YAŞ "65 İSE AKIL SAĞLIĞI RAPORU GEREKLİ
"HAYDİ HASTAHANEYE ..
Noter işlemleri bir çoğumuzun gündelik yaşamda karşılaşmak zorunda kaldığı işlemlerdendir.
Bir yakınımıza, oğlumuza, kızımıza, müteahhide işlemler için özel VEKALETNAME vermemiz , kat karşılığı İnşaat sözleşmesi veya vasiyetname türü belgeler düzenletmemiz gerekebilir.
Notere gittiğimizde NÜFUS KAĞIDIMIZ 65 VE ÜSTÜNÜ İŞARET EDİYOR İSE bir duraksama ile karşılaşırız.
Noter bey ( hanım) veya yardımcıları hafif çekingenlikle, kibar bir dille DEVLET HASTANESİ gibi kurumlardan YAŞA BAĞLI AKIL SAĞLIĞIMIZIN YERİNDE OLUP OLMADIĞINA DAİR RAPOR OLMADAN işlem yapılamayacağını, sözleşmeye imza atamayacağımızı belirtir.
O an duygular depreşir.
Yaşam şeridi gözlerimizin önünden birkaç saniyede akıp giderken yanımızdaki kızımızla birlikte belki de birkaç damla göz yaşı da akıp gitmeye hazırdır.
Noter ve yardımcıları ile girişilen sonuçsuz kalmaya mahkum gereksiz birkaç diyalog sonrası Devlet Hastanelerine sevk evrakları hazırlanır.
Kalabalık Devlet Hastanesi koridorları çoğu kez birkaç gün aşındırıldıktan sonra mühür kokan raporlar Noter e tevdi edilir, beraberde getirilen tanıklara da belgeler imzalattırıldıktan sonra eve dönülür.
Bir çok kez de anne babalarını Noter e getiren oğullar, kızlar "ANNEMİ ASLA HASTANEYE GÖTÜRMEM- BIRAKINIZ KALSIN gibi çıkışlarla DOĞAL KRİZ ortamlarına sürüklerler kendilerini .
Torpil arayışları başlar, tanıdık bir doktor, anneyi, babayı, nineyi dedeyi, amcayı RENCİDE ETMEDEN, ÜZMEDEN, FARK ETTİRMEDEN şu eşiği geçmenin bir yolu aranır.
Biz Avukatlar için her ne kadar günlük ve sıradan bir mevzu ise de bu anlatılanlar, vatandaş için gerçekte BİR TRAVMADIR, İNSAN HAKLARINA DOĞRUDAN SALDIRI İÇEREN KABUL EDİLEMEZ BİR UYGULAMADIR.
Bu konuyu düzenleyen mevzuata göz attığımda, İncelediğim Kanun,Yönetmelikler, Noterler Birliğinin yayınladığı genelgeler ve Yüksek Sağlık Şurası tavsiye kararlarında, özetle yaşı 65i aşan kişiler için DOĞRUDAN RAPOR İSTENMESİ ZORUNLULUĞU OLMADIĞI, ilgili Noter in işlem için başvuran muhatap kişinin yaşlılığa bağlı akıl sağlığı konusunda kendi gözlemlerine dayanarak ŞÜPHEYE DÜŞMESİ veya bu yönde İHBAR olması halinde DEVLET HASTANESİ raporu veya UZMAN RAPORU istemesi gereğini işaret ediyor.
Ancak meselenin bir de diğer yüzü var.
Neden bu Devlet Hastanesinden rapor alma zorunluluğu mevzuatta emredilmediği halde Noterlerimiz bu yola sıkça başvuruyor ?
Konuyu etraflıca araştırdığımda bana Noter ve yardımcılarından gelen mesajlardan bir kaçını kopyalayıp yapıştırıyorum ;
Deniliyor ki,
"Bu ülkede üç kuruşluk mal için kavga edip birbirlerini öldüren kardeş baba oğul vs akrabalar varken bu zihniyet varken bizler Noter olarak rapor almazsak yarın o kavganın içinde oluruz. Hem hukuken hem maddi hem manevi zarar görürüz .Biz ilk önce sevmeyi saygı duymayı öğrenmemiz lazım. Çalmadan birileriyle yolsuzluk yapmadan, hakkımız neyse onu alıp kazanarak helal yaşamayı öğrenmemiz lazım. İnançlı olmayı Allah'tan korkmayı bilmemiz lazım. Yoksa bu insanlar daha çok kavgalar edecek canlar yanacak...
"Öztürk bey, 65 yaş ve üzerindeki insanların rencide edilmesi tamam da, Noter katibinin rencide edilmesi, sanık durumuna düşmesi, ağır cezada yargılanması hiç onur kırıcı değil mi ? Siz yazınızı yazarken aynı zamanda Noter katiplerinin düştüğü durumu da yazınızın altına not olarak düşerseniz bizim açımızdan daha olumlu bir yazı olur...
"Bence hiç bir dayanağı, koruyucusu, sahip çıkanı olmayan ağır cezada yargılanan noter katipleri hakkında yazarsanız ayakta alkışlarım ellerinizden öperim
Özetle, Noterler gerek tarafların SUİSTİMALLERİ, gerekse idari ve Yargı organlarının yargılama, soruşturma gibi işlemlerinde doğrudan ve haksız/önyargılı biçimde soruşturmaya, ceza davasına, tazminat davalarına muhatap olmamak için yasa ve mevzuatın diretmediği/emretmediği bir yolu uygulamak zorunda olduklarını kendilerince haklı biçimde savunuyorlar.
Yine de bu satırların yazarı 65 yaş üstü insanlarımızdan işlem öncesi devlet Hastanesi raporu aldırma zorunluluğunu TEMEL İNSAN HAKLARINA SALDIRI- RENCİDE EDİCİ BİR DAVRANIŞ olarak görmekte ısrarcı.
Uzay çağında bu işe de kalıcı bir çözüm bulmak Yasa koyucu ve Noterler Birliğinin görev ve sorumluluğunda. İşlem yapan 65 yaş üstü kişilerin işlem öncesi ve işlem anında beyanlarını görüntülü sesli biçimde kayıt alıp dosyada ve merkezi bir yerde muhafaza etmek, tanık imza ve kriterleriyle desteklemek ve benzer çözümler devreye girebilir.
Son notumda, bir Noterimiz, Vilayet in 75 yaşındaki Belediye Başkanı müracaat ettiğinde nasıl rapor isteyeceğini, Milletvekilleri, bakanlar, Müsteşarlar gibi DEVLETİ YÖNETME YETKİSİ VERİLEN KİŞİLERİN BASİT BİR İNŞAAT MUKAVELESİNE SIRA GELDİĞİ ZAMAN AKIL SAĞLIĞI- RAPORLARINI kendilerinden nasıl isteyecekleri konusunda hayli TEREDDÜTLÜ
Her insan ın hak ettiği İnsanca yaşamanın esas olacağı umut ve dileklerimle iyi haftalar.
Av.Öztürk YAZICI
"HAYDİ HASTAHANEYE ..
Noter işlemleri bir çoğumuzun gündelik yaşamda karşılaşmak zorunda kaldığı işlemlerdendir.
Bir yakınımıza, oğlumuza, kızımıza, müteahhide işlemler için özel VEKALETNAME vermemiz , kat karşılığı İnşaat sözleşmesi veya vasiyetname türü belgeler düzenletmemiz gerekebilir.
Notere gittiğimizde NÜFUS KAĞIDIMIZ 65 VE ÜSTÜNÜ İŞARET EDİYOR İSE bir duraksama ile karşılaşırız.
Noter bey ( hanım) veya yardımcıları hafif çekingenlikle, kibar bir dille DEVLET HASTANESİ gibi kurumlardan YAŞA BAĞLI AKIL SAĞLIĞIMIZIN YERİNDE OLUP OLMADIĞINA DAİR RAPOR OLMADAN işlem yapılamayacağını, sözleşmeye imza atamayacağımızı belirtir.
O an duygular depreşir.
Yaşam şeridi gözlerimizin önünden birkaç saniyede akıp giderken yanımızdaki kızımızla birlikte belki de birkaç damla göz yaşı da akıp gitmeye hazırdır.
Noter ve yardımcıları ile girişilen sonuçsuz kalmaya mahkum gereksiz birkaç diyalog sonrası Devlet Hastanelerine sevk evrakları hazırlanır.
Kalabalık Devlet Hastanesi koridorları çoğu kez birkaç gün aşındırıldıktan sonra mühür kokan raporlar Noter e tevdi edilir, beraberde getirilen tanıklara da belgeler imzalattırıldıktan sonra eve dönülür.
Bir çok kez de anne babalarını Noter e getiren oğullar, kızlar "ANNEMİ ASLA HASTANEYE GÖTÜRMEM- BIRAKINIZ KALSIN gibi çıkışlarla DOĞAL KRİZ ortamlarına sürüklerler kendilerini .
Torpil arayışları başlar, tanıdık bir doktor, anneyi, babayı, nineyi dedeyi, amcayı RENCİDE ETMEDEN, ÜZMEDEN, FARK ETTİRMEDEN şu eşiği geçmenin bir yolu aranır.
Biz Avukatlar için her ne kadar günlük ve sıradan bir mevzu ise de bu anlatılanlar, vatandaş için gerçekte BİR TRAVMADIR, İNSAN HAKLARINA DOĞRUDAN SALDIRI İÇEREN KABUL EDİLEMEZ BİR UYGULAMADIR.
Bu konuyu düzenleyen mevzuata göz attığımda, İncelediğim Kanun,Yönetmelikler, Noterler Birliğinin yayınladığı genelgeler ve Yüksek Sağlık Şurası tavsiye kararlarında, özetle yaşı 65i aşan kişiler için DOĞRUDAN RAPOR İSTENMESİ ZORUNLULUĞU OLMADIĞI, ilgili Noter in işlem için başvuran muhatap kişinin yaşlılığa bağlı akıl sağlığı konusunda kendi gözlemlerine dayanarak ŞÜPHEYE DÜŞMESİ veya bu yönde İHBAR olması halinde DEVLET HASTANESİ raporu veya UZMAN RAPORU istemesi gereğini işaret ediyor.
Ancak meselenin bir de diğer yüzü var.
Neden bu Devlet Hastanesinden rapor alma zorunluluğu mevzuatta emredilmediği halde Noterlerimiz bu yola sıkça başvuruyor ?
Konuyu etraflıca araştırdığımda bana Noter ve yardımcılarından gelen mesajlardan bir kaçını kopyalayıp yapıştırıyorum ;
Deniliyor ki,
"Bu ülkede üç kuruşluk mal için kavga edip birbirlerini öldüren kardeş baba oğul vs akrabalar varken bu zihniyet varken bizler Noter olarak rapor almazsak yarın o kavganın içinde oluruz. Hem hukuken hem maddi hem manevi zarar görürüz .Biz ilk önce sevmeyi saygı duymayı öğrenmemiz lazım. Çalmadan birileriyle yolsuzluk yapmadan, hakkımız neyse onu alıp kazanarak helal yaşamayı öğrenmemiz lazım. İnançlı olmayı Allah'tan korkmayı bilmemiz lazım. Yoksa bu insanlar daha çok kavgalar edecek canlar yanacak...
"Öztürk bey, 65 yaş ve üzerindeki insanların rencide edilmesi tamam da, Noter katibinin rencide edilmesi, sanık durumuna düşmesi, ağır cezada yargılanması hiç onur kırıcı değil mi ? Siz yazınızı yazarken aynı zamanda Noter katiplerinin düştüğü durumu da yazınızın altına not olarak düşerseniz bizim açımızdan daha olumlu bir yazı olur...
"Bence hiç bir dayanağı, koruyucusu, sahip çıkanı olmayan ağır cezada yargılanan noter katipleri hakkında yazarsanız ayakta alkışlarım ellerinizden öperim
Özetle, Noterler gerek tarafların SUİSTİMALLERİ, gerekse idari ve Yargı organlarının yargılama, soruşturma gibi işlemlerinde doğrudan ve haksız/önyargılı biçimde soruşturmaya, ceza davasına, tazminat davalarına muhatap olmamak için yasa ve mevzuatın diretmediği/emretmediği bir yolu uygulamak zorunda olduklarını kendilerince haklı biçimde savunuyorlar.
Yine de bu satırların yazarı 65 yaş üstü insanlarımızdan işlem öncesi devlet Hastanesi raporu aldırma zorunluluğunu TEMEL İNSAN HAKLARINA SALDIRI- RENCİDE EDİCİ BİR DAVRANIŞ olarak görmekte ısrarcı.
Uzay çağında bu işe de kalıcı bir çözüm bulmak Yasa koyucu ve Noterler Birliğinin görev ve sorumluluğunda. İşlem yapan 65 yaş üstü kişilerin işlem öncesi ve işlem anında beyanlarını görüntülü sesli biçimde kayıt alıp dosyada ve merkezi bir yerde muhafaza etmek, tanık imza ve kriterleriyle desteklemek ve benzer çözümler devreye girebilir.
Son notumda, bir Noterimiz, Vilayet in 75 yaşındaki Belediye Başkanı müracaat ettiğinde nasıl rapor isteyeceğini, Milletvekilleri, bakanlar, Müsteşarlar gibi DEVLETİ YÖNETME YETKİSİ VERİLEN KİŞİLERİN BASİT BİR İNŞAAT MUKAVELESİNE SIRA GELDİĞİ ZAMAN AKIL SAĞLIĞI- RAPORLARINI kendilerinden nasıl isteyecekleri konusunda hayli TEREDDÜTLÜ
Her insan ın hak ettiği İnsanca yaşamanın esas olacağı umut ve dileklerimle iyi haftalar.
Av.Öztürk YAZICI
Sayı: 908 - Sayı'nın Kapağı