Sektörel Haberler

Tekstil sanayii yeniliğe yöneldi

Tekstil sektörü Ortadoğu'da yaşanan politik krizler sonucu dalgalanan ihracat pazarında farklılığını ortaya koyabilmek adına tasarım çalışmalarına hız verdi.

Tekstİl sektörünün ihracat açısından en temel alt sektörlerinden biri olan ev tekstili ve hazır giyim-konfeksiyon sektörleri, yurtiçinde yatırım ve kapasitede yeterli büyümeyi sağlayabilmek adına çalışmalarını hızla sürdürüyor.
Üretim kalitesini oluşturan hammaddeden tasarıma kadar her konuya daha fazla önem veren, sektördeki küresel yaklaşım ve değişimleri daha yakından takip etmek ve markalaşma, pazarlamaya daha fazla yatırım yaparak pazardaki yerini kuvvetlendirmek adına doğru adımlar atan sektörler genel profilin aksine önemli üretici gruplarının dahil olduğu, ileri teknolojiyi etkili bir şekilde kullanan ve özellikle de son yıllarda teknolojiyi modayla buluşturuyor.
Rekabet ortamında ilerleyebilmek için Ortadoğu ve Arap Ülkeleri'nde yaşanan olumsuz tabloyu lehine çevirmeye çalışan tekstilci tasarıma ve özgün yenilik çalışmalarına yöneldi. Böylece kalitesini ortaya koyan tekstilci şimdi dönen siparişleri karşılıyor.

İyimser ve temkinliyiz
Arif Özer-Etay Giyim Yönetim Kurulu Başkanı
Tekstil sektörü Ortadoğu'daki olaylardan negatif olarak etkileniyor. Çünkü bizim Kuzey Afrika Ülkeleri'ne kumaş satışlarımız vardı. Oradan çok ciddi bir etkilenme oldu. Mısır şu anda rayına girdi. Suriye'deki karışıklıklar ve olumsuzluklar bizleri çok derinden etkiliyor. Çünkü Suriye ile özellikle sınır ticareti anlamında iyi bir ilişkimiz var. Dolayısıyla buradaki huzursuzluk ve problemler direkt olarak bizim ticaretimizi de etkiliyor. Tüm karışıklıklarda sermaye ve iş dünyası fazla hassasiyet gösterir. Dolayısıyla hemen etkilenir. İnsanlardaki psikolojik alım duygusu da bir şekilde törpülenir. Gelecek kaygısı insanları çok fazla etkiler. Onun için muhakkak etkileniyor sektörümüz. Etkilenmemiz mümkün değil. Ama bizim umudumuz problemlerin çözülmesi ve problemlerin çabuk bitmesi, rayına girmesi ve ticaretin tekrar gelişmesi yönündedir. Çok dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü her ne kadar bir takım tehditler fırsatlar yaratsa da savaş koşulları ya da bu tür karışıklıklar bir şekilde daha fazla dikkat edilmesini gerektiriyor. Sadece para değil mesele, iş bağlantıları anlamında da çok önemli.

Gelişebilmek için değişim şart
Canan Sönmez Canik-Elvin Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı
Aslında krizden sonra Avrupa Ülkeleri çok fazla etkilendi. Tabi ki tüm pazar Arap Ülkeleri'ne, Doğu Ülkeleri'ne kaydı. Tam her şey yolunda gidecekken, Ortadoğu karıştı. Açıkçası etkilendik. Etkilememesi olanaksız. Çünkü Suriye olsun, Libya olsun oradaki siparişler durduruldu. Pek çok tekstil firmasının siparişleri durduruldu. Kaosun geçmesini bekliyor şu an.
Bu tabiî ki ihracat kaybıdır Türkiye için ve çok önemli. O nedenle çok önemli oradaki politik olaylar. Farklı pazar arayışları var ama Avrupa iyi gidiyor şu ara, toparlandı. Temkinli ama gayet iyi gidiyor. Şu an kriz var, sıkıntı var demek zor. Bir taraftan çalışıyor bu firmalar ama keşke bu kaoslar, bu politik sıkıntılar olmasaydı her şey daha iyi olacaktı mutlaka.
Çağın gereğidir gelişim. Tekstilin gelişmesi lazım. Çağ çok gelişti. Nanoteknolojik uygulamalar, teknik uygulamalar ortaya çıktı. Tekstil kendi içinde gelişmeli. Bana göre Türkiye geç bile kaldı. Bu yeni girişimler Avrupa tarafından yıllardır çok iyi bir şekilde yapılıyor ve pazarı elinde tutuyor. Çok da iyi ekonomik gelir elde ediyorlar. Ciddi kazançlı bir çalışmadır. O sebeple Türkiye'de mutlaka yönelimlerini buraya kaydırmalı. Ama tabi alt yapıyla da alakalıdır. Çünkü Avrupa'daki standartlar çok daha farklı. Mutlaka koruyucu tekstiller var Avrupa'da. Bunlar oralarda kullanılıyor. Ama Türkiye'de kullanılmıyor. Ama şimdi standartlar Türkiye'de de değişti. Herşey daha kaliteli yapılmak durumunda. dünya ile rekabet ediyorsa Türkiye, ileri gitmek istiyorsa, gelişmek zorundadır.
Türkiye'nin yıllardır büyük sorunlarından biri olan dış ticaret açığımız bir türlü kapanmıyor. Nedeni de ithalatın bu kadar yoğun oluşudur. Çünkü Türkiye'de hammadde eksiğimiz var bizim.

Tasarım
geleceğimizdir







Ergun Hadi Türkay-Türkay Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi
Şu anda sektörün durumu iyiye doğru işaret ediyor. Özellikle ihracat iyi gidiyor. Ama Ortadoğu'da yaşanan kriz elbette ki etkiledi. Oradan müşteri gelmiyor. Onların yerini doldurmaya çalışıyoruz. Tasarıma çok önem veriyorum. Bizim tasarım ekibimiz şu anda 17 kişiye çıktı. Devamlı kendimizi yeniliyoruz. Tasarıma yatırım yapıyoruz. Tasarım bizim geleceğimiz çünkü. Her hafta neredeyse biz 30-35 desen çıkarıyoruz. Kalite bizim olmazsa olmazımızdır. Ama bunun dışında desen anlamında, tasarım anlamında, çeşitlilik için çalışıyoruz.

Üretim düştü kazanç arttı

Günal Baylan-ESC Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı
Bu durumu Ortadoğu pazarı ile paylaştırmayalım bence tekstil bir bütündür. Mevsimsel itibarıyla dünyada genel bir durgunluk var her sektörde, her ülkede. Bu durgunluğu görüyoruz. Ama bunun yanında tabiî ki Arap Ülkeleri'ndeki huzursuzluktan dolayı da oradaki işlerin biraz daha yavaşladığını görüyoruz. Bunun için Türk tekstili değişik pazarlar bulsa da dünyadaki olaylardan etkileniyoruz. Biraz beklemekten yanayım ben. Huzur gelmesini diliyoruz dünyaya, keyifli işler yapalım diye. İş yapan piyasaların işlerine devam edeceğini düşünüyorum. O yüzden geri durmanın hiç bir anlamı yok ama genel olarak tekstilde çok büyük yeni yatırım yapılmıyor. Ancak yatırım, eskiyen makinelerin revizesi şeklinde oluyor. Onlar da tahmin ediyorum ki devam ediyor. Bence krizde en büyük avantaj tekstilci için üretim metrelerinde biraz düşüş olmasına rağmen kazançların artmasıydı. Çünkü döviz kuru yükseldi. Bu büyük bir kazanç. Bana göre kapasiteler gereken yerlerde kullanıldı.?O yüzden krizle bağdaştırmaktansa mevsimle bağdaştırmak bence daha uygundur.

Ortadoğu'daki durum bizi etkiledi
Fehmi Osanmaz-Femteks Yönetim Kurulu Başkanı
2011 yılında özellikle giyim üzerinde olan tekstil sektöründe beklentiler çok yüksekti. Çünkü önemli bir krizden çıktık 2010 yılında. 2010 yılı içerisinde gelişmeler çok iyiydi, olumluydu. 2011 yılında ise tüm diğer sektörlerde olduğu gibi beklentiler yüksek başladı. Hatta ilk iki-üç ayı değerlendirirsek eğer, gerçekten çok başarılı. Makine kullanımı açısından çok yüksek kapasiteye çıktık. Yalnız bu son olumsuz olan olaylar, Arap Ülkeleri'nde yaşanılanlar bizi olumsuz etkiledi. Çünkü bizim önemli bir pazarımız Arap ülkeleri. İran, Suriye, Libya, Suudi Arabistan gibi pazarlar bizim için son derece önemli olan pazarlar. Onlardaki en ufak bir hareketlilik bizi çok fazla etkiliyor. Buradan çok etkilendik biz. Etkilendiğimiz diğer nokta ise hammadde fiyatlarının yüksek olması. Bu da çok etkiledi bizi. Bunların hepsi bir araya gelince şu anda iç pazar kıpırdamaya başladı. İhracat fena sayılmaz. Önümüzdeki günlerde eğer ihracatta bir düşüş olursa bizi yeni bir kriz bekliyor. Çünkü çok olumsuz bir şekilde hammadde sorunu yaşadık. Arap piyasasındaki bu durum eğer ki daha da ilerlerse, büyürse bizi tekrar bir krizin beklediğini düşünüyorum. Biz krizden sonra farklı pazar arayışlarına geçtik. Ama bunlar dünya çapında yaşanan olumsuzluklar. Nasıl 2009 yılında yaşanan krize hiçbir şey yapamadık, hammadde fiyatlarına üstelik Pakistan'da olan gelişmeler, Çin'deki gelişmeler tekstil sektörünü etkiledi. Ama önümüzdeki günlerde eğer bunlar durulursa 2011 yılının yine iyi olacağını düşünüyorum. İyimserliğimiz devam ediyor.

Türkiye'nin kalitesine dönüş var
Coşkun İrfan-Politet Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı: Kuzey Afrika özellikle Mısır pamuk ve pamuklu dokuma üzerine önemli bir ülke. Onun ötesinde son iki yıl içerisinde Türkiye'den Mısır'a giden, oraya yerleşip üretime başlayan konfeksiyon şirketleri var. Üretim şirketleri var. Bu açıdan baktığımızda bu tür karışıklıklar yabancı sermaye olarak bize tabiî ki risk yaratıyor. Ama denizler çalkalanmadan da durulmuyor. Sonuçta o ülkelere olan ihracatın çok fazla olduğunu düşünmüyorum. Ama Kuzey Afrika Ülkeleri'ndeki fiyatlar Türkiye'den daha ucuzdu ve onlarda bizle konfeksiyonda belirli oranda rekabet ediyorlardı. Bu karışıklıklar nedeniyle oradan alımların kesilmiş olması Türkiye'ye en azından konfeksiyon anlamında bir kayış söz konusu. Biz de bunu hissediyoruz. Ciddi bir talep var. Fakat hem Çin'den geri gelenler, hem de Avrupalı ve Amerikalı müşterilerin Çin'den doğan memnuniyetsizlikle teslimat sıkıntıları, kalite sıkıntıları nedeniyle Türkiye'ye tekrar dönüşle konfeksiyonda bir yığılma başladı. Kısacası bu durumun hem olumlu hem de olumsuz yönleri var. Sektörün durumu genel itibarı ile iyi gidiyor diyebilirim. Tekstil sektörü yılmaz, yıkılmaz bir sektördür. Önü daima açıktır. Önemli olan bu açıklığı bu gücü farkedebilmek, ona inanmak ve öyle devam etmektir. Yatırımdan elimizi eteğimizi çekmememiz gerekir. Yatırım bizim sektörümüz için çok önemli ve şarttır. Ben şuna inanıyorum ki artık Ür-Ge yapabilen firma ihracat yapabilecek. Artık Türkiye tasarım ülkesi olmalı.


Yenilik ve tasarımla
ilerlememiz gerek






Nejat Yahya-Nuy Tekstil Genel Müdürü: İnsanların ihtiyaçları çerçevesinde tekstilin bitmesi gibi bir durum söz konusu değil. Dünyada belli bir rahatsızlık var şu anda. Amerika, Avrupa mevcuttaki durumdan çok rahatsız. Bu oluşumlara kendimizi ülke olarak ayarlamamız lazım. Siyasiler olarak, devlet adamları olarak, iş adamları olarak kendimizi ve ülkemizi doğru kanallara yönlendirmemiz gerekiyor. Dünya çok küçüldü artık. Avrupa diyoruz, Kuzey Afrika diyoruz, Türki Cumhuriyetler, Uzakdoğu, Çin diyoruz…Bu ülkelerle ilişkilerimizi iyi tutmak gerekiyor. Bugün sorun olabilir, yarın düzelir. Adımlarımızı ona göre atmamızda fayda var. Müşterilerimizi küstürmemeli, onları davet etmeli, ilişkilerimizi sıcak tutmalıyız. Bunlar geçici şeyler ama adımlarımıza dikkat etmeliyiz.
İlerlemenin yolu tasarımdan, yenilikten geçiyor. Bugün bitti, artık yeni şeyler söylemek lazım. İnovasyon bizim için gelişimimiz için son derece önemli. ektörün durumu genel itibarı ile iyi gidiyor diyebilirim.

Türkiye,
Ortadoğu krizini
avantaja çevirebilir
Uğur Bocan-Bocanlar Tekstil Genel Müdürü: Ortadoğu'da yaşanan karışıklıklar yüzünden Avrupa'daki kumaş müşterilerimiz, konfeksiyon siparişlerini de Türkiye'ye kaydırıyor. Ülkemizde ihracata yönelik çalışan konfeksiyon fabrikalarının yoğun iş ve sipariş artışlarını gözlemliyoruz. İstihdama yoğun etkisi olan konfeksiyon sektöründeki bu canlılığın orta ve uzun vadede işsizlik rakamlarına pozitif olarak yansıyacağını düşünüyorum. Ancak burada kayıt dışı istihdamın üzerine önemle gidilmesi,Türkiye'de uzun yıllardır gözden çıkarıldığı düşünülen tekstil ve konfeksiyon sektörlerindeki bu canlılığın ve fırsatın iyi değerlendirilmesi, ülke ihracatımıza ve istihdama katkısının unutulmaması gerek. Kısacası bu durum hem sanayicimiz hem de hükümetimiz tarafından iyi değerlendirilirse Türkiye bu işten kazançlı çıkar.

Türkiye'ye yatırım yapılmalı
Turgut Karakoç-Karakoç Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi
Bizim Arap Ülkeleri ile fazla bir iş ilişkimiz yok. Ama bu durumun çok uzun sürmeyeceğini, düzelerek yoluna gireceğini düşünüyorum. Ben bir iş adamı olarak o bölgelerle olan iş ilişkilerinin çokça büyük bir avantajı olduğunu düşünmüyorum. Herkes Türkiye'ye gelmek isterken, biz neden Türkiye'den kaçmak istiyoruz ona bakmak lazım. Bugün bir arsa fiyatı için 100-200 milyon dolarlardan bahsediliyor. Büyük rakamlar bunlar. Bence ülkemiz şu anda çok iyi durumda. Burada yatırım yapmak çok daha iyidir. Biz firma olarak kendi içimizde yatırım anlamında beklemedeyiz. Temkinliyiz. Şu anda mevcudu korumaya çalışıyoruz. Ülke içindeki siyasi karışıklıklar da olmasa aslında ülke olarak oldukça olumlu bir gidişat içindeyiz. Bizlerin daha fazla ticaret yapabilmesi için istikrar şart ve çok önemlidir. Tasarımın üzerine gidiyoruz. Çalışmalarımızı bu yönde başarılı bir şekilde sürdürüyoruz.

Sayı: 781 - Sayı'nın Kapağı