Acaba nasıl?
20 Temmuz 1969, henüz 14 yaşındayım. Küçük, pilli ve kulaklıkları olan Japon marka bir radyom var.
Kurşunlu sahilinde tek tatil köyü olan Dilek Kampında yaz ayını değerlendiriyorum. Daha doğrusu ağır bir kamp işçisi olarak çalışıyorum.
Gece saat 10 suları, insanoğlu aya ayak basacak ve ülkemizde henüz TV yayını yok, radyodan canlı olarak dinliyorum.
Spiker heyecanla anlatıyor "Apollo 11de kullanılacak tenolojilerin günlük hayatımıza faydası olacağı ve insanoğlunun hayatını kolaylaştıracağını söylüyor. O günkü yaşım itibariyle düşünüyorum, "Acaba nasıl?
Spiker devam ediyor, "Uçaklar daha hızlı gidecek, ev kadınları çamaşırlarını el değmeden yıkayacak, robotlar yapılacak ve insanoğlu çağ atlayacak.
Ben henüz televizyon görmemiş biri olarak yine kendi kendime soruyorum, "Acaba nasıl?
Elimdeki radyoya bile mucize eseri sahip olmuş biri olarak radyoyu düşünüyorum, "Çok uzaklardan birinin konuşmasını naklen dinleyebiliyorsam, gökyüzünde uçan uçağı görebiliyorsam, her şey olur diyorum kendi kendime. "Evet diyor tek kanallı TRT radyonun spikeri "NEIL ARMSTRONG aya ilk adımını bastı!
Tam da bu esnada, uzaklardan kadın erkek karışımı bir koro şarkı söylüyor, Marmara Denizinin Kurşunlu sahiline vuran dalga seslerine ritim tutarcasına, "SEEN KALBİİİMİN MEHHTABISIN GÜÜNEŞİSİNNN...
Ve sonra gördüm, Annem deterjanı ayrı yere döküyor, yumuşatıcıyı ayrı yere ve basıyor makinenin düğmesine, çamaşır yıkanıyor...
Elimizdeki cep telefonundan başka bir teknolojik örneğe gerek yok sanırım.
O geceyi ve kahramanlarını hiç unutmadım ve 43 yıl aradan sonra Yani, 15 Ekim 2012 yılının Pazar gecesine kadar!
FELIX BAUMGARTNER, helyum gazı doldurulmuş bir balon ile uzayın derinliklerine çıktı, 39 bin 044 metreden aşağıya atladı ve sesten daha hızlı uçan adam ünvanı ile birçok rekorun sahibi olarak tarihe altın harflerle yazdırdı adını.
TV canlı yayında şöyle diyordu, "Felix birçok bilinmeyeni ortadan kaldırdı, artık her şey çok daha farklı olacak gelecek yüzyıllarda.
O esnada birçok TV kanalı, futbolcu Alexi tartışıyordu. Başkanının karşısında yan mı oturuyordu, yoksa sırtı koltuktan kaymışmıydı?
Ülkemizde 7 yıl futbol oynamış, tamam efendi ve örnek biri ama 40 milyon euroya yakın para kazandığı söylenen ve uluslararası kriterde kupayı ülkemize getirememiş, final veya yarı final oynatamamış, heykelli futbolcu. Ne yaptı? Ülkemize sporda çağ mı atlattı, binlerce genç mi yetiştirdi? 15 gündür ülkemizin en önemli gündem maddesi bu, bıktık usandık! Canlı yayında Felixi anlatan spiker ise "Her şey değişecek diyordu, diyordu da.!
Acaba nasıl?
Saygılarımla...
20 Temmuz 1969, henüz 14 yaşındayım. Küçük, pilli ve kulaklıkları olan Japon marka bir radyom var.
Kurşunlu sahilinde tek tatil köyü olan Dilek Kampında yaz ayını değerlendiriyorum. Daha doğrusu ağır bir kamp işçisi olarak çalışıyorum.
Gece saat 10 suları, insanoğlu aya ayak basacak ve ülkemizde henüz TV yayını yok, radyodan canlı olarak dinliyorum.
Spiker heyecanla anlatıyor "Apollo 11de kullanılacak tenolojilerin günlük hayatımıza faydası olacağı ve insanoğlunun hayatını kolaylaştıracağını söylüyor. O günkü yaşım itibariyle düşünüyorum, "Acaba nasıl?
Spiker devam ediyor, "Uçaklar daha hızlı gidecek, ev kadınları çamaşırlarını el değmeden yıkayacak, robotlar yapılacak ve insanoğlu çağ atlayacak.
Ben henüz televizyon görmemiş biri olarak yine kendi kendime soruyorum, "Acaba nasıl?
Elimdeki radyoya bile mucize eseri sahip olmuş biri olarak radyoyu düşünüyorum, "Çok uzaklardan birinin konuşmasını naklen dinleyebiliyorsam, gökyüzünde uçan uçağı görebiliyorsam, her şey olur diyorum kendi kendime. "Evet diyor tek kanallı TRT radyonun spikeri "NEIL ARMSTRONG aya ilk adımını bastı!
Tam da bu esnada, uzaklardan kadın erkek karışımı bir koro şarkı söylüyor, Marmara Denizinin Kurşunlu sahiline vuran dalga seslerine ritim tutarcasına, "SEEN KALBİİİMİN MEHHTABISIN GÜÜNEŞİSİNNN...
Ve sonra gördüm, Annem deterjanı ayrı yere döküyor, yumuşatıcıyı ayrı yere ve basıyor makinenin düğmesine, çamaşır yıkanıyor...
Elimizdeki cep telefonundan başka bir teknolojik örneğe gerek yok sanırım.
O geceyi ve kahramanlarını hiç unutmadım ve 43 yıl aradan sonra Yani, 15 Ekim 2012 yılının Pazar gecesine kadar!
FELIX BAUMGARTNER, helyum gazı doldurulmuş bir balon ile uzayın derinliklerine çıktı, 39 bin 044 metreden aşağıya atladı ve sesten daha hızlı uçan adam ünvanı ile birçok rekorun sahibi olarak tarihe altın harflerle yazdırdı adını.
TV canlı yayında şöyle diyordu, "Felix birçok bilinmeyeni ortadan kaldırdı, artık her şey çok daha farklı olacak gelecek yüzyıllarda.
O esnada birçok TV kanalı, futbolcu Alexi tartışıyordu. Başkanının karşısında yan mı oturuyordu, yoksa sırtı koltuktan kaymışmıydı?
Ülkemizde 7 yıl futbol oynamış, tamam efendi ve örnek biri ama 40 milyon euroya yakın para kazandığı söylenen ve uluslararası kriterde kupayı ülkemize getirememiş, final veya yarı final oynatamamış, heykelli futbolcu. Ne yaptı? Ülkemize sporda çağ mı atlattı, binlerce genç mi yetiştirdi? 15 gündür ülkemizin en önemli gündem maddesi bu, bıktık usandık! Canlı yayında Felixi anlatan spiker ise "Her şey değişecek diyordu, diyordu da.!
Acaba nasıl?
Saygılarımla...
Sayı: 859 - Sayı'nın Kapağı