GÜNDEM

Üniversite değil meslek seçin


Hep beden gücümüzle çalıştık.
Ülkemiz özellikle 1970’li yıllardan sonra tarım toplumundan, kalkınmada önemli bir etken olan sanayi toplumuna geçişi yaşadı. Eğitimli ve yetişmiş iş gücünün olmaması, sanayi alt yapısının tam olarak kurulmaması, yabancı iş gücünü başımıza yönetici yaparken, bizleri onların söylediklerini yapan beden güçleri haline getirdi. Aradan 50 yılı aşkın bir zaman geçmesine rağmen hala o beden gücünden tam olarak çıkmak nasip olmadı. Düşünmektense, birilerinin düşündüklerini yapmak daha kolay geldi. Ama artık kim ne derse desin son yıllarda ülkemizin yaptığı atak, birilerinin yapamazsın diyip bizim yapmaya başladığımız sektörler, bizi düşünen, planlayan, uygulatan bir topluluk olmaya itecek. Bunun alt yapısını da önce meslek seçimi ve o seçilen meslekte hayat boyu öğrenme ile gerçekleştirecek.
Ülkemin her köşesinden yetenek fışkırıyor.
Ülkemiz coğrafyasına baktığımızda her köşesinde mutlaka bir sektöre, bir mesleğe yatkın bir kültür var. Her köşesinde turizm, batısında sanayi, ekonomi, bilişim, içlerde tekstil, tarım, 3 tarafında denizler. Her mesleği bağrına yerleştirip büyütecek bir coğrafya. İsterseniz tarım yaparsınız, isterseniz turizm, isterseniz denizi kullanıp gemiler yaparsınız, isterseniz de artık kendi otomobilinizi üretip dünyaya satarsınız. Ya da hiçbir şey yapmayıp ne güzel bir ülkem var benim diye hava atarsınız. Nerdeyse 20 yıl öncesine kadar hava attık. Beyin olarak üretmedik, bedenimizi tükettik. Şimdi üreten ve yöneten beyinlere ihtiyacımız var. Kendini sürekli geliştiren, inovatif düşünen yaratıcı beyinlere ihtiyaç var. Hayat amacının sadece üniversite bitirmek olmayan, doğru mesleği seçen ve kendini bu meslekte fark ettiren beyinlere ihtiyaç var. Hayat boyu sıkılmadan, yorulmadan, ülkemizin ismini dünyanın her köşesine büyük harflerle yazacak beyinlere ihtiyaç var. Özellikle millileştirme projeleri ile savunma sanayinin, otomotiv sanayinin, makine sektörünün nereden nereye geldiğini görmeye başladık. Sizce yeter mi? Bence yetmez. Neredeyse aktif olarak kullanamadığımız, ekip, biçemediğimiz %50-60 toprağımız ve yararlanamadığımız 10-15 milyon insanımız var. Devlet fırsat yaratacak, girişimciler yatırım yapacak, insanımız çalışacak. Türkiye büyüyecek.

Çalışanları evdeyken mutlu edecek esnek yan hak fikirleri
Günümüzde şirketler çalışanların mutlu, motivasyonu yüksek ve her şeyden önce şirketine bağlı bir çalışan olmasını sağlamak için sunulacak imkanların yalnızca maddi olanaklarla sınırlı kalmaması gerektiği iyi biliyor. İyi maaşlar, çalışanlar için bir tercih ve motivasyon nedeni, ancak tek başına yeterli değil. Bu yüzden doğrudan hakların dışında sunulan “esnek yan haklar” büyük önem taşıyor. Fakat Covid-19 pandemisi nedeniyle evden çıkamayan çalışanlar için; spor salonu üyelikleri, akaryakıt avantajları, etkinlik biletleri, tatil destekleri gibi onlarca yan hak artık pek kullanışlı değil. Evde çalışanların kolayca kullanabileceği yan haklar.
• Online platform üyelikleri • Aktivite setleri
• Fatura desteği • Online eğitim üyelikleri
• Evcil hayvan desteği • Hobi desteği

Her şirketin kolayca uygulayabileceği çalışan takdir fikirleri
Çalışan takdiri artık olsa güzel olur diyebileceğimiz bir şey değil. Teşekkür kültürü yaratmak büyük, küçük her şirkette olması gereken ve çalışanların bağlılığında büyük etkileri olan bir sistemdir. Bu yüzden büyük şirketler çalışan takdiri için sistemler kuruyorlar.
Ancak çalışan sayısı az olan veya çalışan takdirine bütçe ayıramayan şirketler ne yapabilirler?

• Sosyal medya üzerinden takdir edin!
• Post-itlerle samimi mesajlar bırakın
• Birlikte öğlen yemeği
• Çalışma yıl dönümünü kutlayın
• Şirketin yüzü yapın
• Sürpriz hediye ile şaşırtın