Teknolojinin hızla geliştiği günümüz dünyasında, Ar-Ge yatırımları aralıksız bir şekilde sürdürülüyor. İş dünyası, rekabetin bilgi ve teknolojinin belirlediği bir süreçten geçilmesi bilinciyle Ar-Ge yatırımlarına hız veriyor. Son yıllarda artan Ar-Ge yatırımlarının, önümüzdeki süreçlerde daha da hızlanacağı yönünde dikkatler çekiliyor.
İş dünyasının görüşü, katma değeri yüksek, ileri teknoloji ürünlere yönelmek, Ar-Ge harcamalarının artması, inovasyona ağırlık vermesi, markalaşma ve tasarıma odaklanma yönünde ifade ediliyor. Türkiye'de gayrisafi yurt içi araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) harcaması, 2017'de bir önceki yıla göre yüzde 21,2 artarak 29 milyar 855 milyon lira oldu.TÜİK, "2017 Yılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetleri Araştırması sonuçlarını açıkladı.Söz konusu harcamanın gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payı 2016'da yüzde 0,94 iken, 2017'de yüzde 0,96'ya yükseldi.Ar-Ge harcamalarında mali ve mali olmayan şirketler yüzde 56,9 ile en büyük paya sahipken, bunu yüzde 33,5 ile yükseköğretim takip etti. Kar amacı olmayan kuruluşlar tarafından yapılan Ar-Ge harcamalarının da dahil olduğu genel devlet Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamaları içindeki payı ise yüzde 9,6 olarak kayıtlara geçti. Ar-Ge harcamalarının 2017 yılında yüzde 49,4'ü mali ve mali olmayan şirketler tarafından finanse edilirken, bunu yüzde 33,6 ile genel devlet, yüzde 13,3 ile yükseköğretim, yüzde 3,5 ile yurt dışı kaynaklar ve yüzde 0,1 ile yurt içi diğer kaynaklar takip etti.
AR-GE HARCAMALARI 10 YILDA 4 KATINA ÇIKTI
Türkiye'de araştırma geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri için yapılan harcamaların tutarı 10 yılda 3 kattan fazla arttı ve 6,9 milyar liradan 29,9 milyar liraya yükseldi. Ar-Ge harcamalarında en yüksek paya sahip ticari kesimin harcamaları bu dönemde 3 milyar liradan 17 milyar liraya çıktı.TÜİK verilerinden yapılan derlemeye göre, bu dönemde mali ve mali olmayan şirketlerin Ar-Ge harcamaları yüzde 460 artışla 17 milyar liraya, kar amacı olmayan kuruluşların da dahil edildiği genel devlet harcamaları yüzde 250 artışla 2,9 milyar liraya, yükseköğretim kurumlarının Ar-Ge harcamaları ise yüzde 230 artışla 10 milyar liraya yükseldi.Gayrisafi yurtiçi Ar-Ge harcamaları 2008-2017 döneminde yüzde 333 artarak 6,9 milyar liradan 29,9 milyar liraya çıkarken, bunun 15,2 milyar lirasını personel harcamaları, 11,6 milyar lirasını diğer cari Ar-Ge harcamaları ve 3,1 milyar lirasını yatırım harcamaları oluşturdu.
KAMU AR-GE HARCAMALARI
Kamunun Ar-Ge harcamalarında "savunma yüzde 19,8 ile ikinci sırada yer alırken, bu alandaki cari harcamalar 421,5 milyon lira, yatırım harcamaları ise 145,6 milyon lira olarak gerçekleşti. Savunma için yapılan Ar-Ge harcamaları 2008'de 162,1 milyon lirayken, 2017'de yüzde 250 artışla 567,1 milyon liraya yükseldi.Sosyoekonomik amaçlı kamu Ar-Ge harcamalarında tarım yüzde 16, endüstriyel üretim ve teknoloji sektörü yüzde 7,6 paya sahip oldu. Bursa yatırımcıları, gerek Bursa yerel, genel de ülke genelinde rekabet için Ar-Ge çalışmalarını artırmak gerektiğini belirtiyorlar.
Dr. Mustafa Hatipoğlu
BUTEKOM Genel Müdürü
"Ar-Ge harcamalarındaki yıllara göre artış, özellikle son yıllardaki artış sevindirici. Ancak, gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranı hala % 1'in altında. Daha önceki beklentilere göre % 2'nin altında olmaması gereken bu oran, katma değeri yüksek ürünler üretebilen kalkınmış ülkelerle karşılaştırıldığında % 3'ler dolayında olması gerekiyor. Ar-Ge harcamalarının kendi içindeki dağılımına baktığımızda; ticari kesimin Ar-Ge içindeki payının genel devlet ve yüksek öğrenim kurumları Ar-Ge harcamalarının üstüne çıkması sevindirici. Bu demektir ki, ticari sektörümüz katma değerli ürün üretmenin önemini idrak etmeye başlamış. Ar-Ge harcamaları içinde yatırım harcamaları, Ar-Ge personel harcamaları ve diğer cari Ar-Ge harcamaları yanında küçük biy pay tutuyor. Bu payın yükselmesi katma değeri yüksek ürün üretiminin de artması anlamına gelir. Yukarıdaki değerlendirmelerde sevindirici durumlar olsa da, gerekli Ar-Ge kültürü oluşturmada, Ar-Ge eğitim seviyesinde ve Ar-Ge uygulama altyapısını geliştirilmesinde kalkınmış ülkelere göre oldukça geride olduğumuz görülmektedir.
Prof. Dr. Yusuf Ulcay
Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü
"Bilgi ve teknolojinin belirleyici olduğu günümüz dünyasında tüm alanlarda yaşanan hızlı dönüşüm, kurum ve kuruluşların yanı sıra bireylere de yenilikçi olmaktan başka seçenek bırakmamaktadır. Daha az kaynakla, daha fazla katma değer oluşturmak zorunda olduğumuz bir ekosistemde Türkiye olarak 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize ulaşmamız, bilgi üretmek ve bunu katma değere dönüştürmekle mümkün. Hükümetimizin Ar-Ge teşvikleri sayesinde ülkemiz bu alanda son dönemde ciddi bir ivme yakaladı. Artık maharet, teknolojiye uyum sağlamakta değil teknolojiye yön vermektedir. Hedeflediğimiz milli gelir seviyesine ulaşmak ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek için, teknoloji üreten bir ülke haline gelmeliyiz. Bursa Uludağ Üniversitesi olarak bizler de bu yüksek teknolojiye geçiş hamlelerin odağında olmak ve bu alanda da projeler üretmek üzere çalışmalarımızı hızlandırdık. Mezunlarımızın sektörde aranılan eleman olabilmeleri için öncelikle mühendislik fakültesi öğrencilerimizin yararlanabilecekleri Ar-Ge Personeli Eğitimleri başlattık. İlk yıl 3 sektörü kapsayan eğitimlerimiz sanayii temsilcileri tarafından ciddi bir ilgi gördü ve üçüncü yılına girdiğimiz eğitimlerde sektör sayımızı 6'ya çıkardık. Ar-Ge ve inovasyon konusunda devletimizin destekleri, sanayicilerimizin yaptığı yatırımlar, üniversitelerimizin ortaya koyduğu projeler çok değerli. En önemlisi de tüm bu çalışmaların bir arada ve ortak bir hedefle yürütülmesidir. Ülkemizin gelecek projeksiyonu doğrultusunda çalışmaların meyvelerini kısa sürede vereceğine inanıyorum.
Erdem Kaya
Uluslararası Patent Birliği Başkanı
Patent & Marka Vekili Erdem Kaya Patent Genel Müdürü
"Alın teri dökerek milli ekonomimizi büyüttük ama salt büyüme ötesinde kalkınabilme için akıl teri dökmemiz gerekiyor. Bunu sürdürülebilir şekilde yapabildiğimizde yüksek katma değerli ürün ve hizmetler üretebileceğiz ve bunları doğru kurgulanmış fikri mülkiyet stratejileri kapsamında koruma altına alacağız, böylelikle de orta gelir tuzağını aşıp kişi başı yıllık ortalama gelirimizi 20-30 bin dolarlar bandına çıkaracağız. Bu bağlamda, Ar-Ge harcamalarının GSYİH içindeki payının her sene artıyor olması çok sevindirici bir haber. Diğer taraftan, Cumhuriyetimizin 100. yıl hedeflerinde bu oran % 3 olarak belirlenmiş. Bu demek oluyor ki 2023'e kadarki süreçte daha da fazla akıl teri dökme yönünde bir gayretimiz ve idealimiz olmalı. Kamu, üniversiteler ve özel sektördeki tüm paydaşlar olarak bu konuyu asla taviz verilmemesi gereken bir milli beka meselesi olarak ele alırsak, büyük buluşların aydınlattığı parlak bir gelecekte buluşmamız işten bile değil diye düşünmekteyim.
Volkan Akıncı
Coşkunöz Holding Ar-Ge Direktörü
"Hükümet destekleri ile Ar-Ge yatırımları hız kazandı, fakat sayı olarak hızlanması nitelik olarak hızlanması anlamına gelmiyor. Mevcut durumlar denetimlerle başarılı şekilde ilerliyor. Türkiye Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin bir anda kalkınmasını bekleyemeyiz.Coşkunöz Ar-Ge yolculuğuna 2006 yılında başladı ve ilk Ar-Ge merkezi olan firmalardan birtanesidir. 1996 yılından itibaren TÜBİTAK destekli projeler üretmektedir. Coşkunöz, Ar-Ge kültürünü oturtmuş durumda. Bakanlık tarafından da lider şirketlerden biri olduğu için beklentiler yüksek. En güncel teknolojilerin ötesinde çalışmalarımıza devam ediyoruz, bu konuda da yönlendirici rolümüzü üstleniyoruz. Avrupa Birliği projeleri üretiyoruz, katma değerli ve ileri teknolojilere sahip ürünler ve hizmertler geliştiriyoruz.
Mehmet Latif Deniz
Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü
"Reform Paketi amacına ulaştı. Ar-Ge sayısında yüzde 127 artış. 2023 Ar-Ge hedefleri doğrultusunda 25 Şubat 2016 tarihinde yürürlüğe konulan Reform Paketi kapsamında yapılan uygulamalarla ilimizdeki Ar-Ge merkezleri sayısında 2016 yılına oranla yüzde 127 artış sağlandı. İlimizde 48 olan Ar-Ge merkez sayısı bugün Yüzde 127 artışla 106 adede ulaştı. Ülke genelinde 2016 yılında 410 olan Ar-Ge merkez sayısı bugün itibarıyla yüzde 157 artışla 1055'e yükseldi. Sanayinin ve sanayicimizin yüksek teknolojili ve katma değeri yüksek ürünler üretmesi amacıyla kurulmaya başlanan Ar-Ge merkezleri sayısının artışında bir başka önemli etken de Bakanlığımız direktifleri doğrultusunda, İl Müdürlüğümüz ile Üniversite işbirliği ile sürdürülen Kamu-Üniversite- Sanayi İşbirliği (KÜSİ) İl Planlama ve Geliştirme Kurulu çalışmalarıdır. Reform Paketi kapsamındaki KÜSİ çalışmaları, bugüne kadar onlarca AR-GE Merkezi'nin kurulmasına zemin hazırladı. İlimizdeki AR-GE merkezlerinde üzerinde çalışılan proje sayısında da önemli oranda artış sağlanmış ve bugün itibarıyla yürütülen proje sayısı 2733'e ulaşmıştır. Bunlardan 1743'ü tamamlanmış, 990'ı üzerinde ise çalışmalar devam etmektedir. Yine ilimizde, tamamlanan 1743 Proje sonucu 1195 adet Yeni Teknolojik Ürün elde edilmiş ve bunlardan 197 adedine patent alınmıştır. Diğer 998 ürünün patent başvuru çalışmaları ise devam etmektedir.
Ömer Kocakuşak
Bilen Patent & Univation Yönetim Kurulu Başkanı
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Tasarım Konseyi Başkanı
"Türkiye'de Ar-Ge harcamaları son 10 yılda yaklaşık 4 katlık bir artış ile ortalama 30 milyar TL'yi bulmaktadır. Ar-Ge harcamalarının odağında Ar-Ge ve tasarım merkezleri teşvikini görüyorum. Ülkemizde şu anda yaklaşık 1000 küsür adet Ar-Ge merkezi ve yaklaşık 300 civarında tasarım merkezi bulunmaktadır. Ar-Ge ve tasarım merkezi şirketlerinin kilogram ihracatına baktığımızda Ar-Ge ve tasarım merkezi olmayan şirketlerin kilogram ihracatının çok ötesinde olduğunu görüyoruz. Bu durum da bize Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde verilen mali teşviklerden ziyade bu teşviklerin firmaya kattığı kültür ve firmaları disipline edici etkisinin ne denli önemli olduğunu gösteriyor.Mevzuat ile gelen yani 5746 sayılı araştırma geliştirme ve tasarım faaliyetlerinin desteklenmesi hakkındaki kanun noktasında gelen mali teşviklerin dışında ülkemizde son dönemde giderek artan nakit hibe sağlayan teşviklerde son derece revaçtadır. Ar-Ge teşviklerinin maddi çıkarlarının ve sağladığı faydalarının yanı sıra şirketlerin Ar-Ge noktasında dökümantasyon personel noktasında kalifikasyon ve benzeri becerilerini geliştirmeleri açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Ergun Hadi Türkay
BUSİAD Başkanı
"Ar-Ge konusuna önem verilmeye başlandı. Şimdi resmi daha geniş açıdan çizmeliyiz. Üniversitelerde temel bilim dalları matematik, fizik, kimya, biyoloji dalları IQ seviyesi yüksek öğrenciler için özendirilmeli. Ar-Ge personelleri bu tür formasyonu almış kişilerde daha verimli oluyor. Kendi teknolojinizi üretme olasılığı artıyor. .Ar-Ge harcamalarının artması bizim özlediğimiz bir durum. Tabii, aynı zamanda yapılan harcamaların verimliliğinin takibi de gerekli. Yapılan harcamaların ticarete dönüşmesi çok önemli, ticarete dönüşenler çeşitli teşviklerle ödüllendirilmeli. Bir kere Ar-Ge ve inovasyon kanımıza girdiğinde, gündelik hayatımızın bir parçası olduğunda, bunları yaratanlar el üstünde tutulduğunda çok daha fazla takip edilen olduğumuzu göreceğiz. Esas olan bu atmosferin yaratılması ve bu çabaların kara dönüşmesi. Bence bu aynı zamanda doğru fiyatlandırma ve pazarlamadan geçiyor.
Serkan Turan
Nukon Lazer Makina
"Makine sektörü teknolojinin gelişmesi ve otomasyona yönelik yatırımların artması sonucu hızla büyüyen ve gelişen Türkiye ekonomisinin yükselen değeri olmuştur. Bugün yapmış olduğumuz makineleri Avrupa da dünyanın devleri kullanıyor. Önümüzdeki yıllarda en önemli sektör konumuna geleceğini düşündüğümüz makine imalatı verilen Ar-Ge destekleri ve teşvikler ile hızla ilerlemektedir.
Reform paketi ile uygulanan teşvik ve istisnalar
Özel Sektör Ar-Ge Merkezi kurmak için aranan asgari Ar-Ge Personeli Sayısı (Otomotiv ana sanayi hariç) 30 tam zaman eşdeğer personel sayısından 15'e düşürülmüş,Bu merkezlerde gerçekleştirilen Ar-Ge harcamalarının % 100'ünü Kurumlar Vergisi Matrahından indirme imkanı getirilmiş,Ar-Ge Merkezlerinde çalışan Ar-Ge personeli ile destek personeline yönelik "Sigorta Pirimi Desteği getirilerek, sigorta işveren hissesinin yarısı Maliye Bakanlığı bütçesine konan ödenekten karşılanması sağlanmış,Ar-Ge Merkezlerinde çalışan Ar-Ge personeli ile destek personeline yönelik "Gelir Vergisi Stopajı Desteği getirilmiş, nitelikli Ar-Ge personeli istihdamını teşvik etmek amacıyla destek kademeli olarak uygulanmıştır.
Ar-Ge Merkezlerinde Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlene kağıtlardan Damga Vergisi alınmaz hükmü ile "Damga Vergisi İstisnası getirilmiş,Bu Merkezlerde yürütülen Ar-Ge ve yenilik projeleri ile ilgili araştırmalarda kullanılmak üzere ithal edilen eşya gümrük vergisi ve her türlü fondan muaf tutularak "Gümrük Vergisi İstisnası getirilmiştir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'nin Ar-Ge ve yenilikçiliğin önderliğinde katma değer üreterek büyüyeceğini bildirdi.Geçen yıl Ar-Ge harcamalarının bir önceki seneye göre yüzde 21,2'lik artışla 29 milyar 855 milyon liraya yükseldiğini belirten Varank, Ar-Ge harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki oranının yüzde 0,96'ya çıktığını bildirdi. Varank, 2013'ten bu yana gözlenen istikrarlı artış eğiliminin sürdüğüne dikkati çekti. Ar-Ge harcamalarına özel sektörün öncülük ettiğini vurgulayan Varank, "Bu durum hedeflerimizin karşılanması açısından son derece dikkat çekici. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre en fazla Ar-Ge harcaması yüzde 56,9'luk payla şirketler tarafından gerçekleştirildi. Şirketleri yüzde 33,5'lik payla üniversiteler ve yüzde 9,6'lık payla genel devlet izledi ifadesini kullandı.Sevindirici bir başka gelişmenin ise Ar-Ge personeli sayısındaki artış olduğuna işaret eden Varank, tam zamanlı Ar-Ge personeli sayısının yüzde 12'lik artışla 153 bin 552 kişiye ulaştığını, kadınların payının da yüzde 32'ye çıkarak artış eğilimini sürdürdüğünü bildirdi. Varank, bu olumlu gelişmelerde Bakanlığın öncelikli faaliyetleri arasında yer alan teknoparklar ve Ar-Ge merkezlerinin önemli bir rol oynadığını belirterek, şunları kaydetti:Türkiye, Ar-Ge ve yenilikçiliğin önderliğinde katma değer üreterek büyüyecek. Ülkemizin Ar-Ge önderliğinde yüksek katma değerli üretim yapısına kavuşma hedefi doğrultusunda, girişimcilere ve teknoloji tabanlı işletmelere çok çeşitli destekler sunuyoruz. Teknoparklarda yer alacak firmalara altyapı, idare binası ve kuluçka merkezi inşaatları kapsamında 14 yılda 750 milyon lira hibe desteği verdik. Halihazırda 60 teknoparkta teknoloji ve yenilik faaliyetleri tüm hızıyla devam ediyor. Teknoparklardaki firma sayısı 2017'de yüzde 6,7 artışla 4 bin 624'e, Ar-Ge personeli sayısı ise yüzde 9,9 artışla 36 bin 943'e ulaştı. Bu gelişmeler sonucundaysa teknoparklardaki toplam satış tutarı yüzde 22,7 artışla 53 milyar liraya çıkarken, toplam ihracat 3,6 milyar dolara ulaştı.
YÜKSEKÖĞRETİM AR-GE HARCAMALARI
Ar-Ge alanına göre yükseköğretim harcamaları incelendiğinde, geçen yıl sağlık bilimleri yüzde 33,2 ile en fazla harcamanın yapıldığı alan olarak dikkati çekti. Bu alanı yüzde 23,4 ile sosyal bilimler, yüzde 18,7 ile mühendislik bilimleri, yüzde 12,6 ile beşeri bilimler ve yüzde 8 ile doğal bilimler takip etti. Tarım bilimleri, yüzde 4 ile yükseköğretimde en düşük Ar-Ge harcamasının yapıldığı alan oldu.
İş dünyasının görüşü, katma değeri yüksek, ileri teknoloji ürünlere yönelmek, Ar-Ge harcamalarının artması, inovasyona ağırlık vermesi, markalaşma ve tasarıma odaklanma yönünde ifade ediliyor. Türkiye'de gayrisafi yurt içi araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) harcaması, 2017'de bir önceki yıla göre yüzde 21,2 artarak 29 milyar 855 milyon lira oldu.TÜİK, "2017 Yılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetleri Araştırması sonuçlarını açıkladı.Söz konusu harcamanın gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payı 2016'da yüzde 0,94 iken, 2017'de yüzde 0,96'ya yükseldi.Ar-Ge harcamalarında mali ve mali olmayan şirketler yüzde 56,9 ile en büyük paya sahipken, bunu yüzde 33,5 ile yükseköğretim takip etti. Kar amacı olmayan kuruluşlar tarafından yapılan Ar-Ge harcamalarının da dahil olduğu genel devlet Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamaları içindeki payı ise yüzde 9,6 olarak kayıtlara geçti. Ar-Ge harcamalarının 2017 yılında yüzde 49,4'ü mali ve mali olmayan şirketler tarafından finanse edilirken, bunu yüzde 33,6 ile genel devlet, yüzde 13,3 ile yükseköğretim, yüzde 3,5 ile yurt dışı kaynaklar ve yüzde 0,1 ile yurt içi diğer kaynaklar takip etti.
AR-GE HARCAMALARI 10 YILDA 4 KATINA ÇIKTI
Türkiye'de araştırma geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri için yapılan harcamaların tutarı 10 yılda 3 kattan fazla arttı ve 6,9 milyar liradan 29,9 milyar liraya yükseldi. Ar-Ge harcamalarında en yüksek paya sahip ticari kesimin harcamaları bu dönemde 3 milyar liradan 17 milyar liraya çıktı.TÜİK verilerinden yapılan derlemeye göre, bu dönemde mali ve mali olmayan şirketlerin Ar-Ge harcamaları yüzde 460 artışla 17 milyar liraya, kar amacı olmayan kuruluşların da dahil edildiği genel devlet harcamaları yüzde 250 artışla 2,9 milyar liraya, yükseköğretim kurumlarının Ar-Ge harcamaları ise yüzde 230 artışla 10 milyar liraya yükseldi.Gayrisafi yurtiçi Ar-Ge harcamaları 2008-2017 döneminde yüzde 333 artarak 6,9 milyar liradan 29,9 milyar liraya çıkarken, bunun 15,2 milyar lirasını personel harcamaları, 11,6 milyar lirasını diğer cari Ar-Ge harcamaları ve 3,1 milyar lirasını yatırım harcamaları oluşturdu.
KAMU AR-GE HARCAMALARI
Kamunun Ar-Ge harcamalarında "savunma yüzde 19,8 ile ikinci sırada yer alırken, bu alandaki cari harcamalar 421,5 milyon lira, yatırım harcamaları ise 145,6 milyon lira olarak gerçekleşti. Savunma için yapılan Ar-Ge harcamaları 2008'de 162,1 milyon lirayken, 2017'de yüzde 250 artışla 567,1 milyon liraya yükseldi.Sosyoekonomik amaçlı kamu Ar-Ge harcamalarında tarım yüzde 16, endüstriyel üretim ve teknoloji sektörü yüzde 7,6 paya sahip oldu. Bursa yatırımcıları, gerek Bursa yerel, genel de ülke genelinde rekabet için Ar-Ge çalışmalarını artırmak gerektiğini belirtiyorlar.
Dr. Mustafa Hatipoğlu
BUTEKOM Genel Müdürü
"Ar-Ge harcamalarındaki yıllara göre artış, özellikle son yıllardaki artış sevindirici. Ancak, gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranı hala % 1'in altında. Daha önceki beklentilere göre % 2'nin altında olmaması gereken bu oran, katma değeri yüksek ürünler üretebilen kalkınmış ülkelerle karşılaştırıldığında % 3'ler dolayında olması gerekiyor. Ar-Ge harcamalarının kendi içindeki dağılımına baktığımızda; ticari kesimin Ar-Ge içindeki payının genel devlet ve yüksek öğrenim kurumları Ar-Ge harcamalarının üstüne çıkması sevindirici. Bu demektir ki, ticari sektörümüz katma değerli ürün üretmenin önemini idrak etmeye başlamış. Ar-Ge harcamaları içinde yatırım harcamaları, Ar-Ge personel harcamaları ve diğer cari Ar-Ge harcamaları yanında küçük biy pay tutuyor. Bu payın yükselmesi katma değeri yüksek ürün üretiminin de artması anlamına gelir. Yukarıdaki değerlendirmelerde sevindirici durumlar olsa da, gerekli Ar-Ge kültürü oluşturmada, Ar-Ge eğitim seviyesinde ve Ar-Ge uygulama altyapısını geliştirilmesinde kalkınmış ülkelere göre oldukça geride olduğumuz görülmektedir.
Prof. Dr. Yusuf Ulcay
Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü
"Bilgi ve teknolojinin belirleyici olduğu günümüz dünyasında tüm alanlarda yaşanan hızlı dönüşüm, kurum ve kuruluşların yanı sıra bireylere de yenilikçi olmaktan başka seçenek bırakmamaktadır. Daha az kaynakla, daha fazla katma değer oluşturmak zorunda olduğumuz bir ekosistemde Türkiye olarak 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize ulaşmamız, bilgi üretmek ve bunu katma değere dönüştürmekle mümkün. Hükümetimizin Ar-Ge teşvikleri sayesinde ülkemiz bu alanda son dönemde ciddi bir ivme yakaladı. Artık maharet, teknolojiye uyum sağlamakta değil teknolojiye yön vermektedir. Hedeflediğimiz milli gelir seviyesine ulaşmak ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek için, teknoloji üreten bir ülke haline gelmeliyiz. Bursa Uludağ Üniversitesi olarak bizler de bu yüksek teknolojiye geçiş hamlelerin odağında olmak ve bu alanda da projeler üretmek üzere çalışmalarımızı hızlandırdık. Mezunlarımızın sektörde aranılan eleman olabilmeleri için öncelikle mühendislik fakültesi öğrencilerimizin yararlanabilecekleri Ar-Ge Personeli Eğitimleri başlattık. İlk yıl 3 sektörü kapsayan eğitimlerimiz sanayii temsilcileri tarafından ciddi bir ilgi gördü ve üçüncü yılına girdiğimiz eğitimlerde sektör sayımızı 6'ya çıkardık. Ar-Ge ve inovasyon konusunda devletimizin destekleri, sanayicilerimizin yaptığı yatırımlar, üniversitelerimizin ortaya koyduğu projeler çok değerli. En önemlisi de tüm bu çalışmaların bir arada ve ortak bir hedefle yürütülmesidir. Ülkemizin gelecek projeksiyonu doğrultusunda çalışmaların meyvelerini kısa sürede vereceğine inanıyorum.
Erdem Kaya
Uluslararası Patent Birliği Başkanı
Patent & Marka Vekili Erdem Kaya Patent Genel Müdürü
"Alın teri dökerek milli ekonomimizi büyüttük ama salt büyüme ötesinde kalkınabilme için akıl teri dökmemiz gerekiyor. Bunu sürdürülebilir şekilde yapabildiğimizde yüksek katma değerli ürün ve hizmetler üretebileceğiz ve bunları doğru kurgulanmış fikri mülkiyet stratejileri kapsamında koruma altına alacağız, böylelikle de orta gelir tuzağını aşıp kişi başı yıllık ortalama gelirimizi 20-30 bin dolarlar bandına çıkaracağız. Bu bağlamda, Ar-Ge harcamalarının GSYİH içindeki payının her sene artıyor olması çok sevindirici bir haber. Diğer taraftan, Cumhuriyetimizin 100. yıl hedeflerinde bu oran % 3 olarak belirlenmiş. Bu demek oluyor ki 2023'e kadarki süreçte daha da fazla akıl teri dökme yönünde bir gayretimiz ve idealimiz olmalı. Kamu, üniversiteler ve özel sektördeki tüm paydaşlar olarak bu konuyu asla taviz verilmemesi gereken bir milli beka meselesi olarak ele alırsak, büyük buluşların aydınlattığı parlak bir gelecekte buluşmamız işten bile değil diye düşünmekteyim.
Volkan Akıncı
Coşkunöz Holding Ar-Ge Direktörü
"Hükümet destekleri ile Ar-Ge yatırımları hız kazandı, fakat sayı olarak hızlanması nitelik olarak hızlanması anlamına gelmiyor. Mevcut durumlar denetimlerle başarılı şekilde ilerliyor. Türkiye Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin bir anda kalkınmasını bekleyemeyiz.Coşkunöz Ar-Ge yolculuğuna 2006 yılında başladı ve ilk Ar-Ge merkezi olan firmalardan birtanesidir. 1996 yılından itibaren TÜBİTAK destekli projeler üretmektedir. Coşkunöz, Ar-Ge kültürünü oturtmuş durumda. Bakanlık tarafından da lider şirketlerden biri olduğu için beklentiler yüksek. En güncel teknolojilerin ötesinde çalışmalarımıza devam ediyoruz, bu konuda da yönlendirici rolümüzü üstleniyoruz. Avrupa Birliği projeleri üretiyoruz, katma değerli ve ileri teknolojilere sahip ürünler ve hizmertler geliştiriyoruz.
Mehmet Latif Deniz
Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü
"Reform Paketi amacına ulaştı. Ar-Ge sayısında yüzde 127 artış. 2023 Ar-Ge hedefleri doğrultusunda 25 Şubat 2016 tarihinde yürürlüğe konulan Reform Paketi kapsamında yapılan uygulamalarla ilimizdeki Ar-Ge merkezleri sayısında 2016 yılına oranla yüzde 127 artış sağlandı. İlimizde 48 olan Ar-Ge merkez sayısı bugün Yüzde 127 artışla 106 adede ulaştı. Ülke genelinde 2016 yılında 410 olan Ar-Ge merkez sayısı bugün itibarıyla yüzde 157 artışla 1055'e yükseldi. Sanayinin ve sanayicimizin yüksek teknolojili ve katma değeri yüksek ürünler üretmesi amacıyla kurulmaya başlanan Ar-Ge merkezleri sayısının artışında bir başka önemli etken de Bakanlığımız direktifleri doğrultusunda, İl Müdürlüğümüz ile Üniversite işbirliği ile sürdürülen Kamu-Üniversite- Sanayi İşbirliği (KÜSİ) İl Planlama ve Geliştirme Kurulu çalışmalarıdır. Reform Paketi kapsamındaki KÜSİ çalışmaları, bugüne kadar onlarca AR-GE Merkezi'nin kurulmasına zemin hazırladı. İlimizdeki AR-GE merkezlerinde üzerinde çalışılan proje sayısında da önemli oranda artış sağlanmış ve bugün itibarıyla yürütülen proje sayısı 2733'e ulaşmıştır. Bunlardan 1743'ü tamamlanmış, 990'ı üzerinde ise çalışmalar devam etmektedir. Yine ilimizde, tamamlanan 1743 Proje sonucu 1195 adet Yeni Teknolojik Ürün elde edilmiş ve bunlardan 197 adedine patent alınmıştır. Diğer 998 ürünün patent başvuru çalışmaları ise devam etmektedir.
Ömer Kocakuşak
Bilen Patent & Univation Yönetim Kurulu Başkanı
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Tasarım Konseyi Başkanı
"Türkiye'de Ar-Ge harcamaları son 10 yılda yaklaşık 4 katlık bir artış ile ortalama 30 milyar TL'yi bulmaktadır. Ar-Ge harcamalarının odağında Ar-Ge ve tasarım merkezleri teşvikini görüyorum. Ülkemizde şu anda yaklaşık 1000 küsür adet Ar-Ge merkezi ve yaklaşık 300 civarında tasarım merkezi bulunmaktadır. Ar-Ge ve tasarım merkezi şirketlerinin kilogram ihracatına baktığımızda Ar-Ge ve tasarım merkezi olmayan şirketlerin kilogram ihracatının çok ötesinde olduğunu görüyoruz. Bu durum da bize Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde verilen mali teşviklerden ziyade bu teşviklerin firmaya kattığı kültür ve firmaları disipline edici etkisinin ne denli önemli olduğunu gösteriyor.Mevzuat ile gelen yani 5746 sayılı araştırma geliştirme ve tasarım faaliyetlerinin desteklenmesi hakkındaki kanun noktasında gelen mali teşviklerin dışında ülkemizde son dönemde giderek artan nakit hibe sağlayan teşviklerde son derece revaçtadır. Ar-Ge teşviklerinin maddi çıkarlarının ve sağladığı faydalarının yanı sıra şirketlerin Ar-Ge noktasında dökümantasyon personel noktasında kalifikasyon ve benzeri becerilerini geliştirmeleri açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Ergun Hadi Türkay
BUSİAD Başkanı
"Ar-Ge konusuna önem verilmeye başlandı. Şimdi resmi daha geniş açıdan çizmeliyiz. Üniversitelerde temel bilim dalları matematik, fizik, kimya, biyoloji dalları IQ seviyesi yüksek öğrenciler için özendirilmeli. Ar-Ge personelleri bu tür formasyonu almış kişilerde daha verimli oluyor. Kendi teknolojinizi üretme olasılığı artıyor. .Ar-Ge harcamalarının artması bizim özlediğimiz bir durum. Tabii, aynı zamanda yapılan harcamaların verimliliğinin takibi de gerekli. Yapılan harcamaların ticarete dönüşmesi çok önemli, ticarete dönüşenler çeşitli teşviklerle ödüllendirilmeli. Bir kere Ar-Ge ve inovasyon kanımıza girdiğinde, gündelik hayatımızın bir parçası olduğunda, bunları yaratanlar el üstünde tutulduğunda çok daha fazla takip edilen olduğumuzu göreceğiz. Esas olan bu atmosferin yaratılması ve bu çabaların kara dönüşmesi. Bence bu aynı zamanda doğru fiyatlandırma ve pazarlamadan geçiyor.
Serkan Turan
Nukon Lazer Makina
"Makine sektörü teknolojinin gelişmesi ve otomasyona yönelik yatırımların artması sonucu hızla büyüyen ve gelişen Türkiye ekonomisinin yükselen değeri olmuştur. Bugün yapmış olduğumuz makineleri Avrupa da dünyanın devleri kullanıyor. Önümüzdeki yıllarda en önemli sektör konumuna geleceğini düşündüğümüz makine imalatı verilen Ar-Ge destekleri ve teşvikler ile hızla ilerlemektedir.
Reform paketi ile uygulanan teşvik ve istisnalar
Özel Sektör Ar-Ge Merkezi kurmak için aranan asgari Ar-Ge Personeli Sayısı (Otomotiv ana sanayi hariç) 30 tam zaman eşdeğer personel sayısından 15'e düşürülmüş,Bu merkezlerde gerçekleştirilen Ar-Ge harcamalarının % 100'ünü Kurumlar Vergisi Matrahından indirme imkanı getirilmiş,Ar-Ge Merkezlerinde çalışan Ar-Ge personeli ile destek personeline yönelik "Sigorta Pirimi Desteği getirilerek, sigorta işveren hissesinin yarısı Maliye Bakanlığı bütçesine konan ödenekten karşılanması sağlanmış,Ar-Ge Merkezlerinde çalışan Ar-Ge personeli ile destek personeline yönelik "Gelir Vergisi Stopajı Desteği getirilmiş, nitelikli Ar-Ge personeli istihdamını teşvik etmek amacıyla destek kademeli olarak uygulanmıştır.
Ar-Ge Merkezlerinde Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlene kağıtlardan Damga Vergisi alınmaz hükmü ile "Damga Vergisi İstisnası getirilmiş,Bu Merkezlerde yürütülen Ar-Ge ve yenilik projeleri ile ilgili araştırmalarda kullanılmak üzere ithal edilen eşya gümrük vergisi ve her türlü fondan muaf tutularak "Gümrük Vergisi İstisnası getirilmiştir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'nin Ar-Ge ve yenilikçiliğin önderliğinde katma değer üreterek büyüyeceğini bildirdi.Geçen yıl Ar-Ge harcamalarının bir önceki seneye göre yüzde 21,2'lik artışla 29 milyar 855 milyon liraya yükseldiğini belirten Varank, Ar-Ge harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki oranının yüzde 0,96'ya çıktığını bildirdi. Varank, 2013'ten bu yana gözlenen istikrarlı artış eğiliminin sürdüğüne dikkati çekti. Ar-Ge harcamalarına özel sektörün öncülük ettiğini vurgulayan Varank, "Bu durum hedeflerimizin karşılanması açısından son derece dikkat çekici. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre en fazla Ar-Ge harcaması yüzde 56,9'luk payla şirketler tarafından gerçekleştirildi. Şirketleri yüzde 33,5'lik payla üniversiteler ve yüzde 9,6'lık payla genel devlet izledi ifadesini kullandı.Sevindirici bir başka gelişmenin ise Ar-Ge personeli sayısındaki artış olduğuna işaret eden Varank, tam zamanlı Ar-Ge personeli sayısının yüzde 12'lik artışla 153 bin 552 kişiye ulaştığını, kadınların payının da yüzde 32'ye çıkarak artış eğilimini sürdürdüğünü bildirdi. Varank, bu olumlu gelişmelerde Bakanlığın öncelikli faaliyetleri arasında yer alan teknoparklar ve Ar-Ge merkezlerinin önemli bir rol oynadığını belirterek, şunları kaydetti:Türkiye, Ar-Ge ve yenilikçiliğin önderliğinde katma değer üreterek büyüyecek. Ülkemizin Ar-Ge önderliğinde yüksek katma değerli üretim yapısına kavuşma hedefi doğrultusunda, girişimcilere ve teknoloji tabanlı işletmelere çok çeşitli destekler sunuyoruz. Teknoparklarda yer alacak firmalara altyapı, idare binası ve kuluçka merkezi inşaatları kapsamında 14 yılda 750 milyon lira hibe desteği verdik. Halihazırda 60 teknoparkta teknoloji ve yenilik faaliyetleri tüm hızıyla devam ediyor. Teknoparklardaki firma sayısı 2017'de yüzde 6,7 artışla 4 bin 624'e, Ar-Ge personeli sayısı ise yüzde 9,9 artışla 36 bin 943'e ulaştı. Bu gelişmeler sonucundaysa teknoparklardaki toplam satış tutarı yüzde 22,7 artışla 53 milyar liraya çıkarken, toplam ihracat 3,6 milyar dolara ulaştı.
YÜKSEKÖĞRETİM AR-GE HARCAMALARI
Ar-Ge alanına göre yükseköğretim harcamaları incelendiğinde, geçen yıl sağlık bilimleri yüzde 33,2 ile en fazla harcamanın yapıldığı alan olarak dikkati çekti. Bu alanı yüzde 23,4 ile sosyal bilimler, yüzde 18,7 ile mühendislik bilimleri, yüzde 12,6 ile beşeri bilimler ve yüzde 8 ile doğal bilimler takip etti. Tarım bilimleri, yüzde 4 ile yükseköğretimde en düşük Ar-Ge harcamasının yapıldığı alan oldu.
Sayı: 1178 - Sayı'nın Kapağı