Bursa Ticaret ve Sanayi Odası kamu kurumu mu, değil mi?
Geçtiğimiz hafta meclis toplantısı notlarımla ilgili çok olumlu geri bildirimler aldım. Eko haberin kıymetli okurlarına teşekkür ediyorum. Meclis üyelerinin sorumluluklarının bilinmesi için BOSEN yönetimi olarak hazırladığımız " BTSO, OSB, BOSEN ENERJİ ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş ve BURSA SERBEST BÖLGE KURUCU VE İŞLETİCİSİ A.Ş. nin Kamu Hukuku Yönünden Değerlendirilmesi ve hukuki sorumlulukları " başlıklı kitapçığa birçok mali müşavir ve hukuk müşavirimiz ile başka illerin ticaret odasında, sanayi odasında, meclis üyeliği yapan arkadaşlarımız sahip olmak istediğini bildirdi. Ama maalesef biz bu kitapçığımızı meclis üyesi sayımız kadar hazırlamıştık kendilerine gönderme imkânımız olmadı. Daha pratik bir çözümle Tüm ülkenin faydasına sunmak üzere köşemizde yayımlamaya karar verdim. Öncelikle hemen herkes kendisini kamu kurumu ilan ediyor. Bu doğru mudur? Neden buna ihtiyaç hissetmekteler? Bu tanımlama onların kamunun gücünden istifade etmek için bir yöntemi? Bu sorular kapsamında öncelikle bursa ticaret ve sanayi odamızın ne olup ne olmadığını inceleyeceğiz.
BURSA TİCARET VE SANAYİ ODASI KAMU KURUMU MU DEĞİL Mİ?
Bursa Ticaret ve Sanayi Odasına kamu kurumu niteliği veren, kamusal bir statü sağlayan bazı nitelikler söz konusudur; Bu nitelikler Anayasanın 135 inci maddesi ve BTSOnun (meslek kuruluşlarının) kendi kuruluş kanunlarındaki hükümlerden doğmaktadır.(5174 sayılı kanun 4.madde)
Meslek kuruluşlarının (BTSOnun) kanunla kurulmaları, faaliyetlerine son verilmesinin kişilerin iradesinden bağımsız olarak ancak kanunla mümkün olabilmesi, kamusal nitelikli bazı hizmetleri görmeleri ve belli yönlerden kamu yararını gözetmekle yükümlü kılınmış olmaları, amaç ve faaliyet konularının anayasa ve yasalarla düzenlenmek suretiyle belirlenmiş olması, üyelik konusunda kişilerin ihtiyari tercihlerine bağlı serbestlik sistemi yerine zorunlu üyelik esasının geçerli olması, kamusal güç ve ayrıcalıklarla donatılmış olmaları, belirli bir çerçevede devletin gözetim ve denetimi altında bulunmaları kamu geliri olarak değerlendirilebilecek bazı gelir kaynaklarına sahip olmaları gibi hususlar meslek kuruluşlarının kamu hukukuna tabi kamu tüzel kişilerinin temel özelliklerini taşıdıklarını göstermektedir.
Bir meslek kuruluşunu kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olarak teşkilatlandırılışı, 1982 Anayasası (m.135) ile üst norm olarak hüküm altına alınmıştır.. Düzenleyici işlemler, bir kanun hükmüne istinat etmesi halinde geçerli bir dayanak teşkil etmektedir; Dolayısıyla, bu nitelikteki meslek kuruluşlarının başka organlarca veya kişilerin hukuki tasarruflarıyla kurulması mümkün değildir. Mesleki faaliyetler yürütmek üzere çeşitli adlarla özel hukuk hükümlerine göre kurulan dernek biçimindeki örgütler bu kapsama girmemektedirler.
Kamu tüzel kişileri karar, işlem ve eylemlerini organları aracılığıyla yerine getirmektedir. Bu organların teşkil biçimi, görev, yetki ve sorumlulukları da ilgili hukuk normlarıyla belirlenmiştir. (5174 Sayılı Kanunla; Odaların görev, yetki ve sorumluluklarının düzenlendiği gibi)
Kamu tüzel kişileri; Kamu idareleri ve kamu kurumları şeklinde ikili gruplandırmaya tabi tutulmaktadır. Devlet (devlet tüzel kişiliği bünyesinde faaliyet gösteren idareler) ve mahalli idareler kamu idareleri olarak, diğer kamu tüzel kişileri ise kamu kurumları olarak adlandırılmaktadırlar. Meslek kuruluşları da devlet tüzel kişiliği dışında ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olmaları yönüyle kamu kurumları kapsamında değerlendirilirler.
Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşu Olan BTSO da; Anayasa ve yasa ile belirtilen hizmetleri yürütmek üzere teşkil edilen kamu tüzel kişisidir.
Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşları faaliyetlerini yasal düzenlemeler çerçevesinde kendi organlarının aldığı kararlar doğrultusunda yürütmektedirler. Merkezi yönetim bütçesi dışında her birinin kendine özgü ayrı bir bütçesi söz konusudur. Kendi öz gelirleriyle finanse edilmekte olduklarından gelir bakımından da merkezi idareye bağlı bulunmamaktadırlar. Bütçenin hazırlanması, onaylanması ve uygulanması kendi yetkili organlarınca gerçekleştirilmektedir. Kendi mevzuatları çerçevesinde personel istihdam edebilmektedirler. Meslek kuruluşları belli oranda özerk kuruluşlar olmakla birlikte bunlar merkezi idareden tamamen bağımsız örgütler de değildir. Özerkliğin de bir sınırı söz konusudur. Anayasa bu kuruluşları devletin idari ve mali denetimine tabi tutmak suretiyle özerkliklerini sınırlandırmıştır. Meslek kuruluşlarının bazı karar ve işlemleri merkezi idarenin onayına, kontrolüne veya denetimine tabi olduğundan sınırsız bir özerkliğin bulunmadığını belirtmek gerekmektedir. Bu kuruluşların kamu tüzel kişisi oldukları ve kamu kurumu niteliğinde oldukları göz önünde bulundurulduğunda, özel hukuk tüzel kişileri gibi tamamen devlet veya merkezi idare dışında kalan kuruluşlar olmadıkları anlaşılır. Bu nedenle, belli konularda özerkliğe sahip olan meslek kuruluşları belli yönlerden de idare teşkilatına dâhil diğer idareler/kurumlar gibi devletin gözetim ve denetimine tabi kuruluşlar durumundadırlar.
Değerli okuyucular pehlivan tefrikası gibi yazı yayımlamaktan hiç hoşlanmam ama yazdıklarımın anlam bütünlüğünün bozulmaması için yazımı daha kısa tutamadım.
Gelecek hafta; YARGI KARARLARINDA MESLEK KURULUŞLARI na devam etmeyi düşünüyorum tabiî ki daha önemli bir gündem olmaz ise.
Geçtiğimiz hafta meclis toplantısı notlarımla ilgili çok olumlu geri bildirimler aldım. Eko haberin kıymetli okurlarına teşekkür ediyorum. Meclis üyelerinin sorumluluklarının bilinmesi için BOSEN yönetimi olarak hazırladığımız " BTSO, OSB, BOSEN ENERJİ ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş ve BURSA SERBEST BÖLGE KURUCU VE İŞLETİCİSİ A.Ş. nin Kamu Hukuku Yönünden Değerlendirilmesi ve hukuki sorumlulukları " başlıklı kitapçığa birçok mali müşavir ve hukuk müşavirimiz ile başka illerin ticaret odasında, sanayi odasında, meclis üyeliği yapan arkadaşlarımız sahip olmak istediğini bildirdi. Ama maalesef biz bu kitapçığımızı meclis üyesi sayımız kadar hazırlamıştık kendilerine gönderme imkânımız olmadı. Daha pratik bir çözümle Tüm ülkenin faydasına sunmak üzere köşemizde yayımlamaya karar verdim. Öncelikle hemen herkes kendisini kamu kurumu ilan ediyor. Bu doğru mudur? Neden buna ihtiyaç hissetmekteler? Bu tanımlama onların kamunun gücünden istifade etmek için bir yöntemi? Bu sorular kapsamında öncelikle bursa ticaret ve sanayi odamızın ne olup ne olmadığını inceleyeceğiz.
BURSA TİCARET VE SANAYİ ODASI KAMU KURUMU MU DEĞİL Mİ?
Bursa Ticaret ve Sanayi Odasına kamu kurumu niteliği veren, kamusal bir statü sağlayan bazı nitelikler söz konusudur; Bu nitelikler Anayasanın 135 inci maddesi ve BTSOnun (meslek kuruluşlarının) kendi kuruluş kanunlarındaki hükümlerden doğmaktadır.(5174 sayılı kanun 4.madde)
Meslek kuruluşlarının (BTSOnun) kanunla kurulmaları, faaliyetlerine son verilmesinin kişilerin iradesinden bağımsız olarak ancak kanunla mümkün olabilmesi, kamusal nitelikli bazı hizmetleri görmeleri ve belli yönlerden kamu yararını gözetmekle yükümlü kılınmış olmaları, amaç ve faaliyet konularının anayasa ve yasalarla düzenlenmek suretiyle belirlenmiş olması, üyelik konusunda kişilerin ihtiyari tercihlerine bağlı serbestlik sistemi yerine zorunlu üyelik esasının geçerli olması, kamusal güç ve ayrıcalıklarla donatılmış olmaları, belirli bir çerçevede devletin gözetim ve denetimi altında bulunmaları kamu geliri olarak değerlendirilebilecek bazı gelir kaynaklarına sahip olmaları gibi hususlar meslek kuruluşlarının kamu hukukuna tabi kamu tüzel kişilerinin temel özelliklerini taşıdıklarını göstermektedir.
Bir meslek kuruluşunu kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olarak teşkilatlandırılışı, 1982 Anayasası (m.135) ile üst norm olarak hüküm altına alınmıştır.. Düzenleyici işlemler, bir kanun hükmüne istinat etmesi halinde geçerli bir dayanak teşkil etmektedir; Dolayısıyla, bu nitelikteki meslek kuruluşlarının başka organlarca veya kişilerin hukuki tasarruflarıyla kurulması mümkün değildir. Mesleki faaliyetler yürütmek üzere çeşitli adlarla özel hukuk hükümlerine göre kurulan dernek biçimindeki örgütler bu kapsama girmemektedirler.
Kamu tüzel kişileri karar, işlem ve eylemlerini organları aracılığıyla yerine getirmektedir. Bu organların teşkil biçimi, görev, yetki ve sorumlulukları da ilgili hukuk normlarıyla belirlenmiştir. (5174 Sayılı Kanunla; Odaların görev, yetki ve sorumluluklarının düzenlendiği gibi)
Kamu tüzel kişileri; Kamu idareleri ve kamu kurumları şeklinde ikili gruplandırmaya tabi tutulmaktadır. Devlet (devlet tüzel kişiliği bünyesinde faaliyet gösteren idareler) ve mahalli idareler kamu idareleri olarak, diğer kamu tüzel kişileri ise kamu kurumları olarak adlandırılmaktadırlar. Meslek kuruluşları da devlet tüzel kişiliği dışında ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olmaları yönüyle kamu kurumları kapsamında değerlendirilirler.
Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşu Olan BTSO da; Anayasa ve yasa ile belirtilen hizmetleri yürütmek üzere teşkil edilen kamu tüzel kişisidir.
Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşları faaliyetlerini yasal düzenlemeler çerçevesinde kendi organlarının aldığı kararlar doğrultusunda yürütmektedirler. Merkezi yönetim bütçesi dışında her birinin kendine özgü ayrı bir bütçesi söz konusudur. Kendi öz gelirleriyle finanse edilmekte olduklarından gelir bakımından da merkezi idareye bağlı bulunmamaktadırlar. Bütçenin hazırlanması, onaylanması ve uygulanması kendi yetkili organlarınca gerçekleştirilmektedir. Kendi mevzuatları çerçevesinde personel istihdam edebilmektedirler. Meslek kuruluşları belli oranda özerk kuruluşlar olmakla birlikte bunlar merkezi idareden tamamen bağımsız örgütler de değildir. Özerkliğin de bir sınırı söz konusudur. Anayasa bu kuruluşları devletin idari ve mali denetimine tabi tutmak suretiyle özerkliklerini sınırlandırmıştır. Meslek kuruluşlarının bazı karar ve işlemleri merkezi idarenin onayına, kontrolüne veya denetimine tabi olduğundan sınırsız bir özerkliğin bulunmadığını belirtmek gerekmektedir. Bu kuruluşların kamu tüzel kişisi oldukları ve kamu kurumu niteliğinde oldukları göz önünde bulundurulduğunda, özel hukuk tüzel kişileri gibi tamamen devlet veya merkezi idare dışında kalan kuruluşlar olmadıkları anlaşılır. Bu nedenle, belli konularda özerkliğe sahip olan meslek kuruluşları belli yönlerden de idare teşkilatına dâhil diğer idareler/kurumlar gibi devletin gözetim ve denetimine tabi kuruluşlar durumundadırlar.
Değerli okuyucular pehlivan tefrikası gibi yazı yayımlamaktan hiç hoşlanmam ama yazdıklarımın anlam bütünlüğünün bozulmaması için yazımı daha kısa tutamadım.
Gelecek hafta; YARGI KARARLARINDA MESLEK KURULUŞLARI na devam etmeyi düşünüyorum tabiî ki daha önemli bir gündem olmaz ise.
Sayı: 840 - Sayı'nın Kapağı