AB İhracatlarında çevresel uyum ve 2021

Küresel pandemi, ürün ithalatçısı ülkelerin, dikkatlerini Çin dışına çıkarmalarına ve mümkün olduğunca tedarik zincirlerini birden fazla ülkeye bölüp, alternatif üretim üsleri aramaya yöneltti.
Bu alternatiflerden biri de, üretim kapasitesi ve maliyet avantajıyla Türkiye.
Ancak ürünleri imal ederken, coğrafyanın mevzuatına uygun olunması, AB gibi hukuk devleti prensiplerini benimseyenler için önemli.
Üreticiye öncelik sağlanmasına da fırsat vermekte.
Bu hafta, ürün uyum mevzuatını yenilemeye hazırlanan AB’nin çevre konusundaki ajandasına göz gezdireceğiz.
European Green Deal adı verilen yeni çevre ilkeleri ve mevzuatı, AB’nin asıl dikkatinde olan konu. Geçtiğimiz hafta bir dijital zirvede konuşan önemli bir iş insanımız, artık Avrupa ile iş yaparken çevreci hareketleri destekleyen firmaların önde olacağını belirtmişti.
AB, yeşil hareket kapsamında topluluk içinde ve dışarıdan topluluğa gelen ürünler konusunda çevrenin korunması ve iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla pek çok yeniliğe adım atıyor. Özellikle karbon salınımını 2050’ye kadar tamamen sıfırlamak, bu yeni ilkelerin önceliği.
Karbon Sınırı denilen mekanizma getiriliyor ve AB’ye ithal edilecek olan bazı ürün gruplarının kendisi ile üretildiği fabrikaların karbon salınımları üzerinden Karbon Vergisi getirilmesi öngörülüyor, ilgili yeni Direktif’in baharda çıkması bekleniyor.
AB Endüstriyel Emisyonlar Direktifi ve AB Kirletici Salınım ve Taşıma Kaydı’nda revizyonlar yapılıyor; bu konuda daha sert kurallar getirilmeye hazıralanıyor metnin Mart’ta yayımlanması bekleniyor.
AB Atık Taşıma Regülasyonu, bahar aylarında, AB dışına çöp taşınmasını kısıtlamak ve bunları geri dönüşüme yöneltmek ile ilgili değişiklikleri kapsayan revizyona gidiyor.
AB Emisyon Transfer Sistemi’nde yapılacak değişiklikle, emisyon transfer zorunluluklarının deniz taşımacılığı dahil olmak üzere pekçok sektöre genişletilmesi bekleniyor ve değişikliklerin 2021 ilk yarısında yayımlanması bekleniyor.
Metan Gazı Emisyonu konusunda yeni yükümlülüklerin getirilmesi ve ithalat yapılan ürünleri üreten fabrikaların dahi yeni metan gazı salınımı zorunluluklarına uyması gerektiği söyleniyor. Yenilenebilir Enerji Direktifi’ne yapılmakta olan eklentilerde AB’nin 2030 İklim Değişikliği Hedefleri doğrultusunda artan uyum zorunlulukları görülürken, daha önce dikkat çekilmeyen hidrojen teknolojisinin direktife eklenip hidrojen teknolojisine teşvikler ile kolaylıkların getirilmesi bekleniyor. Ayrıca elektrikli arabalar için oldukça önemli olacak yeni AB Batarya Regülasyonu’nun tedarik zincirine getirilecek yükümlülükler, karbon ayak izi, batarya performansı gibi konuları sıkı olarak düzenleyeceği, düzenlemenin 2021’de yayımlanıp 2022 Ocak ayında yürürlüğe gireceği ifade ediliyor.
Üretim kapasitesinde Çin ile rekabet etmek hala oldukça zor; zira Çin’in Belt and Road projesi ve geçtiğimiz aylarda imzaladığı dünya ticaretinin üçte birini kapsayan Asya-Pasifik ticaret anlaşması, bu işin pek kolay olmadığını gösteriyor.
Aynı zamanda Polonya, Romanya ve Fas gibi ülkeler de, AB’nin üretim yükünü almaya talip ülkeler. Dolayısıyla yeni çevre hareketine uyumluluk, bu konuda oldukça önemli.
Saygılarımla