7,5 KG poşet torbanın AHLden Bursaya taşıma bedeli 879,10 TL
Eşyanın ağırlığı 7,5 kg, bedeli 143,75 EUR, malzeme AB ülkesinden uçakla geliyor. Bu değerler transit beyannamesi üzerinden alınmış değerlerdir. İşlem, Bursamızın dünya çapında bir marka firmasına ait.
Transit beyannamesi kapsamı eşyayı taşıyan firma, Atatürk Havalimanı etrafında kümelenmiş taşıma kooperatiflerinden birine ait. Taşıma bu araçlardan biri ile yapılmış. Nakliye bedeli Bursaya 879,10 TL olarak faturalanmış.
Eşyanın gümrük işlemi; GK 8492 maddesi, GY 212312 maddeleri, transit hükümleri çerçevesinde yapılmış. Beyanname kapsamı eşya ambalaj malzemesi, gıda ile temas edecek Bu nedenle migrotion testi gerekiyor. Bu test tarım bakanlığı laboratuarında Bursamızda yapılıyor. Poşetler 500 gr veya 1kg taze meyve alacak şekilde imal edilmiş. İhracat mevsimi geldiğinde taze meyve, kiraz başta olmak üzere bu poşetlere konuluyor ve ihraç ediliyor. Bu gelen parti elbette numune, daha sonra arkadan onbinlerce gelecek.
Aslında yazmaya çalıştığım örnek, sadece bu firmaya, bu olaya mahsus değil. Sanayicim, gümrük çıkışlı transitlerde, bu ve buna benzer çok olayla karşılaşıyor. Maliyeti asgariye indirebilmek amacıyla, eşyasını kendisi getirmeye çalışıyor. Ama nafile; kooperatifin eli sopalı hatta bıçaklı adamlarını aşmak mümkün değil. Yoksa neden bu kadar küçük bir malzemeye bu kadar para versin. Bu parayı inanın yurt dışı taşımalarında bile almak mümkün değil. ABDden gelen aynı malzemenin uçak kargo ücreti bile bunun yarısı değil. Transit Rejimi gayet güzel düzenlenmiş. GY nin 212 . md eşyanın transitinin hangi araçlarla yapılabileceği hüküm altına alınmıştır. Transit beyannamesinin asıl sorumlu tarafından imzalanması yeterli olup; bu tür küçük kolilerin, hızlı kargo şirketiyle yapılması mümkündür. (MADDE 213 (1) Transit rejimi beyanı gümrük beyannamesi ile yapılır. Asıl sorumlunun sorumlulukları ve yükümlülükleri) Yönetmelikte yer alan bu bilgiler ışığında, Gümrük Mevzuatında tanımlanan, hızlı kargo şirketlerinin asıl sorumlu olarak gerekli teminat ve ayniyat tespit önlemleri sağlanmak suretiyle, küçük koliler halindeki eşyaları bir gümrükten diğer gümrüğe transit rejimi süresi içerisinde götürmesi mevzuata uygundur. Hızlı kargo şirketleri; yurtdışından getirdikleri kolileri bu yöntemle, her gün çeşitli gümrüklerimize transit beyannamesi kapsamında gönderiyorlar. Demek oluyor ki sorun mevzuatta değil. Hızlı kargo şirketi ile yapılacak olan bir taşımanın bedeli böyle bir işte yukarıdaki paranın ancak 8 de 1 kadardır.
Bir gümrükçü olarak her zaman övünerek gümrüklerimizin bulunduğu şehrin ekonomik ve sosyal hayatlarına önemli katkıları olduğunu ifade etmişimdir.
AHL de yüzlerce kamyon sahibinin, ekmeğini bu işten çıkardığının bilincindeyim. Ama bu kooperatifleri yönetenler, firmanın kendisine ait taşıma aracını zorbalıkla içeri sokmayanlar, böyle bir işin sonucunda toplum vicdanının hesap soracağını unutmasınlar.
Bu konuda elbette gümrük idarelerimize de görev düşmektedir. Onlar da vatandaşın gümrük rejimlerinin uygulanmasında, taşınmasında sıkıntı çıkaran, mükellefi zorlayan, tehdit edenlere karşı gerekli tedbirleri almaları gerekir. Herkes canının istediğini yapma özgürlüğüne sahip değildir. Para kazanmaya kimsenin bir itirazı yok bizim itirazımız vicdansızlığadır. Saygılarımla.
Eşyanın ağırlığı 7,5 kg, bedeli 143,75 EUR, malzeme AB ülkesinden uçakla geliyor. Bu değerler transit beyannamesi üzerinden alınmış değerlerdir. İşlem, Bursamızın dünya çapında bir marka firmasına ait.
Transit beyannamesi kapsamı eşyayı taşıyan firma, Atatürk Havalimanı etrafında kümelenmiş taşıma kooperatiflerinden birine ait. Taşıma bu araçlardan biri ile yapılmış. Nakliye bedeli Bursaya 879,10 TL olarak faturalanmış.
Eşyanın gümrük işlemi; GK 8492 maddesi, GY 212312 maddeleri, transit hükümleri çerçevesinde yapılmış. Beyanname kapsamı eşya ambalaj malzemesi, gıda ile temas edecek Bu nedenle migrotion testi gerekiyor. Bu test tarım bakanlığı laboratuarında Bursamızda yapılıyor. Poşetler 500 gr veya 1kg taze meyve alacak şekilde imal edilmiş. İhracat mevsimi geldiğinde taze meyve, kiraz başta olmak üzere bu poşetlere konuluyor ve ihraç ediliyor. Bu gelen parti elbette numune, daha sonra arkadan onbinlerce gelecek.
Aslında yazmaya çalıştığım örnek, sadece bu firmaya, bu olaya mahsus değil. Sanayicim, gümrük çıkışlı transitlerde, bu ve buna benzer çok olayla karşılaşıyor. Maliyeti asgariye indirebilmek amacıyla, eşyasını kendisi getirmeye çalışıyor. Ama nafile; kooperatifin eli sopalı hatta bıçaklı adamlarını aşmak mümkün değil. Yoksa neden bu kadar küçük bir malzemeye bu kadar para versin. Bu parayı inanın yurt dışı taşımalarında bile almak mümkün değil. ABDden gelen aynı malzemenin uçak kargo ücreti bile bunun yarısı değil. Transit Rejimi gayet güzel düzenlenmiş. GY nin 212 . md eşyanın transitinin hangi araçlarla yapılabileceği hüküm altına alınmıştır. Transit beyannamesinin asıl sorumlu tarafından imzalanması yeterli olup; bu tür küçük kolilerin, hızlı kargo şirketiyle yapılması mümkündür. (MADDE 213 (1) Transit rejimi beyanı gümrük beyannamesi ile yapılır. Asıl sorumlunun sorumlulukları ve yükümlülükleri) Yönetmelikte yer alan bu bilgiler ışığında, Gümrük Mevzuatında tanımlanan, hızlı kargo şirketlerinin asıl sorumlu olarak gerekli teminat ve ayniyat tespit önlemleri sağlanmak suretiyle, küçük koliler halindeki eşyaları bir gümrükten diğer gümrüğe transit rejimi süresi içerisinde götürmesi mevzuata uygundur. Hızlı kargo şirketleri; yurtdışından getirdikleri kolileri bu yöntemle, her gün çeşitli gümrüklerimize transit beyannamesi kapsamında gönderiyorlar. Demek oluyor ki sorun mevzuatta değil. Hızlı kargo şirketi ile yapılacak olan bir taşımanın bedeli böyle bir işte yukarıdaki paranın ancak 8 de 1 kadardır.
Bir gümrükçü olarak her zaman övünerek gümrüklerimizin bulunduğu şehrin ekonomik ve sosyal hayatlarına önemli katkıları olduğunu ifade etmişimdir.
AHL de yüzlerce kamyon sahibinin, ekmeğini bu işten çıkardığının bilincindeyim. Ama bu kooperatifleri yönetenler, firmanın kendisine ait taşıma aracını zorbalıkla içeri sokmayanlar, böyle bir işin sonucunda toplum vicdanının hesap soracağını unutmasınlar.
Bu konuda elbette gümrük idarelerimize de görev düşmektedir. Onlar da vatandaşın gümrük rejimlerinin uygulanmasında, taşınmasında sıkıntı çıkaran, mükellefi zorlayan, tehdit edenlere karşı gerekli tedbirleri almaları gerekir. Herkes canının istediğini yapma özgürlüğüne sahip değildir. Para kazanmaya kimsenin bir itirazı yok bizim itirazımız vicdansızlığadır. Saygılarımla.
Sayı: 731 - Sayı'nın Kapağı