08.09.2020, 12:26
Darboğaz bu olsa gerek
Son yapılan anketlere bakılırsa, ekonomik gidişattan nüfusun % 3 memnun görülüyor. Nüfusu doksan milyona dayanmış bir toplumda nüfusun % 3’ ünün tüketime devam etmesi görsel bir hareketliliğe sebebiyet verebilir. Ancak karlılığı kalmamış, verimsiz işletmelerde çalışan, mutsuz veya işsiz onlarca milyon insanımız var. Bu cümleleri muhalefet yapmak anlamında yazmıyoruz. İyi eğitimli, çalışkan bir gencin geleceğini ülkesi dışında aramasını getiren şartlar orta yerde durmaktadır. İnsanımızın topraklarından ümidini kesmesine neden olan sebeplerin elimine edilmesiyle ekonomimiz düzlüğe çıkacaktır. İlk başta gerçekleri konuşarak işe başlamamız gerekmektedir. Demokrasi, adalet, eğitim alanlarında ne noktadayız? İnsanlar dilediğince konuşabiliyor mu? Kurumlar özgürce tavır sergileyebiliyor mu?
Bakın gerçeklerden o kadar uzak, maskeli bir düzenimiz var ki; TL’ ye güvenin diyen kurumlar TL’nin güçsüzleşmesi için yıllardır elinden geleni yaptılar. Ülkede bırakın yabancı sermayeyi, toplumda imkanı olan insanların çoğunluğu yerli piyasalardan kaçtı gitti. Elimizde dünyanın en değersiz para birimi, dünyanın en fazla risk primini ödeyen ülkesi, en büyük dış borcu ve cari işlemler açığı olan bir ekonomi var. Gerçek budur. İnsanımızın ucuz işgücünü, Anadolu’nun güzelliklerini küresel piyasada satarak bir şeyler yapmaya çalışan bir ekonomik görünüme sahibiz. Katma değerli, yüksek teknoloji ürünlerin ihracatında gittikçe gerileyen, ithalata bağlı tüketime dayalı bir iktisadi düzenin problem yaşamadan yoluna devam etmesi söz konusu değildi.
Şimdi dışa kapalı, verimsiz, ithalata bağımlı tüketim ekonomisinin sorunlarını gerçekleri konuşmadan mı çözülmesi beklenmektedir?
Bugün gerçek enflasyonun ne olduğunu bilen bir kişi var mıdır? Tek bilinen %11 olmadığıdır.
Neden insanımızın tasarrufunu TL’ de tutmadığı sorusuna cevap verebilecek bir kişi var mıdır?
Yıllardır zorlamayla negatif faiz uygulanırken vatandaş mı bundan kar etti, parasını dolarda veya malda park eden mi?
Parasının dolarda veya malda park eden hem kar edip hem de enflasyona neden olmuş mudur?
Bu ülkede bu veriler ışığında enflasyonun beli kırılır mı?
Darboğazdan çıkmak için demokrasi, adalet, eğitim alanlarında bir dönüşüm şarttır. Ancak derhal bağımsız bir kurum tarafından enflasyonun belirlenmesi ve buna bağlı bir TL faizi açıklanması olmazsa olmazdır.
Bakın gerçeklerden o kadar uzak, maskeli bir düzenimiz var ki; TL’ ye güvenin diyen kurumlar TL’nin güçsüzleşmesi için yıllardır elinden geleni yaptılar. Ülkede bırakın yabancı sermayeyi, toplumda imkanı olan insanların çoğunluğu yerli piyasalardan kaçtı gitti. Elimizde dünyanın en değersiz para birimi, dünyanın en fazla risk primini ödeyen ülkesi, en büyük dış borcu ve cari işlemler açığı olan bir ekonomi var. Gerçek budur. İnsanımızın ucuz işgücünü, Anadolu’nun güzelliklerini küresel piyasada satarak bir şeyler yapmaya çalışan bir ekonomik görünüme sahibiz. Katma değerli, yüksek teknoloji ürünlerin ihracatında gittikçe gerileyen, ithalata bağlı tüketime dayalı bir iktisadi düzenin problem yaşamadan yoluna devam etmesi söz konusu değildi.
Şimdi dışa kapalı, verimsiz, ithalata bağımlı tüketim ekonomisinin sorunlarını gerçekleri konuşmadan mı çözülmesi beklenmektedir?
Bugün gerçek enflasyonun ne olduğunu bilen bir kişi var mıdır? Tek bilinen %11 olmadığıdır.
Neden insanımızın tasarrufunu TL’ de tutmadığı sorusuna cevap verebilecek bir kişi var mıdır?
Yıllardır zorlamayla negatif faiz uygulanırken vatandaş mı bundan kar etti, parasını dolarda veya malda park eden mi?
Parasının dolarda veya malda park eden hem kar edip hem de enflasyona neden olmuş mudur?
Bu ülkede bu veriler ışığında enflasyonun beli kırılır mı?
Darboğazdan çıkmak için demokrasi, adalet, eğitim alanlarında bir dönüşüm şarttır. Ancak derhal bağımsız bir kurum tarafından enflasyonun belirlenmesi ve buna bağlı bir TL faizi açıklanması olmazsa olmazdır.
12
kapalı
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
