Gelişerek değişmek

Değerli Arkadaşlarım,
18. Kalite ve Başarı Sempozyumu açılış ve kapanış konuşmamı takdimimdir.
Değerli konuklar,
Bu yıl 18’incisini düzenlediğimiz Kalite ve Başarı Sempozyumumuza hoş geldiniz. Geçtiğimiz yıllarda iki gün süren ve fiili katılımla gerçekleştirdiğimiz, geçen yıl ertelemek zorunda kaldığımız, şuan sizlere dijital platformdan ulaştığımız bu etkinliği de yüz yüze yapmak isterdik ama ülkemizde ve dünyada yiten canları gördükten sonra SAĞLIK OLSUN demek durumundayız. Dilerim önümüzdeki yıldan itibaren kaldığımız yerden daha büyük bir coşkuyla devam ederiz.
Aşıların da yardımıyla virüste sona gelmek üzereyiz ancak son 1 aydır da müsilaj sebebiyle milyonlarca deniz canlısı yok oldu, üstelik Marmara Denizi’yle beraber ekosistem de büyük bir zarar gördü. Ne yazık ki insan, efendisi olduğu dünyanın virüsü oldu ve başka canlara kıyıyor. 4,5 milyar yaşındaki dünyayı 2-3 nesilde yaşanılmaz hale getirmenin arifesindeyiz. Yaşamak için; havaya, suya ve gıdaya ihtiyacımız var ama biz hepsini kirletiyoruz. Çocuklarınızın, torunlarınızın ve neslinizin sonunu sizin hazırladığınızı düşünsenize… Sadece bizim topraklarımızda değil tüm dünyada hoyratça ve sorumsuzca, yarını düşünmeden büyük bir yıkım ve yok ediş yaşanıyor. Bu gidişe dur demek için; tüketim alışkanlıklarımızı ve konfor alanlarımızı değiştirmek zorundayız.
Öte yandan; birbirimizi dinlemiyoruz, fikirlerimize ve görüşlerimize saygı duymuyoruz. Sevmiyoruz ama özde sebebini de bilmiyoruz. Tartışmıyoruz, çatışıyoruz. Eleştiriye tahammülümüz yok, farklı sesleri susturmak ya da yok etmek istiyoruz. Kadına olana şiddet dinmiyor. Her platformda adalet arayışı var. Her şeyi siyasileştiriyoruz.
Herhangi bir tartışma ya da fikir ayrılığında karşınızdakine kendiniz ya da yakınınız olarak bakın; siz size böyle yapar mıydınız veya size böyle davranılmasını ister miydiniz?
Müslüman bir toplumuz ama hırsızlık diz boyu, yeni cezaevleri yapıyoruz. Suç ve siyasetin figürlerinin iç içe girdiğini, illegal örgütlerin gündemi belirlediğini görüyoruz. Muhalif seslerin eleştirilerini duymazdan, iktidarın da başarılı eylemlerini görmezden gelmek ülkemize fayda değil zarar getirir. Ülkeyi yönetmek için seçilmişleri; kavga değil barış içerisinde görmek istiyoruz.
Bizim bazı şeyleri iyileştirmemiz, geliştirerek değiştirmeye çalışmamız lazım; bunun için de işin özüne bakmalıyız.
Peki nedir bu öz ya da özler?

Bence;

*Her şeyin odağına insanı ve onun haklarını koymaktır,
*Bölünmez bir vatan ve değişmez bir Cumhuriyettir,
*Asla vazgeçilmemesi hatta daha ileriye taşınması gereken Atatürk ilkeleridir,
*Siyasetin hiçbir zaman müdahil olmayacağı herkes için hızlı ve adil bir adalet sistemidir,
*Doğruya sahip çıkıp yalana ve talana dur diyebilmektir, emaneti liyakat sahibine vermektir,
*Farklı görüşlere rağmen birbirimizi dinleyip, aynı şarkıda hep birlikte eğlenebilmektir,
*Ümmet değil millet olmaktır,
*Toprağa ve emeğe sahip çıkmaktır,
*Doğayı ve gezegeni korumaktır,
*Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ortak olmaktır,
*Hem temel hem de ömür boyu etkin eğitimi uygulamaktır,
*Sanata ve sanatçıya sahip çıkıp yol açmaktır,
*Hurafeler yerine bilime yol açıp aydınlık geleceği yaratmaktır,
*Teknolojik ve akılcı yatırımlarla büyümektir,
*Yaşam kalitesini her konuda yükseltip, halkımızın hak ettiği onurlu yaşamı kendilerine sağlamaktır,
*Bunların hepsini yaparken de ahlaki ve etik değerlere sahip çıkıp erdemlerimizi yitirmemektir.

Ben ne yapabilirim demeyin, hepinizi ortak ülkü ve hedefte birleşerek hızlı gelişmeye katkı koymaya davet ediyorum. Farklılıklarımızı zenginlik olarak algılayıp, hak ettiğimiz mutlu geleceği birlikte yaratalım.
Bu sene ödül sürecine katılan tüm kurumlarımızın tüm çalışanlarını gönülden kutluyorum, mükemmellik süreciyle çalışarak hepsi zaten kazanan oldular. Akşam açıklanacak sonuçlarla da başarılarını taçlandıracaklar.
Bugünün gerçekleşmesinde katkısı olan; konuşmacılarımıza, değerlendiricilerimize, gönüllülerimize, uzmanlık gruplarımıza, yönetim ve denetim kurullarımıza, şube çalışanlarımıza, sponsorlarımıza, tüm paydaşlarımıza ve bize sahip çıktığınız için siz tüm katılımcılarımıza gönülden şükranlarımı sunuyorum.
İyi ki varsınız.
Bu sempozyumu; son 15 aydır insanımızı yaşatmak için canlarını hiçe sayan, virüse karşı kendilerini siper eden sağlık çalışanlarına armağan ediyorum.
Güzel yarınlarda buluşmak dileğiyle, esen kalın.
Saygılarımla, Emin Direkçi
KalDer Bursa Şubesi  Yönetim Kurulu Başkanı