Algı önemli
Bir bayramı daha yaşıyoruz. Bayram diyince esenlik, huzur, mutluluk, refah akla gelmektedir. İyi düşünceler, temizlik bayramla beraber anılır.
Eski bayramların hayatımızda başka bir yeri vardır. Her yaştan insan için bir eski bayram söylemi vardır. Sanki her şeyin eskisi kötüdür eski bayramlardan başka gibi bir durum söz konusudur.
Aslında hayatı bayram havasında yaşamak elimizde. Bireyler olarak hayata bakışımızı kontrol etmek yönlendirmek bizim insiyatifimizde.
Olumsuz ortamları pozitife çevirmek de bize kalmış bir seçenek. Eski bayramların iyi olduğu inancı bir anlamda kolaycılık, iyinin elimizden kaçıp gittiğine inanmak farklı bir şekilde tanımlanabilir mi?
Algılarımız mı acaba bizi bu hale getirmektedir? İçinde olduğumuz durumu yetersiz hissettiğimiz için mi bu noktada bize uzak olana özlem duymaktayız?
Bu konu uzmanlar tarafından irdelenmelidir. Toplumsal psikoloji mi bizi bu yönde etkilemektedir? Bazı olaylarda da sözü edilen durumun tam tersi görülmektedir. Çocukluğumuz 80 öncesinin karalanmasıyla geçti. Bize söylenen 80 öncesinin çok karanlık bir devir olduğuydu, bunu toplumun neredeyse tümü seslendirmekteydi. O gün bu fikirleri en üst makamlardan savunanların aslında en kötü kişiler olduğu söyleniyor bugünlerde ve toplumun da bu durumu kabul ettiği görülüyor.
Sonrasında bir şehit geldiği zaman toplum olarak tam bir matem yaşandığı devri yaşadık, herkes sorumluluk hissederdi insan kayıplarından. Benzinin fiyatı on üç sene önce 1 USDye eşitlendiği gün açıklamayı yapan bakan lanetlenmişti. Nereden nereye değil mi?
Toplumsal her olayın kendine ait bir gelişimi vardır ve gerekli bilgiler nesillerden nesillere aktarılır. Bu sebeple eski bayramlara özlem duyarken bir tarafta o döneme ait bazı unsurlar kötülenebilmektedir. Hiç şüpheniz olmasın bir gün gelecek eski bayramları ağzımıza almayacağız.
Algılar sürekli değişecektir, algıların esiri olmamalıyız.
Bir bayramı daha yaşıyoruz. Bayram diyince esenlik, huzur, mutluluk, refah akla gelmektedir. İyi düşünceler, temizlik bayramla beraber anılır.
Eski bayramların hayatımızda başka bir yeri vardır. Her yaştan insan için bir eski bayram söylemi vardır. Sanki her şeyin eskisi kötüdür eski bayramlardan başka gibi bir durum söz konusudur.
Aslında hayatı bayram havasında yaşamak elimizde. Bireyler olarak hayata bakışımızı kontrol etmek yönlendirmek bizim insiyatifimizde.
Olumsuz ortamları pozitife çevirmek de bize kalmış bir seçenek. Eski bayramların iyi olduğu inancı bir anlamda kolaycılık, iyinin elimizden kaçıp gittiğine inanmak farklı bir şekilde tanımlanabilir mi?
Algılarımız mı acaba bizi bu hale getirmektedir? İçinde olduğumuz durumu yetersiz hissettiğimiz için mi bu noktada bize uzak olana özlem duymaktayız?
Bu konu uzmanlar tarafından irdelenmelidir. Toplumsal psikoloji mi bizi bu yönde etkilemektedir? Bazı olaylarda da sözü edilen durumun tam tersi görülmektedir. Çocukluğumuz 80 öncesinin karalanmasıyla geçti. Bize söylenen 80 öncesinin çok karanlık bir devir olduğuydu, bunu toplumun neredeyse tümü seslendirmekteydi. O gün bu fikirleri en üst makamlardan savunanların aslında en kötü kişiler olduğu söyleniyor bugünlerde ve toplumun da bu durumu kabul ettiği görülüyor.
Sonrasında bir şehit geldiği zaman toplum olarak tam bir matem yaşandığı devri yaşadık, herkes sorumluluk hissederdi insan kayıplarından. Benzinin fiyatı on üç sene önce 1 USDye eşitlendiği gün açıklamayı yapan bakan lanetlenmişti. Nereden nereye değil mi?
Toplumsal her olayın kendine ait bir gelişimi vardır ve gerekli bilgiler nesillerden nesillere aktarılır. Bu sebeple eski bayramlara özlem duyarken bir tarafta o döneme ait bazı unsurlar kötülenebilmektedir. Hiç şüpheniz olmasın bir gün gelecek eski bayramları ağzımıza almayacağız.
Algılar sürekli değişecektir, algıların esiri olmamalıyız.
Sayı: 859 - Sayı'nın Kapağı