Ama kalbim biraz buruk olarak???

Önceki hafta gazetemizin manşetinde ‘’NOSAB 20 yaşında’’ başlığı yer almıştı, haberin içeriğinde de ‘’Üretim, istihdam ve ihracat performanslarıyla Bursa ve Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlayan NOSAB’ın 20’nci kuruluş yıl dönümü görkemli bir törenle kutlandı. Programın açılışında konuşan NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, ‘’20.nci yılımızı kutlamaktan dolayı çok mutlu ve gururluyuz, 20 yıl boyunca NOSAB’ın bugünlere gelmesine emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.’’ sözlerinden sonra ilerleyen coşkulu gecede o kişiler ve başarılı firmalara plaket verildi” ifadeleri yer alıyordu.

  Gazetemizde yer alan bu haberin tamamını defalarca okudum, yer alan isimler içinde Erdem Saker’i aradım durdum ve fakat bulamadım. Neden aradığımı aşağıda eklediğim, yine bu köşede 20/4/2019’da yayınlanan ‘’Öğünmek’’ başlıklı yazımı okuyunca anlarsınız.

  ‘’Öğünmek

  Geçen hafta gazetemizin manşeti ‘MERADAN modern OSB’ye’ idi, bir önceki hafta da ‘Kayapa OSB’ye yeni güç’ başlıklı yazı ön sayfalarımızın ana haberlerini simgeliyordu. Her iki haber de beni çok etkiledi, her ikisinin de oluşumuna yön göstermem nedeniyle. 1994’te DSİ Bölge Müdürlüğü’nden ayrılıp Büyükşehir Belediye Başkanı olduğumda önümde kentimizin çok hızlı gelişen bir sanayileşme süreci ve de DSİ yıllarımda yönettiğim projelerle tarımsal üretkenliği çok gelişmiş olan birinci sınıf tarım alanlarımız vardı. Ülkemizin geleceğine, halkımızın refahına güç katacak bu iki dinamik hareketin birbirine zarar vermeyecek düzende doğru yönlendirilmesi gerektiğine inancımla bu hareketin içinde yer aldım.

  1960’lı yıllarda Bursa OSB’nin kuruluşunda da DSİ aktif rol almıştı. Ticaret ve Sanayi Odası yetkililerine tarımsal değeri çok düşük 4. sınıf tarım topraklarının hakim olduğu bölge bu oluşum için önerilmişti, bu öneri kurucular tarafından benimsenmiş ve hassasiyetle uygulamaya sokulmuştu.  

İlk başlık altında NOSAB anlatılıyordu, Nilüfer Sanayici ve İş adamları Derneği (NİLSİAD), Başkanlık koltuğuna oturduğumda, Bursa’da iki otomobil fabrikasının ve onu destekleyen yan sanayinin yanında kentimizin geleneksel tekstil sanayisinin hızlı gelişim süreci, OSB dışında yeni sanayi alanlarının değerli tarım alanlarına zarar vermeden belirlenmesi gereğini, önüme yaymıştı. O günlerde yeni bir sanayi bölgesi oluşumu üzerinde çalışmalar yürüten Yalçın Aras ve arkadaşlarına Nilüfer ilçesi hudutları içindeki, üzerinde yoğun hayvancılık yapılmayan, tarımsal değeri düşük bölge, tarafımdan önerildi. Onların uygun görmesi üzerine bu bölge imar planlarına sanayi bölgesi olarak işlendi ve belediye meclislerince onaylandı.  

Sonuçta NOSAB oluştu, bölgede yer alan sanayiciler atılan ilk adımlardan itibaren ÇEVREYE ÖNEM VERME temel ilkesini daima canlı tuttular, Endüstriyel Arıtma Tesisi kurarak çevrelerindeki akarsuların kirlenmesini önlediler, bölge içinde 25 bin fidan dikerek doğayı zenginleştirdiler.  

Evet, NOSAB Yönetimi bugün, geleceği iyi planladıkları için, yazımın başlığındaki ÖĞÜNMEYİ hak ediyorlar…’’ Yazımın devamında KAYAPA OSB’in oluşumu anlatılıyor…  

İşte size, unuttuğunuz, hatırlayamadığınız NOSAB’ın oluşum süreci ve o sürecin içinde Erdem Saker’in yeri… Sakın yanlış anlamayın, sizden plaket falan istemiyorum, sadece Erdem Saker’i de NOSAB’ın tarihçesinin içine kaydetmenizi bekliyorum.