2006 yılında, Perakende Düşünceler adlı yeni girişimciler için yazmış olduğum kitapta aynı zamanda e-ticareti, geleceğin ticaret şekli olacağını ve daha iyi anlaşılabilmesi için yeni evli bir çiftin e-ticaretten bebeklerinin siparişini verdiklerini anlatan bir karikatür ile subliminal mesaj da vermeye çalışmıştım.
Günümüze geldiğimizde pandeminin de etkisi ile sadece Türkiye’de e-ticaretin hacmi 3 trilyona çıktı. Ülkemizde yapılan genel ticaretin yüzde 19,1’i, yani beşte biri hali hazırda e-ticaret ile yapılmaktadır.
E-ticaret platformlarında yer alan işletme sayısı ise 600 bindir.
Özellikle dijital sistemlerin yaygınlaşması, yapay zekâ ile donanmış akıllı telefonların günlük yaşantımızda yanımızda sanal yardımcımız gibi dolaşması e-ticaretin önemini giderek daha da artırmaktadır.
Ülkemizde e-ticaretin sektörel olarak liderliğini yemek sanayi alırken onu turizm uygulamaları, bilet, giyim, ayakkabı, aksesuar ve elektronik eşya takip etmektedir.
E-ticaret, özellikle dijital veri sistemlerinin hızla ilerleyerek hayatımızın içinde var olması ile birlikte giderek daha da önem kazanacaktır.
Zaten ayırmış olduğunuz bütçenizi bir iki dakikada seçip kapınıza kadar getirtip sonra da beğenmediğinizde iade olanağı sunan, nakliye ve hacim oluşturan bütün ürünlere tasarım ile portatif ve mühendislik harikası halinde ürünler sunan, kitaptan çoraba, yiyecekten bilete, elektronik eşyadan bir penseye kadar her şeyin satıldığı bir dünya.
Saygılarımla,