banner34

banner50

banner6

'Kentsel dönüşüm projeleri insan odaklı olmalı

"Kentsel dönüşüm projeleri insan odaklı olmalı

Söyleşi 25.11.2019, 22:00 25.11.2019, 22:00
'Kentsel dönüşüm projeleri insan odaklı olmalı
Elif Didem DANACIOĞLU

Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu adına II. Başkan H. Aşkın Şencan,‘Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nı değerlendirdi.


Aşkın Şencan, "Ülkemizin çoğu bölgelerinin 1.derece deprem kuşağında yer aldığı ve Büyükşehirlerimizde deprem riski altında bulunan bir çok binanın varolduğu gerçeğinden yola çıkarak bu binaların yıkılarak dönüştürülmesi elzemdir. Fakat Kentsel Dönüşümün Şehir ve Bölge Planlama, Mimarlık ve Mühendislik bilimlerinin verileri ışığında yapılması daha doğru bir uygulama olacaktır dedi.
Geçtiğimiz günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Acil Planında 3 temel ilkenin ( yerinde dönüşüm, gönüllü dönüşüm, hızlı dönüşüm ) yanı sıra, dönüşümde 4 ana başlık adı altında yapılması gerekenleri açıkladı.
Deprem Riski Altında ki Yapıların ve Alanların Dönüşümü ile ilgili açıklamada bulunan Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu adına II. Başkan Aşkın Şencan, "Daha önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 81 ile gönderdiği genelge ile kentlerde deprem riski taşıyan binaların 3 ay içerisinde tespit edilmesi ve Kentsel Dönüşümün en çok risk taşıyan bölgelerden başlatılması gerekmektedir. Kentimizde de bu çalışmaların özellikle Yıldırım ve Osmangazi ilçelerinde acilen başlatılması doğru bir yaklaşım olacaktır. Kentsel Dönüşüm örneklerinin, mevcut imar planı bütünlüğünün bozulması, üst ölçekli planlarla uyumsuzluğun olması, kent içinde birbirinden kopuk parçalar oluşturması, kentsel rantın, yani kentsel dönüşüm sonrası oluşan rantın, sermaye tarafından değil, kentte yaşayanlar tarafından paylaşılması gerçeğinin ve kentsel kimliğin gözetilmemesi, kentsel dönüşümün sadece mekansal dönüşüm olarak algılanması, kentin çöküntü bölgeleri diye adlandırılan, hiçbir mühendislik hizmeti almadan kaçak olarak yapılan binaların yoğun olarak bulunduğu ihtiyaç alanlarında değil, rant alanlarının dönüşümünde kullanılıyor olması, sadece parsel bazında yapılması, nüfus yoğunluğunun artması, sosyal donatı alanları için gerekli yerlerin ayrılmaması, ulaşım akslarının aynı ölçülerde kalması, altyapı sisteminin değiştirilmemesi, binaların eskiden sahip oldukları kat adetlerinin artması, bina yaklaşım mesafelerinin gereğinden daha az yapılması sonucu birbirlerinin doğal ışığını ve havasını engelleyen, kent siluetini bozan yapıların ortaya çıkması gibi kötü sonuçları ortadadır dedi.

"KENTSEL DÖNÜŞÜM UYGULAMALARI YENİDEN TASARLANMALI
Kentsel dönüşüm projelerinde görülen en büyük sıkıntılardan birisinin binaların yıkılmadan önce sahip oldukları yeşil alanların, otopark ihtiyacı nedeniyle, parselin tamamına toprak altında yapılacak bodrum katlar yüzünden yok olması olarak ifade eden Aşkın Şencan, " Bu sebepten ötürü kentlerimiz giderek daha da çok betona maruz kalacaklardır.Bu da küresel ısınmanın sebep olacağı iklim değişikliklerinden ötürü, daha çok sel baskınları, sonu felaketle bitecek doğa olayları demektir. dedi.Kentsel dönüşüm uygulamalarında mahalle veya ilçe dönüm ya da hektar ölçeğinde yeniden tasarlanması gerektiğini vurgulayan H. Aşkın Şencan, " Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, İnşaat ve diğer Mühendis Odaları, Sosyologlar, Şehir ve Toplum Bilimciler ve o bölgede yaşayanlar buna gereken katkılarını koymalıdırlar. Kentsel dönüşüm projeleri insan odaklı olmalı, insanların kabul etmediği hiçbir proje uygulamaya konmamalıdır. Planlama alanında ki tüm yapılaşmalarda Avan ve Uygulama Projelerinin Estetik Kurul tarafından onaylandıktan sonra ruhsat verilmesi şartı aranmalıdır. Oluşturulacak Estetik Kurul ; Üniversitelerin Mimarlık Bölümünde görevli Akademisyenler, Belediyelerde görevli mimarlar, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunda ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunda görevli mimarlar ile büro sahibi, serbest çalışan deneyimli mimarlardan oluşmalıdır dedi.

"SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMASI GEREKMEKTEDİR
Yabancı ülkelerde uygulanan başarılı Kentsel Dönüşüm Projelerine değinen Aşkın Şencan, şöyle devam etti: " Projelerin stratejik planlama yaklaşımı ile geliştirilmiş olmaları, işbirlikçi ve katılımcı planlama anlayışı ile geliştirilmiş olmaları, çok aktörlü ve çok sektörlü koalisyonlara bağlı olarak kurulmuş olmaları, kapsamlı ve bütünleşik bir yaklaşıma sahip olmaları, yerel bağlamlı olmaları ve kentsel dönüşüm politika ve stratejilerine uygun bir kurumsal örgütlenmenin oluşturulması, kollektif çabayı harekete geçiren projeler olmalarıdır. "Kentlerde, kentsel dönüşüm uygulamaları sonucunda oluşacak yeni mahallelerin sürdürülebilir olması gerekmektedir diyen Şencan, " Sürdürülebilir bir mahallenin, daha az enerji ve daha az su kullanan ve yenilenebilir malzemelerden yapılmış olması önemli unsurlar olsa da, yoğun bir sel baskını veya şiddetli bir depremden kaçınmak ve onlardan kurtulmak için tasarlanmışsa, bir mahalle esnek, dayanımlı ve sürdürülebilirdir. Bir kent kendi başına dirençli olamaz, ancak o kentte yer alan mahalleler bunu destekleyebilmelidirler.Kentsel mahallelerin kentin sürekliliği açısından önemi ve kentle ilişkileri, kendi dayanıklılıkları ve esneklikleri doğrultusundadır. Kentlerin, ulaşım ve trafik sorunlarından kurtulması için Ulaşım Master Planlarının yapılması, ayrıca Kentlerde yaşayan insanların sabah evlerinden çıktıktan sonra güven içerisinde gidecekleri yerlere ulaşıp, tekrar evlerine güvenli bir şekilde geri dönmeleri, kenti yönetenlerin görevi olmalıdır. Kentlerde gürültü, çevre ve hava kirliliğini azaltıcı önlemler alınmalıdır dedi.

SEL VE HEYELAN RİSKİ
ALTINDA Kİ ALANLARIN DÖNÜŞÜMÜ
Küresel ısınmanın sebep olduğu iklim değişikliklerine değinen Aşkın Şencan, " Ülkemizde dere ve sel yatakları güzergahları içinde bulunan bir çok kaçak olarak yapılmış bina bulunmaktadır.Bu yapılar, Taşkın ve Sel Riski Altında ki yapılardır.Bu yapıların belirlenerek, burada yaşayan vatandaşlar için bundan sonra yaşayacakları Yeni ve Depreme Dayanıklı Konutların yapılması ve bu riskli binaların acilen boşaltılarak yıkılması gerekmektedir.Son yıllarda yaşanan ve Küresel Isınmanın sebep olduğu iklim değişiklikleri, bu taşkın ve sel olaylarını ve dolayısıyla yaşanan can kayıplarını daha da arttırmış bulunmaktadır. Ülkemizde ki Coğrafi Bölgeleri kapsayan İklim Değişikliği Eylem Planı hazırlanmalıdır dedi.

SANAYİ ALANLARININ TAŞINMASI VE DÖNÜŞÜMÜ
Sanayi alanlarının zaman içerisinde etraflarının dolması ile birlikte konut ve ticaret alanlarının içinde kaldığına değinen Aşkın Şencan, şöyle devam etti: " Sanayi tesisleri zaman içerisinde işlerini büyüterek planlı ya da plansız olarak iş yerlerine yeni yeni eklemeler yapmışlardır.Bu da bulundukları yerlerde görüntü kirliliklerine, trafik yoğunluğunun artmasına, çevre ve hava kirliliklerine sebep olmaktadırlar. Kentlerde daha önce inşa edilen sanayi alanları, burada ki iş yerlerinin ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmişlerdir.Binalar da eskimiş oldukları için, deprem riski taşımaktadırlar.Bu eskiyen ve köhneyen çöküntü alanlarının mutlaka kentlerin dışında, bunlar için yeniden planlanmış alanlara taşınması gerek mektedir. Bunun için tarıma elverişli olmayan alanlar seçilerek, tüm alt yapı ve sosyal donatı alanları ile birlikte tasarlanmış küçük ve büyük ölçekli Organize Sanayi Bölgeleri inşa edilmelidir.

"BAŞLANAMAYAN BİR ÇOK KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ MEVCUTTUR
Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz neticesinde,yapı malzeme ve işçilik maliyetlerinin de artmasıyla inşaat sektöründe bir daralma meydana geldiğine değinen Aşkın Şencan, " Kentlerimizde satılamayan konut stoğu bulunmaktadır.Bu yüzden özellikle kentimizde başlanamayan bir çok kentsel dönüşüm projesi mevcuttur. Müteahhit firmalardan, inşaatlara başlamadan önce ( güvence bedeli ) adı altında inşaatlarını tamamlamaları için teminat bedelleri alınmalıdır.Yürürlüğe giren Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği'ne göre inşaat kullanım alanlarında metrekare bazında azalmalar söz konusudur. Binaları kentsel dönüşüme girecek kat malikleri de gerekirse müteahhit firmalara, eskiden sahip oldukları dairelerin kullanım alanlarını aynı büyüklükte inşa etmeleri için Çevre ve Şehircilik Bakanlığının her sene belirlediği Yapı Birim Maliyetleri esas alınarak eşit taksitle
halinde ( Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesinde belirtildiği şekliyle ) ödeme yapmalıdırlar Yaklaşık 6 senedir Ülkemizde devam eden Kentsel Dönüşüm Uygulamalarında, yukarıda belirtilen sıkıntıların biran önce çözüme kavuşturulması gerektiğine inanmaktayızdedi.

Sayı: 1226 - Sayı'nın Kapağı

Yorumlar (0)
12
kapalı
banner35
Günün Anketi Tümü
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
banner18
banner51