Gazeteci olmak, kadın olmak, kadın gazeteci olmak ve de çalışan kadın gazeteci olmak… Mesleği değiştirebilirsiniz de farketmez; sizin için neyse onun sorumluluğunu taşımak, hakkını vermek varken; hali hazırda ülkemizde kadın olmak zaten zorken; bir de aile yaşamından iş hayatına kadar her cümleye sıkıştırılan ya da her ünvanın başına konulan “kadın” kelimesi ile toplumsal cinsiyet rol farklılıklarını iliklerimize kadar hissediyoruz. Ancak sorunların da farkındayız. Fırsatlara ulaşmak, eşitliği ve de güç dengesini sağlamak için tek çare üretmek. Umuyorum ki bu yolda kimse cinsiyeti nedeniyle kendi olmaktan vazgeçmesin. Bu bilinçle yazan kalemim de hiç susmasın; farkındalık yaratacak yaşanmışlıkları ve de başarıları ile bir başkasına güç verecek hikayelerle buluşmaya, buluşturmaya hep devam etsin. Yoksa hep birlikte daha iyi bir dünyayı mümkün kılabileceğimize olan inancımız nasıl artmaya devam edebilir ki? Tercih bizim! Sizin de “Dünya Emekçi Kadınlar” gününüz kutlu olsun…