HABER: GÖKSEL BAŞARAN

Yerli otomobile ev sahipliği yapan ve çok sayıda organize sanayi bölgesini bünyesinde barındıran Bursa’nın dünya ile rekabet edip katma değeri yüksek ürünler üretebilmesi için deniz, hava ve karayolu taşımacılık alt yapısının güçlendirilmesi gerekiyor.


Uluslararası ticaret ve lojistik hizmetleri konusunda önemli bir noktada olan Bursa’da lojistik merkezinin oluşmasıyla maliyetler düşecek ve ihracat artacak. Lojistik sektörünün öncü firmaların ortak görüşü ise Bursa’da zaman kaybetmeden lojistik merkezin hayata geçirilmesi.


Pandemi döneminde tüm dünyada üretim ve ticaret bazı noktalarda hız kesti ama durmadı. Bununla birlikte lojistik faaliyetlerde ciddi zorluklar yaşandı. Bu durum sanayinin başkenti konumunda olan Bursa firmalarının ihracat performansına da yansıdı. İhracat-ithalat dengesinin bozulmasıyla birlikte denizyolu başta olmak üzere havayolu ve karayolu yük taşımacılıklarında büyük kayıplar yaşandı ve bunlarda lojistik maliyetlerinin artmasına neden oldu. Kurulacak lojistik merkez ile hem üreten firmalar hem de lojistiğini sağlayan firmalar kazanacak ve ülke ekonomisine ciddi anlamda yarar sağlayacak.


Bursa’nın lojistik alt yapısının güçlenmesi ile ekonomiye katkısı artacak


Dr. Kayıhan Özdemir Turan - Geçmişten Geleceğe UTİKAD Ekibi

Pandemiyle geçen bir yılı aşkın sürede lojistik sektöründe; bilindiği üzere uzaktan çalışma hızla yaygınlaştı. Bu duruma ayak uydurabilen şirketler verimlilik konusunda bir adım öne geçti. Lojistik sektörü de uzaktan çalışma yöntemini en iyi şekilde uyguladı ve başarılı oldu. Uzaktan çalışmanın da etkisi ile iş yapış yöntemlerinde dijitalleşme pandemi öncesine göre artış gösterdi. Toplantılarımızı online yapmaya başladık, lojistik operasyonlarımızı internet üzerinden ve hatta mobil uygulamalar aracılığıyla yönetmeyi ve denetlemeyi hızlandırdık. Dijital altyapısı güçlü lojistik şirketler bu dönemi daha iyi yönetti ve daha az etkilendi.

Global konteyner krizinin temel nedeni arz talep dengesinin bozulması ve sonraki dönemde bu bozulmanın bir türlü dengelenememesidir. Talebin fazla olduğu yerde arz yeteri kadar olmayınca oluşan artış nedeniyle boş konteynerler düne göre yüksek artışın olduğu limanlara pozisyonlanması öncelikli olmuş bu durumda bazı ihracat limanlarında boş konteynerin azalmasına neden olmuştur. Lojistik sektörünün çatı sivil toplum kuruluşu olan UTİKAD’ın yönetimine aday olan Geçmişten Geleceğe UTİKAD ekibi olarak, Türkiye’nin lider armatör firmaları Arkas Line, Medkon Lines, Turkon Line CEO’ları ile global konteyner krizini, ticaret savaşlarını ve ülkemize etkilerini konuştuğumuz bir webinar organize ettik. Bu etkinlikte de ifade edildiği üzere, global denizyolu konteyner krizi tüm ithalat ve ihracat navlunlarını etkilemiştir. Bazı güzergahlar için iki ve dört kat navlun artışları ile karşılaşılmıştır. Bu navlun seviyeleri 2021-2022 yıllarında da devam edecektir. Yakın dönemde artan navlun bedellerinin bir sonucu olarak ülkemiz liman tarifelerinde bir artış beklenmektedir. Dünya ve özellikle Avrupa limanlarında yeşil mutabakat gereklilikleri ve gemi işletmeciliğinde 2023 yılı itibarı ile eko gemi uygulaması ile ilgili maliyetler navlun artış grafiğinin yukarı yönlü olacağına dair göstergelerdir.   

Türkiye için demiryolu ve intermodal taşımalar ile ilgili tüm güzergâhlar ön plana çıktı. Uzak Doğu ithalat navlunlarındaki artış oranı önceki dönemlerde demiryolu ile Avrupa’ya yapılan taşımaların navlun bedelleri ile arasındaki makasın daralmasına bunun sonucunda da bu güzergahın transit süre anlamında cazip olması nedeni ile tercih edilmesine neden oldu. Bakü Tiflis Kars demiryolu hattı önceki dönemlere göre daha fazla kullanılmaya başlandı. Avrupa güzergahında da haftalık tren sayılarında artış gözlendi. Pandeminin bir etkisi de havayolu taşımacılığına oldu. Normal şartlar altında yolcu uçaklarının kapasiteleri ile karşılan yük taşıma kapasitesinin sadece kargo uçakları ile yapılabilmesi havayolu navlunlarını da arttırdı. Aynı zamanda pandemi nedeni ile yük hareketlerinde yük tiplerinde değişiklikler nedeni ile yük trafiğinde artışlar gözlendi.

Bursa, Türkiye’nin en büyük sanayi şehirleri arasında yer alıyor. Ülkemizin ihracatında oldukça önemli bir yere sahip. Buradaki lojistik altyapısının şimdilik yeterli düzeyde olsa da her zaman gelişme alanları olacaktır. Özellikle Ro-Ro, konteyner ve açık yük taşımacılığına uygun limanlara yakınlığı ve organize sanayi bölgelerinin yaygın ve etkin kullanımı Bursa’nın öne çıkan avantajları olarak ifade edilebilir. 1915 Çanakkale Köprüsü inşaatı tamamlandığında, karayolu taşımaları için süre ve mesafenin kısalacak olması önemli bir gelişim maddesidir. Bursa'nın demiryolu ile hem ana demiryolu hattımıza hem de limanlara bağlanmasına yönelik bir diğer önemli projedir.
Belirtilen projelerin hayata geçmesi durumunda Bursa’nın ülke ekonomisine katkısı önemli oranda artacaktır. Altyapı ve hizmetlerin istenen seviyelerde gerçekleştirilebilmesi ilgili tüm paydaşların iletişim içinde olması ve ortak akıl ile adımlar atılması ile mümkün olacaktır.
Kontrolümüz dışındaki olaylar karşısında kaygı ve endişe duymak yerine, ortaya çıkan fırsatları akılcı yöntem ve projelerle lehimize çevirebilmeliyiz.


Lojistik merkezin kurulmasına destek vermeye hazırız
Cenker Ural - Lima Lojistik Kurucu Ortağı

Son 1,5 yılda dünyanın ortak gündemi haline gelen Covid-19 pandemisi tüketim alışkanlıklarının ve tedarik anlayışının değişmesine yol açtı. Yeni dünya düzeniyle birlikte iş yapış şekillerimizde ciddi değişiklikler meydana geldi. İş dünyası için evlerden çalışma gibi bir model ortaya çıktı. Lima olarak biz de çalışanlarımızın iş yaşantılarını evlere taşıdık. Online yaşama, dijital dünyaya ve e-ticarete yönelik yatırımlara önem verdik. Salgın kaynaklı kriz durumundan taşıdığımız ürünlerin çeşitliliğini geliştirerek çıkabildik. Bugüne kadar çok fazla taşımadığımız maske, eldiven, önlük, solunum cihazı vb…medikal sağlık ürün taşımalarıyla krizin olumsuz etkilerini hafifletebildik. İnsana ve projeye yatırımlarımızı sürdürdük. Bu kapsamda; Avrupa otomotiv trafiğini ihracat ve ithalat yönlü hareketlendirmek için İtalya Milano’da ofis açtık. Halen müşterilerimize havayolu, denizyolu, karayolu, fuar lojistiği, proje taşımaları ve uluslararası hızlı kurye taşımacılığı alanlarında hizmet veriyoruz. Proje yatırımlarımız çerçevesinde; demiryolu alanında ipekyolu ithalat hattında ve intermodal alanında da Avrupa ihracat ithalat hatlarında hizmet vermeye başladık.

Pandemi döneminde dünya ticareti hız kesti ama durmadı. Lojistik faaliyetlerde ciddi zorluklar oldu. Lojistikçiden ihracatçıya kadar toplumun her kesimi ticaret hacimlerinin hız kesmemesi için önemli çabalar gösterdi. Lojistik hizmetlerde yaşanan sıkıntılar, havayolu şirketlerinin uzun bir süre dış hat yolcu uçuşlarına ara vermesi, sadece kargo uçaklarıyla kapasiteyi karşılamaya çalışmaları, sınır kapılarındaki yığılmalar, denizyolu taşımacılığındaki başrol oyuncularının navlunlar ve ekipman yönetimi konularındaki ortak hareketleriyle taşımacılık maliyetlerinde önemli yükselişler gözlendi. Dünya ticaretinin %85’ini karşılayan denizyolu taşıma maliyetlerinde %300’e varan artışlar yaşandı. Gemiler Çin ve Amerika arasındaki tıbbi malzeme ticaretine yönlendirildiği için konteynerler bu iki hat arasında hareket etti. İhracat-ithalat dengesinin bozulmasıyla birlikte denizyolu başta olmak üzere havayolu ve karayolu yük taşımacılıklarında kayıplar yaşandı.

Pandemiden önce ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarını izliyorduk. İklim değişiklikleri, doğal afetler ve uluslararası gerilimlerin ardından tüm dünyayı etkisine alan Covid-19 pandemisi 2020’li yıllara sıkıntılı girmemize sebep oldu. Bu süreçte Asya Pasifik ülkeleri bölgesel kapsamlı ortaklıklar konusunda dünya ticaretinde yeni bir cephe açtılar. Pandemiden en fazla etkilenen Avrupa ülkeleri ve ABD ise konumlarını korumaya çalıştılar. Pandemi bize dünya ekonomisindeki güç odakları her zaman değişebileceğini gösterdi. Ülke olarak bu değişimi iyi okumamız gerekir. Çin’le başlayan pandemi sürecinde, Uzakdoğu’dan yeterli tedariği sağlayamayan ve beklediği hizmeti alamayan küresel aktörler bu bölgeye olan bağımlılıklarını sorguladılar. Satınalma operasyonlarında yaşadıkları sıkıntıların kriz dönemleri için büyük riskler taşıdığını gördüler. Türkiye olarak bu durumu fırsata dönüştürmeliyiz.

Bursa Yenişehir Havalimanı’ndan tarifeli kargo operasyonları 2019 yılı Nisan ayında başlamıştı. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Yenişehir Havalimanı’ndan kargo taşımacılığının başlaması için BTSO Lojistik A.Ş. adında bir şirket kurmuş ve Bursa’dan Avrupa ülkelerine ve Amerika’ya haftada iki gün taşımacılık gerçekleştirmişti. Lima olarak, uzun yıllardır atıl vaziyette kalmış olan Bursa Yenişehir Havalimanı’nın kargo operasyonlarına açılması projesine ciddi destek vermiş ve Yenişehir Havalimanı’ndan tarifeli kargo çıkışı yapan ilk lojistik şirketi olmuştuk. Yenişehir Havalimanı’nın kargo toplama merkezi olması adına çalışmalar sürüyor. Buranın Marmara, Ege ve İç Anadolu Bölgelerindeki sanayicilere büyük fayda sağlayacağını düşünüyoruz. Yenişehir Havalimanı’nda ofis altyapımız ve görevlendireceğimiz personelimiz hazır durumda. Bu operasyonların sürdürülebilir olması için çalışmalarımız devam edecek.

Lojistik sektörünün yerli ve yabancı sermayeli oyuncuları Bursa’daki liman, otoyol ve hızlı tren yatırım projeleriyle birlikte yönünü Bursa’ya çevirdi. Yatırımlar ülke ticaretinin merkezi olan İstanbul’dan otomotiv, tekstil, makine ve gıda sektörleriyle ön plana çıkan Bursa’ya kaymaya başladı. Kentimizin cazibesi; liman, hızlı tren ve otoyol projeleriyle daha da arttı. Deniz, kara ve hava ulaşımında dünya ile köprü görevi gören Bursa yakın zamanda hayata geçecek demiryolu ulaşımıyla birlikte lojistik açıdan daha da stratejik bir konuma gelecek. Bursa’da çok sayıda yerleşik otomotiv ana ve yan sanayi firması var. Otomotiv sektörü stok maliyetleri çok yüksek olduğu için ve üretim bantlarına malzeme yetiştirmek kritik önemde olduğu için çok hızlı hareket kabiliyeti istiyor. Lima olarak biz de otomotiv sektörü için istenilen hızlı hareket kabiliyetini yakalayacak yatırımlar yapıyoruz.

Geçtiğimiz yıl açılışını gerçekleştirdiğimiz İtalya Milano ofisimizle Türkiye’nin hizmet ihracatına katkı sağlıyoruz. Yüzde 100 yerli sermayeli firma olarak lojistik küresel firma olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. İtalya’daki yeni yapılanmamızla ülkemiz için döviz kazandırıcı faaliyete imza atıyoruz ve katma değerli havayolu servislerimizle İtalya-Türkiye ve Türkiye-Avrupa hava kargo trafiğini çift yönlü olarak hızlandırıyoruz.

Hava kargo taşımacılığında başta otomotiv sektörü olmak üzere tekstil, yaş meyve sebze ve medikal sektörlerindeki önemli kuruluşlarla yaptığımız anlaşmalar büyümemize katkı sağladı. Türkiye’de adından söz ettiren büyük kuruluşlarla yüksek hacimli kontratlar imzaladık. Dünyanın neresinde üretilirse üretilsin tüm otomotiv yedek parçalarını, kumaşları, gıda ürünlerini, medikal malzemeleri ve her sektörün ihtiyaç duyabileceği üretim malzemelerini 24 saatten daha kısa bir sürede müşterilerimize ithalat ve ihracat servislerimizle ulaştırıyoruz.

Bursa uluslararası ticaret ve lojistik hizmetleri konusunda çok önemli bir noktada
Yenal Özcan - Galata Taşımacılık Bursa Şube Müdürü

Geçmiş yıllarda yapmış olduğumuz teknolojik yatırım ve dönüşümün avantajlarını salgın süresince fazlasıyla hissettik, Mart 2020 itibari ile uzaktan çalışma sistemine geçtiğimizden bugüne kadarki süreçte tüm operasyonlarımızı aksamadan devam ettirirken şirket içi eğitimlerimiz, motivasyon toplantılarımız, salgın sürecine dair uzman kişilerden alınan destek ve eğitimler de düzenli şekilde devam etti. İnsan kaynaklarımızın uyguladığı politika ve prosedürlerle yeni iş modeline adaptasyon sürecimizi sağlıklı şekilde yönetebildik.

Özellikle geçen sene salgının dünya genelinde yayılma sürecinde sınır kapılarındaki /limanlara geçişlere konulan kısıtlamalar, bazılarının ise tamamen kapatılması, güzergâh değişiklikleri sebebiyle artan maliyet ve uzayan süreler, araç sürücülerine / gemi personellerine uygulanan ek tedbirler, ithalat ve ihracat dengesinin kurulamaması sebebiyle sektör olarak ciddi maliyet artışlarına şahit olduk. Salgının yeniden artış göstermesinden duyulan endişe sebebiyle öne çekilen siparişler ve stok tutma düşüncesiyle hareket edilmesi de maliyetleri arttıran sebepler arasında yer aldı. Bu dönemde özellikle ithalat/ihracat dengesizliği karayolunda %30-40’lık maliyet artışlarına, denizyolunda ise halen yaşadığımız yüksek seviyelerdeki artışlara sebep oldu.
Galata Taşımacılık olarak karayolu, havayolu, denizyolu, intermodal taşıma şekilleri ile senelik 100.000’nin üzerinde yük kapasitesi ile servis veriyoruz. Salgın döneminde yaptığımız yatırımlar ile Çekya, Türki Cumhuriyetler, Irak gibi varış noktalarının da eklenmesi ile karayolunda Avrupa’da 17, toplamda 20’den fazla ülkeye karşılıklı düzenli seferler yapan tek firma olarak sektörde yer almaktayız. Dolayısıyla bu geniş yelpazede tüm bu ülkelerin hızlıca değişen durumlarına göre kendimizi adapte ettik ve bir diğerinin açığını diğeri ile kapatabildik. Sadece varış noktası anlamında değil, salgın sürecinde değişen taleplere bağlı olarak taşıdığımız ürün gruplarını da ihtiyaca göre şekillendirdik, özellikle geçen sene ikinci ve üçüncü çeyrekte cerrahi malzemelerin taşınmasında aktif rol oynadık.

Bursa’nın uluslararası ticaret ve lojistik hizmetleri konusunda çok önemli bir noktada olduğu aşikâr. Son dönemlerde yapılan yatırımlar ile Bursa’nın karayolu bağlantısı konusunda büyük ilerlemeler sağlanmış olup kombine taşımacılık hizmetlerine büyük fayda sağlayacak demiryolu yatırımları da beklenmektedir, geçmişten günümüze üzerinde sıklıkla konuşulan lojistik merkezi bu anlamda önemlidir ve sektör firmalarına verilecek destek ve teşviklerle yatırımların önü açılmalıdır. Yerli otomobil fabrikasının bölgede sağlayacağı ekonomik gelişme, yeni yan sanayi yatırımlarına da bağlı olarak bölgede sosyal, kültürel altyapı ve diğer hizmetlerin de iyileştirilmesi ihtiyacını doğuracaktır. Bursa Yenişehir havalimanı üretilecek kapsamlı projeler ile çok daha efektif şekilde kullanılacak şekilde Güney Marmara bölgesi için öncelikli bir hava kargo noktası olmalı, ilgili kurumlar ve tüm paydaşlar tarafından desteklenmelidir.

Çatalca İhracat ve Lojistik merkezimizde 7/24 tüm ihtiyaçlara cevap verebiliyoruz. Gelişmiş raf sistemleri, askılı tekstil depolama alanı, etiketleme, barkodlama, koli birleştirme, yükleme /boşaltma vb. tüm ihtiyaçları karşılayabileceğimiz, etkin depo yönetim sistemi ile müşterilerimizin stok takibi ve envanter yönetimi yapabileceği, yazılım sistemine entegre sipariş ve numune hazırlama işlemlerini e-ticaret firmalarına sunabildiğimiz, serbest depolama hizmeti ve öz mal araçlarımızla yurtiçi dağıtım hizmetleri de verebildiğimiz bir tesistir.

2020 yılı Şubat ayında faaliyete aldığımız Bursa İhracat ve Lojistik Depomuz 4400 m2 alanda kurulu olup, Çatalca İhracat ve Lojistik merkezimizde uzun yıllardır elde ettiğimiz tecrübelerimizi Bursa tesisimizde de uyguluyor, müşterilerimizin ihtiyaç ve talepleri doğrultusunda aynı servisleri tüm imkan ve tecrübemizle hizmetlerine sunuyoruz. 2020 yılının başı itibari ile salgının dünya genelinde yayılmaya başlaması ile birlikte alınan tedbir ve kısıtlamalar ekonomik hareketliliği ciddi şekilde yavaşlattı, buna bağlı olarak ticaret yoğunluğunun azalması arz-talep dengesini de etkiledi. Çin’in salgından erken şekilde çıkıp ticarete başlamasıyla birlikte biriken ekipmanların Çin ve ABD arasındaki ticarete yönlendirilmesiyle ülkemizde de halen etkileri devam eder sıkıntılar baş gösterdi ve %400’lere ulaşan fiyat artışlarını yaşadık.  2021’in son çeyreğine kadar da bu seviyelerde devam edileceği konusunda bir görüş birliği hâkim. Küresel ölçekte zor dönemlerden geçilen bu süreçte ülke insanının huzur ve refaha kavuşması en büyük temennim.


Bursa’da yeni depo yatırım planlarımızla yerinde gümrükleme yapacağız
Barış Şen – Fevzi Gandur Logistics Bursa & İzmir Bölge Müdürü

Fevzi Gandur Logistics olarak, pandemi süreci ile birlikte mevcut teknolojik altyapımızın güçlü olması sebebiyle hizmete hız kesmeden devam ettik. Araç parkurumuzu genişleterek çok güçlü olduğumuz Doğu Avrupa servisimize ilave olarak, Batı Avrupa servisinde de iddialı duruma geldik. İntermodal taşıma modelini de devreye alarak havayolu, karayolu ve denizyolu taşımacılık hizmetlerimizi sürdürüyoruz.

Süreç boyunca teknolojik altyapımız güçlü olduğu için uzaktan çalışma modeline geçişte zorlanmadık ve hizmetimize ara vermeden devam ettik. Ofislerimizde ve sahada minimum oranda personel bulundurarak sağlığımızı korumaya ancak iş akışımızı da aksatmamaya çalıştık. Bunda da başarılı olduğumuzu görüyoruz.

Döviz kurundaki dalgalanmalar ithalat-ihracat dengesini olumsuz etkilemekle birlikte pandemi süreciyle sınır geçişlerindeki aksaklıklar, yurt dışındaki teslimat öncesi beklemeler, ülke bazındaki kapanma durumları maliyetlerimizi artırdı. Özelikle otomotiv sektöründe iddialı olan Bursa, sektörün bu süreçte küçülmesi ile birlikte zor bir dönemi geride bıraktı diyebiliriz.

Karayolu taşımacılığında pandemi sürecinin ilk döneminde özellikle Bursa bölgesinde ihracat ve ithalat siparişlerinde azalma yaşadı ancak ikinci çeyrekte normale döndü. Bu dönemde denizyolu taşımacılığında yoğun talepler ile birlikte yüklemeler gerçekleşti. Türkiye’nin en fazla ihracat yapan ikinci şehri Bursa’nın lojistik altyapısını mutlak suretle iyileştirmeliyiz. Bu kapsamda yapılması planlanan lojistik köy projesinin oldukça faydalı olacağına inanıyoruz. Fevzi Gandur Logistics olarak bu projenin içinde yer almayı planlıyoruz. Bu sayede hem Bursa’nın ihracatına ve ihracatçılarımıza daha fazla katkı sunabileceğiz.

Maliyetlerin optimize olması ile ihracatçı firmalar şu an olduğu seviyeden çok daha iyi duruma gelebilirler. Altyapı ve hizmetlerin gelişmesi için ihracatçı ve lojistik sektörü temsilcilerinin durum tespiti yaparak bir arada hızlı adım atmaları gerektiğini düşünüyoruz.

Fevzi Gandur Logistics olarak İstanbul Havalimanı’nda yer alan serbest depomuzda uluslararası e-ticaret yapan firmalardan, acil gönderim yapılması gereken otomotiv sektörüne, sağlık sektöründen teknolojiye kadar birçok alanda hizmet veriyoruz. Bu depomuzda son teknolojiye sahip ekipmanlar ve teknoloji altyapısı ile hizmet veriyoruz. 2022 yılında Bursa bölgesinde yeni depo yatırım planlarımız ile birlikte yerinde gümrükleme yaparak müşterilerimize daha iyi hizmet vermeyi planlıyoruz.

Pandemi nedeniyle yaşanan kısıtlamalardan dolayı üretimler durmuş, armatörler mevcut seferlerini azaltmıştı. Bu durum konteyner dolaşımını da azaltmış fakat Çin’de pandemi süreci daha erken bittiği ve üretime daha erken başladığından dolayı mevcut konteynerler bu bölgeye kaydı. Bununla beraber döviz kuru ithalatı azaldı ve boş konteyneri ithalattan beslenen bir ülke olarak, konteyner sorununu en üst seviyede yaşamaktayız. Avrupa ve Amerika’da pandemi sebebi ile çalışan sayısı azaldığından dolayı gemilerin tahliyesi gecikti. Bu durum limanlarda da sıkışıklıklar oluşmasına ve son teslimlerin gecikmesine sebep oldu.

Lojistik merkez ile Bursa’nın ihracatı artacaktır
Engin KIRCI  ARES Logıstıcs Kurucu Ortağı

Pandemiyle geçen bir buçuk yıldan bu yana kuşkusuz faaliyetlerinde sınırlarını zorlayarak devam eden sektörlerden biri lojistik oldu. Günlük yaşamın aksamaması ve tedarik akışının sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi adına lojistik sektörü var gücüyle çalışmaya devam etti. Bununla beraber pandemi sürecinin getirdiği sosyal mesafe kavramı, bu sektörde de yeni bir dönüşüm başlattı. Özellikle teknolojinin lojistikle daha fazla entegre olması gerektiği konusu son birkaç yıldır daha sık dile getiriliyordu. Pandemiyle birlikte bu durumun ne kadar önemli olduğu anlaşıldı. Teknolojik altyapısı yeterli olmayan şirketler operasyonlarını yönetmekte ve pandemi öncesi performansı göstermekte zorluklar yaşadı. Ares Logistics olarak öncelikle çalışanlarımızın sağlığını korumaya odaklandık. Dijital altyapımızın gücünü kullanarak uzaktan çalışma modeliyle operasyonlarımıza ara vermeden, sekteye uğratmadan devam ettik. Sahada görev yapan tüm sürücülerimiz, araçlarımız ve ekipmanlarımız için düzenli olarak sağlık kontrolleri ve dezenfekte işlemleri gerçekleştirdik.

Ticari dengesizlikler yani ithalat ve ihracat arasındaki açıklar taşıma maliyetlerinde artışın yaşanmasına neden olabiliyor. Örneğin ithalat yüklemelerindeki sorunlar nedeniyle araçların ülkeye boş dönmesi, lojistik maliyetlerini de doğal olarak etkileyebiliyor. Aynı durum zaman zaman tam tersi şekilde de gerçekleşebiliyor.

Salgın tüm dünyayı beklenmedik düzeyde etkiledi. Salgının Avrupa ülkelerinde yayılmasıyla birlikte biz de ülke olarak hissetmeye başladık. Lojistik sektörü de en başlarda etkilendi. Ancak lojistik her zaman olduğu gibi durmadı. Birçok ülke sınırlarını kapattı. Kapatmayanlar ise sıkı tedbirlere başvurdu. Bu durum karayolundaki taşımaları yavaşlattı. Sınırlarda tır kuyrukları oluştu. Daha sonra bu durum aşılsa da dönem dönem yeni virüs varyantları nedeniyle bu tür sorunlar doğabiliyor. Avrupa hattı her zamanki gibi en yoğun çalıştığımız rota olsa da son iki yılda özellikle Kuzey Afrika’yı yeni bir rota olarak görüyoruz. Ares Logistics olarak Fas, Cezayir ve Tunus’a yönelik taşımalarımızda ciddi bir ivme yakaladık.

Bursa, Türkiye’nin en önemli üretim ve ihracat şehirleri arasında yer alıyor. Son yıllarda yapılan yatırımlarla birlikte Bursa’nın ihracatının her geçen yıl daha da arttığını görüyoruz. Bu da altyapının oldukça iyi durumda olduğunu gösteriyor. Osmangazi Köprüsü’nün yapılmasıyla birlikte ticaret için önemli, alternatif ve hızlı bir yol ortaya çıktı. Mevcut altyapının geleceği ve milli hedefleri de öngörerek daha da iyileştirilebileceğini düşünüyoruz. Örneğin, lojistik köy gibi projelerin daha fazla yapılması, daha fazla depolama alanlarının inşa edilmesi ve bağlantı yollarının daha aktif hale getirilmesi gibi çalışmalar Bursa’nın ihracatının artmasında oldukça önemli hale gelecektir.

Dolaşımda olan konteynerlerin birçoğu Çin ile ABD arasında gidip geliyor. Bu durum ihracatta başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelerin konteyner bulmasını zorlaştırıyor. Aynı zamanda ciddi bir navlun artışı da söz konusu. Pandemi tamamen bitse bile bu durumun önümüzdeki yıllara sirayet edeceği öngörülüyor. Dolayısıyla normalleşme bir anda değil, belirli bir zamana yayılacaktır.

 
Lojistik bir alan oluşması, Bursa için büyük bir katkı sağlayacaktır.
Hafize Yaldız – Gemline Lojistik Mermer Ürün Müdürü

Pandemi ve global sebepler, ekipmanlarda yaşanan sıkıntılar nedeniyle navlunlarda ve maliyetlerde ciddi artışlar yaşandı. Amerika-Avrupa ve Akdeniz öne çıkan rotalar oldu. Pandemiyle birlikte çalışma şeklimizde; ofise nöbetleşe sistemle gelerek ve evden çalışma olarak değişikliklerde bulunduk.

Bursa için lojistik sektöründe katma değerli hizmetlerin kollektif bir yapıyla ön plana çıkacağını düşünüyoruz. Bursa sanayicileri olanaklardan ötürü deniz ve kara yolu hizmetlerini tercih etmektedir. Lojistikte kazanç sadece depoculuk, karayolu veya deniz yolu nakliyesinde değil, tüm hizmetleri aynı çatı altında bulundurmanıza bağlıdır. Diğer bir deyiş ile müşterilerinize A’dan Z’ye servis sağlamanız gerekir. Bu yüzden katma değer oluşturan hizmetler oldukça popüler olacaktır. Lojistik bir alan oluşması, Bursa için büyük bir katkı sağlayacaktır.

Sektöründe öncü firmalardan biri olduğumuz için teknolojik sistemlere kendimizi entegre ederek çalışmaktayız. Çalışma sistemlerimizde yenilikçi ve gelişime odaklı bir tutum her daim ön plandadır.

Son dönemde yaşanan ekipman sıkıntıları; pandemiyle oluşan ve Çin’e bağımlılık deniz taşımacılığı fiyatlarını ciddi seviyelerde arttırdı. Çin ile Avrupa ve Amerika arasındaki konteyner taşıma ücretlerinin bir yıl içinde 5 kat artması herkesi sıkıntıya soktu. Başka ülkelere ihracat yapmak isteyenler navlun maliyeti nedeniyle zor duruma düştüler.