Bir başarı öyküsü; NOSAB
Altyapı sorunlarını kendi sanayicisinin özverisiyle çözen Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi'ndeki faal 219 işletmede 17 binden fazla kişi istihdam ediliyor.
Türkiye'nin en hızlı büyüyen organize sanayi bölgelerinden NOSAB, kendi alanında dünya markası olmuş birçok firmaya da ev sahipliği yapıyor.
Bursa'nın en büyük üretim merkezlerinden olan Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi'nde (NOSAB) yapılaşmanın ilk işaretleri 1990 yılının başından itibaren Minareliçavuş ve Özlüce köyleri arasında kalan bölgeden geldi. Bölge, bugün BTSO-OSB adını alan ilk organize sanayi bölgesinin o yıllarda çok uzağındaydı. BTSO-OSB'nin tevsii alanları daha ziyade Ataevler bölgesine doğru yöneldi. O dönemde kente acilen yeni bir sanayi bölgesi gerekliydi. Ama bunun OSB mi yoksa küçük sanayi sitesi mi olacağı yönünde Bursa Belediye Meclisi'nde farklı görüşler dile getiriliyordu. Sonuçta Bölge, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca küçük ve orta ölçekli sanayi alanı olarak ilan edildi. Nilüfer Belediyesi de aynı yönde planlama yaptı. Bölgenin bir bölümünde dökümcüler, dokumacılar kooperatif kurarak toplu işyeri yapımını başlatırken, arazinin büyük bölümünün sanayicilerce fabrika kurmak üzere satın alındığı gözlendi. Yolu, suyu, elektriği olmayan araziler üzerinde fabrikalar birbiri peşi sıra kurulmaya başlanırken, fabrikaların sahipleri Mart 1998'de Nilüfer Sanayici ve İşadamları Derneği'ni (NİLSİAD) kurdu. NİLSİAD, Minareliçavuş ve Özlüce köyü sınırları içerisinde, Nilüfer Belediyesi İmar Planı'nda gösterilen ve oluşmakta olan 'Nilüfer Sanayi' alanı yakınında mevcut Organize Sanayi Bölgesi ile birleşmek veya ayrı bir organize sanayi bölgesi kurmak için yapılacak çalışmalara ve bu maksatla kurulacak olan kurucular kuruluna üye olmak amacı ile kuruldu.
Dernek, kuruluşunu takip eden günlerde ana amacı olan OSB kurma doğrultusunda çalışmalarına başladı ve oluşum için gerekli olan prosedürü, uzun ve zor bir maratondan sonra tamamlayarak 21 Haziran 2001'de Nilüfer Sanayici ve İşadamları Derneği organı olarak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından onanarak, 183 sicil numarası ile Organize Sanayi Bölgesi'nin kuruluşu ve kimliği tasdik edildi.
NOSAB'da 2001 yılına kadar 74 sanayi tesisi kuruldu. Bugün gelinen noktada, Bölge sınırları içerisinde 219 faal tesis bulunuyor ve bu sanayi kuruluşlarında yaklaşık 17 bin kişi istihdam ediliyor.
NOSAB'da faaliyet gösteren sanayi tesislerinin sektörel dağılımı ise; tekstil, otomotiv, makine, metal, gıda, depo, antrepo, lojistik, mobilya sanayi. NOSAB Yönetimi'nin oluşmasından itibaren Türkiye'nin en hızlı büyüyen sanayi bölgelerinden birisi olan NOSAB, bugün kendi alanında dünya markası olmuş firmalara ev sahipliği yapıyor. Otomotiv sektörünün ağırlıklı olduğu Bölge'de doğrudan yabancı yatırımların yanı sıra yerli sermaye ortaklı yabancı yatırımlar da bulunuyor.
Son yıllarda altyapı sorunlarını büyük ölçüde kendisi halleden NOSAB, çevreci kimlik inancı ile yeşil OSB'yi yaratabilmek için başlangıçta 10 bin fidan dikmeyi hedefledi. Ardından yaklaşık 30 bin metrekare alana çim ekti ve çevreyi yeşillendirdi.
NOSAB toplam 232 hektar alan üzerine kurulmuş olan bir özel hukuk tüzel kişiliği olup, sanayi bölgesi sınırları dahilinde halen 19 sanayi tesisi inşaatı devam ediyor.
Parsellerin yüzde 90'ı dolu
Yalçın Aras (NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı): NOSAB'da şu anda sanayi parsellerinin yüzde 90'a varan kısmı doldu. NOSAB artık misyonunu tamamlamak üzere. Geldiğimiz noktada Bölgemiz, yeni yatırım alanı olarak bakılacak bir yer değil. Arsasını alıp da fabrikasını henüz yaptırmayan yüzde 10 civarındaki kesim de zaman içinde inşaatını gerçekleştirecek. NOSAB'ın altyapı konusunda "tamam" diyebilmesi için 15 milyon dolara ihtiyacı var. Buna arıtma tesisi maliyeti dahil değil. Sorunları kendi gelirlerimizle halledemeyiz. Ancak bu işleri mutlaka yapmalıyız.
NOSAB'ın yeni vizyonunda, 'üniversite-sanayi işbirliği' çok önemli bir yer tutuyor. Yeni sosyal alanlarımızda buna önem vereceğiz. Bunları, altyapılarını tamamladıktan sonra elde edeceğimiz gelirlerle yapacağız. Gelirlerimizi eğitime ve ar-ge'ye yönlendireceğiz. Bu projeler önümüzdeki dönemde netleşecek. NOSAB artık zor dönemleri atlattı. Bundan sonra tren hiç durmadan hareket edecek.
Topluma örnek olduk
M. Fikri Ünal (NOSAB Müteşebbis Heyeti Başkanı): NOSAB'ın kısa sürede yaptığı önemli hamle, bir firmanın yöneticisi olarak beni fazlasıyla gururlandırıyor. Dayanışma ve iyi bir yönetimle neler yapılabileceğini topluma göstererek örnek olduk.
Tüm parseller dolduğunda 300 civarında tesisi barındıracak olan NOSAB'da işletme sayısı bugün 220'yi aştı. Bölge içindeki yollar 'durumu idare edecek' hale getirildikten sonra bir plan dahilinde telekomünikasyon, kanalizasyon, kullanma suyu ve yağmur suyu çalışmaları yapıldı. 2004 yılında hizmete giren doğalgaz şebekesiyle tesisler enerji kaynağı bakımından rahatlatıldı, fabrikaların en önemli ihtiyaçlarından biri çözüme kavuşturuldu. Geçmişte Bölge'nin Mudanya hattından beslenmesinin getirdiği aşırı yüklenme ile elektriklerin sık sık kesilmesi büyük zararlara yol açarken, Nisan 2006'da dağıtım şebekesinin Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş.'den NOSAB'a devri ve Çalı'dan Bölgemize çekilen yeraltı kablosuyla arızalar ortadan kaldırıldı. Bölgemiz, büyük ölçüde yeşil alanla kuşatılarak çimlendirildi, ağaçlandırıldı. Açılan kuyularda sulama işi çözüme kavuşturuldu. NOSAB, henüz çiçeği burnunda bir Bölge iken arıtma tesisi konusuna el attı. Bunu da dışarıdan herhangi bir destek almaksızın Bölge'deki kuruluşlarının maddi katkısıyla yaptı.
Üretim merkezi NOSAB
Adnan Gerez (NOSAB Bölge Müdürü): NOSAB, telekomünikasyon, ulaşım, kanalizasyon, içme-kullanma-yağmur suyu ve doğalgaz alanlarındaki altyapı çalışmalarını yıllık planlar dahilinde bitirerek Bölge sanayicisinin hizmetine sundu.
Bunlara ilave olarak elektrik dağıtım şebekesini de Nisan 2006'da UEDAŞ'tan devraldık. NOSAB, tüm OSB'ler gibi bir üretim merkezi olarak planlandı. Bu tarz merkezlerin de doğa ile barışık olması için çevrenin yeşil, düzenli, bakımlı ve atıklardan arındırılmış olması gerekiyor. Gerek NOSAB'ın kurucuları gerekse bugünkü yönetim bu kurala titizlikle uyarak Bölgede hedeflenenin üstünde ağaç dikimi gerçekleştirmiştir. Diğer yandan, çevreye saygılı üretimin en önemli aşaması olan Endüstriyel Atıksu Kimyasal Arıtma Tesisimiz de Aralık 2006'da bitirilerek işletmeye alınacak.

Sayı: 548 - Sayı'nın Kapağı