Kıymetli okurlar, hepimizin malumu üzerine son dönemde döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar başta sanayi işletmeleri olmak üzere, tüm ticari müessesleri derinden etkilemektedir. Gerek ham madde fiyatlarının fiyatlanamaması, dövizli tedarikçi carileri, ihracattan doğan dövizli müşteri alacakları ve düşük faiz yükü sebebiyle kullanılmış uzun vadeli dövizli krediler ile birlikte operasyon maliyetleri açısından değişken döviz kuru ortamı işletmeler açısından önemli riskler taşımaktadır.
Bu doğrultuda mali mevzuatımızda yer alan bazı finansal enstrümanlar yer almaktadır. Bu enstrümanlar bankacılık sistemi içerisinde hareket kabiliyeti sağlamanın yanında dalgalanan döviz kurunun hakim olduğu piyasa ortamlarında işletmelerin sağlıklı plan yapabilmesine katkı sağlamaktadır. 
Kur dalgalanmasına ilişkin koruma enstrümanlarının başında “Forward” işlemleri gelmektedir. İleri vadeli döviz alım ve satım anlaşması olarak tanımlanabilecek olan forward sözleşmeleri belirli bir vadede önceden belirlenen fiyat, miktar ve nitelikteki dövizi alma veya satma, finansal kurum ise dövizi satma veya alma yükümlüsü kılan, vade sonunda ise nakdi uzlaşmalı ya da kaydi teslimatlı olarak gerçekleştirilen ticari işlemler anlamına gelmektedir. Özellikle ihracatçı şirketler açısından, gereğince ihracatçının döviz kurundaki artıştan/azalıştan kaynaklanan kur riskinden korunması amacıyla Eximbank forward işlemleri gerçekleştirmektedir. Hazine daire başkanlığınca forward yapılabilecek para birimleri başlıca Türk Lirası, ABD Doları, Euro, İngiliz Sterlini, Japon Yeni olarak sıralanmıştır. 
Forward işlemlerine çok benzemekle birlikte döviz opsiyon uygulaması çeşitli farklılıkları ile bir başka enstrüman olarak karışımıza çıkmaktadır. Döviz opsiyon sözleşmelerinin forward işlemlerinden farkı; daha cazip döviz kuru beklentisi ile yapılan sözleşmeye istinaden, döviz beklentisinin gerçekleşmesi durumunda belli bir komisyon karşılığında sözleşmeden dönme hakkı tanımaktadır. 
Özellikle imalatçı şirketler açısından üzerinde durulması gereken dövizden korunma amacı taşıyan finansal enstrüman ise Standart Vadeli İşlemler /Futures işlemleridir. Futures işlemleri ileri vadeli ham madde veya emtia alım ve satım sözleşmeleri olarak tanımlanmaktadır. Bu işlemler bugünden ileri tarihli düşünülen bir ticari aksiyon için ham madde fiyatının döviz cinsinden sabitlenmesini sağlamaktadır. 
İki tarafın belli koşullarda, belli bir zaman süresi içinde nakit akımlarını karşılıklı olarak değiştirme konusunda anlaşmaya vardıkları finansal bir işlem olarak tanımlanan swap işlemleri ise bir diğer enstrüman olarak karşımıza çıkmaktadır. Para swapı ve faiz swapı olarak iki şekilde uygulanabilen swap işlemleri döviz riskinin yanında faiz riskine karşı da koruma sağlamaktadır. 
Ülkemizde döviz pozisyon açıkları değerlendirildiğinde, şirketlerimizin döviz ihtiyacının ne derece önemli olduğu aşikardır. Özellikle ihracat işlemlerinin ithal hammaddeye bağlı olması, döviz kurunda gerçekleşecek olan dalgalı kur durumunda çok büyük riskler taşımaktadır. Bu doğrultuda şirket yönetimleri ile mali işler yöneticilerinin mevcut durumda ve planlanan ticari organizasyonlarda bulunan döviz ihtiyacını öngörerek kur dalgalanmasından koruma enstümanlarını hayata geçirmeleri büyük önem taşımaktadır.