"Olup biteni seyretmedik, alternatif oluşturduk
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi'nde birkaç aydır genel kurul heyecanı yaşanıyor. Şimdilik üç grup seçimlere katılacak. Gelişim Grubu'nun başkan adayı Gürkan Varlı, hedeflerini EKOhaber'e anlattı.
Yönetime neden talip oldunuz?
Ben bu işe, mensubu olduğum kurumun daha iyi idare edilebileceğini düşündüğüm için soyundum. Üyelerinden ve onların sorunlarından haberdar, yaşadığı kente ve ülkesinin sorunlarına duyarlı bir oda yönetimi istediğim için elimi taşın altına koydum. İdeallerimiz doğrultusunda bir oda oluşturmak, bu ülkenin eğitimli gençleri bizler için kaçınılmaz bir görev. Bu görevi, bu dönem benim üstlenmem gerektiğini düşündüğüm için aday oldum.
Gelişim Grubu olarak yola çıkmanızı tetikleyen unsur neydi?
Gelişim Grubu, İMO Bursa Şubesi'ni bir meslek örgütü, aynı zamanda bir sivil toplum örgütü olarak görüyor. Maalesef uzun zamandır odamız bir meslek örgütü olarak inşaat mühendislerine, bir sivil toplum örgütü olarak da şehrine ve ülkesine ciddi katkı sağlayamadı. Bu durumda benim ve arkadaşlarımın önünde iki seçenek vardı; ya olup biteni oturup seyredecektik, ya da meslektaşlarımıza bir alternatif oluşturacaktık. Biz ikinci yolu seçtik.
Sizi kimler destekliyor, ses getirebildiniz mi?
Bugün geldiğimiz noktada seçimlere 3 aday katılıyor ama 2 zihniyet mücadele ediyor. Yapılan bu seçim mücadelesi, statükodan yana olanlarla değişimden ve gelişimden yana olanların mücadelesi. Kurumsal bir oda isteyenlerle, ahbap-çavuş ilişkisi ile yönetilen bir oda isteyenlerin mücadelesi. Kendisi gibi düşünmeyen inşaat mühendislerini dikkate almayanlarla, tüm meslektaşlarını kucaklayanların mücadelesi. Bu bağlamda gerek Bursa'da gerekse de diğer temsilciliklerimizde meslektaşlarımızın, grubumuza ve fikirlerimize yoğun bir ilgisi var. Ses getirme mevzusunda ise şunu söyleyebilirim. Amacımız, gürültü kopartıp ses getirmek değil. Amacımız, meslektaşlarımıza onların hak ettiği bir yönetim kurulu oluşmasının yolunu açmak. Bunu başardığımıza inanıyorum. Bu genel kurulumuz, geleneksel grupçuluk yapısının bozulduğu, artık sadece hizmet ve liyakat esaslı yönetimlerin iş başına gelebileceği seçim süreçlerinin başlangıcı olacak.
İnşaat mühendislerinin en önemli sorunları nelerdir?
Genel anlamda meslektaşlarımın en önemli sorunu ekonomik. En büyük müteahhidin devlet olduğu, 400 milyar dolar borcu olan, yüzde 15 reel faizle yönetilmekte olan bir ülkede ayakta kalmaya çalışan herkes gibi bizim de en önemli sorunumuz ekonomik. Bu şartlarda, serbest piyasada ve kamuda ücretli çalışan meslektaşlarımız hak ettikleri ücretleri alamıyor. İşveren olarak çalışan meslektaşlarımız büyük risklerle işlerini devam ettiriyor. İnsanların karnı doymazken diğer sorunları öncelikli olarak düşünmek abesle iştigaldir. 2020'li yıllardan sonra Türkiye'nin turizmden sonraki en büyük ihracat kalemi inşaat sektörü olacak. İnşaat sektörünün bu yıllarda 20 milyar doları aşan ihracat gerçekleştireceği hesaplanıyor. Bizlerin de bu genel kurul süreçlerinde oturup bunları tartışmamız gerekir. Bu paralardan ne kadarını bölgemize ve şehrimize getirebiliriz, yurtdışına nasıl proje, hizmet ve müteahhit ihraç edebiliriz, bunların konuşulması, tartışılması lazım. Ama maalesef yaşadığımız bu süreçte bu fikirlerin hala çok uzağındayız. Herkes şapkasını önüne koyup düşünsün. Bu ülkede inşat yapıp para kazanmak hem ücretli çalışan olarak hem de işveren olarak neredeyse imkansız. Tek kurtuluşumuz yurtdışına açılmak. Bursa'da bu alt yapı mevcut. Eksik olan, bu alt yapının organizasyonu. Gelişim Grubu olarak biz bu organizasyona talibiz. Diğer taraftan, müteahhitlik tanımının yapılması, ruhsat mekanizmalarının değiştirilmesi, yerleşim ve ulaşım master planlarının yapılması, TOKİ Kanunu, TMMOB Yasası, meslek etiği ile alakalı çok ciddi sorunlarımız var.
İpi göğüslemeniz halinde ilk hedefiniz ne olacak?
En önemli sorun, meslektaşlarımızla yöneticilerimiz arasındaki duvarların yıkılması. Bizim hedeflediğimiz projeleri başarmamızın tek yolu, katılımcı, demokratik ve bağımsız bir oda yönetimi oluşturmak. Meslektaşlarımıza, odamızın bizlerin odası olduğunu, işleri olmazsa bile gelip çay içip, bizlerle sohbet edebilecekleri, gazete okuyabilecekleri, yönetim kurulu toplantılarımıza katılabilecekleri, ülke meselelerinin konuşulabileceği bir kurum olduğunu anlatacağım. Başarılı olmamız ancak böyle mümkün olacak.
Listenizi hangi kriterlere göre şekillendirdiniz, isimler belirlendi mi?
Gelişim Grubu'nun hedefi bir meslek örgütü olarak meslektaşlarının hayat standartlarını yükseltmek, bir sivil toplum örgütü olarak da İMO'yu Bursa'nın marka değeri yapmak. Şu an için kesin olan bir isim var, o da Gürkan Varlı. Hiç kimse yönetimdeki altı arkadaşımdan ve benden mucize yaratmamızı beklemesin. Herkes bu taşın altına elini sokacak, herkes üstüne düşen görevi yapacak. Başarının tek yolu bu. İsimlerin bir önemi yok, önemli olan hizmet zihniyeti.
Biraz da kendinizi anlatın...
1976 Elazığ doğumluyum. Ortaokulu ve liseyi Bursa Erkek Lisesi'nde okudum. 1998de Sakarya Üniversitesi'nden mezun oldum. 2002ye kadar şantiye şefliği yaptım. O tarihten itibaren taahhüt ve statik proje işleri yapıyorum. Nisan 2005- Ekim 2007 döneminde BTSO İnşaat Meslek Komitesi Başkanlığı görevinde bulundum.
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi'nde birkaç aydır genel kurul heyecanı yaşanıyor. Şimdilik üç grup seçimlere katılacak. Gelişim Grubu'nun başkan adayı Gürkan Varlı, hedeflerini EKOhaber'e anlattı.
Yönetime neden talip oldunuz?
Ben bu işe, mensubu olduğum kurumun daha iyi idare edilebileceğini düşündüğüm için soyundum. Üyelerinden ve onların sorunlarından haberdar, yaşadığı kente ve ülkesinin sorunlarına duyarlı bir oda yönetimi istediğim için elimi taşın altına koydum. İdeallerimiz doğrultusunda bir oda oluşturmak, bu ülkenin eğitimli gençleri bizler için kaçınılmaz bir görev. Bu görevi, bu dönem benim üstlenmem gerektiğini düşündüğüm için aday oldum.
Gelişim Grubu olarak yola çıkmanızı tetikleyen unsur neydi?
Gelişim Grubu, İMO Bursa Şubesi'ni bir meslek örgütü, aynı zamanda bir sivil toplum örgütü olarak görüyor. Maalesef uzun zamandır odamız bir meslek örgütü olarak inşaat mühendislerine, bir sivil toplum örgütü olarak da şehrine ve ülkesine ciddi katkı sağlayamadı. Bu durumda benim ve arkadaşlarımın önünde iki seçenek vardı; ya olup biteni oturup seyredecektik, ya da meslektaşlarımıza bir alternatif oluşturacaktık. Biz ikinci yolu seçtik.
Sizi kimler destekliyor, ses getirebildiniz mi?
Bugün geldiğimiz noktada seçimlere 3 aday katılıyor ama 2 zihniyet mücadele ediyor. Yapılan bu seçim mücadelesi, statükodan yana olanlarla değişimden ve gelişimden yana olanların mücadelesi. Kurumsal bir oda isteyenlerle, ahbap-çavuş ilişkisi ile yönetilen bir oda isteyenlerin mücadelesi. Kendisi gibi düşünmeyen inşaat mühendislerini dikkate almayanlarla, tüm meslektaşlarını kucaklayanların mücadelesi. Bu bağlamda gerek Bursa'da gerekse de diğer temsilciliklerimizde meslektaşlarımızın, grubumuza ve fikirlerimize yoğun bir ilgisi var. Ses getirme mevzusunda ise şunu söyleyebilirim. Amacımız, gürültü kopartıp ses getirmek değil. Amacımız, meslektaşlarımıza onların hak ettiği bir yönetim kurulu oluşmasının yolunu açmak. Bunu başardığımıza inanıyorum. Bu genel kurulumuz, geleneksel grupçuluk yapısının bozulduğu, artık sadece hizmet ve liyakat esaslı yönetimlerin iş başına gelebileceği seçim süreçlerinin başlangıcı olacak.
İnşaat mühendislerinin en önemli sorunları nelerdir?
Genel anlamda meslektaşlarımın en önemli sorunu ekonomik. En büyük müteahhidin devlet olduğu, 400 milyar dolar borcu olan, yüzde 15 reel faizle yönetilmekte olan bir ülkede ayakta kalmaya çalışan herkes gibi bizim de en önemli sorunumuz ekonomik. Bu şartlarda, serbest piyasada ve kamuda ücretli çalışan meslektaşlarımız hak ettikleri ücretleri alamıyor. İşveren olarak çalışan meslektaşlarımız büyük risklerle işlerini devam ettiriyor. İnsanların karnı doymazken diğer sorunları öncelikli olarak düşünmek abesle iştigaldir. 2020'li yıllardan sonra Türkiye'nin turizmden sonraki en büyük ihracat kalemi inşaat sektörü olacak. İnşaat sektörünün bu yıllarda 20 milyar doları aşan ihracat gerçekleştireceği hesaplanıyor. Bizlerin de bu genel kurul süreçlerinde oturup bunları tartışmamız gerekir. Bu paralardan ne kadarını bölgemize ve şehrimize getirebiliriz, yurtdışına nasıl proje, hizmet ve müteahhit ihraç edebiliriz, bunların konuşulması, tartışılması lazım. Ama maalesef yaşadığımız bu süreçte bu fikirlerin hala çok uzağındayız. Herkes şapkasını önüne koyup düşünsün. Bu ülkede inşat yapıp para kazanmak hem ücretli çalışan olarak hem de işveren olarak neredeyse imkansız. Tek kurtuluşumuz yurtdışına açılmak. Bursa'da bu alt yapı mevcut. Eksik olan, bu alt yapının organizasyonu. Gelişim Grubu olarak biz bu organizasyona talibiz. Diğer taraftan, müteahhitlik tanımının yapılması, ruhsat mekanizmalarının değiştirilmesi, yerleşim ve ulaşım master planlarının yapılması, TOKİ Kanunu, TMMOB Yasası, meslek etiği ile alakalı çok ciddi sorunlarımız var.
İpi göğüslemeniz halinde ilk hedefiniz ne olacak?
En önemli sorun, meslektaşlarımızla yöneticilerimiz arasındaki duvarların yıkılması. Bizim hedeflediğimiz projeleri başarmamızın tek yolu, katılımcı, demokratik ve bağımsız bir oda yönetimi oluşturmak. Meslektaşlarımıza, odamızın bizlerin odası olduğunu, işleri olmazsa bile gelip çay içip, bizlerle sohbet edebilecekleri, gazete okuyabilecekleri, yönetim kurulu toplantılarımıza katılabilecekleri, ülke meselelerinin konuşulabileceği bir kurum olduğunu anlatacağım. Başarılı olmamız ancak böyle mümkün olacak.
Listenizi hangi kriterlere göre şekillendirdiniz, isimler belirlendi mi?
Gelişim Grubu'nun hedefi bir meslek örgütü olarak meslektaşlarının hayat standartlarını yükseltmek, bir sivil toplum örgütü olarak da İMO'yu Bursa'nın marka değeri yapmak. Şu an için kesin olan bir isim var, o da Gürkan Varlı. Hiç kimse yönetimdeki altı arkadaşımdan ve benden mucize yaratmamızı beklemesin. Herkes bu taşın altına elini sokacak, herkes üstüne düşen görevi yapacak. Başarının tek yolu bu. İsimlerin bir önemi yok, önemli olan hizmet zihniyeti.
Biraz da kendinizi anlatın...
1976 Elazığ doğumluyum. Ortaokulu ve liseyi Bursa Erkek Lisesi'nde okudum. 1998de Sakarya Üniversitesi'nden mezun oldum. 2002ye kadar şantiye şefliği yaptım. O tarihten itibaren taahhüt ve statik proje işleri yapıyorum. Nisan 2005- Ekim 2007 döneminde BTSO İnşaat Meslek Komitesi Başkanlığı görevinde bulundum.
Sayı: 611 - Sayı'nın Kapağı