banner6

24.05.2021, 23:13

Ses ver…

Bu hafta bir arkadaşımı ziyaretimde ziyarete gittiğimde, memleketin gündeminde yaşanan çeşitli konuları konuştuk, kimini yerdik, az da olsa kimini övdük ve aslında “doğrusu şöyle olmalı” diyerek her yurttaş gibi yorumlarda bulunduk.

- Arkadaşım bana, “senin bazı sosyal medya paylaşımlarını konumum gereği beğenip yorum yapamıyorum” deyince,

- Ben de kendisine önce “paylaşımlarda bulunduğumuz ortamı sosyal değil dijital medya olarak gördüğümü” söyledim ve ardından “bu memlekette olup bitenlere önemli gördüğüm konularla ilgili görüş beyan etme, eleştirme, övme ve geri bildirimde bulunmanın hem bir özgürlük göstergesi hem de şahsi bir sorumluluk olduğunu” ifade ettim.

- O da bana “haklısın ama, konuşup, yazanlara neler oluyor, görüyoruz” cevabını verdi.

- Ben de “dünyada, özellikle de ülkemizde olup bitenlere karşısında kayıtsız kalmamayı, eleştiri, takdir ve önerilerimi paylaşma zorunluluğu hissettiğimi ve bunu hem kendime olan saygımdan hem de çocuklarıma ve dostlarıma karşı olaya seyirci kalmadığımı göstermek açısından bir görev olarak gördüğümü” söyledim. Bu konulardaki bazı temel görüşlerimi sıralamak isterim,

-Başkalarına hakaret etmedikçe, ülkenin rejim ve bütünlüğünü hedef almadıkça herkes fikrini özgürce söyleyebilir, yasalar bu kişileri alıkoymak için değil özgür kılmak için vardır,

-Bizim seçtiğimiz insanlar, bizi kısıtlayamazlar; ancak daha iyi hizmet vermek ve demokrasiyi geliştirmek için çalışmak zorundadırlar. Zira, onları vekil tayin eden millet biziz,

-Bir vücuttan kemikleri aldığınızda nasıl yerde bir pelte kalacaksa, adaleti de ortadan kaldırdığınızda ülkeyi de pelte haline getirirsiniz,

-Eleştirmek ve iyiyi istemek tüm yurttaşların en temel hakkıdır, aksi düşünülemez ve kabul edilemez. Eleştirilmeyi kabul etmeyen yöneticiler makamlarını derhal terk etmeliler, -İşverenler dahil insanların çoğu; bırakın geleceği günümüz için geçim ve yaşam savaşı verirken, sınırlı bir azınlığın hızlı, pervasız ve doyumsuz zenginliği hakkaniyet ve adaletten çok uzaktır,

-İnsanları dolandıran ve katledenlerin, belirli makam sahipleriyle birlikte verdiği görüntüler, yaşadığı ilişkiler ve dizi film haline gelen diyaloglar utanç vericidir ve sonlandırılmalıdır,

-“Çalıyor ama yapıyor da”, “olsun o bizim hırsız” yaklaşımı son bulmalıdır,

-Muhalefet; ülkeyi yönetenleri yaptıkları yanlışlarda eleştirdiği gibi, yaptığı doğrularda da takdir etmelidir,

-Çok seslilik, farklı görüşler, farklı topluluklar, cemiyetler büyük bir zenginliktir. Güzel olan, bu farklı toplulukların aynı şarkıda eğlenebilmeleridir,

-Yağan yağmur hepimizi aynı ıslatacak, çocuklarımız birbiriyle çoğalacak ve müthiş bir gelecek yaratacaklar. Düşüncelerin ve fikirlerin dile gelmesi özgürlüktür, bu hakkı kimse kimseye vermedi ki; insanlar böyle doğdular böyle de var olacaklar. Haksızlıklara karşı ortak atılan bir slogan vardır; SUSMA SUSTUKÇA SIRA SANA GELECEK… Susmayın, ses verin… Susturmayın, söz verin… Saygılarımla

Yorumlar (0)
12
kapalı
Günün Anketi Tümü
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
banner18
banner51