1978'lerde, yine THY, Bursa'ya seferlerini kestiğinde, sayın Ali Osman Sönmez büyük ileri görüşlülükle Bursa Hava Yolları'nı kurmuştu. Evet, sayın Celal Sönmez, babanızın yaptığından daha iyisini yapmaya var mısınız?...
Tarih 15 Şubat 2010 Pazartesi. Sabah sabah, işyerimde ilk okuduğum gazete Bursa Hakimiyet ve burada bir başlık.
“Bursa'ya bir kazık daha!”
Özetle, demiryolu konusunda somut bir tek adım bile atılamamışken, duyumlara göre Sabiha Gökçen Hava Limanı işletmecilerinin baskısı ve İstanbul'un ayak oyunları sonucu THY'den sonra diğer havayolu şirketleri de Yenişehir Hava Limanı'na seferlerini durdurmuşlar. Hem de yüzde 80-90'lardaki doluluk oranlarına rağmen.
Yıllardır, Bursa'nın özellikle ulaşım alanında kuşatılmış bir kent olduğunu yazıp çizer, anlatmaya çalışırım.
Devlet, Bursa'ya ulaşım alanında hiç ama hiç yardım etmemiştir.
Her nasılsa rahmetli Belediye Başkanı Hikmet Şahin, Mudanya-İstanbul feribot hattını açabilmişti. Yarın öbür gün orayı da kaybedersek şaşırmayın.
Bursa'ya hava yolu ulaşımını kesebilmek için neler neler yapılmadı.
Önce THY seferleri kaldırıldı. Sonra havaalanı kapatıldı. Bu defa Yenişehir devreye alınmaya çalışıldı. Sen misin, bunu yapan, alın size biz Yenişehir Havalimanı'nı da çalıştırmayız deniyor sanki. Şimdi, başlıktaki “Haydi Sönmez çare sende” konusuna gelelim.
Profesyonel iş hayatımda rahmetli sayın Ali Osman Sönmez ile hiç çalışmadım. Ama yıllar geçtikçe rahmetlinin ne büyük vizyon sahibi olduğunu daha iyi anlıyor ve “keşke onunla çalışmış olsaydım” diyorum.
Dolaylı dolaysız 1971 yılında ismini duymuştum. O sırada ben Merinos'ta çalışıyordum ve floş ithalatı devletleştirilmişti. Floş ithalatını yapan ve dağıtan ekibin içinde ben de vardım ve Ali Osman Bey'in ismi o zaman bizim malumumuzdu. Hemen ertesi yıl Filament'in inşasına başlamış ve birçok arkadaşımız onun yanında çalışmaya başlamıştı.
1978'li yıllarda yine Türk Hava Yolları Bursa'ya seferlerini kestiğinde, sayın Ali Osman Sönmez büyük bir ileri görüşlülükle Bursa Hava Yolları'nı kurmuştu.
Hatta, Ankara'da Ticaret Bakanlığı'nda bir işim için dolaşırken, Bursalı olduğumu duyan Bakanlık memurları ile sırf ‘Bursa Hava Yolları Ali Osman Bey tarafından kuruluyor' diye iyi de bir münakaşa etmiştik.
Bu kuruluşun ne büyük bir hizmet olduğu ve Ali Osman Sönmez'in ileri görüşlülüğü bir daha ortaya çıkıyor.
Yıllarca Bursa Hava Yolları'nın zararlarını Holdingine yükledi, yükledi ama hizmeti de eksik etmedi. Bazı toplantılarda, özellikle Yenişehir Hava Limanı'nın yapılmasını desteklediğini kendi ağzından duyduk. Sağ olsaydı, herhalde Yenişehir Hava Limanı'ndan en iyi şekilde istifade edilmesini sağlayacaktı.
“Ali Osman Bey ne yapabilirdi?” diye düşünüyorum.
Hemen aklıma gelen, iyi bir fizibilite çalışmasından sonra yüzde 80-90 doluluk oranı ile çalışan bir uçak şirketinin ne kadar karlı olabileceğini hesaplatırdı.
Daha sonra da havayolu şirketini kurarak, Bursa'yı, Trabzon, Diyarbakır, Erzurum, Antalya ve Balkan ülkelerine bağlar, bugün artan yatırımları düşünerek muhakkak ki Mısır'a da bir sefer koyardı. “Şu anda bunu Bursa'da kim yapabilir, bu kararı kim verebilir ve bu imkanlara kim sahiptir” diye düşündüğümde ilk aklıma gelen, sayın Celal Sönmez oluyor. Evet, sayın Celal Sönmez, babanızın yaptığından daha iyisini yapmaya var mısınız? Buyurun, Bursa Havayolları'nı canlandırın. Yüzde 80-90 doluluk oranları ile birkaç sene içinde kuracağınızı düşündüğüm Bursa Hava Yolları, uluslararası bir hava yolu şirketi olacaktır ve babanız sizinle iftihar edecektir, bütün Bursa'nın edeceği gibi.
Haydi Sönmez çare sende.
Tabii önce iş adamı kimliği öne çıkacak ve bu iş düşündüğüm gibi kârlı bir işse, bunu kaptırmayıp yapacak olan sizsiniz. Bir daha yazıyorum, haydi Sönmez çare sende.
Tarih 15 Şubat 2010 Pazartesi. Sabah sabah, işyerimde ilk okuduğum gazete Bursa Hakimiyet ve burada bir başlık.
“Bursa'ya bir kazık daha!”
Özetle, demiryolu konusunda somut bir tek adım bile atılamamışken, duyumlara göre Sabiha Gökçen Hava Limanı işletmecilerinin baskısı ve İstanbul'un ayak oyunları sonucu THY'den sonra diğer havayolu şirketleri de Yenişehir Hava Limanı'na seferlerini durdurmuşlar. Hem de yüzde 80-90'lardaki doluluk oranlarına rağmen.
Yıllardır, Bursa'nın özellikle ulaşım alanında kuşatılmış bir kent olduğunu yazıp çizer, anlatmaya çalışırım.
Devlet, Bursa'ya ulaşım alanında hiç ama hiç yardım etmemiştir.
Her nasılsa rahmetli Belediye Başkanı Hikmet Şahin, Mudanya-İstanbul feribot hattını açabilmişti. Yarın öbür gün orayı da kaybedersek şaşırmayın.
Bursa'ya hava yolu ulaşımını kesebilmek için neler neler yapılmadı.
Önce THY seferleri kaldırıldı. Sonra havaalanı kapatıldı. Bu defa Yenişehir devreye alınmaya çalışıldı. Sen misin, bunu yapan, alın size biz Yenişehir Havalimanı'nı da çalıştırmayız deniyor sanki. Şimdi, başlıktaki “Haydi Sönmez çare sende” konusuna gelelim.
Profesyonel iş hayatımda rahmetli sayın Ali Osman Sönmez ile hiç çalışmadım. Ama yıllar geçtikçe rahmetlinin ne büyük vizyon sahibi olduğunu daha iyi anlıyor ve “keşke onunla çalışmış olsaydım” diyorum.
Dolaylı dolaysız 1971 yılında ismini duymuştum. O sırada ben Merinos'ta çalışıyordum ve floş ithalatı devletleştirilmişti. Floş ithalatını yapan ve dağıtan ekibin içinde ben de vardım ve Ali Osman Bey'in ismi o zaman bizim malumumuzdu. Hemen ertesi yıl Filament'in inşasına başlamış ve birçok arkadaşımız onun yanında çalışmaya başlamıştı.
1978'li yıllarda yine Türk Hava Yolları Bursa'ya seferlerini kestiğinde, sayın Ali Osman Sönmez büyük bir ileri görüşlülükle Bursa Hava Yolları'nı kurmuştu.
Hatta, Ankara'da Ticaret Bakanlığı'nda bir işim için dolaşırken, Bursalı olduğumu duyan Bakanlık memurları ile sırf ‘Bursa Hava Yolları Ali Osman Bey tarafından kuruluyor' diye iyi de bir münakaşa etmiştik.
Bu kuruluşun ne büyük bir hizmet olduğu ve Ali Osman Sönmez'in ileri görüşlülüğü bir daha ortaya çıkıyor.
Yıllarca Bursa Hava Yolları'nın zararlarını Holdingine yükledi, yükledi ama hizmeti de eksik etmedi. Bazı toplantılarda, özellikle Yenişehir Hava Limanı'nın yapılmasını desteklediğini kendi ağzından duyduk. Sağ olsaydı, herhalde Yenişehir Hava Limanı'ndan en iyi şekilde istifade edilmesini sağlayacaktı.
“Ali Osman Bey ne yapabilirdi?” diye düşünüyorum.
Hemen aklıma gelen, iyi bir fizibilite çalışmasından sonra yüzde 80-90 doluluk oranı ile çalışan bir uçak şirketinin ne kadar karlı olabileceğini hesaplatırdı.
Daha sonra da havayolu şirketini kurarak, Bursa'yı, Trabzon, Diyarbakır, Erzurum, Antalya ve Balkan ülkelerine bağlar, bugün artan yatırımları düşünerek muhakkak ki Mısır'a da bir sefer koyardı. “Şu anda bunu Bursa'da kim yapabilir, bu kararı kim verebilir ve bu imkanlara kim sahiptir” diye düşündüğümde ilk aklıma gelen, sayın Celal Sönmez oluyor. Evet, sayın Celal Sönmez, babanızın yaptığından daha iyisini yapmaya var mısınız? Buyurun, Bursa Havayolları'nı canlandırın. Yüzde 80-90 doluluk oranları ile birkaç sene içinde kuracağınızı düşündüğüm Bursa Hava Yolları, uluslararası bir hava yolu şirketi olacaktır ve babanız sizinle iftihar edecektir, bütün Bursa'nın edeceği gibi.
Haydi Sönmez çare sende.
Tabii önce iş adamı kimliği öne çıkacak ve bu iş düşündüğüm gibi kârlı bir işse, bunu kaptırmayıp yapacak olan sizsiniz. Bir daha yazıyorum, haydi Sönmez çare sende.
Sayı: 720 - Sayı'nın Kapağı