banner6

Depreme karşı topyekün mücadele

Büyük Marmara Depremi’nin üstünden 23 sene geçmesine rağmen depremin geride bıraktığı hasar ve acılar hala anılarda tazeliğini koruyor. Bir daha benzer tabloların yaşanmaması için de kamu kurumları ve belediyeler öncülüğünde önemli projeler gerçekleştiriliyor.

İNCELEME 15.08.2022, 23:04 17.08.2022, 02:20
Depreme karşı topyekün mücadele

17 Ağustos 1999’da Ko­caeli – Gölcük merkezli yaşanan deprem, Türki­ye’de yaşanan en büyük doğal afetlerden biri oldu. Richter ölçeğine göre 7,5 Mw büyüklüğünde gerçek­leşen deprem tüm Marmara Bölgesi’nde ve Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmi ra­porlara göre deprem sonu­cun 17 bin 480 vatandaşımız hayatını kaybederken, 285 bin 211 ev, 42 bin 902 iş yeri hasar gördü. Bu üzücü tablo­nun bir daha yaşanmaması adına Marmara Bölgesi başta olmak üzere tüm Tür­kiye’de önemli tedbirler ve yeni kararlar alındı. Bur­sa’da da bu kapsamda ciddi kentsel dönüşüm projele­rine imza atıldı. EKOHABER, 17 Ağustos Depremi’nin yıl­dönümünde Bursa’nın dep­rem hazırlıklarını mercek altına aldı.

Alinur AKTAŞ

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı

Bilimsellikle depreme hazırlanıyoruz

Bursa Büyükşehir Belediyesi ola­rak, bilimselliği göz önünde bu­lundurarak sürekli güncel çalışmalarla olası depreme hazır olmaya çalışmak­tayız. Bu hususta yaptığımız çalışma­ları şöyle özetleyebiliriz; Yıldırım – Os­mangazi - Nilüfer İlçeleri için zemin durumunu gösteren haritalar hazır­landı. İlgili Bakanlık tarafından onay­landıktan sonra mevzuat ve İmar Planlarının güncellen­mesi sağlandı. Söz konusu çalışma sonuçlarına göre Bursa Büyükşehir Beledi­yesi kullanımındaki binala­rın mevcut durumları ve ze­min durumları incelenerek; gerekli görülen bina ve ya­pılarda güçlendirme çalış­maları yapıldı.

Bursa Büyükşehir Tübitak-MAM işbirliği ile tüm Bursa il sınırını kap­sayacak şekilde Deprem Master Planının ilk aşaması olan “doğal geri plan” kap­samında zemin durumu incelenmiş olup; Bursa İlini etkileyecek fayların ta­kibi ve mekanizmalarının çözümüne yönelik 15 adet deprem izleme istas­yonu kurulmuştur. Planlamaya Esas zemin durumlarının ve yerleşime uy­gunluk durumlarının belirlendiği jeo­lojik-jeoteknik etüd çalışmaları her öl­çekteki planlama aşamalarında ve revizyon çalışmalarında değerlendiril­mek üzere yapılmaya / yaptırılmaya devam etmektedir. Japonya’nın afet yönetimi alanındaki bilgi ve deneyim­lerinin Türkiye’ye aktarılarak afetin yı­kıcı etkilerinin azaltılması hedeflen­mektedir. Proje kapsamında pan­demi nedeniyle 2021 yılında proje konusu, kapsamının neler olacağı konu­sunda (on-line) toplantılar ger­çekleştirilmiştir. JICA, kurum ve kuruluşlarla yapılan görüşmeler neticesinde, proje çalışma konuları ve projeye paylaşım sağlama hususunda mutabakata varmıştır. Tüm ilçe belediyelerimizden gelen ta­lepler doğrultusunda; planlamaya ve/veya depreme yönelik mikrobölge­leme ile imar planına esas jeolojik-jeo­teknik etüt raporlarını yapmaya ve Ba­kanlık tarafından onaylanan raporların haritalarını sayısallaştır­maya devam edeceğiz.

Bursa ile birlikte tüm Türkiye’nin gündeminde yer alan kentsel dönü­şüm ve şehir planlama çalışmaları, çö­züm olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kentsel Dönüşüm, 2000’li yıllardan itibaren, özellikle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ve bu kanun kapsa­mında yapılan uygulamalar ile günde­mimizde yer almaktadır. Kentsel dönü­şüm, birçok disiplinin ortaklaşa çalış­ması gereken, çok boyutlu, gerek böl­gesel gerekse yerel ölçeklerde üzerine gidilmesi ve araştırılması gereken bir konudur. Bugün hala kentsel dönüşü­mün nasıl yapılacağı konusunda teorik bazlı çalışmaların bulunmasına rağ­men, uygulamada, mevcut planlama sistematiğimiz içerisinde birçok so­runu içinde barındıran şehirlerimizi, nasıl dönüştüreceğimiz önemli bir tar­tışma konusundur. Bu nedenle Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kentsel dönüşüm çalışmalarında, yeni bir pers­pektif ve vizyon ortaya koyarak, Bursa halkının talepleri, sorunla­rın ortak akıl ile çözülmesi ve kamuoyunun desteğinin sağlanması ile kentsel dö­nüşüm uygulamalarını ger­çekleştirmek hedeflenmek­tedir. Bu kapsamda Başkanlığımızca; kent bütü­nünün analiz edilmesi, ön­celikli kentsel dönüşüm alanlarının belirlenmesi, ya­sal dayanağın ve finans­man modellerinin belirlen­mesi, kentsel dönüşüm uygulama takviminin oluş­turulması ve özellikle bütün kentsel dönüşüm çalışmala­rında dikkat edilecek planlama ilkeleri­nin ve tasarım kriterlerinin belirlenmesi gibi çalışmaları içeren, Çevre ve Şehirci­lik Bakanlığı tarafında hazırlanan Kent­sel Dönüşüm Strateji Belgesi Hazırlan­masına yönelik ilke ve esaslarda belirlenen; yatay mimari, engelsiz ya­şam, sosyal donatı ve teknik alt yapı, çevresel değerlerin korunması, sürdürü­lebilirlik, tarihi ve kültürel mirasın ko­runması gibi tasarım kriterleri de dik­kate alınarak Bursa Merkez Planlama Bölgesi Kentsel Dönüşüm Strateji Bel­gesi hazırlanmıştır.

Mustafa DÜNDAR

Osmangazi Belediye Başkanı

Kentsel dönüşümde ‘Osmangazi’ gerçeği

Göreve geldiğimiz ilk günden iti­baren modern ve planlı bir şehir inşa etmek için yoğun bir mesai harca­dık. Deprem gerçeğini göz önünde bu­lundurarak daha modern ve güvenli bir Osmangazi için çıktığımız yolda çok önemli mesafeler kat ettik. Soğanlı Kentsel Dönüşüm Projemiz, Türkiye’de şehircilik anlamında bir model olarak Bursa’mızın yüz akı oldu. Riskli binalarda oturan vatandaşları­mız, daha sağlam ve modern bi­nalarda yaşamaya başladı. Kentsel dönüşüm çalışmaları­mız, bölgesel olarak devam ederken, Soğanlı Kentsel Dönü­şüm Projemiz etap etap büyü­yor. Şu anda riskli alanda 8. eta­bın inşaat çalışmaları başladı. Belediye olarak yaptığımız bu çalışmalar, özel sektörü de teşvik etti ve ilçemizin farklı bölgelerinde dönüşüm çalışmaları de­vam ediyor.

Bursa’nın mer­kezi Osmangazi, tarihi ve eski bir şehir. Bu da çalış­maları zorlaştırı­yor. Çarpık yapı­laşma, yoğun nüfus ve tarihi miras hepsi iç içe durumda. Kamulaştırma çalışmaları da işin maliyetini 6-7 kat daha artırı­yor. Bu zorluklara rağmen belediye ola­rak öncelikle yeni imar planlarının uy­gulanması noktasında çalışma başlattık. Hamitler, Güneştepe ve Yu­nuseli’ni gelişim bölgesi olarak ilan et­tik. İmar planlarını uygulayarak bu bölgelerde yeni bir şehir inşa ettik. De­mirtaş da aynı şekilde imar planlarıyla 16 bin nüfustan 100 bine yaklaşan dep­rem yönetmeliğine uygun yeni bir şe­hir ortaya çıktı. 13 yılda nüfusu 900 bine ulaşan Osmangazi’de yaklaşık 300 bin kişilik yeni bir şehir kurduk.

Soğanlı Kentsel Dönüşüm Proje­si’nin 8. etabında inşaat çalışmaları başladı. Çevre Şehircilik ve İklim Deği­şikliği Bakanlığı ile birlikte baş­lattığımız projemiz gelişerek 8. etaba kadar büyüdü. Bunun yanında özel sektörün de hare­kete geçmesiyle örnek bir şehir ortaya çıktı. Yeşil alanın çok yoğun olduğu, sosyal donatı alanlarının yanı sıra Cumhur­başkanımız Recep Tayyip Erdo­ğan’ın ısrarla bahsetmiş ol­duğu zemin+5 katın uygulandığı tek proje burası. Örnek şehircilik modelinin uy­gulandığı Soğanlı Mahallesi’ni millet bahçesi ile taçlandırıyoruz. Ba­kanlığımız ile birlikte 110 dönümlük bir alanda Bursa’nın yeni nefes alabile­ceği inşa ediyoruz.

Oktay YILMAZ

Yıldırım Belediye Başkanı

Afetleri üç başlık halinde değerlendiriyoruz

Belediye olarak afetleri üç başlık halinde değerlendiriyoruz. Afet öncesi, afet anı, afet sonrası. Bu kapsamda ilçe afet müdahale planımızı oluşturduk. Afet öncesi olarak vatandaşlarımıza yönelik afet farkındalık eğitimleri düzenleyerek vatandaşlarımızı bir afet anında neler yapmaları konusunda bilinçlendiriyoruz. İlçemiz sınırlarında 16 mahallemizde afet müdahale depoları hazırladık ve sayımızı her mahallede olacak şekilde artırıyoruz. İlçemiz sınırlarında mevcut ilk, orta ve liselerde öğrenim gören öğrencilerimize ve okul personellerine planlanmış günlerde afet bilinci eğitimi veriyor ve tatbikatlar düzenliyoruz ilçemize ait alanlarda belirlenmiş olan toplanma alanları, çadırkent alanları, konteynerkent alanları planlıyor olup bu alanlara ait altyapı ve güncellemelerini düzenli olarak yapıp hazır halde tutuyoruz. İlçemiz Mimarsinan mahallesinde ilçe afet yönetim merkezi oluşturduk.

Kentsel dönüşüm sadece proje çizilerek eski yapının yenilenmesi demek değildir, doğrudan mülkiyet ile ilgilidir.

Başarısız olan birçok uygulamanın temelinde de mülkiyet sorunlarının çözülmeden projeye odaklanılması yatmaktadır. İmar planı ve imar uygulaması tamamlanmamış alanlar kentsel dönüşüme en büyük engel teşkil eden teknik sebep olduğundan, çalışmalarımız ile bu büyük engeli aşarak kentsel dönüşüm projelerinin ivme kazanmasını sağlamaktayız. Dönüşüm başlatılan alanlarda ortaya çıkarılan yeni hayat normları gözle görülebilir hale geldiğinden çevredeki diğer riskli yapı sahipleri de sürece katılmak ve dönüşüme dahil olmayı istemektedir.

Bu nedenle doğru projelerle, doğru matematiksel modeller ile hazırlanarak iyi projeler ortaya çıkarılmalı ve vatandaşlar bu gibi projelerle teşvik edilmelidir.

Turgay ERDEM

Nilüfer Belediye Başkanı

Merkezimiz Türkiye’de sayılı örneklerden

Nilüfer Belediyesi olarak yerel yönetim anlamında Türki­ye’de sayılı örneklerden biri olan Ni­lüfer İlçe Afet ve Acil Durum Yöne­tim Merkezi’ne sahibiz. Afet Yönetim Merkezileri Yönergesine uygun olarak inşa edilmiş bina­mızda 3 eksenli bir deprem eğitim si­mülatörü, herhangi bir yangına dair eğitimler verdiğimiz mutfak ve labo­ratuvar yangın simülatörleri ve yine kapalı alanlarda yaşanan yangınlar­dan sonra yangın yaşanan alanı doğru şekilde tahliye etme ile ilgili eğitim verdiğimiz dumanlı alan tah­liye simülatörümüz var. Nilüfer’de ya­şanan tüm acil durumların ve yaşan­ması muhtemel afetlerin yönetildiği ve yönetileceği bu tesis 7/24 esasına göre hizmet veriyor. Son yıllarda, ik­lim değişikliğinin de etkisiyle daha fazla sayıda yaşanan afetler ve özel­likle coğrafi konumu nedeniyle ülke­mizi çok yakından ilgilendiren dep­rem gerçeği ile ilgili olarak özellikle “öncesi” kısmına odaklanarak halkın mutlaka afetler ve acil durumlarla il­gili ne yapması ya da yapmaması ge­rektiğini öğren­mesi gereki­yor. Buradaki eğitim çalışmalarımız devam ediyor. Diğer yandan Nilü­fer’in nüfus açısından en yoğun 28 mahallesinde birer adet Mahalle Afet İstasyonumuz mevcut, bu istasyonlar büyük bir afeti, özellikle de depremi izleyen ilk saatlerde aktif hale getirile­rek bölgede yaşayan halkın birbirini kurtarma müdahalesini kolaylaştıra­cak bir takım basit tahkimat malze­melerini barındırıyor. Ayrıca yine nü­fus yoğun 30 mahallemizde toplam 97 adet, yaklaşık 620 bin metrekarelik Acil Durum Toplanma Alanı belirlen­miş durumda. Nilüfer Belediyesi’nin Afet Bilgi Sistemi de bu anlamda önemli bir işleve sahip. Sistem saye­sinde, afet sonrası toplanma alanları, geçici iskan-çadır alanları, sivil tahliye yolları, sahra hastanesi yapılacak alanlar ile Nilüfer’de yaşayan engelli bireylerin adres bilgileri akıllı harita üzerinde işlendi. Elbette bütün bunlar yeterli olmayabilir. Bizler uzmanların bu konudaki uyarılarını dikkate ala­rak yeni çalışmalar yapmaya devam edeceğiz.

Ülkü MERCAN KÜÇÜKKAYALAR

İMO Bursa Şubesi Başkanı

Güçlendirme çalışmaları güven vermiyor

Canlıların, barınma ihtiyacından yola çıka­rak yaptığımız binalar, güvenli olmadığı sürece doğal afetlerle can kayıplarına yol açı­yor. Bizim binalarımızı depreme dayanaklı yapma yükümlülüğümüz var. İnşaat mühendisleri olarak biz de güvenli yapılardan sorumluyuz. 1999 dep­remi sadece Türkiye’de değil tüm dünyada daha farklı noktalardan depremi algılamamıza neden oldu. Yüzyılın depremiydi. Türkiye’de yaşanması bize büyük açılar yaşattı ama bu yaşananlardan sonuç çıkarmak da bizim sorumluluğumuz.

O günden bugüne hiçbir şey yapıl­madığını biz akademik oda yönetici­leri bile itiraf ediyoruz. Yerel yönetici­ler de burada olsaydı onlar da bu görüşümüze katılacaklardı. Bina en­vanteri konusunda maalesef akade­mik odaların da içinde olduğu güveni­lir, ölçmeye ve değerlendirmeye dayalı bir teknik çalışmanın yapıldı­ğını söyleyemeyeceğim. Çok geç ka­lındı bu çalışma için. Eğer can kayıplarına sebep verecek konumdaysa binaların yıkılması, yenilen­mesi ya da güçlendirilmesi gerekir. 1999 depre­minden sonra güçlendirme çalışmaları hız ka­zandı. Fakat yıkıp, yapmak biraz daha kolayımıza geldi ve ekonomik olmadı.

Güçlendirme çalışmaları yeterince yapılmıyor, yapılmadı. Binaların depreme dayanıklılığı konu­sunda kamu, akademik odalar, STK’lar ve özel sek­tör olarak iş birliği yapamadık. Biz İMO Bursa Şu­besi olarak böyle bir çalışmanın içine girmeye ha­zırız. Bunu yapabilecek teknik insan gücüne sahibiz. Son dönemde kentsel dönüşüm adı al­tında birtakım çalışmalar içerisindeyiz. Güçlen­dirme çalışmaları insanımıza çok güven vermiyor. Binasını yenilemeyi insanlarımız tercih ediyor. Sa­nayi yapılarında da fonksiyonel dönüşümü ister istemez sanayici yapıyor. 20 yıl önce bir tekstil üre­tim tesisini güncel ve ekonomik şartlar gereği başka tür fonksiyonlara çevirme ihtiyacı duyabili­yor sanayici. Aslında sanayi yapılarında güçlen­dirme çok daha ekonomik ve doğru sonuçlar vere­bilecek bir anlayış. Bunun üzerinde durmamız gerekir. Bir sanayi tesisini konutlardaki gibi yıkıp tekrar yapmak çok ekonomik ve doğru değil. Zaten çok kolay yeni sanayi bölgeleri açabiliyoruz.

Yorumlar (0)
12
kapalı
Günün Anketi Tümü
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
banner18
banner51