Ülkemizde üretilen motorlu araçların yüzde 85'i ihraç edilirken, toplam otomobil ihracatı yüzde 78'si AB ülkelerine yapılıyor. Hem ticari araçlar hem de binek otomobillerde önemli bir ihracatçı konumunda olduğumuzu ifade eden ana ve yan sanayiciler bu durumun tedarik endüstrisi üretimine ve ihracatına da olumlu yansıdığını ifade ediyor.

Otomotiv endüstrisi, nisan ayında 2 milyar 616 milyon 597 bin dolarla en fazla ihracat gerçekleştirilen sektör oldu. Otomotiv sektörünün ihracat artış grafiğini sürdürdüğünü ifade eden iş dünyası, yıl sonu beklentisinin ihracatta yükseldiğini fakat pazarında daraldığının da altını çizdi. Otomotiv sektör temsilcileri, sektörün gelişimi için ana ve yan sanayide dijital değişime dikkat çektiler. Bursalı otomotiv sanayinin güçlü kalemleri, akıllı yatırımlar yapılmasının altını çizdi. Bursa'daki otomotiv yan sanayi firmaları olarak dünyanın en önemli otomotiv üreticileri ile çalıştıklarını vurgulayan temsilciler, otomotiv sektöründe Bursa'nın üretim üssü konumunda olduğunu ve Bursa otomotiv yan sanayide de daha da iyi gelişmeler olacağını vurguladılar. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, bu yılın ilk 4 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 47,9 daralarak 119 bin 440'a geriledi. Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden (ODD) yapılan açıklamaya göre, Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç satışları, bu yılın ocak-nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 47,9 azalarak 119 bin 440 seviyesinde gerçekleşti. Toplam pazarda geçen yılın aynı döneminde 229 bin 556 adet satış yapılmıştı. İşte, otomotiv sanayinde son durum ve yansıyanlar...  

EN FAZLA İHRACAT
GERÇEKLEŞTİRİLEN
SEKTÖR
Otomotiv endüstrisi, nisan ayında 2 milyar 616 milyon 597 bin dolarla en fazla ihracat gerçekleştirilen sektör oldu. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nden (TİM) derlenen verilere göre otomotiv endüstrisi geçen ay 2 milyar 616 milyon 597 bin dolarlık ihracata imza attı. Otomotiv endüstrisini 1 milyar 766 milyon 8 bin dolarla kimyevi maddeler ve mamulleri, 1 milyar 508 milyon 263 bin dolarla hazır giyim ve konfeksiyon takip etti.Nisan ayında en fazla ihracat artışı yüzde 168,3 ile gemi ve yat sektöründe gerçekleşti.Türkiye'nin toplam ihracatının geçen ay yüzde 77,2'sini gerçekleştiren sanayi grubunda 2018 yılının aynı dönemine göre yüzde 3,8'lik artışla 11 milyar 791 milyon 348 bin dolarlık ihracat yapıldı.Söz konusu dönemde toplam ihracatın yüzde 12,4'ünü oluşturan tarım grubunda yüzde 5,9 yükselişle 1 milyar 888 milyon 997 bin dolarlık, toplam ihracattan yüzde 2,5 pay alan madencilikte ise yüzde 4,5 artışla 385 milyon 802 bin dolarlık ihracat gerçekleşti.Ülke verilerine bakıldığında nisan ayında en çok ihracat gerçekleştirilen ilk 5 ülke sırasıyla Almanya, Birleşik Krallık, İtalya, ABD ve İspanya oldu. Söz konusu dönemde Avrupa Birliği'ne (AB) 6,9 milyar dolar ihracat yapılırken AB'nin ihracattaki payı yüzde 47,8 oldu. İkinci sırayı 2,8 milyar dolarla Yakın ve Orta Doğu ülkeleri aldı.Nisan ayında İstanbul, lider ihracatçı il olma özelliğini korurken, 5,8 milyar dolarla ihracatını bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,5 artırmayı başardı. İstanbul'u 1,4 milyar dolarla Kocaeli,1,2 milyar dolarla Bursa, 807 milyon dolarla İzmir ve 688 milyon dolarla Gaziantep takip etti.En çok ihracat yapan ilk 5 il, ihracatın yüzde 70,8'ini gerçekleştirirken, ilk 10 ilin oranı yüzde 85,4 oldu.Yalova, ihracatını 6 kattan fazla artırarak illerde en dikkat çekici artışa imza atarken bu başarısında gemi, yat ve hizmetleri sektöründeki ihracatı etkili oldu. Osmaniye, çelik ihracatındaki artışla ihracatını 3 katına çıkarırken, madencilik ürünleri ihracatında yakaladığı ivme ile Rize ihracatını 2 katına çıkardı.
4 AYDA 10,5 MİLYAR
DOLARLIK İHRACAT
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, toplam üretim ocak-nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 13 azalarak 489 bin 429 adet, otomobil üretimi ise yüzde 14 gerileyerek 322 bin 281 adet olurken ticari araç pazarındaki artış da dikkati çekti.Türkiye otomotiv sanayisine yön veren 14 büyük üyesiyle sektörün çatı kuruluşu olan OSD, bu yılın ocak-nisan dönemine ait üretim, ihracat adetleri ile pazar verilerini açıkladı.Verilere göre, bu yılın ocak-nisan döneminde toplam üretim bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13 azalarak 489 bin 429 adet, otomobil üretimi ise yüzde 14 gerileyerek 322 bin 281 adet oldu. Bu dönemde, toplam pazar ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 48 daralarak 123 bin 155 adet olurken, otomobil pazarı yüzde 47 daraldı ve 93 bin 228 adet olarak gerçekleşti.Ticari araç grubunda toplam üretim yılın ilk dört aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 azaldı. Bu dönemde, hafif ticari araçta üretim yüzde 9, ağır ticari araç grubunda üretim ise yüzde 29 seviyesinde geriledi.Yılın ilk dört ayında, otomobil pazarında yaşanan daralmaya benzer şekilde ticari araç pazarında da daralma sürdü. Ocak-nisan ayını kapsayan süreçte, geçen yılın aynı dönemine göre ticari araç pazarı yüzde 51 daraldı. Hafif ticari araç pazarı yüzde 50 oranında gerilerken, ağır ticari araç pazarında ise yüzde 60 oranında gerileme kaydedildi. Aynı dönemde toplam ticari araç ihracatı yüzde 2 artış gösterirken hafif ticari araç ihracatı yüzde 1, ağır ticari araç ihracatı ise yüzde 36 artış gösterdi.Ocak-nisan döneminde toplam ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre adet bazında yu¨zde 8 azalarak 426 bin 26 adet seviyesinde gerçekleşirken, otomobil ihracatı ise yu¨zde 12 oranında düşüşle ve 275 bin 967 adet olarak kaydedildi. Toplam otomotiv ihracatı dolar bazında yüzde 7 azalırken, avro bazında yüzde 1 arttı. Aynı dönemde toplam otomotiv ihracatı 10,5 milyar dolar olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı yüzde 14 azalarak 3,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Avro bazında otomobil ihracatı ise yüzde 7 azalarak, 3,4 milyar avro oldu.
OTOMOTİV İHRACATI
NİSANDA 2,6 MİLYAR
DOLAR OLDU
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), otomotiv endüstrisi tarihindeki en yüksek ikinci nisan ayı performansını yakaladığını bildirdi. OİB'den yapılan açıklamaya göre, Türkiye otomotiv endüstrisi ihracatı nisan ayında yüzde 9,8 düşüşle 2,6 milyar dolar oldu. Nisan ayında yaşadığı düşüşe rağmen otomotiv endüstrisi tarihindeki en yüksek ikinci nisan ayı performansını yakaladı. Türkiye ihracatında halen ilk sırada yer alan ve aldığı pay yüzde 17 olan otomotivin yılın ilk dört aylık ihracat ortalaması 2,6 milyar dolara ulaştı. Otomotiv endüstrisinin ocak-nisan döneminde kaydedilen ihracatı yüzde 6,8 azalışla 10 milyar 373 milyon dolar oldu.Nisan ayı ihracatında ürün grupları bazında otobüs, minibüs, midibüs dışındaki diğer ürünlerde düşüş yaşanırken, sektör ihracatından yüzde 76 pay alan AB ülkelerine ihracatta da yüzde 13 oranında düşüş görüldü. Nisan ayı performansına ürün grupları bazında bakıldığında, ihracattan yüzde 37 pay alan binek otomobillerde ihracat yüzde 23 azalarak 961 milyon dolar oldu. Tedarik endüstrisi ihracatı yüzde 3 azalarak 926 milyon dolar olurken, sektör ihracatından ikinci büyük payı aldı.Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya'ya yüzde 11 ve ikinci en büyük pazar olan Fransa'ya yüzde 1 azalma görülürken, yine Romanya'ya yüzde 23 gerileme oldu. Nisan ayında en büyük pazar olan Almanya'ya ihracat yüzde 18 azalışla 368 milyon dolar oldu. Yine önemli pazarlardan Fransa'ya yüzde 23 oranında düşüşle 268 milyon dolar ihracat yapıldı. İtalya'ya ihracat da yüzde 28 azalarak 237 milyon dolar oldu. Ocak-nisan döneminde AB ülkelerine ihracat 8 milyar 43 milyon dolar olurken, Kuzey Amerika serbest ticaret bölgesine ihracat yüzde 19, Ortadoğu ülkelerine yüzde 4 geriledi. Afrika ülkelerine ise yüzde 10, Uzakdoğu ülkelerine de yüzde 12 arttı.
OTOMOTİV PAZARI
YILIN İLK 4 AYINDA
YÜZDE 48 DARALDI
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, bu yılın ilk 4 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 47,9 daralarak 119 bin 440'a geriledi. Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden (ODD) yapılan açıklamaya göre, Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç satışları, bu yılın ocak-nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 47,9 azalarak 119 bin 440 seviyesinde gerçekleşti. Toplam pazarda geçen yılın aynı döneminde 229 bin 556 adet satış yapılmıştı. Otomobil satışları ise yılın ilk 4 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 47,4 azalarak 93 bin 228 oldu. Geçen yıl aynı dönemde otomobil satışları 177 bin 418 adet seviyesindeydi.Hafif ticari araç pazarı da ocak-nisan döneminde 2018'in aynı dönemine kıyasla yüzde 49,7 daralarak 26 bin 212'ye geriledi. Geçen yılın aynı döneminde pazar 52 bin 138 olmuştu. Otomobil ve hafif ticari araç satışları, nisan ayında geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 56,4 azalarak 30 bin 971 seviyesinde gerçekleşti. Toplam pazarda geçen yılın nisan ayında 71 bin 126 adet satış yapılmıştı. Otomobil satışları, nisanda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 55,6 azalarak 24 bin 416 oldu. Geçen yılın aynı ayında otomobil satışları 55 bin 108 adet seviyesindeydi. Hafif ticari araç pazarı nisanda 2018'in aynı ayına kıyasla yüzde 59 daralarak 6 bin 555'e gerilerken, geçen yılın aynı ayında pazar 16 bin 18 olmuştu. Nisan sonunda 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 48,7, 1600-2000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında yüzde 48,5 ve 2000cc üstü otomobillerde yüzde 27,1 azalış kaydedildi.2019 yılı nisan ayı sonunda 64 adet elektrikli ve 2 bin 791 adet hibrit otomobil satışı gerçekleşti. Nisan ayı sonunda otomobil pazarında ortalama emisyon değerlerine göre en yüksek paya yüzde 36,01 oranıyla 100-120 gr/km arasındaki otomobiller 33 bin 567 adet ile sahip oldu.Nisan sonunda dizel otomobil satışlarının payı yüzde 54,63'e, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı yüzde 64,45'e geriledi. Yine aynı dönemde otomobil pazarı segmentinin yüzde 85,5'ini vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlar oluşturdu.Segmentlere göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine yüzde 62 pay ve 57.815 adetle C segmenti ulaştı. Kasa tiplerine göre değerlendirildiğinde ise en çok tercih edilen gövde tipi yine yüzde 51,8'lik pay ve 48.249 adetle sedan otomobiller oldu.Nisan sonunda Hafif Ticari Araç Pazarı gövde tipine göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine yüzde 71,82 pay ile Van (18.826 adet), ardından yüzde 12,57 pay ile Kamyonet (3.294 adet), yüzde 8,12 pay ile Minibüs (2.129 adet) ve yüzde 7,49 pay ile Pick-up (1.963 adet) yer aldı. 
OTOMOTİV PAZARI İLK ÇEYREKTE YÜZDE 44,2 DARALDI
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2019'un ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 44,2 daralarak 88 bin 469 oldu. Söz konusu dönemde otomobil satışlarında yüzde 43,7, hafif ticari araç satışlarında da yüzde 45,6'lık düşüş görüldü.Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, ilk çeyrekte 2018'in aynı dönemine göre yüzde 44,2 daralarak 88 bin 469'a geriledi. Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden (ODD) yapılan açıklamaya göre, Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç satışları, bu yılın ocak-mart döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 44,2 azalarak 88 bin 469 seviyesinde gerçekleşti. Toplam pazarda geçen yılın ilk çeyreğinde 158 bin 430 adet satış yapılmıştı. Otomobil satışları, ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 43,7 azalarak 68 bin 812 oldu. Geçen yıl aynı dönemde otomobil satışları 122 bin 310 adet seviyesindeydi. Hafif ticari araç pazarı ocak-mart döneminde 2018'in aynı dönemine kıyasla yüzde 45,6 daralarak 19 bin 657'e gerilerken, geçen yılın aynı döneminde pazar 36 bin 120 olmuştu.Otomobil ve hafif ticari araç satışları, mart ayında geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 35,5 azalarak 49 bin 221 seviyesinde gerçekleşti. Toplam pazarda geçen yılın mart ayında 76 bin 345 adet satış yapılmıştı.Otomobil satışları, martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 35,4 azalarak 38 bin 628 oldu. Geçen yıl aynı ayında otomobil satışları 59 bin 798 adet seviyesindeydi. Hafif ticari araç pazarı ocakta 2018'in aynı ayına kıyasla yüzde 36 daralarak 10 bin 593'e gerilerken, geçen yılın aynı ayında pazar 16 bin 547 olmuştu.Mart sonunda 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 44,7, 1600-2000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında yüzde 48,3 ve 2000cc üstü otomobillerde yüzde 35,9 azalış görüldü. İlk çeyrekte 43 adet elektrikli ve bin 833 adet hibrit otomobil satışı gerçekleşti.İlk çeyrekte otomobil pazarında ortalama emisyon değerlerine göre en yüksek paya yüzde 35,4 ile 100-120 gr/km arasındaki otomobiller 24 bin 386 adetle sahip oldu. Mart sonu itibarıyla dizel otomobil satışlarının payı yüzde 54,4'e, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı yüzde 63,6'ya geriledi.Mart sonu itibarıyla otomobil pazarı segmentinin yüzde 84,9'unu vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlar oluşturdu. Segmentlere göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine yüzde 61,4 pay alan C (42 bin 243 adet) segmenti ulaştı. Kasa tiplerine göre ise en çok tercih edilen gövde tipi yüzde 51,7 pay ve 35 bin 554 adetle yine sedan otomobiller oldu. 


‘Çin tüm dünyayı etkiliyor'
TAYSAD Başkanı Alper Kanca, geçen yıl dünya otomotiv sektörünün hem üretim hem de satış anlamında küçüldüğünü, bunun en büyük sebeplerinden birinin de Çin otomotiv pazarındaki daralma olduğunu aktardı. Türkiye'de 400'ü aşkın üyesi ile Türk otomotiv tedarik sanayinin tek temsilcisi olan Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), Ege Bölgesi Üye toplantısını İzmir'de gerçekleştirdi. Otomotiv tedarik sanayinin geldiği noktanın değerlendirildiği toplantıda, otomotiv tedarik sanayinin sorunlarının çözümü için izlenilmesi gereken yol haritası üzerinde duruldu. Açıklamada görüşlerine yer verilen TAYSAD Başkanı Alper Kanca, Türkiye'nin otomotiv tedarik sanayisinde önemli avantajlara sahip olduğunu belirtti. Olası Skoda yatırımına ilişkin gelişmelere değinen Kanca, yatırım için adı geçen ülkeler arasında yer alan Bulgaristan ve Sırbistan ile karşılaştırıldığında Türkiye'nin daha fazla avantajı olduğunu ancak imaj ve algı noktasında birtakım sorunlar bulunduğunu kaydetti. Kanca, tüm bunlara karşın otomotiv tedarik sanayinin sürekli gelişim gösterdiğine dikkati çekerek, ana sanayinin gündeminde elektrikli araçlar, otonom araçlar, batarya teknolojileri, otomotiv elektroniği, malzeme testleri gibi gelişmelerin olduğunu, ilerleyen dönemde ise tedarikçilerin bu konularda hangi noktada olduğunu sorgulayarak ilerlemesi gerektiğini aktardı. Araştırmalara göre 2030 yılında üretilen araçların yüzde 18'inin tam elektrikli, yüzde 41'inin ise hibrit olacağına dikkati çeken Kanca, ‘Böyle bir gelecekte bizim şirketlerimiz nerede olur, cirosu ne kadar olur, bu kadar çalışanı olur mu? diye düşünmemiz gerekiyor. Önümüzdeki dönemde üretim süreçleri çok daha kompleks olacak ve adetler artacak. Gitgide daha kısa vadeli tahminler olacak. Piyasa çok hızlı değişecek' ifadelerini kullandı. Kanca, otomotiv şirketlerinin sıfır stok ile çalışmaya başlayacağına işaret ederek, şimdiden bu tür gelişmeler için hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti. Kanca, ‘Esnek olacağız, karmaşık sipariş yapısına uyum sağlayacağız ve sıfır stok ile çalışacağız. Bunu başarmak için inovasyon, Ar-Ge, mühendislik ve yeni teknolojilere yatırım yapılması kaçınılmaz. Mutlaka ana sanayiler, diğer tedarikçiler ve startuplar ile iş birliği yapmamız lazım. Bu nedenle TAYSAD'ın bulunduğu organize sanayi bölgesinde startuplar için bir merkez de kurduk' değerlendirmesinde bulundu. Otomotiv sanayisinde son dönemde yaşanan gelişmelere de değinen TAYSAD Başkanı Kanca, geçen yıl dünya otomotiv sektörünün hem üretim hem de satış anlamında küçüldüğünü, bunun en büyük sebeplerinden birinin de Çin otomotiv pazarındaki daralma olduğunu aktardı. Kanca, ‘Sadece Volkswagen'in cirosunun yüzde 50'si Çin'den geliyor. Çin'deki düşüşler tüm dünyayı etkiliyor' ifadelerini kullandı. TAYSAD Başkanı Kanca, Avrupa otomotiv sanayinde tahmin edilenden daha fazla düşüş olacağı öngörüsünde bulundu. Kanca, otomotiv tedarikçilerine bu dönemi gelecek yıllara hazırlık yaparak geçirmeleri tavsiyesinde bulundu.TAYSAD'ın dikkati çeken projelerinden biri olan ‘lojistik projesi' ile ilgili de bilgi veren Kanca, şunları kaydetti:'Şu anda sadece komple tır taşımaları üzerinde çalışılıyor. Ama lojistik çalışma grubumuz parsiyel ile ilgili de çalışmaya başladı. Halihazırda 3 ülke için anlaşma yapıldı. TAYSAD üyelerinin toplu gücünü kullanarak 8 ayrı lokasyona, daha ekonomik sevkiyat ve yurt dışı depolama yapmayı hedefledik. Yapılan hesaplara göre bu projemizle lojistik maliyetinde yüzde 16,6'lık bir tasarruf sağlandığını gördük. Müşteri maliyetinin yüzde 3,5 düşürülmesi de mümkün.'

Baran Çelik – OİB Başkanı
"Türkiye otomotiv endüstrisi geçen yıl Cumhuriyet tarihinin ihracat rekorunu kırarak 31,6 milyar dolar rakamına ulaştı ve ülke ihracatının yaklaşık beşte birini tek başına gerçekleştirdi. Geçen yıl adet bazında motorlu taşıtlar ihracatı 1,3 milyon, motorlu taşıtlar üretimi ise 1,55 milyon adet olarak gerçekleşti. Ülkemizde üretilen motorlu araçların yüzde 85'i ihraç edilirken, toplam otomotiv ihracatımızın yüzde 78'si AB ülkelerine yapılıyor. Üretim kapasitemiz 2 milyon adede ulaştı. Hem ticari araçlar hem de binek otomobillerde önemli bir ihracatçı olan ülkemiz, dünyanın 15. Avrupa'nın ise 5.büyük motorlu araç üreticisi konumunda bulunuyor. Bu durum tedarik endüstrisi üretimine ve ihracatına da olumlu yansıyor.

Sezai Sezer -Profil Sanayi
"Küresel ticaret savaşları ve döviz kurlarındaki dalgalanmaların etkileri hissediliyor. Piyasaların üçüncü çeyrekten sonra açılacağını öngörüyorum. Yedek parça piyasası hareketli dönemini sürdürmeye devam ediyor. Otomotiv sektöründe maliyet artışının içerisinde hammaddede de artış var. Yurt dışında avantajlarımız var, fakat yatırım olarak dezavantajlı. Çünkü, yatırımlarımızın bir çoğu döviz bazında. Ciddi bir gelişim içerisinde olan otomotiv yan sanayi, teknolojik olarak yenilik ve atılımlar içerisinde.Yan sanayi hedefleri doğrultusunda yatırımını yaptı ve iyiye doğru ilerliyor.

Ayhan Korgavuş Ünver Group
"Otomotiv sektöründeki kapasite artışı ülkemizin ekonomik olarak zor bir dönemden geçtiği bu günlerde yarattığı katma değer ile ihracat rakamlarında yüzümüzü güldürmekte ve iç piyasadaki canlanmaya katkı sağlamaktadır. Son yıllarda savunma sanayimizde başarılı sonuçlanan yerlileşme projeleri ile birlikte paralelinde devam eden yerli otomobil üretim hedefi sektörümüzde yeni yan sanayi alanları yaratacak ve büyüme sağlayacaktır. ABD'nin Çin ile arasındaki ticari faaliyetlere getirdiği ek gümrük vergileri ile başlayan ekonomik anlaşmazlıklar, Çin'in de kaşı hamleleri ile küresel ölçekte büyümeye devam etmektedir. Özellikle vergi artışlarına konu olan ürünler, dünya tedarik zinciri ile bağlantılı olmakta ve pek çok ürün kaleminde fiyat artışına sebebiyet vermektedir. Bu durum önlem alınmaz ise küresel bir ekonomik durgunluğa yol açabilir.

Tülin Tezer - Seger Korna
"Özellikle geçtiğimiz seneden itibaren ülke ekonomisi daralmaya gitti. Otomotiv sektörüde bu durumdan etkilendi. Sektör satışları yüzde 44 daraldı. Dolayısıyla bunun getirdiği bir zorluk var. İhracat yapan bir firmayız, yüzde 75 oranında ihracat yapıyoruz. İç pazardaki daralmayı ihracatla aşmaya çalışıyoruz. Otomotiv ve yan sanayi çok güçlü ilerlemeye devam ediyor. Türkiye otomotiv sektöründe Bursa'nın büyük bir potansiyeli var. Bursa'da otomotiv ve yan sanayi çok güçlü, daha da iyi gelişmeler olacak. Küresel ticaret savaşları mutlaka ekonomiyi çok olumsuz etkiliyor. Özellikle ticaret savaşlarında henüz bir sonuca ulaşamamış olmak dünya ekonomisini olumsuz etkiliyor.

Murat Özdemir - AS Metal 
"Otomotiv lokomatif sektörlerden biri.Türkiye ekonomisinin ayakta durmasını sağlayan en önemli sektörlerden, ihracatın en önemli kalemlerinden birisidir. Yan sanayi verimliliğini sürdürmeye devam ediyor. Otomotiv sektöründe kalifiyeli elemana ihtiyaç var. Bursa yan sanayi, Türkiye'deki en iyi potansiyele sahip.

Taner Yılmaz - May Fren 
"Krizden dolayı dünyada bir takım sıkıntılar var, biraz daha temkinli davranılıyor. Buna rağmen şirketimiz açısından baktığımızda yaklaşık 72 ülkeye ihracat yaptığımızdan dolayı, buradaki küçük daralmaları süspansiyon edebilme şansına sahibiz. Sektörde yelpazesi geniş olmayan firmaların sıkıntıyı daha fazla yaşadıklarını görebiliyoruz. Küresel ticaret savaşlarının olumsuz etkilerini hissedebiliyoruz. Sektörümüz açısından düşündüğümüzde bu tarz küresel savaşların veya krizlerin özellikle bizim gibi aftermarket çalışan firmalara avantajlar sağladığını bugüne kadar ki tecrübelerimizle test ettik. Küresel savaşlardan ekonomiler olumsuz etkilenecek, fakat insanlar bizim gibi aftermarket çalışan yani orjinelin karşısında alternatif sunan firmalara doğru yönelecektir. Bu süreçlerden after marketin çok zararlı çıkacağını düşünmüyoruz.Tüm olumsuz gidişata rağmen otomotiv sektörü yolunda ilerlemeye devam etti. Ana sanayi, yan sanayi ve aftermarket tarafına da baktığınız zaman artışlar devam ediyor.

Ümit Buluç-Pega Otomotiv
"İstikrarsızlığın ardından yavaş yavaş çözülmeye başladığını düşünüyoruz. Türkiye sektöründe lider konumda her geçen gün pazardan daha çok pay almaya başladı. Yan sanayi sadece Türkiye otomotiv endüstrisine değil, dünya otomotiv endüstrisine de kendini ispatlamış durumda.Türkiye ve dünya satış rakamlarımız dengede gidiyor.

Necati Tanşancık-Bey Fren  
‘Yan sanayi verimliliğini sürdürmeye devam ediyor. Otomotiv sektöründe kalifiyeli elemana ihtiyaç var. Bursa yan sanayi, Türkiye'deki en iyi potansiyele sahip.Hammadde temininde oldukça zorlanıyoruz, çünkü bizim ürettiğimiz parçalar hassas.Nitelikli eleman sıkıntıları var. Sektör dijitale doğru ilerlediği için sürekli kendimizi yenilememiz şart ve yeni yatırımlar ortaya çıkıyor. Küresel ticaret savaşlarının sektöre olumsuz etkileri oluyor.

Sayı: 1201 - Sayı'nın Kapağı