Geçenlerde bir Podcast’i dinlerken öğrendim ki, Türkiye’de yeni kurulan girişimlerin çoğu şahıs şirketi olarak kuruluyormuş. Anonim ve limited şirket (sermaye şirketi) kurma yolunun tercih edilme oranı, şahıs şirketine oranla epey düşüşte olmakla beraber; toplamda kurulan şirketlerin sermaye oranları da düşüş eğilimindeymiş. Bu husus, yeni kurulan şirketler için “hukuksal anlamda” oldukça riskli. Önce temel hukuk bilgisi düzeyinde bazı riskleri sayıp, sonrasında düşüncelerimi ileteceğim.
“Şirket” kurmanın temel sebepleri; vergisel ve hukuki yükümlülüklerdir. Vergi konusu uzmanlık alanım olmadığından, değinmeyeceğim. Hukuksal yükümlülüklerin ise belki de en önemlisi, tüzel kişilik perdesidir: Sermaye şirketi (limited/anonim şirket) kurduğunuzda, şirketin borçlarından ve yükümlülüklerinden şahsi malvarlığınızla sorumlu değilsiniz. Aynı şekilde, araba kazasında şahsi sorumlu olduğunuz, örneğin otuz bin liralık tazminattan da (özel borçlarınız), şirketiniz sorumlu değil. Böylece yatırımcı da yatırım yaparsa sizin tazminatınıza değil, şirkete yatırım yapmış olur; zira bu yüzden sermaye şirketi ve çoğunlukla anonim şirket tercih ederler.
Ceza hukuku anlamında sorumluluk da başka konu. Bugün bir kişinin rızasını almadan pazarlama amacıyla aramak, mesaj atmak, e-posta göndermek, bu amaçla o kişinin bilgisini izinsiz toplamak; ciddi yaptırıma tabidir. Kişisel Verileri Koruma Kurumu bir kararında, kişinin rızasını almadan iletişim bilgisini elde edip iletişime geçen bir veri sorumlusunu, iki yıldan dört yıla hapis cezası almasını mümkün kılmak amacıyla savcılığa bildirmiştir. Eğer şahıs şirketiyseniz, bu suçtan şahsen sorumlusunuz. Sermaye şirketi kurucusu iseniz, şirketiniz farklı bir tüzel “kişilik”tir. Bireysel hayatınızdaki borç-tazminat-ceza gibi hususlar şirketi ilgilendirmez.
Ancak regülatif sistemimizin bu konuda sorumluluğu büyük. Yirmi birinci yüzyıldayız. Sermaye şirketlerinde asgari sermaye zorunluluğu, prosedürel karmaşıklıklar, fiziki siciller, elli yıldır değişmeyen eski kelimeler havada uçuşuyor. Oysa dünyanın en gelişmiş ekonomilerinde, öğle aranızda bilgisayarınızdan on beş dakikada sermaye şirketi kurup, kontrolü uzaktan yürütebiliyorsunuz. Bu yüzden girişimcilere de hak vermemek elde değil.