banner6

09.08.2021, 23:13

Hızla ağaçlandıralım!!!

Gerçi bazı bilim insanları yangın alanlarına, söndürme işlemleri tamamlandıktan sonra bir yıl ellenmemesini, bu süreç içinde toprak üzerindeki küllerle karışmış çam tohumlarının patlayacağını ve yeşereceğini, yavaş yavaş çam filizlerinin oluşacağını açıklıyorlar. Ama ben aşağıda açıkladığım ve olaya değişik bir pencereden bakan başka bilim gurubunun önerdiği şekliyle, belki tamamında değil ama uygun bölümlerinde hızla ağaçlandırma yapılmasından yanayım ve orman yangınları sonrasında yanan alanlarımızın uygun bölümlerini çok daha hızlı ağaçlandıralım, ama çam değil, bölgeye uygun türlerle, zeytin, ceviz, siyah incir, badem, sakız fidanları dikerek, diyorum. Son aylarda dünyanın her tarafında sıra dışı doğa olayları yaşanıyor ve bu yaşanan olaylar insanlığın karşı karşıya olduğu İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ felaketinin öncüleri. İsterseniz o sıra dışı olayları hatırlayalım, ABD’de aşırı sıcaklar ve kuraklık yaşanan bölgelerde ve de bizde oluşan büyük orman yangınları, bizim önce Ege ve Akdeniz kıyı bölgelerinde, geçen haftalarda da Rize, Düzce, Artvin ve Van’da yaşadığımız seller, Avrupa’da Almanya ve Belçika’nın yaşadığı seller, hepsi iklim değişikliğinin ‘’Ben Geliyorum’’ diye seslenişi… Biliyorsunuz yerküre üzerinde yaşanan ve yaşanacak olan bu doğa felaketinin tetikleyicisi, insanoğlunun günlük yaşamı süresince atmosfere saldığı sera gazları. Ülkeler geçen yüzyılın ortalarından beri bu salınımları 2050 yılına kadar sıfırlamayı hedef alan müzakereler yapagelmekte, Birleşmiş Milletler çatısı altında bir takım kararları imza altına almaktadırlar, en son 2015 yılında imzaladıkları PARİS SÖZLEŞMESİ ile de…

Bir taraftan da bilim insanları atmosfere bırakılan bu gazları emecek oluşumları araştırmaktadır. İşte bu araştırmalar onları çok etkin karbon emici olarak ormanlarla buluşturdu ve Terraformation adı altında bu alanda çalışacak bir bilim gurubunun önünü açtırdı, bu oluşum insanlık için önemli olan tek sorunla mücadele ediyor, iklim değişikliği, bu yüzden de büyük acelesi var. Bir ‘’orman teknolojisi girişimi’’ olarak misyonu, üzerindeki ormanları yok olmuş arazileri hızlı ve sürdürülebilir bir şekilde yeniden ağaçlandırmak, eski çorak arazileri canlandırmak için o yörenin ağaç türlerini geri getirme yoluyla ağaç dikimlerini hızlandırmaktır. Çorak arazi derken şu anda HALK TV’de yayınlanmakta olan ‘’Görkemli Hatıralar’’ programını seyrediyorum, Tunceli/Pülümür’deler, etrafa bakıyorum, o kadar geniş ağaçlandırılacak çorak alan var ki! Ormanlar doğal karbon emicileridir, ama sorun şu ki yer küre üzerinde bu dengeyi sağlayacak yeterli sayıda ağaç yok, işte bu nedenle daha hızlı, daha çok ağaç dikelim ve tabii onları yangınlara karşı da koruyalım.

Bu satırları yazarken yaşamakta olduğumuz orman yangınları sonrası, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Afrika ve Avrupa’daki canlı projelerle büyük çaplı ağaçlandırma yapan bu Terraformation oluşumunu bizim alanlarımıza da nasıl yönlendiririz, sorusunun cevabını arayıp durdum. Aslında biz de benzer bir sivil toplum çatısı altında bir araya gelip, yangınlar sonrası yoğun ağaçlandırma kampanyaları açabiliriz, hem sadece yanan orman alanlarımızda değil, Anadolu’nun kullanılmayan çorak topraklarında da.

Böylece onların misyonuna ayak uydurur, biz de açacağımız bu geniş ve etkin ağaçlandırma kampanyalarıyla, dikeceğimiz ağaçların karbon emim güçleriyle iklim değişikliğine dur deme yolunda ‘’gaz adımı’’ atmış oluruz. Bu toplu ağaçlandırmalarda Terraformation geliştirdiği yöntemlerle, yeniden ağaçlandırmanın önündeki engelleri, arazinin bulunması, tatlı su ve tohum teminini, aşmayı hedefliyor. Bizim için arazi temini engel değil, yangınlar olmasaydı bile, ormanlaşmayı bekleyen, kullanılmayan boş çorak alanlarımız bol miktarda var, belki fidanların su ihtiyacını karşılamakta zorlanabiliriz ama miktar fazla olmayacağı için taşınarak da sağlanabilir.

Ağaçların karbon emme özelliğini öne çekip dünya üzerinde İklim Değişikliği ile mücadelede ormanlaşmayı çok büyük değer yaratan eylem olduğunu savunan Terraformation’dan, orman yangınlarımızı önlerine açarak, yeniden ağaçlandırmada bize de destek olmalarını isteyebiliriz. Eğer yukarıda önerdiğim STK’sını oluşturup, yanan ormanlarımızın yeniden oluşumunu sadece Orman Bakanlığına bırakmayıp bizler de kolları sıvarsak, konuyu uluslararası desteğe açabiliriz. Tabii bu yangın olayını fırsata da çevirebiliriz, yazıma başlarken önerdiğim gibi, Ege ve Akdeniz bölgelerinde yanan orman alanlarımızı ve Anadolu’nun aynı iklim koşullarına uyan çorak alanlarımızı, zeytin, ceviz, siyah incir, badem, sakız gibi ekonomik değeri yüksek ağaçlarla doldurabiliriz…

Yorumlar (0)
12
kapalı
Günün Anketi Tümü
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
ABD Doları’nda yıl sonu beklentiniz nedir (TL) ?
banner18
banner51