Türkiye'nin makine ihracatı ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,2 artarak 6,1 milyar dolarla rekor kırdı.
Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) verilerine göre, ilk çeyrekte toplam ihracatın yüzde 5'ten fazlası savaşa rağmen Rusya ve Ukrayna'ya yapıldı.
Ocak-mart döneminde Almanya ve ABD'ye 1 milyar doların üzerinde makine ihraç edilirken, İtalya'ya ihracat yüzde 20'den fazla arttı. Mısır, Hindistan, İsrail ve Azerbaycan pazarların hızlı büyüme yakalandı.
Aylık ihracat ise martta 2,3 milyar dolara yaklaştı ve bu alanda tüm zamanların rekoru kırıldı.
"Üretim kapasitesi son 2 yılda yüzde 42 büyüdü"
Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, AA muhabirine verilere ilişkin yaptığı açıklamada, Rusya-Ukrayna savaşı başta olmak üzere, uluslararası ilişkilerdeki dönemsel tüm gelişmelerin uzun vadeli sonuçlarını gözeterek bir dış ticaret stratejisi geliştirmenin öneminden bahsetti.
Dördüncü çeyrekteki duraklama nedeniyle AB makine sektörünün geçen yılı tahminlerin gerisinde kapattığını dile getiren Karavelioğlu, "Bizim makine üretimimiz 2021'de yüzde 32 artarken Almanya'da yüzde 6,4'te kalmıştı. Alman imalatçıların yüzde 85'i şimdi de Rusya-Ukrayna savaşını işleri için en büyük tehdit olarak görüyor. Tüm dünyada makine imalat sektörü savaşın etkilerini yaşıyor." diye konuştu.
Karavelioğlu, savaş nedeniyle martta Türkiye'nin de bu ülkelerle ticaretinin etkilendiğini, Rusya'ya makine ihracatının yüzde 32,5, Ukrayna'ya ise yüzde 87,6 daraldığını kaydederek, "Finansal ve lojistik tedbirler geliştirebilir ve giderek sıkılaştırılan yaptırımlardan bağımsız kalabilirsek bu kaybı hızlıca telafi edeceğimizi düşünüyoruz. Son 2 yılda yaptığımız yatırımlarla yüzde 42 büyümüş bir üretim kapasitemiz var ve bunu en verimli biçimde değerlendirmek istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Yeşil Dönüşüm, Avrupa ile entegre çalışan sektörleri motive eder"
Kutlu Karavelioğlu, AB komisyonlarının, üretimi ve ticareti doğrudan ilgilendiren alanlarda her gün yeni tebliğ ve kararlar yayımladığına ve makine sektörü adına bunları ayrıntılı şekilde analiz ettiklerine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaptığımız analizlerle, sadece birliğimizin üyeleri için değil, tüm sanayimiz için bilgi üretmeye çalışıyoruz. İhracatçı sektörlerin geleceğini ilgilendiren önemli gelişmeler var. Örneğin, AB Komisyonu şu sıra Döngüsel Ekonomi Paketi içinde Dijital Ürün Pasaportu yönetmeliğini nasıl uygulayacağını tartışıyor. Ürünleri ortaya çıkaran değer zincirini uçtan uca tanımlayan bu pasaportlar sayesinde kullanılan malzemelerin, tedarikçilerin, karbon ayak izlerinin ve yenilenebilir aksamın şeffaf şekilde takibi yapılacak. Makineler servis, bakım ve yedek parça hizmetleri sayesinde uzun yıllar hizmet veren yatırım malları olduğundan, sektörümüz bu uygulamadan diğerlerinden daha çok etkilenecektir."
Karavelioğlu, yeşil dönüşümün Avrupa'nın ithalatında bir yavaşlama yaratacak olmasının Türkiye için fırsatlar doğuracağına anlattı.
“Uluslararası ticaretin kuralları ve aktörleri ile masaya yatırıldığı bir dönemdeyiz”
Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Karavelioğlu, tedarik güvenliği nedeniyle üretim ve ihracatta bölgeselleşme eğilimlerinin hızlı arttığından, AB ve makine üretiminde güçlü diğer merkezlerin ürünlerini engelsiz satabilmek üzere Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) imzalamak için yoğun gayret gösterdiğinden bahsetti.
Ticaret yollarında ve tedarik merkezlerinde yaşanan değişimlere değinen Karavelioğlu, üretim yöntemleri üzerinde sürdürülebilirlik açısından oluşan baskıları anlattı.
Karavelioğlu, "Uluslararası ticaretin kuralları ve aktörleriyle masaya yatırıldığı bir dönemdeyiz. Küresel ticaret ağlarına katılımın yeni dönemde STA'lar üzerinden gelişeceğini akılda tutmalıyız. Özellikle AB ile ilişkiler bizim için çok önemli. AB ile eş zamanlı olarak, STA'larımızı artırmak ve geliştirmek zorundayız." diye konuştu.