Yetenekleri keşfetme zamanı

2019 yılı aralık ayından bu yana pandemi, tüm dünyanın fabrika ayarlarını bozmuş durumda. Bu, iş hayatında da kökten değişiklik getirmesi anlamına geliyor. Öncesinden başlayan dijitalleşme hareketi pandeminin etkisi ile daha da hızlandı. Hatta tam hazır olmadan devreye bile alındı. Zaten tüm dünyada nitelikli personel açığı varken, bu hızlı geçiş işletmelerin insan kaynakları anlamında da zorlanmaya başladığını gösterdi ve daha da gösterecek. Hal böyle olunca işletmelerin sürdürebilir rekabet avantajları sağlayarak büyüyebilmeleri, dünya pazarlarında söz sahibi oyuncular olabilmeleri, çalışan kalitesine ve özellikle bu kalitenin uzun zaman dilimlerine yayılabilmesine bağlıdır. Geçmiş dönemlerde yanımızda çalıştırdığımız personellerin seçiminde en belirleyici faktör, referanslarının kişiler hakkındaki duygu ve düşünceleriydi. Tanıdıklar kanalı ile gelen çalışanlar, referanslarına duydukları sorumluluklar ve çok da fazla seçeneğinin olmaması sebebi ile uzun bir süre bu işletmelerde çalışmaya devam ettiler ve etmeye de devam ediyorlar.  Bazen de bu referanslar bizzat kendimiz olur, akrabalarımızı ya da güvendiğimiz, bildiğimiz kişileri işin içine monte ederiz. Bu seçeneğin işletmelere orta vadede faydaları olurken uzun vadede kalıcılığı olmamaya başlamıştı. Kişiler bu tanınmışlığı farklı boyutlara taşıyarak beklentilerini arttırmış, işletmelerde kendi özgürlüklerini kurma yoluna gitmeye başlamışlardı. Son yıllarda ise tanıdıklarının yönlendirdiği kişilerin işe alımları azaltılmış, daha profesyonel işe alma teknikleri kullanılarak işler, hak eden sahiplerine teslim edilmeye başlanmıştı. İşi, sorumlulukları, görevleri belli olan çalışanlar, sadece kendilerine verilen işleri yerine getirirdi. Dünyanın böylesine küçüldüğü, sınırların kalktığı, krizlerin tüm dünyanın en uzak köşesinde bile hissedildiği, Çin’den başlayarak yayılan salgın, anında evlerimize girip bizi dışarı bile çıkartmayan bir zaman diliminde, bir işletmeyi, diğerlerinden ayıran en belirgin özellik, çalışanlarının sahip olduğu yetenek düzeyleri olmaya başladı. Bu yetenek düzeyleri onları diğer çalışanlardan ayıran en önemli faktör oldu. Özellikle krizlerin işletmelere dayattığı personel azaltmaları sonucunda iki hatta üç işi bir kişiye verme dönemi başladı. Bu dönemde eğer elimizdeki değerlere gerektiği kadar önem vermez onları işletmede tutmak adına farklı alternatifler üretmez isek o zaman bu değerleri kaybetmeye başlıyoruz. Bu kaybediş peşinde daha az tecrübeli, firma aidiyeti tam oturmamış yeni çalışanları sistemin içine dahil ediyor ki bu da kısa vadede işletmede işlerin yürümesine büyük darbe vuruyor.

Artık devir değişti…

Özellikle büyük işletmelerin insan kaynakları departmanları, onların zamanlarını alan özlük işlemlerini, seçme yerleştirme faaliyetlerini ve hatta eğitim faaliyetlerini, dış kaynak kullanarak, işi sadece bu faaliyetler olan profesyonel İK firmalarına devretti. Kendileri, hem çalışanları arasından yetenekleri keşfederek onların firma aidiyetlerini en üst seviyeye çekmek, kalıcı ve başarılı çalışanlar yaratmak hem de dışarıdaki yetenekleri araştırarak firma bünyelerine katmak görevini üstlenmeye başladılar.  Ülkemizin üst düzey özel hastanelerinden bir tanesinin insan kaynakları departmanın bünyesinde oluşturduğu Yetenek Araştırma Merkezi’nin tüm Türkiye’yi karış karış tarayarak yetenekleri doktorları bulup kendi bünyesine kattığını ve kendi kültürüne göre yetiştirdiğini biliyorum. Yaklaşık 5 senedir profesyonelce yönetilen bu sistem onları sektör lideri yaparak daha da saygın bir kuruluş olmalarını sağladı. Bir nevi sektörlerinin Ar-Ge departmanlarını oluşturdular. Yetenekleri keşfetmek başlı başına zor bir iş. Fakat diğer zor taraf ise bu yetenekleri yönetebilmek. O konuyu da bir sonraki yazımda işleyeceğim.

 

Evden çalışma KOBİ’ye uzak, girişimciye yakın

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) ve Big Cat Research işbirliğiyle “Pandemide Uzaktan Çalışmanın KOBİ’lere/Startup’lara Etkisi” ismiyle yapılan araştırmaların sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre girişimciler evden çalışmaya çok hızlı adapte olurken, KOBİ’ler zorlandı.

Çıkan sonuçlar KOBİ’lerin evden çalışmaya ayak uydurmakta zorlandığını gösterdi. Araştırmaya katılan KOBİ’lerin yüzde 47’si yeni düzene uyum sağlayamadığını belirtirken, uyum sağlayanların oranı yüzde 36 oldu. Girişimcilerin yüzde 41’i ise yeni düzende kendini daha üretken hissettiğini ifade etti. Kendini üretken hissetmeyenlerin oranı da sadece yüzde 12 oldu.

 

 

Binlerce çalışan kadına “finansal okuryazarlık” eğitimi

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, online düzenlenen “finansal okuryazarlık seminerleri” ile 10 büyükşehirde 3 bin 597 çalışan kadına ulaştı.

Bakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü koordinasyonunda düzenlenen “Finansal Okuryazarlık ve Kadınların Ekonomik Güçlenmesi Seminerleri” bu yıl Kovid-19 salgını nedeniyle online devam ettirildi.

Bursa’nın hanı sıra, Kocaeli, Trabzon, Aydın, Kahramanmaraş, Diyarbakır, Eskişehir, Mersin, Van, Mardin olmak üzere toplam 10 büyükşehiri kapsayan seminerlerden 3 bin 597 çalışan kadın yararlandı.