GÜNDEM

Kefil aranıyor

Kefil aranıyor

Kefalet, kefilin alacaklıya karşı borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği bir sözleşmedir.
Kefilin borcu asıl borcun varlığına ve geçerliliğine bağlı olmakla birlikte kefalet sözleşmesi asıl borcu doğuran sözleşmeden ayrı hukuki illeti içeriği olan tamamıyla bağımsız bir sözleşmedir.
Kefalet kefille alacaklı arasında düzenlenen bir sözleşme olarak düzenlenir.
Kefaletin sebebi, asıl borçlunun ödeme gününün bulunmamasına veya borcu ödemek istememsine karşı alacaklıya bir güvence sağlamaktır.
Ancak, genelde asıl borçlunun mal varlığı tam olarak araştırılmadığından, kefilin öne alınarak borçlandırılmalara gidildiği bir gerçektir. Öyle ki, asıl borçlunun borçlandıktan sonraki dönemde, mal varlığını azaltması halinde izlenmemesi de alacaklı yönünden önemli bir ihmal olarak gözükmektedir.
Tüm bu açıklamalar kefilin sorumluluğunu ve yükünü arttırmaktadır.
Özellikle gelecekteki borçlara kefalet halinde, bu borç veya ona vücut verecek borç ilişkisi uzun süre ortaya çıkmazsa kefilin sınırsız olarak bağlı kalması sakınca doğurmaktadır. Kefilin borcu için asıl borç doğmadıkça muacceliyet ve zamanaşımının işlemeye başlaması da söz konusu olmayacağından, bu sakıncayı zamanaşımına başvurarak gidermek de mümkün görülmemektedir.
Bazı ülkelerin Borçlar Hukuku mevzuatında, gelecekteki bir borca kefil olan kimseye, asıl borçlunun mali durumunun kefalet sözleşmesinin imzalanmasından sonra esaslı surette bozulması ya da önceden bozuk olup da sonradan bunun öğrenilmesi halinde, sözleşmeden dönme hak ve yetkisi tanınmaktadır.
Gerek yürürlükteki 818 sayılı Borçlar Kanunu gerekse halen Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulunda görüşülmesi beklenen Türk Borçlar Kanunu Tasarısında anılan konuda bir düzenleme bulunmamaktadır.
Adalet, kefile, alacaklının ihmalinin bedelini ödetmemektir. Aksi takdirde, yükü çeken ve aranıp da bulunamayan tek kişi kefil olacaktır.
Saygılarımla

Sayı: 696 - Sayı'nın Kapağı