin genel performansına, işgücü piyasasındaki talep ve arz dengesine, demografik faktörlere ve yapısal değişikliklere bağlı olarak değişebilir. Ancak, istihdamda artış ve işsizlik oranlarında düşüş trendinin devam etmesi beklenir. İşsizlikle mücadelede sadece ekonomik politikaların değil, aynı zamanda sosyal politikaların da önemli olduğunu unutmamak gerekir. İşsizlikle mücadelede uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümler için eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi alanlara da yatırım yapılması gereklidir.

MARSİFED YKB Osman Akın:

Sanayide nitelikli işgücüne ihtiyacımız var

İşsizlik oranının ne kadar olursa olsun düşmesi ülke açısından sevindirici bir haber. Biliyorsunuz EYT ile birlikte yaklaşık 3-3.5 milyon kişi emekli oldu. Bunların oluşturduğu açık iş pozisyonlarının doldurulması işsizlik oranını belli bir düzeyde düşürmüş olabilir. Mevsimsel etkiler de göz önünce bulundurulmalıdır. Önemli olan işsizlikteki gerilemenin devamlılığıdır. Biz MARSİFED olarak TÜSİAD, BUSİAD, ESİAD ve GESİAD gibi Türkiye'nin en köklü derneklerini bünyemizde barındırıyoruz ve bu derneklerimizin yönetimleri ve üyeleriyle görüşmelerinde görüyoruz ki, sanayide gerçekten nitelikli iş gücüne ihtiyaç var. Bir tarafta işsizlik var ama bir tarafta da bizim işletmelerimiz nitelikli eleman arıyor. Bizim işsiz insanlarımıza nitelik kazandırmamız, ayrıca tarım alanında istihdamı artırmamız gerekiyor. Mesela geçtiğimiz yıllarda genç kızlarımız için ‘geleceği kodlayan kadınlar projesi’ başlatılmıştı, sonradan devam getirilemedi. Bunun gibi projelerle iş gücüne katılabilecek nitelikli elemanlar yetiştirilirse, yeni iş alanları da açılabilir ve işsizlik meselesi belli bir düzeyde çözülebilir.

MÜSİAD Bursa Şubesi YKB Alparslan Şenocak:

KOBİ’ler desteklenirse, işsizlik daha da düşer

32,4 milyonu aşarak tarihimizin en yüksek seviyelerine ulaşan istihdam oranımız, Türkiye adına hepimiz için mutluluk verici. Bu konjonktürde, sınırlı da olsa yılın ilk aylarında kapasite kullanım oranlarındaki artış da ayıca değer taşıyor. Ekonomi yönetimimiz tarafından sürdürülebilir güçlü bir ekonomi yolunda hayata geçirilen reformların yanı sıra, bölgesel ve küresel zorluklara rağmen üretim ve istihdamdan taviz vermeyen özel sektörümüzün gayretinin bu sonuçlarda etkisi yadsınamaz bir gerçek. İşsizlik oranlarının düşüşü, başta gençlerimiz olmak üzere, gelecek ekonomik kalkınma hedeflerimiz açısından tüm milletimiz için moral verici. İşsizliğin Türkiye’de sorun olmaktan çıkması, toplum olarak refah seviyemizin daha üst seviyelere çıkması demektir. Bu hedef doğrultusunda başlatılan ve kararlılıkla sürdürülen OVP ile birlikte, yerli ve milli üretim hedeflerindeki ivmemiz çok önemli. Özellikle KOBİ’lerin büyümesinin önünü açacak planlı yatırım alanlarının hızla üretilmesi, istihdam potansiyelimizi daha da yükseltecektir. Diğer taraftan geleneksel sanayi ve hizmet sektörlerimizin yanı sıra, yeni ekonominin ortaya çıkardığı iş kollarındaki işgücü ihtiyacını ortadan kaldıracak eğitim ve istihdam politikalarını da yaygınlaştırmamız olmazsa olmazlarımız arasında.

GESİAD YKB Tolga Papatya:

İşsizliğin kalıcı olarak azalması, en büyük temennimiz

Her şeyden önce işsizliğin binde 3 de olsa azalması, tabii ki memnuniyet vericidir. Bunun devamlı olması, en büyük temennimizdir. Bu dönemde işsizliğin azalmasının başlıca sebepleri arasında, mevsimsel etkiler ile EYT’den emekli olanların ortaya çıkarttığı iş gücü talebi olabilir. İşsizliğin sorun olmaktan çıkıp kalıcı olarak düşmesi için tabi ki işverenlerin desteklenmesi, yatırım ikliminin iyileştirilmesi, yeni iş alanlarının artırılması gerekmektedir. Bunun için işverenin üzerindeki istihdamdan kaynaklanan prim yükleri azaltılmalı, işverene daha çok eleman çalıştırabilecek cazip finansal çözümler üretilmelidir. Yatırım ikliminin iyileştirilmesi için ise gerek halen var olan işyerlerine, gerekse bundan sonra kurulacak işyerlerine ek bazı muafiyetler tanınmalı, girdi maliyetlerini düşürecek tedbirler alınmalı ve yatırım teşvikleri artırılmalıdır. Bu hususların uygulanması halinde, işsizlik oranındaki azalma trendinin devam edebileceğini düşünüyoruz.

ARSİYAD YKB Erdinç Acar:

İnsanların biraz da iş beğenmeme durumları var

İşsizliğin azalmasının ve özellikle gençlerde işsizliğin azalmasının en büyük sebebi, turizm sezonun açılmasıdır bence. Ben ona yoruyorum. İşsizliğin kalıcı olarak düşmesi ve sorun olmaktan çıkması ise yatırımları ve ihracatı artırmamızdan geçiyor. İş sahalarının açılması lazım ki, biz işsizliği azaltalım. Aslında baktığınızda Türkiye’de işsizlik, insanların biraz da iş beğenmeme gibi durumları var.

BUDSİAD YKB Recep Öztürk:

Özel sektör teşvik edilmeli ki, istihdam artsın

Firma sahiplerinin, iş insanlarının çok ciddi bir şekilde desteklenip, bizimle çok güzel projeler ve yatırımlar yapıp, bu açığı sıfıra indirebileceğimiz projelerin olması lazım işsizliğin ortadan kaldırılması için. Biz şu anda zor durumdayız, nefes alamıyoruz. Bunun tam tersine, bizim gibi firmalara teşvikler, destekler, yatırımlar, müsaadeler verilip, bizim de güzel projeler, yatırımlar yapıp daha çok istihdam sağlamamız lazım.