NAGİHAN GÖRKEN
Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi, İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu Toplantısı’nın konuğu Oytaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yıldız ve BakYapı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Bakgör oldu.Toplantıda Osman Yıldız, Bursa’da sanayi yapılarının imalat süreci ve sonrası ile ilgili uzun yıllara dayanan tecrübesini paylaşırken, Veysel Bakgör ise marka proje üretimi hakkında önemli tavsiyelerde bulundu.
Veysel BAKGÖR
BakYapı İnşaat YK Başkanı
Marka olmak emek ve süreç gerektiriyor
30 yılı aşkın tecrübesiyle inşaat, gıda ve hizmet sektörlerinde faaliyetlerini gösteren BakYapı, Bursa başta olmak üzere Marmara Bölgesi’nde istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Bursa, İstanbul, Konya, Sakarya ve Çanakkale’de 50 tamamlanmış projeye imza atan ve bugüne kadar 18 binin üzerinde konut inşa eden firma, Bursa ve Balıkesir’de devam eden projelerini tamamlamak için gün sayıyor. Bursa inşaat sektörünün büyüyen markalarından olan BakYapı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Bakgör, tanınan ve güvenilir bir marka olmanın kendilerine büyük avantajlar sağladığını, ancak marka projelere imza atmanın emek ve süreç gerektirdiğini vurguladı.
“Marka projeler inşa etmek emek ve süreç gerektiriyor. 30 yıldır Bursa’da yaşıyoruz ve tüm ailemiz burada. İnşaat sektörüne adım atmadan önce ticari faaliyetimiz kuyumculuk alanındaydı. 1990’lı yılların başında bir tercih yapmamız gerekti ve böylece inşaat sektörüne geçtik. Bugün geldiğimiz noktada BakYapı ve efradının 30 bin civarında konut ürettiğini görüyoruz. Bunların hepsini özel sektörde, proje geliştirerek inşa ettik. Türkiye’de yatırımcılar proje aşamasındayken emlak alıyor. Çünkü bunu fırsatı içinde barındıran bir yatırım olarak görüyorlar. Türkiye’de konut çok talep görüyor. Çünkü genç nüfus yuva kuruyor ve ev alıyor. Öte yandan hâlâ yatırım aracı olarak görülüyor. Bizim konutta bir marka olmamız ise projelerimize kattığımız farklılıklardan, yeniliklerden geliyor. Bursa bir sanayi kenti ve sürekli göç alıyor. Bu nedenle konut inşaatları hiç bitmeyecek. BakYapı olarak 6 ilde 18 bin konut inşa ettik. Bu alanda bir marka haline gelmeyi başardık. Konut pazarlarken güvenilir ve başarılı bir marka olmanın sayısız avantajını gördük.
“Değişime ayak uydurmalısınız” İnşaat sektöründe 2007 yılında trend çok hızlı gelişti ve biz de bir motto belirledik. Mottomuz; ihtiyacı, niyeti ve parası olmayana konut satmaktı. Bunu da hızımızla, projelerimizin donanımıyla, ödeme koşullarının cazibesiyle birlikte yöneterek konutlarımızı pazarladık. Bu süreçte de markalaşma sürecinin ne kadar önem arz ettiğinin farkına vardık. İnşaat sektörü Türkiye’nin en önde gelen ciro endeksini elinde bulunduruyor. Öte yandan zamanla birlikte beklentiler de değişiyor, bu değişime ayak uydurmak gerekiyor. Tüketicinin ne talep ettiği noktasında empati yapmamız gerekiyor ki projelerimizi ona göre şekillendirelim. Bir marka projeyi deneyimli ve uzman bir fikir babası, iyi bir mimar, iyi bir kadro ve iyi bir ajansı bir araya getirerek inşa edebiliyorsunuz.”
Osman YILDIZ
Oytaş İnşaat YK Başkanı
Sanayici arsa almadan önce bizle temasa geçmeli
İnşaat sektörüne 1985 yılında adım atan Osman Yıldız’ın 1992 yılında kurduğu Oytaş – Yıldız İnşaat deneyimi ve başarılı projeleriyle sektörün saygın kuruluşları arasında yerini aldı. Beton, beton prefabrik ve çelik yapılardaki uzmanlığıyla sanayiden konuta, altyapıdan eğitime kadar farklı alan ve ihtiyaçlara yönelik çözümler sunan firma; uygun maliyeti, kalitesi, projeleri tamamlama hızı ve yatırımcılara sağladığı finansman avantajıyla sektörde aranan bir marka konumunda. Oytaş – Yıldız İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yıldız doğru sanayi tesisi inşaatı için yatırımcıların arsa olmadan önce kendilerine danışması çağrısında bulundu.
“İstanbul Teknik Üniversitesi’nden 1985 yılında mezun olduktan sonra, yaklaşık 5 yıl baraj inşaatında çalıştım. Daha sonra Bursa’ya gelerek, 1992 yılında kendi şirketimi kurdum. Sektöre konut kooperatifi inşaatlarıyla başladım. Beşevler’de avukat üyelerimize konut yaptık. İlk işimiz buydu. Yine Kestel’de çok sayıda konut yaptım. 1999 Marmara Depremi’nden sonra Mudanya’da yüz bin marka satılan daireler, 30 bin Alman markına düştü. Hal böyle olunca, konut alanında çok büyük zorluklar yaşadık. O güne kadar da 2 bin 500 konut yapmıştık. Konut alanında bu zorlukları yaşayınca sanayi tesisi inşaatlarına başladık. Sanayici bir çevremiz vardı. 1994 yılından bu yana sanayi tesisi inşaatları yapıyoruz.Sanayiciler genellikle arsayı aldıktan sonra bizimle temasa geçiyor. Fakat arsayı almadan önce bize gelmeleri çok daha iyi olacaktır. Onları üretim gösterecekleri faaliyet alanına uygun olan arazilere yönlendirebiliriz.
Sanayi inşaatlarının ekonomik boyutu
Sanayi tesisi inşaatlarının bir de ekonomik boyutu var. Bursa OSB’de arsalar 600 dolar/ metrekare civarında. Demirtaş OSB’de 750 dolar /metrekareye satılan arazi var. Arazi fiyatları çok pahalı ve bu alanların ancak yarısına fabrika yapabiliyorsunuz. Fabrika inşaatı, birçok sektöre hizmet edecek şekilde yapılmalı. Bugün 20-25 yıl önce yapılmış tüm fabrikalar arsa fiyatına el değiştirdiler. Fabrika tek katlı olmalı. Zeminin sağlamlığı da çok önemli. En fazla 2 kattan oluşmalı, o da eğer tekstil sektöründe faaliyet gösterecekse. Otomotiv ya da makine üretimi yapan tesisler tek katlı olmalı. Tek katlı fabrikalar her zaman avantajlıdır. İleriye dönük daha kullanışlıdır. Biz 2021 yılında aldığımız işleri 2 şekilde finanse ettik. Birincisi müşterimizin tüm ürünlerinin satışı ihracat üzerine ise döviz vadeli ödeme aldık. İkincisi de iç piyasaya iş yapan müşterilerimize maliyet artı kâr modeliyle çalıştık. Elbette bu model tamamen güven esasına dayalı bir model. Hem işi yaptıranın hem de işi yapanın birbirine güvenmesi lazım. Ve bu son derece hakkaniyetli bir model. Şu anda da devam eden 7-8 sanayi tesisi inşaatımız var.”