Ağır ticari elektrikli Araçlar hız kazandı

Birçok hafif ticari ve ağır ticari araç üreten firmayı artık elektrikli modelleriyle yollarda görmemiz mümkün. Birçoğu ise test çalışmalarını sürdürüyor.
Seri üretime başlayanlar olduğu gibi yakın gelecekte seri üretime geçecek olanlar da var. Dolayısı ile inşaat, maden, hafriyat , uzun yol taşımacılığı gibi farklı alanlara yönelik ürün yelpazeleri genişleyecek. Şehir içi dağıtım ve belediye hizmet araçlarına yönelik elektrikli kamyonlar, bölgesel taşımacılık için geliştirilen araçlar görmeye başlayacağız.


Amaç, taşımacılığın iklim üzerine etkilerini azaltmak ve fosil yakıtlardan uzaklaşmak ancak bu değişimin gerçekleşmesi için ülke ve pazar bazında teşvikler, şarj alt yapısının oluşturulması gibi birçok değişken söz konusu.
Hemen hemen tüm üreticiler önümüzdeki 10 yıl içerisinde zorlu koşullara ve uzun yol taşımacılığına yönelik, daha uzun menzile sahip elektrikli ve yakıt hücreli elektrikli araçların ve bu süre içinde hidrojen yakıt hücreli kamyonların kullanıma başlayacağı hedeflerinden bahsediyorlar.
E-kamyonlar, genel kargo ve ısı kontrollü taşımacılığının yanında kancalı kaldırıcı, damper, beton mikseri ve atık toplama gibi üstyapıların yanı sıra itfaiye ve kurtarma hizmetlerinde tasarruflu bir şekilde kullanılabilecek.
Sonuç olarak otomotiv sanayi tüm dünyada büyük bir dönüşümden geçiyor. Avrupa başta olmak üzere birçok ülke, yeni nesil çevreci araçların kullanımının yaygınlaştırılması için çok önemli yatırımları devreye almaya başladı. Özellikle Avrupa Birliği 2021-2027 bütçesi ve Covid-19 krizinin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için devreye alacağı Yeni Nesil AB adı verilen kaynak çerçevesinde oluşturulan yaklaşık 2 trilyon avro kaynağın %30’unu iklim değişikliği ile mücadeleye ayıracağını açıkladı. Bu kaynağın önemli bir kısmının hibe ya da krediler yolu ile çevreci araçların geliştirilmesi, üretilmesi ve satışı, mevcut filoların yenilenmesi ve gerekli şarj altyapısının kurulması için harcanması planlanıyor. Ayrıca Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde çok daha sıkı ve sıfır emisyonlu araçlara geçişi bir anlamda zorunlu kılacak mevzuat çalışmaları yürütülüyor.
Bu dönüşüm için yerli üretim rekabetçiliğinin korunması ve geliştirilmesi gerekli. Devletimizin bu araçların ülkemizde üretiminin özendirilmesi için yatırım teşvik sistemi çerçevesinde çeşitli yeni mekanizmalar kurması gerekli ve şarttır.