Son 3 ayda benzin yüzde 51, motorin yüzde 60 ve LPG yüzde 81 zamlandı. Son bir yılda benzine yüzde 167, motorine yüzde 236 zam yapıldı.
TÜİK’e göre, TÜFE’deki değişim haziranda bir önceki aya göre yüzde 3,92, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 19,77, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,21 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,95 olarak gerçekleşti. 2023 ocak-haziran dönemini kapsayan 6 aylık enflasyon TÜİK’e göre yüzde 19,77 oldu! Ancak, son altı ayda, benzin fiyatı son 6 aylık enflasyonun 2,5 misli, motorin fiyatı 3 misli, LPG fiyatı ise 4 misli arttı.
Hepsi resmi rakamlar. İnsanın kafası karışmıyor mu? Adeta ‘Akıl Oyunları.’ TCMB açıklamasında ise “2023 yıl sonu enflasyon tahminimizi yüzde 58’e yükselttik. 2024 yıl sonu tahminimizi yüzde 33’e güncelledik. 2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 15’e gerileyeceğini tahmin ediyoruz” deniliyor.
Elbette neden olmasın. Benim enflasyon tahminim de 2026 yıl sonunda sıfır. Dilin kemiği mi var? Salla gitsin. Olmazsa güncelleriz. Yani TCMB diyor ki, 2,5 sene uyuyun. Uyandığınızda ekonomi güllük gülistanlık olacak. Peki ne yapılacak nasıl olacak da 2025 sonunda bu yüzde 15 hedefi yakalanacak? Yöntem nedir? Bir plan var mı? Takip edebileceğimiz bir fizibilite, ara hedefler var mı? Yatırımcı ve müteşebbis yolu bilmeli ve gidişi takip etmeli ki kendi planını yapabilsin... Yok. “Siz inanın yeter, körü körüne inanın. Valla billah, kısmetse olacak” diyorsanız biz bu filmi defalarca gördük.
Şimdi hükümet ocakta asgari ücrete yüzde 54,5, temmuzda yüzde 34,5 zam yaptı. Yıllık toplam yüzde 89. Yıl sonu enflasyon tahminleri yüzde 58 ise maaş zamları 31 puan üzerinde. Temmuzda asgari ücret 11 bin 500 lira oldu. Ama şimdiden açlık sınırı 11 bin 658 lira, yoksulluk sınırı 37 bin 974 liraya yükseldi. Bir enteresan hesap da emekli maaşlarında. Temmuz ayında emekliye yüzde 25 zam verildi. Buna rağmen 7 bin 500 lira maaşı olan emeklinin maaşı yine 7 bin 500 lira oldu. Madem öyle en azından enflasyon kadar zam verilseydi. Nasılsa ne zam verirsen ver, maaş aynı kalıyor.
Akıl oyunları dolu bir değişik hesap. Öğrenmeye çalışıyoruz ama kural yok. Sonuç her zaman ne derlerse o. Vallahi cahil kaldık. Bak geçen bir teyzemiz sosyal medyada hepimizi nasıl mahcup etti, “Türkiye’nin her yerinden petrol, doğal gaz, altın fışkırıyor, görmüyor musunuz?” dedi izleyenlere. O görmüş anlaşılan, üstüne gitmemek lazım. “daha ruhani bakarız teyze” deyip, geçmezsen daha neler gösterir bilmem. Ayrıca aman dikkat, petrol sıçrayıp da paçalarınız simsiyah olmasın. Biliyorsunuz temizlik ve hijyen ürünlerine büyük zam geldi. KDV’leri de yüzde 8 iken yüzde 20 oldu.
Ev sahipleri ile emeklilerin işi zor. Çünkü kira artışları için öngörülen artış en çok yüzde 25. Enflasyonun yarısı kadar bile değil. Emeklileri ise daha fazla rencide etmemek için “anladınız siz onu” deyip geçiyorum. Açlık sınırı altında gelirle onur mücadelesi veren saygı duyulası insanlar onlar. Toplu taşımayı ücretsiz kullanmaları engellenmeye çalışılıyor. Çok gezip, yoğunluk yapıyorlarmış. Hepsi memur emeklisi değil ki yeşil pasaportları olsun da dünyayı gezsinler!
Ekonomide sıkıntı çok, neyse ki Arap kardeşlerimiz var. İngiliz Lawrence’ın Cidde’deki evini müze yapıp, Osmanlı’dan kalan tek eser Ecyad Kalesi’ni buldozerle yıkan, yakın tarihte binlerce askerimizi kesmiş Suudi Arap, Birleşik Arap, Katarlı Arap kardeşlerimiz. Ev sahibi gibi davranan, misafir bildiğimiz milyonlarca Suriyeli, Afgan, Pakistanlı, Afrikalı din kardeşlerimiz var. Dünyanın en çok dış yardım yapan ülkesi olan bize kesin yardımcı olurlar. Milyar dolarlık anlaşmalardan kaçınmazlar. Her gün bir uçak dolar gönderseler yetmez, işin şakası yok. Paramızın değeri pul oldu. Papua Yeni Gine’nin yerini kaç kişi bilir. Düne kadar sömürge olarak ellerinde mızrakla yaşayan, edep yerlerini yaprakla, deriyle örten insanların yaşadığı ada ülkesi. İşte onların parası 1 PYG Kinası 7,54 lira oldu.
Yüzümüz kızarmıyor mu?
