Türkiye'nin ihracatı martta, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,4 azalarak 15 milyar 486 milyon dolar, ithalatı yüzde 17,8 azalışla 17 milyar 622 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. İş dünyası, dış ticarette yüksek teknoloji ürünlerindeki artışın en çok sevinilmesi gereken nokta olduğunu ifade etti.

Açıklanan dış ticaret verilerinde ithalatın ciddi olarak gerilemesine rağmen ihracatta o oranda düşüş olmaması memnuniyet verici bir gelişme olarak ifade eden iş dünyası, dış ticaret açığının yüzde 63.7 azalması ve ihracatın ithalatı karşılama oranın yüzde 87.9'a çıkmasının, Türkiye'nin daha az dövize ihtiyaç duymasıyla bu çok sevindirici bir gelişme olduğunu belirtti."İhracat her ne kadar bir önceki Mart ayına göre küçük bir azalış gösterse de Ocak- Mart döneminde bir önceki yıla göre artış gösterdi diyen iş dünyası, daha da önemlisi dış ticaret açığının ciddi olarak azalmakta olduğuna ve dünya ekonomisinin yavaşladığı bir dönemi işaret etti. Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı tarafından oluşturulan mart ayına ve ocak-mart dönemine ilişkin geçici dış ticaret istatistikleri açıklandı. Buna göre, ihracat martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,4 düşüşle 15 milyar 486 milyon dolara, ithalat yüzde 17,8 azalışla 17 milyar 622 milyon dolara geriledi. Bu dönemde dış ticaret açığı yüzde 63,7 azalarak 2 milyar 137 milyon dolara indi. İhracatın ithalatı karşılama oranı, geçen yılın mart ayında yüzde 72,6 iken, bu yılın aynı ayında yüzde 87,9'a yükseldi.
OCAK-MART DÖNEMİ
Türkiye'nin ihracatı ocak-mart döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 2,7 artarak 42 milyar 249 milyon dolara çıkarken, ithalatı yüzde 20,8 düşüşle 49 milyar 20 milyon dolara geriledi. Söz konusu dönemde dış ticaret açığı yüzde 67,4 azalışla 6 milyar 771 milyon dolar oldu. Bu dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 86,2 olarak hesaplandı. Genel Ticaret Sistemi'ne göre de ihracat, mart ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,3 artarak 16 milyar 305 milyon dolar oldu. İthalat ise bu dönemde yüzde 18 gerileyerek 18 milyar 250 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda dış ticaret açığı yüzde 67,7 azalışla 1 milyar 944 milyon dolara indi. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 89,3 olarak belirlendi.
AB'YE YAPILAN İHRACAT
YÜZDE 5,4 AZALDI
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle oluşturulan mart ayına ilişkin geçici dış ticaret istatistiklerine göre, AB'nin ihracattaki payı geçen yılın mart ayında yüzde 51,3 iken, bu yılın aynı ayında yüzde 48,7 oldu. AB'nin ihracattaki payı geçen yılın ocak-mart döneminde ise yüzde 51,8 iken, bu yılın aynı döneminde yüzde 50,3 olarak hesaplandı. AB'ye yapılan ihracat, martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5,4 azaldı ve 7 milyar 540 milyon 270 bin dolara geriledi.Almanya, 1 milyar 403 milyon dolarla geçen ay en fazla ihracat yapılan ülke oldu. Bu ülkeyi 855 milyon dolarla Birleşik Krallık, 827 milyon dolarla İtalya, 782 milyon dolarla Irak izledi. İthalatta ise ilk sırayı 1 milyar 969 milyon dolarla Rusya aldı. Rusya'yı 1 milyar 615 milyon dolarla Almanya, 1 milyar 405 milyon dolarla Çin ve 940 milyon dolarla ABD takip etti.
EN ÇOK İTHALAT VE
İHRACAT YAPILAN
FASILLAR
Geçen ay fasıllar düzeyinde en büyük ihracat kalemi, 2 milyar 450 milyon 721 bin dolarla "motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarları oldu. "Kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, bunların aksam ve parçaları ise 1 milyar 455 milyon 818 bin dolarla ikinci sırada yer aldı. Martta en fazla ithalat yapılan fasıl ise 3 milyar 708 milyon 751 bin dolarla "mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler bitümenli maddeler ve mineral mumlar olarak belirlendi.
Bunu, 1 milyar 782 milyon 4 bin dolarla "kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları takip etti.Ocak-mart döneminde fasıllar düzeyinde en büyük ihracat kalemi, 6 milyar 537 milyon 208 bin dolarla "motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarları oldu. "Kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları ise 3 milyar 989 milyon 957 bin dolarla ikinci sırada yer aldı. Bu dönemde en fazla ithalat yapılan fasıl ise 11 milyar 2 milyon 452 bin dolarla "mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler, bitümenli maddeler ve mineral mumlar olarak belirlendi.
Bunu, 4 milyar 993 milyon 442 bin dolarla "kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları izledi.
Söz konusu ayda imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı yüzde 94,9, yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı yüzde 3,9 oldu. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı yüzde 74,5, yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 15,7 olarak hesaplandı.


Ergun Hadi Türkay - BUSİAD YKB
"Dış ticarette yüksek teknoloji ürünlerindeki artışın en çok sevinilmesi gereken nokta oldu. Açıklanan dış ticaret verilerinde ithalatın ciddi olarak gerilemesine rağmen ihracatta o oranda düşüş olmaması memnuniyet verici bir gelişme. Dış ticaret açığının yüzde 63.7 azalması ve ihracatın ithalatı karşılama oranın yüzde 87.9'a çıkması, Türkiye'nin daha az dövize ihtiyaç duyması demek ki, bu çok sevindirici bir gelişme. Burada kaygımız, düşen ithalat ile ihracatın da gerilemesiydi ama görünen o ki lüks ve tüketime yönelik ithalatta düşme var ve bu da olumlu. Ama en çok sevindiren gelişme teknolojik ürün ihracatımızdaki artış. Geçen yıl Mart'ta yüzde 3.5 olan yüksek teknoloji ürünü ihracatı bu yıl yüzde 3.9'a çıkmış ve bu sınıfta ithalat da düşüyor. Yani kendi kaynaklarımızla buradaki ihtiyacı karşılamaya başladık. Dövizin yüksek olmasının en iyi yönlerinden biri bizi tekrar üretime yönlendirmesi diyorduk. Bunu burada görüyoruz.Üretim ve ihracat Türkiye için çok önemli. Tarım ürünlerinin ve turizm girdilerinin artmasıyla yazın bir toparlanma olmasını umuyoruz.

Cüneyt Şener - Şanmak Mak. YKB
"Bir önceki döneme göre dolar ve euro kurunda önemli bir realizasyon oldu. Daha önce verdiğimiz fiyatlarda ise, ülke olarak artış yapmamıza sebep oldu.İhracatçılar olarak fiyatlarımızı revize etmek zorunda kaldık.Pazarda bir miktar rekabetçiliğimiz azaldı. Doların yukarı yönlü hareketi ihracatçının elini biraz daha kuvvetlendirdi. İhracatın önümüzdeki dönemde özellikle son 2-3 ayda çok ciddi artacağını düşünüyorum. Cari açığın azalması enerji fiyatlarının belli bir seviyenin altında kalması hemde yükselen döviz kuru sebebiyle ithalatın pahalı olmasından kaynaklanıyor. Döviz kurunun etkisiyle kısa süreli bir düşüş olduğunu ve bundan sonra yükselme bekliyorum.


İlker Duran - İlkom YKB
"Önümüzdeki süreçte daha güzel ekonomi sürecinin bizi beklediğini söyleyebilir.Döviz kurlarında ciddi bir istikrarsızlık var.Kurlardaki istikrarsızlık ihracattaki karlılığı olumlu olumsuz etkiliyor. Ekonomi anlamında iç piyasada düzelme var. Döviz kurlarının yükselmesi ihrcatta karlılığı arttırıyor. Dış ticarette ciddi anlamda belirsizlik var. Dünya ekonomisi çok da olumlu değil.


İbrahim Gülmez - Haksan Otomotiv YKB
‘Sektörde rekabet çok yoğun olduğu için firmaların bilgiye ve teknolojiye yaptığı yatırımlar, rekabette öne çıkma noktasında çok büyük önem taşıyor. Özellikle yenilikçi yaklaşımların sanayinin üretim kabiliyetiyle birleşmesi sonucunda, sektörün ülkemizdeki gelişimi de hızlanıyor.

Murat Bayizit - Kaledonya Dış Ticaret YKB
"İhracat her ne kadar bir önceki mart ayına göre küçük bir azalış gösterse de ocak- mart döneminde bir önceki yıla göre artış gösterdi. Bundan daha da önemlisi dış ticaret açığımız ciddi olarak azalmakta.Dünya ekonomisinin yavaşladığı bir dönemdeyiz. Almanya dahi büyüme oranlarını 0,5 % olarak açıkladı. Bu sıfır anlamına gelir. Böyle bir ortamda dahi ihracatımızın küçükte olsa artışlar kaydetmesi sevindirici. Yeterli mi ? Tabii ki değil!... İhracatın artması her ne kadar pazardaki üretim ve satış performansımıza bağlı olsada bunlar kadar önemli olan husus tarife dışı engellerle mücadeledir. Bugün ülkemiz birçok açıdan siyasi ve politik tarife dışı engellerle mücadele etmektedir. Bakanlığımızın ticari diplomasi politikasını daha üst perdeden ve sürdürülebilir olması kaydı ile olumlu buluyorum. Türk insanının müteşebbis ruhu, enerjisi ve ısrarı ile bu diplomasi eğer bir sinerji yakalarsa ihracatımız her daim artacaktır. Bu arada kg başı ihracatımızı artırmak için sanayi dönüşüm hamlesini de hızlandırmamız lazım. Yapacak çok iş var ama heyecan ve enerjimiz tam.

Sanayide nitelikli dönüşüm
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Nisan Ayı Meclis Toplantısı Bursa Valisi Yakup Canbolat'ın katılımıyla Oda Hizmet Binası'nda gerçekleştirildi. Özellikle son bir yılda ülke ekonomi gündeminin çok yoğun olduğunu belirten BTSO Başkanı İbrahim Burkay, buna rağmen odak noktalarını hiç kaybetmediklerini ve BTSO üyelerinin bu zorlu süreci atlatmalarını sağlayacak projeleri hayata geçirdiklerini söyledi. Kent ekonomisinin nitelikli dönüşümü adına Model Fabrika'yı hizmete açmanın gururunu yaşadıklarını kaydeden İbrahim Burkay, "TEKNOSAB, KOBİ OSB ve GUHEM gibi projelerde çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor. UR-GE projelerimizin sayısı son bir yılda iki kat artarak 20'ye ulaştı. Üyelerimizin rekabet gücüne katkı sağlamak amacıyla Yenişehir'de hava kargo taşımacılığını da hizmete açtık. Tüm bunlarla birlikte enflasyonla mücadeleden istihdam seferberliğine kadar milli dayanışma ruhunu diri tutan çalışmalarımızla ülkemizin moral ve motivasyon kaynağı olduk. Bursa Büyürse Türkiye Büyür inancıyla üyelerimize, kentimize ve ülkemize değer katan projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. dedi. Başkan Burkay, yerel seçimleri geride bırakan Türkiye'nin önünde artık seçimsiz geçecek 4,5 yıl gibi uzun bir süre bulunduğunu söyledi. "Bu süreçte başta yatırım, üretim, büyüme ve istihdam olmak üzere ekonomimizde yeni bir dinamizmi yakalamamıza imkan sağlayacak bir yapıyı hep birlikte inşa etmemiz gerekiyor. diyen İbrahim Burkay Türkiye'nin 2002-2008 dönemindeki başarılı ekonomi performansını yeniden yakalayacak potansiyele sahip olduğunu vurguladı. İbrahim Burkay, "İş dünyamızı ilgilendiren her konu ile ilgili politika yapıcılarla çok sık görüşme halindeyiz. Bizim birinci amacımız bu süreçte şirketlerimizi ayakta tutmak ve başta Bursa olmak üzere tüm Türkiye'deki 82 milyon vatandaşımıza moral aşılamak. şeklinde konuştu. Dünya genelinde başta gelişmiş ekonomilerde olmak üzere ciddi bir daralma yaşandığını ifade eden Başkan Burkay, yaşanan sürecin yalnızca Türkiye'ye has bir durum olmadığını ifade etti. Yaşanan krizlerin fırsatları da beraberinde getirebileceğine dikkati çeken İbrahim Burkay, "Şu anda hiçbir ülke rahat bir dönemden geçmiyor. Bu sürecin iyi yönetilmesi durumunda ticaret pastasından aldığımız payı artırabiliriz. BTSO olarak potansiyeli olan pazarlarda UR-GE projelerimizle ihracat atağımızı sürdüreceğiz. Kuzey Afrika ve Sahraaltı Afrika öncelikli hedef pazarlarımız arasında. Ayrıca son dönemde ciddi kaybımızın olduğu yakın coğrafyamızda İran'da, Irak'ta ve Türk Cumhuriyetlerinde atılımlarımız olacak. Bu pazarları ihracatımızı sırtlayacak pazarlar olarak değerlendiriyoruz. diye konuştu. Ticaret Bakanlığı destekleriyle Türkiye'de ilk niteliği taşıyacak bir projeyi de başlatmaya hazırlandıklarını açıklayan İbrahim Burkay, "Küresel Fuar Acentemize yurt dışında fuar düzenleyebilme yetkisi almak için Sayın Bakanımız Ruhsar Pekcan'a talebimizi ilettik. Bu yetkiyi yakın zamanda alacağız. Bursa'da TÜYAP'ta ve Merinos AKKM'de yaptığımız fuarların aynılarını hedef ülkelerde de hayata geçireceğiz. dedi.
Bursa Valisi Yakup Canbolat'a göreve geldiği günden beri BTSO projelerine gösterdiği yakın ilgi ve destekten dolayı teşekkür eden Başkan Burkay, "TEKNOSAB projemizi de Sayın Valimizin liderliğinde sürdürüyoruz. Sanayi alanları, Bursa'nın 11 bin kilometrekarelik toplam yüz ölçümü içerisinde yalnızca binde 8'lik bir bölümü kapsıyor. Sanayide oluşturacağımız TEKNOSAB gibi orta yüksek ve ileri teknoloji yatırımlarına uygun alanlarla ve mekansal planlama ile bu oranı Avrupa ortalaması olan yüzde 2,3'e taşımayı hedefliyoruz dedi.Bursa Valisi Yakup Canbolat, katma değer oluşturan, üreten ve istihdam oluşturan iş insanlarının yanında olmaya devam edeceklerini söyledi. Bursa'nın sanayide Türkiye'nin lokomotif kentlerinden olduğunu belirten Vali Canbolat, "Bursa için sanayi vazgeçilmez bir sektördür ve daha ileri taşınmalıdır. Bu anlamda Odamız öncülüğünde hayata geçirilen TEKNOSAB projesinin Türkiye'nin en gözde projeleri arasında yer aldığını düşünüyorum diye konuştu.

Sayı: 1199 - Sayı'nın Kapağı