Semih AYDIN
Avrupa Birliği (AB) büyükelçileri, Türk otomotiv sektöründeki gelişmeleri Bursa’da değerlendirdi. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer – Landrut ve AB ülkelerinin Türkiye’de görev yapan büyükelçileri 27 Şubat – 2 Mart tarihleri arasında Bursa’da bir takım temas ve ziyaretlerde bulundu.
Ziyaretler kapsamında Türkiye otomotiv sektöründeki son gelişmeler ile AB ülkeleri ve Türkiye arasındaki olası işbirlikleri masaya yatırıldı. AB büyükelçileri ve beraberindeki heyet bu doğrultuda Renault ve Fiat dahil Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Üyeleri, Bosch dahil Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Üyeleri ve Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Üyeleri ile yuvarlak masa toplantısında bir araya geldiler.
Görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer – Landrut, Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Herve Magro, OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik ve TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, basın mensuplarının sorularını yanıtladılar.
“Gümrük Birliği’nin başarısı otomotiv sektörü”
Toplantının açılışında konuşan AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer – Landrut, otomotivin birçok sektörü de etkileyen, önemli bir sektör olduğuna vurgu yaptı. Meyer – Landrut, “Gümrük Birliği alanında büyük bir başarı elde edilmesinin anahtar faktörlerinden biri otomotiv sektörü. Şu anda da büyük bir dönüşüm içerisindeyiz. Bursa’nın Türkiye otomotiv sektörü için önemli bir aktör olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda Bursa’nın Türkiye ekonomisinin çok önemli bir parçası olan sektörün ev sahibi olduğunu biliyoruz” dedi.
“Yeşil Mutabakat zorluklarla gelecek”
Konuşmasına Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğe değinerek başlayan Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Herve Magro da AB olarak Rusya’ya karşı eşi benzeri görülmemiş ekonomik yaptırımlar aldıklarını anımsattı. Toplantıda AB ile Türkiye arasındaki geliştirilmesi konusunun masaya yatırıldığı bilgisini paylaşan Magro, “Üye ülke temsilcileri olarak ilişkileri geliştirerek sürdürmek istiyoruz” diye konuştu.
Otomotiv sektörünün Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin derinliğine işaret ettiğini aktaran Magro, “Bizler, Yeşil Mutabakat çerçevesinde olumlu bir gündem geliştirme arzusundayız. Yeşil Mutabakat hem Avrupa hem de Türkiye için birçok güçlüğü beraberinde getirecek. Bu noktada en derinden ve doğrudan etkilenen sektörlerden bir tanesi de otomotiv sanayi olacak. Biz de bu güç durumla nasıl baş edebileceğimizi Türkiye’deki dostlarımızla görüştük” açıklamasında bulundu.
“AB’nin bakış açısını öğrendik”
OSD Başkanı Haydar Yenigün ise toplantıda otomotiv endüstrisine yönelik önemli bilgileri AB delegasyonuyla paylaştıklarını aktardı. Bu konuları üç ana başlıkta sıralayan Yenigün, “Avrupa Birliği – Gümrük Birliği konusu. Otomotiv sektörünün dijital dönüşümü ve Avrupa Birliği’nin yeni yayınladığı Yeşil Mutabakat ile ilgili otomotiv sektörünün pozisyonunu kendileriyle paylaştık. Bu formatın ilk defa düzenlendiğini de kendilerinden öğrendim. Bizim için AB temsilcilerinin konuya bakışını, konu hakkındaki bilgi seviyelerini anlamak açısından önemli bir fırsat oldu” dedi.
Yenigün konuşmasını şöyle sürdürdü: “Avrupa Birliği ile şu anda ortaklığımız olan Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ve genişlemesi. Dijital dönüşüm yolculuğumuzdaki pozisyonumuz ve Yeşil Mutabakat kapsamında sıfır emisyonlu otomotiv sektörüne giden yoldaki çalışmalarımızdan ve bu konudaki hazırlığımızdan bahsettik. Neticede Türkiye, otomotiv endüstrisindeki üretiminin yüzde 80’ini Avrupa’ya ihraç eden büyük bir lokomotif sektör. Bu sektörün Avrupa’da da ticari araçlarda 2’nci, otomobillerde ise 4’üncü olduğu bilgisini paylaştık. Yani bizim için önemli olduğu kadar AB için de önemli bir sektör. Bu kapsamda, bahsetmiş olduğum üç konuyla ilgili Türkiye olarak AB ile aynı hatta olduğumuzdan bahsettim.”
“Yapmamız gereken ödevler var”
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Albert Saydam da görüşmelerin Türkiye otomotiv sektörü için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Görüşmeler kapsamında otomotivi şekillendiren üç ana unsur hakkında durum, beklentiler ve işbirliklerini paylaşma fırsatı yakaladıklarını kaydeden Saydam, “Özellikle Delegasyon üyelerinin sorularındaki bilgi seviyesi beni çok şaşırttı. Bizim için de iyi bir pratik oldu. Ben bu toplantıların arkasının geleceği kanaatindeyim. Hem onların bizden beklentilerini tatbik edecek hem de bizim de yapmamız gereken ev ödevleri var” diye konuştu.
Çelik Gümrük Birliği’nde güncelleme istiyor
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik ise konuşmasında Gümrük Birliği’ne dikkat çekti. Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne 1995 yılında dahil olduğunu anımsatan Çelik, “Geldiğimiz noktada anlaşmanın acilen güncellenmesi gerekmekte. Gümrük Birliği ile geçen 27 yıllık serüvende dünya ticaretinde çok önemli değişiklikler oldu. Toplantıda büyükelçilerden istirhamımızı dile getirdik. AB tarafında siyasi perspektiften ziyade, ticari perspektiften algılanmasının sağlanması noktasında kendilerinden destek beklediğimizi ilettik. Türkiye ve AB’nin entegrasyon düzeyinin üst düzeyde olmasının her iki taraf için de ticari kazanç anlamına geleceğinin bilinciyle üye ülke yönetimlerinin en kısa sürede Gümrük Birliği’nin güncelleme çalışmalarına hız vermesi için destek olunmasını toplantıda talep ettik” dedi.