Sanayi metallerinin başında gelen bakır ve alüminyum, küresel ekonominin nabzını tutan stratejik hammaddeler arasında yer alıyor. Elektronikten otomotive, inşaattan enerji sektörüne kadar geniş bir kullanım alanına sahip bu metallerdeki fiyat hareketleri, yalnızca üreticileri değil, aynı zamanda tüketici ülkelerin ekonomik dengelerini de doğrudan etkiliyor. Bu hafta, bakırda istikrarlı bir yükseliş, alüminyumda ise farklı piyasa kaynaklarına göre değişkenlik gösteren bir seyir öne çıktı.
⸻
Bakır Fiyatlarında Yükseliş Trendi
Londra Metal Borsası (LME) verilerine göre, bakır bu hafta 9.773 USD/ton seviyesinden 9.873 USD/tona yükseldi. Bu gelişme, arz-talep dengesinde bakır lehine bir hareketin sürdüğünü ortaya koyuyor.
• Kısa vadeli analizler, bakır fiyatlarının güçlü bir direnç seviyesinde bulunduğunu ve ciddi bir ekonomik çöküş yaşanmadıkça düşüş eğilimine girmeyeceğini işaret ediyor.
• Elektrikli araç (EV) ve yenilenebilir enerji yatırımlarındaki hızlanma, orta ve uzun vadede bakıra olan talebi destekleyen en önemli faktörlerden biri.
Sonuç olarak, bakırdaki hafif artış, küresel ekonomide toparlanma sinyalleriyle birleştiğinde, yatırımcılar ve sanayiciler açısından pozitif bir tablo çiziyor.
⸻
Alüminyumda Karışık Görünüm
Alüminyum fiyatlarında ise tablo biraz daha dalgalı. DailyMetalPrice verilerine göre 3 Eylül’de 1.1872 USD/lbs olan fiyat, 4 Eylül’de 1.1754 USD/lbs seviyesine geriledi. Öte yandan bazı spot piyasa kaynaklarında alüminyumun ton başına fiyatı 2.618 USD seviyesine çıkarak hafif bir artış kaydetti.
Bu hafta itibarıyla:
• Bakır, istikrarlı ve güven veren bir yükseliş trendi sergiledi.
• Alüminyum, piyasa kaynaklarına göre farklılaşan ancak genel olarak durağan ya da hafif aşağı yönlü bir seyir izledi.
Sanayi kullanıcıları için bu tablo, bakır tarafında stoklama stratejilerinin güçlendirilmesini, alüminyum tarafında ise fiyat dalgalanmalarına karşı esnek tedarik zinciri planlamasının yapılmasını gerektiriyor.