Semih AYDIN – Göksel BAŞARAN
İlk Evim, İlk İş Yerimismiyle lanse edilen Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı sosyal konut projesi kapsamında ülke çapında 5 yıl içerisinde 500 bin konut, 250 bin konut amaçlı arsa ve 50 bin iş yeri yapılacak.
362 milyar liralık yatırımla 2028 yılı sonuna kadar tamamlanması hedeflenen proje kapsamında Bursa’da da 8 bin 650 konut inşa edilecek. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bursa inşaat sektörü temsilcileri sosyal konut projesinin dar gelirli vatandaşlar için önemli olduğunu ve sektöre hareketlilik getireceğini söylese de özel sektörün de konut projelerine devam edebilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguladılar. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Bursa’da 8 bin 650 konut yapılacağını da duyurdu. Bursa’da yapılacak konutların ilçelere dağılımı ise şöyle oldu:
İLÇE PROJE ADI ADET
Büyükorhan Orhan Mahallesi Sosyal Konut Projesi 96
Gürsu Dışkayaköyü Mahallesi Sosyal Konut Projesi 360
Harmancık Harmancık İlçesi Sosyal Konut Projesi 150
İnegöl Karalar Mahallesi Sosyal Konut Projesi 480
Karacabey Yenikaraağaç Mahallesi Sosyal Konut Projesi 3.316
Karacabey Taşlık Mahallesi Sosyal Konut Projesi 1.000
Keles Keles İlçesi Sosyal Konut Projesi 140
Kestel Seymen Mahallesi Sosyal Konut Projesi 750
M.Kemalpaşa Yalıntaş Mahallesi Sosyal Konut Projesi 400
Nilüfer Nilüfer İlçesi Sosyal Konut Projesi 1.400
Orhaneli Orhaneli İlçesi Sosyal Konut Projesi 268
Orhangazi Arapzade Mahallesi Sosyal Konut Projesi 150
Yenişehir Subaşı Mahallesi Sosyal Konut Projesi 140
Mustafa ANDIÇ
İMSİAD YKB
İhtiyacımız daha fazla
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı projeyi sosyal konut olması nedeniyle önemsiyor ve doğru buluyoruz. İMSİAD olarak açıklamalarımızda sürekli olarak kamunun özel sektörle rekabet etmemesini ve sadece dar gelirli vatandaşlarımız için sosyal konut yapmasını vurguluyoruz. Bu proje birçok sektörü de ticari anlamda etkileyeceği için ciddi bir ticari hacim oluşacak. Ama bu yeterli değil. Genel sorunlarımız var. Özel sektör olmadan konut açığı kapatılamaz. Özel sektör yatırımlarını daraltarak devam ederse bu problem çözülemez. Bu yüzden özel sektörün de önünü açacak adımlar atılmalı. Fiyat artışları dizginlenerek, arsaya erişim kolaylaşmalı. Arsa değerlerinin anormal derecede yükselmesi konut fiyatlarını da etkiliyor. Paket kapsamında vatandaşa altyapısı arsa satışı söz konusu. Bunun kapsamı genişletilmeli. Müteahhitlere de uygun fiyata, hazine arazilerinden satılmalı. Böylece konutun fiyatı düşürülmeli.
Bursa’da yapılacak olan sosyal konutlar şehir için ciddi bir rahatlama sağlamaz. Bizim için önemli olan konu yeni sanayi bölgelerinin etrafının uydu kentler için imara açılması. Aksi takdirde biz yeni bir gecekondulaşma dalgasından endişe ediyoruz. Vatandaşın alım gücü ciddi bir şekilde düştü. Dolayısıyla kamu eskiden olduğu gibi geriden giderse vatandaş başını sokacak yerler oluşturmak için farklı yollara gidebilir. Bu da yeni problemler doğurur. Dolayısıyla yeni uydu bölgelerin acilen planlanması lazım.
8 bin 650 konut Bursa’nın ihtiyacını karşılayamaz. İhtiyacımız daha fazla. Ortalama her yıl 20 bin konuta ihtiyacımız var. Bu şekilde baktığımızda Bursa için açıklanan rakamın ihtiyacı karşılaması mümkün değil. Sosyal konutların yapılacağı bölgelere baktığımızda da bunların Bursa’yı rahatlatacağına yönelik bir durum gözükmüyor. Dar gelirli vatandaşların daha çok kent çeperlerinde eve ulaşımı söz konusu olacak. Ama şehir içindeki eksiğimiz devam ediyor. Bu çok önemli bir paket ve uygulama ama geç kalındı. Bugüne kadar kamu lüks segmentte de üretim yaptı. Bunu hiç doğru bulmuyoruz. Kamunun asla özel sektörle rekabete girmemesi, sadece sosyal konutta kalması lazım. Ancak özel sektör bu işi üstlenmezse kamunun bunu tek başına yapması mümkün değil.
Ülkü KÜÇÜKKAYALAR
İMO Bursa Şubesi Başkanı
Endişelerimiz var
Toplu konut projesi; İMO Bursa Şube yönetiminde ve komisyonlarımızda inceleniyor ancak projelerin yerleri, kaynağı, bütçesi, maliyeti, süresi, ödeme palanları, taksitleri vs. netlik kazanmamış birçok noktası var. Her gün yeni bir açıklama ile karşılaşıyoruz. Herkes kendi bakış açısıyla açıklama yapıyor. Bu konuda yasal zeminde resmi bir yayın yapılmadan konuşmak doğru değil. Sosyal konut projesi diye açıklanan projenin daha sonra başka şekillere evrilip evrilmeyeceğini bilemiyoruz. Kamuyu dolayısıyla Odamızı endişelendiren noktalar var. İnşaatların TOKİ marifetiyle yapılacak olması ise yapı denetim sisteminden muaf olması anlamına geliyor; bu konuda da Odamızın ayrıca çekinceleri bulunmaktadır. Yer seçiminde, bütüncül planlar içinde hareket etmek gerekir. Bursa için konuşursak; yapılacak konutların Bursa’nın mevcut ihtiyacı yerine yeni sanayi bölgelerinin iş gücü ve beraberinde alacağı göç için planlandığını düşündürmektedir. Plansız, kaçak, güvensiz mevcut yapı stokumuzun iyileştirilmesine bir katkısı olmayacaktır. 2040 Çevre Düzeni Planı’nı tartışırken ki bu plan 11 yıldır tartışılıyor, bir anda önümüze 8 bin 650 konut yapımı çıkıyor. Bunu planın içine nasıl yerleştireceksiniz? Söz konusu sosyal konut projeleri TOKİ marifetiyle yapılacağından yerel firmaların bu projelerde yer almalarının önü kesilmiştir.
Sertaç KARAALP
Alpiş Holding YKB
Asıl konu maliyetlerin düşürülmesi
Bu aslında inşaat sektörünü çok ilgilendiren olay değil. Bunun daha çok malzeme üreticilerine faydası olur. Çünkü Türkiye’deki mevcut maliyetlerden dolayı yani özel sektörün, TOKİ’nin bahsettiği kampanya ile baş etmesi mümkün değil. Arsa payı olmadığı için, ayrıca bir de maliyetin bir kısmını devlet finanse ettiği için rakamlar dolayısıyla düşük oluyor. Bu konunun kısa vadede sektöre bir etkisi olacağını düşünmüyorum ama orta vadede tabi ki faydalı olur.
En azından bazılarının şişirdiği balon fiyatlar geri gelir. Ama asıl konu maliyetlerin düşürülmesi. Bu maliyetler düşürülmediği sürece, sadece bu tip projelerle daire fiyatları ve kiralar aşağıya gelmez. Zaten buraya müracaatta bulunanların profillerine bakıldığı zaman özel sektörün şu an ürettiği konutlardaki müşteri payının yüzde 1’i bile değil. Bir asgari ücretlinin gelip de zaten 2-3 milyonluk daireyi alması söz konusu değil.
Bursa’ya inşa edilecek 8 bin 650 konutun nerelere yapılacağı da belli oldu, hepimiz biliyoruz. Örneğin Bursa Karacabey’de TEKNOSAB’ın hemen yanında imarsız bir köyde 3 bin 316 adet konut yapılacak. Bu otomatikman yan taraftaki parsellerin de orta vadede imara açılmasına sebep olacak. Merkezden ziyade bu TOKİ’lerin yapıldığı alanların etrafları açılır.
Mesela şu an Hasanağa’da bizim de inşaat yaptığımız yerde ilk önce Hasanağa TOKİ Konutları, Kayapa TOKİ Konutları yapıldı. Peşi sıra 3-5 sene sonra da o bölge imara açıldı ve özel şirketler konut üretimi için buralara geldi. Direkt şehir merkezinde imarlı boş yerlerin değil de konutların yapıldığı bu alanların etrafında imarlı yerlerin zamanla açılacağını ve değerleneceğini düşünüyorum.
Naci ŞAHİN
Burçin İnşaat YKB
Özel sektöre büyük iş düşüyor
Projenin, hem vatandaşlar nezdinde hem de ekonomik hareketlilik oluşturarak ülkeye önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Ülke bazında yine de konut ihtiyacının sürdüğünü de göz ardı etmemek gerek. İleriki yıllar için fiyatlarda denge oluşması özel sektörün de üretime geçmesine ihtiyaç olduğunun kabul edilmesi gerek.
Projede Bursa’ya da yer verilmesi önemli. Ancak Bursa’nın son yıllarda aldığı göç ve büyüme oranına baktığımızda 8 bin 650 adet konut Bursa için yeterlidir diyemeyiz. İşte tam bu noktada özel sektöre iş düşüyor. Bir şekilde ekonomideki dengeler sağlanarak maliyetlerin düşürülmesi için çalışmalar yapılmalı.
Yeni imar alanlarının açılması tabii ki yeni projelere hız kazandıracaktır. Burada önemli olan, bölgelerin bilinçli ve dengeli şekilde imara açılmasıdır. Doğa ve çevreye en az zararla, ülkemizin deprem bölgesinde olduğunu unutmayarak, dikey değil yatay mimariye yönelimle yeni projelere teşvik ve destekte bulunulmalıdır.
Şeref DEMİR
Akyükselen İnşaat YKB Yrd.
Artan emtia fiyatları ve kıt olan imarlı alanlardan dolayı çok pahalı olan arsa fiyatlarının etkisi ile konut fiyatlarının geldiği bu seviyede dar gelirlilerin daire sahibi olması imkansız hale gelmişken devletin bu ihtiyaca çözüm üretmesi mutluluk verici. 3 + 1 dairenin 850 bin TL, 2 + 1 dairenin 680.000 TL ve 240 ay vadeli olması dar gelirlilerin konut sahibi olmasına vesile olacaktır.
Bu konut projesinin inşaat sektörüne yansıması, yeni imalatların olması iş hacmini genişletecek, fakat nitelikli konut satış fiyatında kısa süreli psikolojik etkisi olsa da bu durum uzun sürmeyecektir. Bursa’nın aldığı göç ile verdiği göçte nüfus farkı 20 bin civarında. Takriben yıllık 6 bin 500 dolayında (aileyi üç kişi düşünecek olursak) göçten gelen nüfusun konut ihtiyacı olacak demektir. Ömrünü tamamlamış riskli yapıların dönüşümü için kaba taslak bir hesap yapacak olursak; Bursa’nın mevcut konut sayısını 1 milyon civarında, bina ömrü ortalamasını ise 60 ile 70 yıl olarak alırsak yıllık 15 bin konut dönüşümü gerekmektedir. Bu durumda Bursa’nın yıllık konut ihtiyacı 21 bin 500 civarında ortaya çıkar. Yapılacak sosyal konut sayısı 8 bin 650 sayı beş yıl içerisinde tamamlanacağından bu da yıllık 1.730 adet sosyal konut demektir. Bursa’nın ihtiyacı olan minimum 21 bin 500 konutun karşılanması için özel sektörün üretim yapması gerekir. Fakat daire maliyetinin yüzde 50’sini oluşturan arsa maliyetinin yeni imar alanları ile arsa kıtlığını ortadan kaldırarak, daire maliyetinin yüzde 20-25’ini geçmeyecek şeklinde arsa maliyetini aşağı çekmek gerekir. Aksi taktirde devletin konut ihtiyacını yalnız karşılaması mümkün değildir. Riskli yapıların acilen dönüşümü gündemde tutularak çözüm üretmek çok önemlidir.
Muhammed ADİLOĞLU
Adiloğlu Grup YKB
Olumlu proje
Cumhurbaşkanımızın açıklamış olduğu tarihin en büyük sosyal konut projesini olumlu buluyorum. Yapılacak olan sosyal konutların imalat sürecindeki malzeme tedarik zinciri ve istihdamın sektöre ciddi manada canlılık getireceğini düşünüyorum. Bursa ilimizde üretilecek 8 bin 650 adet sosyal konutun kısmen de olsa dar gelirli vatandaşlarımıza rahatlama getireceğini düşünüyorum. Özellikle TEKNOSAB bölgesine yapılacak sosyal konutlar, sanayide çalışan veya çalışacak dar gelirli vatandaşa direkt fayda sağlayacaktır. TEKNOSAB bölgesinde yapılacak olan sosyal konutlar çok kısa zamanda ilave sayı ile artacaktır. Yeni imar alanlarının açılması yeni inşaat projelerini hızlandırır. Çünkü imarlı arsa alternatifi arttıkça, arsa maliyeti düşeceğinden, inşaata olan ilgi artacaktır.
Hüseyin Ergün KIRATLI
Kıratlı İnşaat YKB
Hareketlilik gelecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı projeyi her açıdan olumlu buluyorum. Adı üzerinde sosyal konut projesi. Bunun dar gelirli insanların ev sahibi olmasını kolaylaştıracak bir proje olarak görüyorum. Projeyi sektörümüze de üretim artışı ve istihdama olacak katkısı yönünden olumlu buluyorum. Ayrıca konut ve kira fiyatlarındaki anormal artışlara karşı olumlu bir proje olarak görüyorum.
Bursa’ ya inşa edilecek 8 bin 650 konutun da bir nebze de olsa konut açığını kapatacağını ve spekülatif fiyat hareketlerini önleyeceğini düşünüyorum.
Yeni imar alanlarının açılması yeni inşaat projelerini hızlandıracaktır. Yeni alanlar, riskli yapıların dönüştürülmesine de hız kazandıracaktır diye düşünüyorum. Açıklanan bu proje sektöre hareketlilik getirecektir. Ancak üretici firmalar da fazla kar hırsından, bir nebze de olsa vazgeçmeliler diye Özel bankaların da piyasayı gerçek anlamda desteklemesi gerekir ancak bu konuda çok istekli olmadıklarını görüyoruz. Vahşi kar hedeflerinden bir türlü vazgeçmiyorlar. Oysa parayı kazandıkları bizleri daha fazla desteklemeleri gerekir.
Yusuf ŞEHİTOĞLU
Şehitoğlu İnşaat YKB
İmkanlar özel sektöre de sunulmalı
Hükümetin yaptığı çalışma hem ev sahibi olacakları hem de inşaat sektörüne bağlı sektörleri olumlu yönde etkileyecektir. Etkileri birkaç senelik süreçte hissedilecek sosyal konut projesinde dikkat edilmesi gereken en önemli konu ekonomik değerin yatırımın yapıldığı bölgede yaratılmasıdır. İmalat yapacak inşaat firmaları, taşeron ve tedarikçi firmaların yatırım bölgelerinden organize edilmesi ekonomik değerin tabana yayılmasını sağlayacaktır. Bu noktada süreç yönetimlerinin yerel yönetimler eliyle yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Bursa’da yılda 50 - 55 bin adet konut satışı gerçekleşmektedir. Bunun yarısına yakını sıfır konut satışı oluyor. Burada genel adet üzerinden yorum yapmak çok sağlıklı olmayacaktır. Özellikle gelişen alanlar ve yoğunluğu olan ilçelere göre bakmak gerekmektedir. Bu çerçevede TEKNOSAB göz önüne alınarak yoğunluk Karacabey tarafına verilmiş ancak İnegöl’ün yoğunluğu gözden kaçmıştır. Sanayi ve ticaret merkezlerine yapılacak konut sayılarının daha yoğun olması gerekmekte, şehirlerin eski bölgelerinin de kentsel dönüşümle düzenlenmesi gerekmektedir. Stok ihtiyacı hedef kitleye göre bölümlendirildiğinde bir kısmını sosyal konutla çözebilirken sıkışan imar alanlarının genişletilmesi ve revizyonuyla da destek verilmesi gerekmektedir.
Sosyal konut projesiyle bir ölçüde ilerlerken inşaat sektörünün genel ihtiyacının çözümünü düşündüğümüzde maliyet artışı ve finansmana ulaşım en önemli iki unsurdur. Arazi düzenlemeleriyle en büyük maliyet konusunun çözümünde ilerlerken, finansman ve 240 vade imkanı sektördeki diğer yatırımcılara da sunulmalı. Bu sektör firmalarının yatırım tarafında cesaretlendirecektir.