#aklınlaverimliyaşa

Geçtiğimiz hafta, 10-16 Ocak 2022 Enerji Verimliliği Haftası kapsamında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi tarafından farkındalık yaratmak için çeşitli etkinlikler düzenlendi. #aklınlaverimliyaşa ile sosyal medya da pek çok paylaşımlar yapıldı. Bilindiği üzere 2/5/2007 tarih ve 26510 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5627 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile enerjinin etkin kullanılması, israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması için enerji kaynaklarının ve enerjinin kullanımında verimliliğin artırılması amaçlanmaktadır. Günümüzde enerjiyi elde etme yolları, israfı önleme ve verimlilik konusu Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda temiz enerjiye daha çok vurgu yapılmasıyla daha çok önemli hale geldi. Çünkü karbon ayak izini azaltmanın en önemli yolu enerjiyi temiz elde etmek ve verimliliğini arttırmaktan geçiyor. 
2019 yılının sonunda Avrupa Komisyonu tarafından açıklanan Yeşil Mutabakat kapsamında 2050 yılında iklim-nötr olma hedefiyle hareket eden AB için sera gazı salınımlarının yaklaşık %75’inin sebebi olan enerji sektörünün dönüşümü büyük önem taşıyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda AB’nin 2030 ve 2050 iklim hedefleri gerçekleştirebilmesi için enerji sisteminin karbondan arındırılması, kısaca “temiz enerji” dönüşümünün sağlanması üç temel ilke hedefleniyor:
* Enerji verimliliğine öncelik verilmesi ve büyük oranda yenilenebilir enerjiye dayalı üretim, 
* Güvenli ve erişilebilir AB enerji arzı, 
* Tamamen entegre, birbiriyle bağlantılı ve dijitalleşmiş AB enerji 2030 iklim hedeflerine erişmek için enerji alanındaki mevcut düzenlemelerini 2021 yılında gözden geçireceğini açıklayan Komisyonun enerji alanında atılacak adımlar listesi kısaca şu şekilde sıralanıyor: 
* Enerji sistemlerinin birbirleriyle bağlantılandırılmasının ve özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekelere entegrasyonunun sağlanması, 
* Yenilikçi teknolojilerin ve modern altyapının desteklenmesi, 
* Enerji verimliliğinin ve ürünlerin eko-tasarımın artırılması, 
* Doğal gaz sektörünün karbondan arındırılması ve sektörler arasında akıllı entegrasyonun desteklenmesi, 
* Tüketicilerin güçlendirilmesi ve üye devletlerin enerji yoksulluğu ile mücadele etmesi, 
* Temiz enerji kaynaklarının daha iyi paylaşımı için sınır ötesi ve bölgesel işbirliğinin artırılması, 
* Küresel düzeyde AB’nin enerji standartlarının ve teknolojilerinin desteklenmesi, 
* Avrupa’nın açık deniz rüzgâr enerji potansiyelinden tamamen faydalanılması.
2030 ve 2050 iklim hedefleri doğrultusunda Komisyon 2021 yılı içerisinde Haziran ayına kadar mevcut enerji düzenlemelerini gözden geçirecek, buna göre de üye ülkeler ulusal planlarını 2023 yılında revize edecekler. 2030 yılında toplam enerji tüketiminin %32’sinin yenilenebilir kaynaklardan karşılanması hedefini koyan AB, yenilenebilir enerji temel enerji kaynağı haline geldiğinde 2050 yılında petrol ve doğal gaz gibi ithal fosil yakıtlara olan bağımlılığının %20’ye düşmesini bekliyor. 
Mevcut durumda 2018 verilerine göre AB-27’nin ithal enerji bağımlılığının %58, bu oranın en yüksek olduğu üye ülkelerin Malta, GKRY ve Lüksemburg gibi küçük ülkeler oldukları, en düşük olduğu üye ülkelerin ise Danimarka, Estonya ve İsveç gibi kuzey ülkeleri olduğu görülüyor. Türkiye’nin ithal enerji bağımlılığının %74 civarında olması ülkemizde yenilenebilir enerjiye önümüzdeki dönemde daha da fazla yatırım yapılması gerekliliğini ortaya koyuyor. 
Tablo : İthal enerji bağımlılığı (%)*